Öjenik

Bu maddenin sonunda bir kaynak listesi olmasına rağmen, metin içi dipnotlar yeterince veya hiç kullanılmadığı için, bazı bilgilerin kaynağı belirsizdir.
Maddeye uygun biçimde kaynaklar ekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz.

Öjenik, ilk kullanımı Eflatun'a kadar gitse de, modern anlamıyla ilk olarak Sir Francis Galton tarafından ortaya atılmış, sağlıksız ceninleri ayırıp, sağlıklı ceninler yetiştirmenin yollarını arayan, bilimselliği tartışmalı bir toplumsal akım veya toplumsal felsefedir.

'Eugenics' Galton’un iyi tür anlamında eski Yunancadan ürettiği bir kelimedir. Nitekim, doğumların devlet tarafından kontrol edilmesi düşüncesini ilk ortaya atan ünlü Yunan filozofu Eflatun'dur.

Galton, Evrim teorisinin de etkisiyle, insandaki kalıtımla geçen özellikleri, farklı zihinsel yetenekleri ve kişisel karakteristikleri ölçerek bulmaya girişti. Öyle bir varsayımla hareket ediyordu ki, bireysel farklılıkları gösterebildiğinde, dolaylı olarak genetik etkeni de göstermiş olacağını sanıyordu.

Galton ve çağdaşı Wund'un insan işlevlerinin laboratuvarda ölçülebileceğini ileri süren öncü çabalarıyla, liberal siyaset felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen John Locke'un duyumculuğunun bütün bilginin duyumlardan geldiği şeklindeki önermesi birleşince zekayı ölçmeye çalışan psikologlar, daha çok bireyler arasındaki duyusal-motor farklılıklara yöneldiler. Zeka farklılıklarını görme keskinliğinden, acıya karşı duyarlılığa, hatta avuç içindeki çizgilere kadar birçok etkenle açıklamaya kalkıştılar.

Bir iddiaya göre sadece Kaliforniya’da zorla kısırlaştırılan insan sayısı 64.000 olmuştur. zihinsel engellilerin ezici çoğunluğu da beyaz olmayanlardır.

Öjenik Uygarlık Çağı

20. yüzyılın ilk yarısında çok sayıda taraftar toplayan öjeni teorisi, sakat ve hasta insanların ayıklanması ve sağlıklı bireylerin çoğaltılması yoluyla bir insan ırkının "ıslah edilmesi" anlamına geliyordu. Öjeni teorisine göre, nasıl sağlıklı hayvanlar birbirleriyle çiftleştirilerek iyi hayvan cinsleri oluşturuluyorsa, bir insan ırkı da ıslah edilebilirdi.

Öjenik Uygarlık, yeryüzünde kendiliğinden sürmekte olan organik yaşamı doğal seyrinden kopararak, önceden belirlenen ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden oluşturma çabası olarak ifade edilebilir.

Doğal olana antipatiyle yaklaşan Öjenik Uygarlık anlayışı, biyoteknolojinin insana ve tüm diğer canlı organizmalara yoğun olarak uygulanmasını savunmaktadır.

Öjenik Uygarlık; Avrupa

Öjeniyi Almanya'da ilk benimseyen ve yayan kişi ise, ünlü evrimsel biyolog Ernst Haeckel oldu. Haeckel, Darwin'in yakın bir dostu ve destekçisiydi. Evrim teorisini desteklemek için, farklı canlıların embriyolarının birbirine benzediğini öne süren rekapitülasyon adlı iddiayı ortaya atmıştı. Haeckel'in bu iddiayı ortaya atarken çizim sahtekarlıkları yaptığı ise daha sonra anlaşıldı.

Haeckel aynı zamanada "öjenizm" savunucusu idi. Bu uygulamayı Alman toplumu içerisinde yaygınlaştırmak için çeşitli propoganda faaliyetleri yürütüyordu. Fakat "öjenik" uygulamalar Alman toplumu içerisinde Nazi'ler iktidara gelene kadar yaygın bir biçimde uygulanmadı. Nazi'ler ise iktidara geldikten sonra çeşitli dönemlerde, çeşitli vesileler ile öjenik uygulamaların icra edilmesini sağladılar. Bu noktada bazı bilimci-yaratılışçı çevreler Haeckel'in fikirlerinin Nazi'lere miras kaldığını hiçbir delilleri olmadan iddia ediyor. Oysa Nazi'lerin ve koyu bir Katolik olan Hitler'in "öjenizm" projesi Haeckel'in "öjenizm" anlayışından tamamen bağımsız bir biçimde ortaya çıkmış ve gelişmiştir. Tarih bize belgelerle ispat ediyor ki Nazi'ler bilimselliğinden zerre kuşku duyulmasa da Haeckel'e ait bütün bilimsel teorileri reddetmiş ve Haeckel'in bütün görüşlerine istisnasız savaş açmıştı, Haeckel'in çalışmalarının yayınlanması da ciddi anlamda Naziler tarafından engellenmiştir. Nazi'lerin bizzat kendilerine ait olan makalelerde ve yayınlarda da "Partimiz ve temsilcileri Haeckel'in fikirlerini reddetmekte ve Haeckel'in her türlü araştırma ve eğitim faaliyetlerinin önüne geçilmesini savunmaktadır" tarzındaki birçok ifadeye rastlayabilirsiniz.

Benito Mussolini de İtalya'yı emperyalist ve faşist temeller üzerine oturtmak için aynı Öjenik kavramlardan ve iddialardan faydalandı.

1935 yılında Etiyopya'yı işgal ederek 1941 yılına kadar 15 bin insanı katlettirdi. Etiyopya işgalini, ırkçı görüşleriyle destekleyerek makul göstermekten de geri kalmadı. Mussolini'ye göre Etiyopyalılar siyah ırktan oldukları için aşağıydılar ve İtalyanlar gibi üstün bir ırk tarafından yönetilmek onlar için bir şeref olmalıydı.

1900'lü yıllarda Fransız hükümeti, psikolog Alfred Binet'e zihinsel özürlü çocukları diğerlerinden ayırma görevi verdi.

Öjenik Uygarlık; Amerika

İlmi kanıtlarla desteklenen bir teori ve tam anlamıyla "bilimsel" olan "evrimsel biyoloji"yi kendi ıkçı ideolojilerine alet edenlerin başında gelen Henry Fairfield Osborn, İnsan Irklarının Evrimi başlıklı bir makalesinde ortalama bir zencinin zeka yaşı, Homo sapiens (günümüz insanı) türüne ait on bir yaşındaki bir çocuğun zekasına ancak ulaşabilir diye yazıyordu.

Yakın zamanlarda 'Eugenics' ABD’de de uygulanmıştır.

1907’de Indiana eyâletinde kabul edilen bir kanunla zekâ özürlü, sağır ya da körler zorla kısırlaştırılmaya başlanmıştır. Benzer bir yasayı 1909'da Washington ve Kaliforniya eyaletleri kabul etmiştir. 1927’de Virginia eyâletinde zekâ özürlüler kısırlaştırılmışlardır. Yasa, Amerika’nın pek çok eyâletinde 1960'lara kadar yürürlükte kalmıştır. Toplamda 67000 insan kısırlaştırılmıştır.

Kaynakça

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 11/20/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.