İttihad-ı Muhammedi Fırkası
İttihad-ı Muhammedî Fırkası | |
---|---|
Kısaltma | İMP |
Kurucu | Derviş Vahdeti |
Kuruluş tarihi | 5 Nisan 1909 |
Kapanış tarihi | Bilgi yok |
Öncülü | Yok |
Ardılı | Kapandı |
Merkez | İstanbul |
Gazete(leri) | Volkan |
İdeoloji | İslamcılık |
|
İttihad-ı Muhammedî Fırkası, Osmanlı İmparatorluğu'nda İkinci Meşrutiyet döneminde faaliyet gösteren İslamcı siyasi parti.
5 Nisan 1909'da kuruldu. Adı, günümüz Türkçesinde Muhammedçi Birlik Partisi anlamına gelir. Kurucusu Derviş Vahdeti'dir. Kurucuları arasında Derviş Vahdetî haricinde Ferik Rıza Paşa, Süheyl Paşa, Mehmet Sadık gibi muhalif isimler de bulunuyordu. Said Nursî önceleri cemiyete destek vermiş olsa da, kullanılan üslubu beğenmediğinden cemiyetle ilişkisini kesmiştir. Cemiyet, kuruluşunu Ayasofya Camii'nde okutulan bir mevlitle ilan etmiştir.
Tarihi
Cemiyet, kendisini fırka olarak tanımlıyor ve partinin (fırkanın) gerçek başkanının ve yol göstericisinin Muhammed olduğunu dile getiriyordu. Parti üyeleri "Volkancılar" veya "Muhammedîler" olarak anıldılar.
Fırka kurulduktan kısa süre sonra Volkan gazetesi de yayına başladı. Derviş Vahdetî ve diğer Volkan yazarları, başlangıçta İttihat ve Terakki Cemiyeti’ni desteklemişlerse de daha sonra İttihatçıların özgürlükleri kısıtlayıcı uygulamalarını ve diğer politikalarını eleştirip muhalif bir parti olmuşlardır. İttihatçılar da onları totaliterlik (istibdat) ve irtica taraftarlığı ile suçlamışlardır.
İslâmcı olmasına rağmen bu parti, diğer İslâmcı çevrelerin muhalefetiyle karşılaşmış, Sırat-ı Müstakim, Beyanü'l- Hak gibi gazete ve dergiler partiyi sert bir dille eleştirmiştir.[1]
Zamanla meşrutiyet rejimine, dönemin hükumetine ve İttihatçılara hakaretamiz bir üslupla ağır eleştiriler yöneltiyordu. Volkan gazetesini, muhalif Mizan, Serbesti, Osmanlı ve İkdam gazeteleri izledi. İttihat ve Terakki ise Tanin ve Şûra-yı Ümmet gazeteleri vasıtasıyla eleştirilere yanıt veriyordu.
Halk, toprak kayıplarından İttihatçıları ve meşrutî yönetimi sorumlu tutuyor; Volkan, Serbesti gibi gazeteler toplumda İttihatçılara karşı olan öfkeyi körüklüyordu. Toplum böylesi bir gerilimin içindeyken Serbesti gazetesinin başyazarı Hasan Fehmi Bey'in Galata Köprüsü'nde öldürülmesi gerilimi iyice tırmandırdı. Hasan Fehmi'nin muhalif bir gazetenin başyazarı olması, kamuoyunda bu cinayetin İttihat ve Terakki'nin bir suikasti olduğu algısı oluşturdu. Bu olaydan bir hafta sonra 31 Mart Olayı patlak verdi. Olay ilk önce askeriyede başladı. Asker "Biz meşrutiyet değil, şeriat isteriz" diye silahlanmış, üstlerinin ikazlarına uymayarak isyan etmişti. İsyan toplumun daha geniş kesimlerine yayıldı ve isyancılar meclisi basıp bir nazırı öldürdü. Olaylar Hareket Ordusu tarafından bastırıldı. İttihad-ı Muhammedî Fırkası üyeleri ise halkı kışkırttıkları, isyana teşvik ettikleri gerekçesiyle Divan-ı Harp'te yargılanmış, Derviş Vahdeti idam edilmiştir.
Tarık Zafer Tunaya'ya göre, İttihad-ı Muhammedî Fırkası, "parlamento içinde kurulmuş, klerikal, gizli ve ihtilalci eğilimli bir parti değildir".
Kaynakça
Tunaya, Tarık Zafer, Türkiye'de Siyasal Partiler, Hürriyet Vakfı Yayınları, 1988
- ↑ "İslâm Ansiklopedisi". Türkiye Diyanet Vakfı. 21 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20151121054811/http://www.islamansiklopedisi.info/dia/ayrmetin.php?idno=230476.