Balyos
Balyos, elçi, aracı, arabulucu anlamı taşıdığı gibi, aynı zamanda İstanbul'da görev yapan Venedik elçilerine verilen addır.
Bizans dönemi
Doğu Roma İmparatoru Aleksios Komnenos 1082'de bir ferman ile Venediklilere İstanbul'da bir mahalle vermiş ve imparatorluğun her tarafında ticaret yapma ayrıcalığı tanımıştı. Bizans İmparatorluğu ve Venedik arasında yapılan anlaşma gereği kimi kaynaklara göre 1288, kimi kaynaklara göre 1268’den itibaren İstanbul'da Venedik kolonisinin işlerini yürütmek ve ticari işlerle ilgilenmek üzere balyos ünvanlı temsilciler görev yapmaya başladı.[1] Balyosa, Venedik hükümetinin atadığı, "Consiliarii" denen iki memur ve “"Consilium Majus" denen, soylular arasından seçilmiş on iki kişinin oluşturduğu bir konsey eşlik etmiştir.[1]
İstanbul'da Venediklere tahsis edilen bölgede balyos ve maiyeti için birer ev tahsis edilmiş; balyos bu bölgede kendi yurttaşları arasında ikamet etmiştir.
Osmanlı dönemi
1453 yılında İstanbul'un Fatih Sultan Mehmet komutasındaki Türk ordusu tarafından fethinin ardından Venediklililer ticaret kolonilerinin varlığını sürdürebilmek için Osmanlılarla müzakere olanağı aradılar. Nihayet Venedik elçisi Bartolommeo Marcello'nun çabalarıyla 18 Nisan 1454 tarihinde bir ticaret anlaşması imzalandı. Bu anlaşma ile satılan mallarda %2 vergi ödenmesi koşuluyla Venedik ve Osmanlı tüccarlarının karşılıklı trafiğinde serbestlik sağlanmış ve Venedik Cumhuriyeti'ne İstanbul'da daimi elçi (balyos) bulundurma hakkı verilmiştir. İlk balyos Bartolomeo Marcello da bu tarihte seçilmişti.[1]
Başlangıçta, bir yıl süreyle İstanbul'da daimi elçi olarak kalmalarına izin verilen balyosların kalış süreleri, 1479’da iki yıl olarak belirlenmiş, 1503’te ise bu süre üç yıla çıkartılmıştır.[1]
1479 yılında Venedik ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan ve Venedikli tüccarlara ticari ayrıcalıklar tanıyan antlaşmaya göre konumları daha da pekişmiş ve Osmanlı topraklarındaki Venedikliler arasındaki davalara da hakimlik yapmaya başlamışlardır.
Bir Venedikli'nin Osmanlı ülkesinde gezisi için balyos'tan izin alma zorunluluğu vardı. Balyoslar hükümetlerine düzenli raporlar sunarlar, bu raporlar Osmanlı ülkesindeki siyasi, ekonomik ve toplumsal yaşama dair diğer Avrupa ülkeleri için de başlıca kaynağı teşkil ederdi. Elçilik devresi biten ve Venedik'e dönen balyosun Venedik senatosu huzurunda sefaretnamesini okuması da en önemli geleneklerden biriydi.
16. yüzyıldan itibaren balyos ve maiyeti, başkentte görülen veba endişesinden ötürü, Venedik elçilerinin Galata surları dışında, Pera tepesi üzerinde bağ-bahçe olarak tanımlanan bölgede ikamet etmiştir. Beyoğlu'nda "Venedik Sarayı" olarak bilinen ve günümüzde İtalyan konsoloslluğu olarak kulalnılan yapı, yüzyıllar boyu balyosların ikametgahı olarak kullanılmıştır.[1]
1797 yılında Venedik Cumhuriyeti'nin Napolyon Bonapart komutasındaki Fransız ordularınca zaptedilip yıkılmasıyla bu müessese ve terim de tarihe karışmıştır.
Kaynakça
- 1 2 3 4 5 Özulu, Tuğba. "Venedik Sarayı Ve Yakın Çevresi: Tomtom Kaptan Sokağı Ve Postacılar Sokağı Yapıları". İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, 2011. https://polen.itu.edu.tr/bitstream/11527/3291/1/11995.pdf. Erişim tarihi: 25 Temmuz 2016.