Kayaköy, Gediz
KAYAKÖY-GEDIZ-KÜTAHYA Kayaköy;Kütahya iline bağlı,Gediz ilçesinin 65 köyünden sosyal ve kültürel yönden en gelișmiș köylerinden biridir. Kayaköy, İlçe Merkezi Gediz’e 27 km, İl Merkezi Kütahya’ya 110 km uzaklıkta olup, Gediz – Hisarcık karayolunun tam ortasında yer alan ulaşımı kolay bir yerdir.
TARIHÇE
Bölgede adı bilinen en eski halk, Frigler’dir. Daha sonra Lidyalılar, Persler, Helenistik krallıklar, Romalılar ve Bizanslılardır. Kayaköy çevresinde bulunan kalıntılardan anlaşıldığı üzere bu günkü köy kurulmadan önce bir yerleşim birimi olarak kullanılmıştır.Bölgede bulunan kaya mezarları ve diğer kalıntılardan anlaşıldığı üzere Frikler dönemine kadar dayandığı tahmin edilmektedir.Ulukaya mevkisinde bulunan Roma dönemine ait yontulmuş kaya ve taş kalıntılarından anlaşıldığı üzere Yakın döneme kadar Romalıların yaşadığı bilinmektedir. Ancak bu konuda fazla bir bilgi yoktur. 1340′ta Germiyanoğlu Mehmet Bey zamanında ise, Simav ve bölgede bulunan diğer yerleşim yerleri kesin olarak Türk topraklarına katılmıştır. Germiyanoğlu Beyi İkinci Yakup’un vasiyeti üzerine 1429′da Kütahya ile birlikte Simav köyleri de Osmanlılara geçti. Bursa- Simav hattı üzerinden Yaykın, Terziler, Tepeeynehan’dan Salihli’ye, oradan Mustafakemalpaşa’ya, Birgi’ye ve diğer yönden Foça’ya kadar uzanan hat, Karakeçili yani Kayı iskân hattıdır.Kaya köyü kuran atalarımız Bu Karakeçili Yörüklerinin Cevizli Yayla mevkisinde kayı boyundan gelen ve “kayı” olarak anılan bir gurup karakeçili Yörüklerindendir. Simavlı araştırmacı ve yazar,devletin önemli kurumlarında görev almış ve Ortadoğuyu en iyi bilen insan olarak gösterilen Dr Recep Albayrak'a göre Kayaköyün ismi Kayıköy'dür.Kayı,Oğuzların tarihte en çok ses getirmiş boyudur. Küçük baş hayvancılık la yaşamlarını sürdürmektedirler.
Şu anki yerleşim yerine gelişleri ise Germiyan oğlu Beyi İkinci Yakup’un vasiyeti üzerine 1429′da Kütahya ile birlikte Simav köyleri de Osmanlılara geçmesinden sonra meydana gelen boşluktan ve su kaynaklarına bağımlı yaşadıklarında Ulu kaya mevkisine kayaların üzerine yerleşmişlerdir. Burada yerleşik düzene geçen halk zamanla Romalılardan kalan tarımcılık ve meyvecilik le yaşamlarını sürdürürken Cevizli yayla ve yakın çevrelerinde bulunan bazı aileler uzun bir süre küçük baş hayvancılıkla uğraştıkları için yerleşik düzene geçememiş ,bu ailelerin yerleşik düzene geçmeleri 1900 lü yılların ortasına kadar devam etmiştir.
1432 yılında 29 Mart’ında Padişah 2. Murat’ın Eşi İsfendiyar Bey Kızı Hatice Alime Hüma Hatun Bir oğlan dünyaya getirir.Mehmet (Fatih) Bunun üzerine Germiyan Vilayeti Kasabalarından GEDUS’da Fakir ve yolcuların yararına Canke Nahiyesi Simav kazasına bağlı Değirmen köyde Pınarbaşı mevkiinde 3 su değirmeni yapılmıştır(Ocak/Şubat 1950). Daha sonraları bu değirmenlerin daha küçük modelleri Kayaköy`den geçen su üzerine kurularak bölgede hakim bir konuma geçen kayaköy zamanla komşu köylerden aldığı göçlerle nüfusunu bir hayli artırmıştır.
GEDīZ DEPREMī
28/03/1970’de Gece 11:05 de yaşanan Gediz depremi sonucunda köy tamamıyla yıkılmış ve 85 ölü vererek büyük acı yaşamıştır.
Depremde hayatini kaybedenlere Allahtan rahmet,Hayatta kalan köylülerimize bas sagligi diliyoruz.
Devlet 6-7 aylık bir sürede 308 adet prefabrik ev yapmış, bu sürede halk çadırlarda yaşamıştır.
Bu gün artık modern binalara da sahip olan köy adını yadırgatacak bir yeşillik içerisindedir.
EĞITIM-ÖĞRETIM
"Kültür abidesi Kayaköy"Fatih döneminde Simav, Abdullah-i İlahi gibi bir din ulu’sunun ve onun yakın dostu Emir Buhari’nin feyz dağıttığı bir yer olarak gelişmiş medreselere sahipti. İşte bu medreselerden bir tanesi de Kaya Karyesi’nde kurulmuş olan Kaya medresesidir.Medresenin banisi Ahmet Çavuş’tur. Medresede 1899 yılında müderris Osman Efendi’nin 48 öğrencisi bulunmaktadır. 1900 ve 1901 yıllarını kapsayan dönemde öğrenci sayısı 55’e yükselmiştir. 1903 yılında medresenin öğrenci sayısı 55’ten 53’e düşmüştür. Babasının vefatı üzerine medresenin başına oğlu Hacı Abdullah Efendi geçerek pek çok din adamı ve imam yetiştirmiş. 1962 yılında bir kalp krizi sonucu hayatını kaybetmiş ve medrese eğitimi sona ermiştir. 1899 yılında medrese eğitimi ile başlayan eğitim öğretim 1926 yılında ilkokul olarak eğitim ve öğretimine yeni bir boyut kazandırmış ve Türkiye’de 1 Kasım 1928 tarihinde 1353 sayılı “Yeni Türk harflerinin kabul edilmesi ile yeni bir dönem başlamış ve yeni yazı ile eğitim öğretim verilmeye başlanmıştır. Sosyal açıdan çevre köylere nazaran daha gelişmiş olan Kayaköy, eğitim öğretime de gereken önemi vermiştir.Cumhuriyetin ilanından 3 yıl sonra Türkiye`nin nadir köylerinde verilmeye başlanan eğitim ve öğretim 1926 yılında Kayaköy´de başlatılmış, 1978 yılında Ortaokul açılmış ve Yüksek okullara ilgi artmıştır.Yüksek bir okuma yazma oranına sahip olan köyde yaklaşık %8 oranında Yüksek okul ve Fakülte mezunu bulunmaktadır.
Maalesef günümüzde ekonomik,siyasi ve genç nüfusun şehirlere göç etmesinden dolayı Ortaokul kapatılıp ,yıktırılmış olup eğitim ve öğretim İlk okul seviyesinde devam etmektedir.
NÜFUS ve IKLIM:
Nüfusu değişkendir.Ekonomik ve Sosyal olaylar nedeniyle genc nüfus degisik sehirlerde yasamaya başlamışlardır.
Emekli ve yaşlı köylülerimizin çoğunlukta olduğu köyümüzde 500 kisi sürekli yaşamakta olup,bu rakam yaz aylarında artış göstererek ,gurbette yasayan köylülerimizle birlikte nüfus sayısı 2000-3000 civarına ulaşmaktadır.
Kayaköy, İlçe Merkezi Gediz’e 27 km, İl Merkezi Kütahya’ya 110 km uzaklıkta olup, Gediz – Hisarcık kara yolu üzerine kurulduğundan, ulaşım yönünden sıkıntı çekilmemektedir.
Karasal bir iklime sahip olan köyümüz ,Deniz seviyesinden 955 m yükseklikte yer almaktadır.
Özellikle kiraz ,vişne ve elma v.b. Meyve ağaçlarının olduğu köyümüzde, eskisi kadar olmasa da küçük çapta tarım ile uğraşılmaktadır.
KAYAKÖY´DE GEZILECEK-GÖRÜLECEK YERLER
KAYAKÖY ´de Topluluk ile Mangal,Piknik ve değişik aktivite yapılacak yerler:
ÇAKAL EVİ:Köyümüzün en doğusunda Kayaköy Çayı`nın doğduğu yerdir.Yaz aylarının yakıcı sıcağıında
küçük-büyük herkesin temiz,berrak ve tatlı suyunda serinlediği ,yüzdüğü doğanin bize verdiği en güzel
hediyelerindendir.Yaz kış su sıcaklığı +14 C derecenin üzerindedir.
KORU:Köyümüzün kuzeyinde yer alan; Meşe ağaçları ile kaplı yaz aylarının serin ve temiz havasıyla,
yerli -yabancı herkesin hoşça vakit geçirebileceği piknik alanıdır.
ÇAKAL ÇEŞMESİ:Köyümüzün doğusunda yer alan;temiz suyu,hemen yanından geçen temiz Çayı(Akarsu) ve
Çınar Söğüt ağaçlarının gölgesinde; muhteşem kuş cıvıltıları ve su sesi eşliğinde çayınızı yudumlayabileceğiniz,
doyumsuz sohbet edebileceğiniz bir yerdir.
Sayfayı Düzenleyen:Mustafa Algan