Kaynak izleme hatası
Bir anının kaynağının yanlış bir şekilde başka bir deneyime atfedilmesi olan kaynak izleme hatası bir çeşit bellek hatasıdır. Örneğin, bireyler henüz yaşanmış bir olayı bir arkadaşlarından öğrenirler, daha sonra bu olayı yerel haberlerde de duydukları zaman, bu olayın kaynağının anısı haberlerden öğrenilmiş gibi yanlış bir kaynağa dayandırılabilir. Bu kaynak izleme hatası, uzun süreli belleğe sınırlı miktarda kaynak bilgisinin kodlanması veya kaynak izlemede kullanılan karar süreçlerinin karışması nedeniyle, normal algısal ve yansıtıcı süreçler kesintiye uğradığında ortaya çıkmaktadır. Depresyon, yüksek stres seviyesi ve beynin sorumlu bölgelerinde meydana gelen hasarlar, bu mekanizmalarda; kesintiye, karışıklığa ve dolayısıyla kaynak izleme hatalarına neden olan faktörlere örnek olarak verilebilir.
Giriş
Kaynak izlemenin ardında yatan anahtar düşüncelerden birisi şudur; bireyin anısı işleme sürecinde direkt bir etiket almak yerine, bireyin belleği aktive olur ve tüm karar süreci boyunca değerlendirilir. Bu işlemler boyunca bu anı bir kaynağa atfedilir. Kaynak izleme daha çok bireylerin aktive edilmiş bellek kayıtlarına dayandırılır. Bir olayın detayları kaydedilirken bu süreç kesintiye uğrarsa, tüm ilgili bilgiler bellekten geri getirilemez ve hatalar oluşur.[1] Eğer anı temsilleri birbirlerinden çok farklılaştırılmışsa, bu anıların kaynak izlemelerinde daha az hata olması beklenir. Eğer anı temsilleri birbirlerinden farklılaştırılmamışlarsa, bu anılar için daha fazla hata olması beklenir.[2] Kaynak izlemede 2 bilişsel karar süreci vardır, bunlar genellikle kısayollar (heuristics) ve sistematik karar süreçleri olarak adlandırılırlar.[3]
Kısayollar
Kısayol kararları bireyin bilinç düzeyinde farkındalık olmadan algısal ve olaylarla ilgili diğer bilgileri kullanarak çabucak verdiği kararlardır. Bu kararlar daha etkili oldukları ve bireyin bilinçli bir çabasını gerektirmediği için daha sık kullanılırlar. İlgili bilgi belirli bir öneme sahip olduğunda ve belli bir zaman ya da yerde oluşan bir anı anlam kazandığında, kaynak hakkında karar verilmiş olur. Sonrasında hatalar, uzun süreli belleğe kodlama sırasında saklanan bilginin miktarına veya bireyin kararlarının önceki deneyimlere dayandırılması sonucu oluşur.[4] Kaynak izleme alanında, kısayol yöntemi bir karar süreci çeşididir ve bu terim psikolojik kestirmelerle alakalıdır.[1]
Sistematik Yargılar
Sistematik yargılar birey tarafından bilinçli bir şekilde erişilebilen karar mekanizmalarıdır. Kısayol yargılarda kullanılan aynı türde bilgiler sistematik yargılar için de kullanılır. Bu süreçte, bir anıyla alakalı tüm ilgili bilgiler bellekten geri çağırılır ve bu anının belli bir kaynaktan gelip gelmediğini belirlemek için kasten işlenir. Sistematik yargılar çok fazla biliçli çaba gerektirdiği ve yavaş işlendikleri için, kaynak izlemede daha az kullanılırlar.[4]
Kaynak İzleme Hatası Türleri
Dış kaynak izleme, iç kaynak izleme, ve gerçekleri izleme olmak üzere üç çeşit kaynak izleme bulunmaktadır. Bu türlerin her biri hata yapmaya elverişlidir ve bu süreçte kestirme ve sistematik yargıdan faydalanmaktadırlar.[1]
Dış kaynak izleme
Bu tarz kaynak izleme bireyin etrafında gerçekleşen olaylar gibi çevresinden alınan dış kaynakları ayırt etmeye odaklanmıştır. Kişinin arkadaşının söylemiş olduğu kaba bir sözü tesbit etmesi bu tarza bir örnek olarak gösterilebilir.[1]
İç kaynak izleme
Bu tür kaynak gözlemleme bireyin hatıraları gibi içsel kaynakları ayıt etmeye odaklanmıştır. Dile getirdiğimiz fikirler ile düşündüğümüz fikirleri ayırt etmek buna örnek olarak gösterilebilir.[1]
Gerçekleri izleme
Kaynak izlemenin bu türü aynı zamanda iç ve dış gerçekleri izleme olarak da bilinir. Daha önce bahsettiğimiz iki türden ortaya çıkmıştır ve kaynağın dıştan mı içten mi olduğunu ayır etmeye odaklanmıştır. Kişinin binaya çarpan bir uçak kazasını tasvir ederken bunun kaynağının bir gazete haberinden mi yoksa gerçek hayatta şahit olduğu bir olay mı olduğunu ayır etmesi buna bir örnek olabilir.[1][5]
Kaynak izleme hatalarının beyin ile olan ilişkisi
Yapılan gözlemler beynin ön kısmını oluşturan Frontal lob bölgesi ile kaynak izleme arasında bir bağlantı olduğunu göstermektedir. Bu hatalar unutkanlık problemi yaşayan hastalarda (amnesic patient) ve beyinlerinin ön kısımları hasar görmüş hastalarda görülebilir.[1] Beynimizin ön kısmında gerçekleşen kaynak izleme ile alakalı çok sayıda işlem vardır. Bunların arasında depolanmış bilgileri geri çağırmak için gerekli stratejilerde önemli rol oynayan bir yapıya sahip olan ve farklı öğeler arasında bağlantı kurmakta etkili olan hipokampüs ile bağlantılı devrede bulunmaktadır. Bağlantıyı, bilgiyi kodlama ve geri çağırma sürecinde hem fiziksel hem de bilişsel güçlendirip geliştirecek olan ya da öğeleri kümeler halinde birleştiren bu süreç kaynak izlemede önemli bir rol oynamaktadır.
Yaş ile bağlantısı
Kaynak izleme hatalarının belli bir yaş gurubunda daha yaygın olup olmadığını belirlemek için birçok araştırma ve deney girişiminde bulunulmuştur. Yaşı ilerlemiş bireylerde ve küçük çocuklarda daha yaygın olduğu farz edilmektedir.[6] Küçük çocuklarda daha fazla görülmesinin sebebi çocukların gerçek ile hayallerinde canlandırdıkları fikirler arasında ayrım yapmakta zorlanıyor olmasıdır. Çocukların gerçeği gözlemleme konusunda zorluklar yaşadıkları doğrulanmıştır. Görgü tanıklığı açısından bakıldığında, yaşı ilerlemiş bireylerin kaynak izleme hatası yapma olasılığı daha yüksektir ve bu onları kaynak izleme hataları konusunda daha elverişli hale getirmektedir. Gerçekleri gözlemleme sıklıkla kaynak izleme hatalarına yol açabilir Çünkü hafızaya yerleştirilen bilgi ilk yerleştiği gibi orijinal halinde kalmayabilir. Örneğin içsel hafıza yüksek miktarda duygusal hafıza içeriyorsa dışarıdan geri çağrıldığında hatalı olabilir.[7]
Kaynak izleme ile alakalı olgular
Eski - yeni tanıma
Tanıma hafızasını belirlemek için kullanılan bir ölçüm yöntemidir. Bu yöntem süresince katılımcılar gösterilen madde yeni ise hayır diyerek, eski ise evet diyerek cevap verirler. Hatalar daha çok gösterilen nesneler birbirine çok benzediklerinde ve bilgiler geri çağrılırken katılımcıların stresli ve dikkatlerinin dağınık olduğu zamanlarda ortaya çıkmaktadır ya da yargılama süreci bir şekilde zayıfladığında hatalar oluşmaktadır.[1]
Hatırlamak – Bilmek
Hatırlamak ve bilmek arasındaki kıyaslamayı yargılamak, hafızanın farkındalığını değerlendirmek için gerekli bir süreçtir. Birey hatırlamak ve bilmek arasındaki farkı ayırt etmelidir. Bir anı hatırlandığında yaşanan tecrübe zihinsel olarak belirebilir ve o anıyla alakalı detaylar zihnimize zorluk çekmeden gelir, fakat hafızamızda olan bir bilgi hatırlanmayıp sadece bilindiğinde ise bir aşinalık hissi uyandırır fakat belirgin bir şekilde detaylar ayırt edilemez ve sıklıkla yanlış bir kaynağa bağlanır. Bu iki şekildeki yargılama da kaynak izleme hatalarına meyillidir. DRM çekim modelinde olduğu gibi bazı koşullar altında hatırlama yargılarının otaya çıkma olasılığı daha fazladır.[8]
DRM Çekim modeli
Dees-Roediger-McDermott çekim modeli ya da DRM, insanlardaki sahte anı üzerinde çalışmak için yapılan içerisinde birbiriyle alakalı sözcük listelerinin (örneğin; yatak, dinlenme, uyanık olmak, yorgun olmak, rüya görmek, kalkmak, şekerleme, battaniye, uyuklamak,huzur,esnemek,uykulu) katılımcılara sunulduğu bilişsel psikolojik bir işlemdir. Çalışmaya katılan kişilere listeden hatırladıkları kelimeleri söylemeleri istenir, çoğunlukla sonuçta sunulan listede olmayan fakat listedeki kelimelerin çağrıştırdığı ‘uyumak’ gibi sözcüklerin söylendiği gözlenir.[9] Bu durum kaynak izleme hatasını temsil etmektedir çünkü katılımcılar listede sunulan sözcükler ile kendi düşündükleri sözcükleri ayırt edememişlerdir.
Sahte şöhret
1989 yılında Larry Jocoby ve çalışma arkadaşları tarafından yapılan bir çalışma, kaynak izleme hatalarının, katılımcıların ünlü ve ünlü olmayan kişilerin isimlerini ayırt etme yeteneklerini nasıl olumsuz etkilediğini göstermiştir. Çalışmanın bilgiyi edinme kısmında Larry katılımcılara çok sayıda ünlü olmayan kişinin isimlerini okuttu hemen arkasından içinde ünlü isimler olmayan bir liste daha okutuldu ve sonra ünlü kişilerin isimlerinden oluşan liste okutuldu 1. Gruba zaman geçmeden hatırladıkları ünlü isimleri söylemeleri istendi ve katılımcılar hatasız olarak isimleri söyleyebildi. 2. Grup 24 saatlik bir süreden sonra teste tabi tutuldular ve bu grupta ki insanlar ilk gördükleri ünsüz kişileri ünlü olarak hatırladılar ve kaynak izleme hatası yaptılar.[10][11]
Kriptomnezi
Kişilerin kasıtlı olmadan ve bilinçsiz olarak daha önceden içsel ya da dış kaynaklardan gelen bilgileri, düşünceleri, olayları ya da nesneleri kendisi yaşamış veya düşünmüş gibi algılamasına kriptomnezi (cryptomnesia ) denir. Bu olay kişinin ilk kez bilgiye maruz kaldığı andaki dikkat dağınıklığından kaynaklanabilir. Bilgi bilinçsiz bir şekilde elde edilmiş olsa bile, bu bilgiyle beynin alakalı bölümü kısa süreliğine yüksek şekilde uyarılmış olacaktır ve bu da kişinin kaynağını belirleyemediği için bilgiyi farklı kaynaklardan aldığını ya da kendi düşüncesi olduğunu düşünmesine sebep olacaktır. Kestirme yargılama süreci bunun tipik örneğidir.[1]
Kaynak izleme hatalarıyla ilgili rahatsızlıklar
Şizofreni
Kaynak izleme hataları şizofren bireyler arasında sağlıklı kişilere oranla daha sıklıkla görülmektedir. Bu tarz hataları yapma eğilimi kişinin kalıtsal yapısının dışa akseden bir sonucu olarak fenotopik ya da düşmanca tavırlarla alakalı olabilir.[12] Çalışmalar şizofrenlerdeki kaynak izleme de zorlanmanın kendilerinden kökenli kaynakları kodlamada başarısız oldukları için ve yeni maddeleri daha önce sunulan kaynaklara atfetme eğiliminde olduklarından dolayı olduğunu göstermiştir. Bir başka öneride içten gelen uyarılardan gerçek olaylar gibi etkilendikleridir.[12] Şizofreni ile ilgili birçok belirti bu hastalığı olan bireylerin kendilerinde üretilen düşünceleri gözlemleyemedikleri yönündedir ve bu da kendi kendine üretilen zihinsel olayları tanımlamada zayıflamaya yol açan bir durumdur (autonoeotic agnosia).[13]
Kaynakça
- 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Johnson, M.K., Hashtroudi, S., Lindsay, D.S. (1993). Source Monitoring. Psychological Bulletin, 114(1), 3–28
- ↑ Landau, J.D., Marsh, R.L. (1997). Monitoring Source in an Unconscious Plagiarism Paradigm. Psychonomic Bulletin and Review, 4(2), 265–270.
- ↑ Lindsay, D.S., Johnson, M.K. (1991), Recognition memory and source monitoring. Psychological Bulletin, 29(3), 203–205.
- 1 2 Chaiken, S., Liberman, A., Eagly, A.H. (1989). Heuristic and Systematic Information Processing within and beyond the persuasion Context. In J.S. Uleman, & J.A. Bargh (Eds.), Unintended Thought (pp. 212–252). New York: The Guilford Press.
- ↑ McDaniel, M.A., Lyle, K.B., Butler, K.M., & Dornburg, C.C. (2008). Age-Related Deficits in Reality Monitoring. Psychology and Aging, 23(3), 646–656.
- ↑ Cohen, G., Faulkner, D. (1989). Age Differences in Source Forgetting: Effects on Reality Monitoring and on Eyewitness Testimony. Psychology and Aging, 4(1), 10–17.
- ↑ Hashtroudi, S., Johnson, M.K., Chrosniak, L.D. (1989). Aging and Source Monitoring. Psychology and Aging, 4(1), 106–112.
- ↑ Roediger III, H.L., & McDermott, K.B. (1995). Creating False Memories: Remembering Words not Presented in Lists. Journal of Experimental Psychology: Learning, Memory, and Cognition, 21(4), 803–814.
- ↑ Roediger, H.L., & McDermott, K. B. (1995). Creating false memories: Remembering words not presented in lists. Journal of Experimental Psychology: Learning, Memory and Cognition, 24(4), 803–814.
- ↑ Jacoby, L.L., Kelley, C., Brown, J., & Jasechko, J. (1989). Becoming Famous Overnight: Limits on the Ability to Avoid Unconscious Influences of the Past. Journal of Personality and Social Psychology, 56(3), 326–338.
- ↑ Peters, M.J.V., Horselenberg, R., Jelicic, M., Merckelbach, H. (2007). The false fame illusion in people with memories about a previous life. Consciousness and Cognition, 16, 162–169.
- 1 2 Vinogradov, S. et al. (1997). Clinical and Neurocognitive Aspects of Source Monitoring Errors in Schizophrenia. Am J Psychiatry, 154, 1530–1537.
- ↑ Keefe, R.S.E. et al. (1999). Source monitoring deficits in patients with schizophrenia; a multinomial modeling analysis. Psychological Medicine, 29, 903–914.