Kurtuba Emirliği
Kurtuba halifeliğinin 1031’de düşmesinden sonra, Endülüs şehirlerinin çoğu birer bağımsız emirlikler olarak yönetilmeye başladı. Son halife III.Hişam tahttan çekildikten ve Kurtuba’dan ayrıldıktan sonra Kurtuba’nın önde gelen kabile reislerinden Ebü’l Hazem Cabbar ibn Muhammed halkın desteğini arkasına alarak şehrin idaresini ele aldı. Ebü’l Hazem’in idaresi ile Kurtuba’da bakanlar kurulu ve adalet adamlarının yönetime katıldığı, karalar alınmadan önce her politik görüşün hesaba katıldığı sözde bir cumhuriyet dönemi başlamış oldu. Ebü’l Hazem’in idaresi altında ortak bir önderlik tarafından ve diğer tayfa emirliklerinde olduğu gibi tek bir önderin idaresi altında olmayan bir yönetim anlayışı getirilmiştir. Ebü’l Hazem gerçekte kendisini insanların üstünde görüyor; şehrin ve sakinlerinin bakıcısı ve Kurtuba’nın koruyucusu olarak görüyordu. Bu cumhuriyetçi sistem diğer tayfa emirlikleri kendi aralarında didişirken, şehrin barış içinde yaşamasına katkıda bulunuyordu. Kurtuba o dönemde tüm Endülüslülerin barış içinde yaşayabilecekleri bir sığınaktı. Bu durum kendi önemsiz emirliklerinin böyle bir barış ortamına geçmesini arzulayan kimi emirliklerin gıpta etmesine neden oluyordu. Şehir ölümüne kadar (1043) Ebü’l Hazem’in önderliğinde yönetildi. Onun ölümüyle oğlu Ebü’l Velid Muhammed yerine geçti. Ebü’l Velid babasının yönetimini 21 sene boyunca sürdürdü. Gücünün gittikçe arttığını görünce Kurtuba’nın cumhuriyetçi idaresine son verme çalışmalarına başladı. O bu gücü Abdürrahman ve Abdülmelik adlı iki oğlunun eline verdi. Sonunda Abdülmelik egemenlik kazandı ve kardeşi Abdürrahman’ın tüm gücünü elinden aldı. Kurtuba’da dengelerin değişmesine ve husumet çıkmasına rağmen yine de Sevilya Emiri II. El Mutatid’in önerisiyle bir dostluk ortamı sağlandı. Kurtuba ve Sevilya Emirlikleri arasındaki iş birliği Toledo Emiri Yahya bin Dilnun’un kıskaçlık hislerini açığa çıkardı. Bunun sonucu Toledo Emiri Kurtuba’yı kuşattı ve Abdülmelik’i esir etti. Bunun üzerine 1069 senesinde Sevilya emiri II. El Mutatid’in halefi Muhammed ibn Abbad El Mutamid uygun zamanı kollayarak Kurtuba’yı kuşatmak için bir ordu gönderdi ve ele geçirdi. Esaretten kurtulan Abdülmelik’i tekrar tahta oturttu. Muhammed ibn Abbad 1070 senesinde karşısına çıkan Toledo kuvvetlerini bozguna uğrattı ancak bu hadiseden hemen sonra Kurtuba’ya geri döndü ve şehri yeniden ele geçirdi. Daha önce esaretten kurtardığı ve tahtını iade ettiği Abdülmelik’i tahtan indirerek kendisi şehrin idaresini ele alarak tayfa emirliğini kurdu. Sabık hükümdar Abdülmelik ise önce hapsedildi daha sonra Saltés adasına sürgüne gönderildi. Böylece Kurtuba’da cumhuriyet dönemi sona ermiş oldu. Kurtuba’yı ele geçirerek kendi tayfa idaresini tesis eden Muhammed ibn Abbad ise 1075 senesinde Kurtuba’yı kaybetti ancak 1078’de tekrar ele geçirdi. 1086 senesinde Kastilya kralı VI.Alfonso ile Murabıt Emiri Yusuf ibni Taşfin’in arasında cereyan eden ve Murabıtların zaferi ile sonuçlanan Ez-Zellaka Savaşına katılarak Murabıtları destekledi. Bu tarihten itibaren Murabıtlara bağlı olarak hem Sevilya hem de Kurtuba’yı idare eden Muhammed ibn Abbad 1091'de emirlikten azledildi. Böylece bu emirlik Murabıtların hakimiyetine girmiş oldu.
Kaynaklar
Jayyusi, Salma Khadra and Marín, Manuela. The Legacy of Muslim Spain; published by BRILL 1994.