Molla Penah Vâkıf

Molla Penah Vâkıf

Molla Penah Vâkıf (d. 1717 - ö. 1797, Şuşa), Azerbaycan Türk'ü şair. 18. yüzyıl Azerbaycan Türkçesi ile yazılan şiirlerin yenilikçi akımın öncülerindendir.

Vakıf, 1717 yılında Kazah vilayetinin Yukarı Salahlı köyünde dünyaya gelmiştir.[1] Çocukluğu ve gençliği, yarı göçebe yaşam süren Kazaklar arasında geçti. Medrese öğrenimi gördü. Yaşadığı çevrenin, doğanın, yaşam biçiminin, gelenek ve göreneklerin etkisinde kalarak âşık tarzında şiirler yazmaya koyuldu. 1759'da ailesiyle birlikte dönemin sanat ve kültür merkezi Şuşa'ya gitti ve orada bir okul kurup (1759) ders verdi. Karabağ Hanı İbrahim Han Cevanşir'in sarayında dış politika işlerini yönetmekle görevli eşik ağalığına daha sonra başvezirliğe getirildi. Amcası İbrahim Han'ı ve yandaşlarını yok etmeye kalkışan Muhammed Bey Cevanşir tarafından oğlu ile birlikte öldürüldü.

Vakıf, Azerbaycan şiir tarihinde güzellik ve sevgi şairi olarak kabul edilir. Sanatına halkın yaşayış, gelenek ve göreneklerini, insanın iç dünyasını sokarak Azerbaycan Türkçesi şiirine yeni bir soluk kazandırmıştır. Hece ölçüsü ve eski nazım biçimleriyle yazmış, yalın bir dille birlikte Farsça ve Arapça tamlamalar da kullanmıştır. Klasik yoldaki şiirlerinde özellikle Fuzûlî'den esinlendi. Vâkıfın "Bak" ve "Görmedim" adlı şiirleri ise Azerbaycan Edebiyatının en değerli örnekleridir.

Kendisinen sonra gelen şairleri büyük ölçüde etkileyen Vâkıf'ın şiirlerinin bir bölümü ilk kez Karabağlı Mirza Yusuf tarafından toplanarak 1828'de kitap haline getirilmiş, sonraki yıllarda da yeniden basılmıştır.

Azerice Türkçe


Bulut zülflü, ay qabaqh gözelin,
Duruban basma dolanmaq gerek.
Bir evde ki bele gözel olmaya,
O ev berbad olub talanmaq gerek.
Endamı ağ gerek, sinesi mermer,
Siyah zülfü qametine beraber.
Qoynu içi guyâ müşkle enber,
Basdığı torpağı yalanmaq gerek.
Serxoş durub sarayından baxanda,
Ağ gerdene hemayiller taxanda,
Göze sürme, qaşa vesme yaxanda,
Canım eşq oduna qalanmaq gerek.
Çıxa sarayından canlar alan tek,
Xişme gele geh,geh qehri olan tek,
Şahmar zülfü dal gerdende ilan tek,
Herdem terpenende bulanmaq qerek.
Vâqif, senin işin müdam ah olsun,
Seg reqibin ömrü qoy kütah olsun.
Hemdemsiz kimsene eğer şah olsun,
Gedadır o kimse dilanmaq gerek.


Bulut gibi sarı ve ay yüzlü güzelin etrafında dolaşarak ona yalvarmak gerekir.
Böyle bir güzeli olmayan evin yağma edilip berbat olması gerekir.


Sevgilinin sinesi mermer, vücudu ak olmalıdır. Siyah saçları boyu kadar uzun, koynunun içi misk ve amber kokulu olmalıdır.
Böyle güzelin bastığı toprağın yalanması gerekir.


O güzel, sarhoş şekilde sarayından bakınca; beyaz gerdanına muskalar takınca ve
gözüne sürme çekip kaşına rastık çekince benim canım aşk ateşiyle yanmalıdır.

O güzel, canlar alan padişah gibi sarayından çıkmalıdır. Bazen kahrı olan gibi hışma gel-melidir.
Yılanların şahı Şahmaran gibi olan zülfü dal gerdanında yılan gibi olmalıdır ki ne zaman kıpırdasa ondan korumak gerekir.


Ey Vakıf! Senin işin daima âh çekmek olsun. Bırak köpek rakibin Ömrü kısa olsun.
Dostsuz kimse şah olsa bile o dilenci sayılır ve o kim-senin dilenmesi gerekir.[2]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

This article is issued from Vikipedi - version of the 12/8/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.