Sander düzlükleri
Sander düzlükleri ya da Sander ovaları bir kumul veya çukur olarak da adlandırılan bir buzulun ucundaki eriyik suyla yıkanan buzul çökeltilerinden oluşan düz ovalardır.Buzul aktığı zaman alttaki kaya yüzeyini, ezerek enkazla birlikte taşır.Buzulun burnundaki eriyik sular, büyük kayaların tortul yükünü Sander düzlüğü üzerine taşır ve daha küçük parçacıklar çökmeden önce daha fazla yol alırlar.[1] Buzullardan çıkan aşırı derecede sediment yüklü akarsuların taşımış oldukları malzemeyi, buzuldan belirli bir mesafe uzaklıkta birikmesiyle oluşurlar.Daha çok kum, çakıl gibi küçük unsurlu malzemeden oluşur.Buzul devirleri, stadial ve fazların sayısına göre birden fazla düzlük halinde gelişebilirler. İnterglasyal dönemlerde yarılırlarsa taraçalar (sandur taraçaları) haline de dönüşürler.[2] İzlanda'da Jeotermal aktivitenin buzulların erimesini hızlandırması ve çökeltilerin eriyik suları hızlandırması nedeniyle sander düzlükleri yaygın görülür.[1]
Oluşum
Sanderler, Svalbard, Kerguden Adaları ve İzlanda gibi buzlu bölgelerde bulunur.Buzullar ve buz dağları yavaş yavaş inişleri esnasında altta yatan kayaları erittikleri için içerisinde büyük miktarda silt ve tortu içerirler.Böylece buzulun ucunda eriyen su buzulda uzaklaşır ve geniş bir ovaya yerleşir.Bir sander ovasında orjinal yatakları yeniden işleyen yüzeysel örgülü devreler bulunabilir.Jeotermal göllerin etkisiyle buz bloklarının eridiği yerlerde depresyon alanları bulunur. Buzullardaki, buzul nehirlerinin çıkış şekli tipik olarak dağınık ve kanallaşmamıştır.Düzenli Jeotermal aktivitenin yanısıra volkanik aktivite yüzlerce yıldır büyük buzul patlamalarına neden olur.Bu da büyük miktarda tortu taşımasına neden olur. Güney Quebec'in (St. Lavrance) önemli bir bölümünü oluşturan Gaspe Yarımadası Pleistosen buzul devrinden kalma Paleo-Sander örneğini içerir.[1]
Örnek Sander Düzlüğü
izlanda'nın Güneydoğu kıyısında Vatnajökull yeraltı mavnası ile deniz arasında geniş bir kumlu çoraklık olan yaklaşık 1300 km'lik bir alanı kaplayan Skeiðarársandur dünyanın en büyük sander düzlüğüdür.En son 1996'da buzulun altındaki volkanik patlamalar buzulun patlamasına yol açmıştır.Bu nedenle küçük seller meydana geldi.İzlanda'nın etrafını saran Halka yol zarar görmüştür fakat günümüzde onarılmış durumdadır. 1996 jökulhlaup Grímsvötn yanardağı patlaması sonucu pik akışı 200–400 m3 olarak tahmin edilmiştir.Gígjukvísl'de buzulun 12 m'ye kadar yakın mesafesinde büyük tortu birikimi meydana gelmiştir.Skeiðarársandur'un erozyon modelleri 1996'da 1997'de 2001'de çekilen tekrar tekrar geçmeli lazer LİDAR ile ölçülen santimetre ölçekli yükseklik farklarına bakılarak ölçülmektedir. 1996 yılında jökulhlaup ' daki toplam birikimlerin net kazancının yarısı selden 4 yıl sonra aşınmıştır.Sander düzlüğündeki bu iki nehir, büyük ölçüde farklı erozyon kalıplarına sahiptir.Çökme erozyondaki farklılık Gígjukvísl'nin aktığı 2 km'lik terminale yakın bir açma ile doğrudan doğruya sander ovasına akan Skeiðarán atfedilebilir.Gígjukvísl nehri, en yüksek düzeyde tortu oluşumunun gerçekleştiği ve daha sonra en büyük erozyonun gerçekleştiği yerdir.Bu masif jökulhlaup mevduatlarının kısa vadede büyük bir Jeomorfik etkiye sahip olabileceğini ancak yüzey gerilemesindeki net değişimin bir kaç yıl sonrasına kadar asgari düzeyde olabileceğini göstermektedir.Skeiðarársandur'un difuzden kanalize bir dağıtıcı sisteme kadar gözlenen, en çok tortu yatağının bulunduğu proksimal bölgedeki akarsuyun gelişimde önemli bir etkisi olmuştur.Bununda birlikte tüm sander boyunca aktif bir şekilde artışı sağlamak için dağınık, çok noktalı bir dağıtım sistemi olmalıdır.Buzul geri çekilmesinin bir ürünü olan Skeiðarársandur'da birikim sistemi sedimentin dinamik konfigirasyonlarda ovaya dağılım gösteren farklı kanal modellerinin birden fazla bölgesi bulunur.[1]