Serebral palsi
Serebral palsi (SP), diğer adıyla beyin felci, doğum öncesinde, sırasında veya sonrasında merkezî sinir sisteminin hareket işlev alanlarının hasar görmesinden dolayı oluşan tablodur. Beynin oksijensiz kalması sonucu olabileceği düşünülmektedir. Hastalık değildir, tedavisi yoktur, ancak etkisinin en aza indirilmesi söz konusudur. Bu da fizyoterapi, ergoterapi, çocuk gelişim uzmanının hazırladığı gelişim destek programları ve aileye vereceği danışmanlık, cerrahî müdahaleler ve medikal cihazlama ile sağlanır. Serebral palsili çocuklarda güçsüzlük, sertlik, yavaşlık, titreme ve denge bozukluğu gibi pek çok sorun gözlenebilir. Sorunlar hafiften ağıra değişiklikler gösterebilir. Bunun dışında yoğun egzersiz programları, bu tablonun etkisinin kalkmasında medikal cihazlama ve cerrahî operasyonların önüne geçmiştir.
Serebral palsi etyolojisi tam aydınlatılmamakla birlikte prematürite, düşük doğum ağırlığı, enfeksiyon, travma, beyin kanaması, doğumda yaşanan komplikasyonlar ve ilaç/madde bağımlısı anne gebeliği risk faktörleri olarak sıralanmaktadır.
SP, yeni doğan çocukları etkileyen bir grup nevraljik düzensizliklerin birleşimine denir. Dört tip beyin felci vardır:
- Spastik beyin felci,
- ekstrapiramidal beyin felci,
- atonik beyin felci ve
- bu tiplerin karışımından oluşan beyin felci.
SP'nin en çok bilinen dört farklı şekli vardır:
- kuadripleji
- dipleji
- parapleji
- hemipleji
Ayrıca hipotoni de bu tabloda çok ender görülür. Spastisitenin tam tersidir, kas tonuslarında azalma görülür. Bu tablonun zekâ ile bir alakası yoktur. Yani SP'li bireyde zekâ geriliği olmaz. Çok fazla etkilenmiş ise fiziksel engel bulunur. Mental gerilik çok nadir gözlemlenir.
Hastalığın teşhisi genellikle 6-12 aylıkken konur. Nörolojik gelişimin tamamlanmasından sonra beklenilen baş tutma, yürüme gibi hareketlerin olmayışı serebral palsiyi düşündürmelidir. Teşhis muayene ile konmaktadır. Tedavi, klinik tablonun ilerlemesini durdurmaya yöneliktir.