Siroz
Siroz; karaciğer fonksiyonlarının kaybıyla sonuçlanan, normalde karaciğerde bulunan lobül işlevsel birimlerinin sertleşme ve nedbeleşme ile yerini geri dönüşümsüz fibrozis dokusunun aldığı patolojik duruma verilen addır. Ancak bu terim hemen her zaman kronik karaciğer iltihabı için kullanılır.
Siroz sözcüğü Antik Yunanca'da portakal sarısı ya da koyu sarı renk anlamına gelen "scirrhus" sözcüğünden kaynaklanmakla birlikte ilk defa 1826 yılında Laennec tarafından kullanılmıştır.
Türkiye'de sirozun en sık nedenlerinden ikisi viral hepatit enfeksiyonları ve alkol kullanımıdır.Sirozun temel unsurları,fibröz doku artışı ve rejenerasyon nodülleridir.
Belirtileri
- Karaciğer çevresinde kaşıntı
- Kaşıntıyla beliren 30 dakikayı aşkın normal dışı ağrılar
- Devamlı veya 5 dakika aralıklarla gelen mide bulantıları
- Nefes darlığı ve aşırı şişkinlik hissi
- Karaciğer içinde batma hissi
- Çok aşırı terleme ve bayılma krizleri
- Sürekli uyuma isteği
- Karaciğerin yavaş veya normal dışı çalışması
- Tuvalette çıkan kanlı dışkı ile birlikte gelen deri parçaları
- Karaciğerin eğrileşmesi ya da omurgaya batması.
- Omurilikteki kemiklerin çok aşırı büzüşmesi.
- Sindirim zorluğu veya karaciğerde iç tıkanıklığı
- Karında anormal derecede şişme
- Aşırı İdrar
- Karında Biriken Su
- Sık burun kanaması
- Aşırı gaz birikimi
Sirozda kötü prognoz kriterleri
- düşük albümin düzeyi
- düşük serum sodyumu
- uzamiş pt
- persistan sarilik
- tedaviye başarisiz yanit
- asit varliği
- varis kanamalari
- nöropsikiyatrik komplikasyonlarin eşlik etmesi
- küçük karaciğer
- persistan hipotansyon
- etiyolojik ajan(alkol)
This article is issued from Vikipedi - version of the 12/28/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.