Yoda
Yoda D'Kana | |
---|---|
Yıldız Savaşları karakteri | |
Canlandıran | Frank Oz (ses ve kuklası) |
Bilgileri | |
Tür | Whill |
Cinsiyet | Erkek |
Konum |
Jedi Ustası Jedi Konseyi Üyesi Jedi Yüksek Generali Büyük Jedi Üstadı |
Gezegeni | Gentarik |
Üyelik |
Jedi Konseyi Galaktik Cumhuriyet |
Büyük Jedi Üstadı (Grand Jedi Master), Jedi Konseyi Üyesi, Jedi Yüksek Generali, 800 yıl Jedi eğiten üstat, Yaşayan Efsane.
Yoda George Lucas tarafından yaratılan Yıldız Savaşları filmine ait kurgusal karakterdir. İlk olarak 1980 yapımı The Empire Strikes Back adlı filmde yer almıştır. Serinin yayınlanan ilk üçlemesinde Luke Skywalker'ı korkunç Galaktik Imparatorluğuna karşı savaşması için eğitmektedir. Devam serisi olan ikinci üçlemede ise Jedi Konseyi başkanlığı ve yüksek rütbeli general olarak Klon askerlerinin komutası görevlerinde yer almıştır. Ustasının ismi N'Kata Del Gormo'dur.[1]
Yoda D'Kana, saygıdeğer bir eski Jedi Üstadı'dır ve hayatının son senelerini Dagobah’daki bataklıklarda saklanarak geçirmiştir. Dokuz yüz yaşındaki Jedi üstadı, sekiz yüzyıl boyunca Jedi şövalyeleri yetiştirmişti ve Güç ile olan bağlantısı çok kuvvetliydi. Son öğrencileri arasında, yakın tarihin en önemli Jedi’ları Obi-Wan Kenobi ve Luke Skywalker bulunuyordu. Ayrıca önceden Aydınlık tarafta olan Kont Dooku, Yoda tarafından eğitilmiştir.
Cumhuriyet’in son yıllarında, Yoda Jedi Konseyi’nin en saygıdeğer üyesiydi. Mace Windu ve Ki-Adi-Mundi gibi Jedi Ustalarıyla aynı konseyde bulunan Yoda yüzyıllarca devam etmiş olan Cumhuriyet, Jedi Düzeni ile birlikte tarihe karışırken Konsey’de bulunuyordu.
Yoda’nın Jedi Konseyi’nde çok önemli bir görevi vardı. Genç Padawanlar Jedi eğitimlerinin ilk aşamasını Usta Yoda’nın rehberliğinde tamamlarlardı. Cumhuriyet’in en büyük Jedi’ları ilk eğitimlerine Yoda ile beraber başlamışlardı. Bu Jedi adaylarının yaşları ilerleyip 12 yaşını geçtiklerinde, yaşça daha büyük bir Jedi Şövalyesi veya Ustası tarafından inisiye edilir, ve eğitimlerine birebir devam ederlerdi. Alacakaranlık yıllarında Cumhuriyet’in üstüne karanlık tarafın gölgesi düştüğünde Yoda gittikçe daha çok endişelenmeye başlamıştı. Karanlık tarafın kuvvet kazanması Güç içinde o kadar büyük bir gölge yaratıyordu ki, bu Jedi’ların öngörülerini ciddi anlamda kısıtlıyordu.
Gelecekteki belirsizliği fark eden Yoda bazı şeylerin cevaplarını aramaya başladı. Jedi Konseyi Obi-Wan Kenobi’yi, Ayrılıkçılar tarafından yapılan bir suikast girişimini araştırmak için görevlendirdi. Obi-Wan’ın bulduğu şeyler, suikast girişiminin kendisinden çok daha endişe vericiydi.
Yoda, kimi zaman geleceği görebilen, kimi zaman bilgeliğiyle akıllarda yer bırakan, kimi zaman gücü kullanma şekli ile Karanlık Taraf yanlılarını bile derinden etkileyen, Klasik Üçleme'den Yeni Üçleme'ye oynadığı tüm filmlerde eşi benzeri olmayan biridir.
Bölüm 2: Klonların Saldırısı
Sifo-Dyas adlı bir Jedi’nin emriyle Cumhuriyet adına gizli bir klon ordusu yaratılmıştı. Konsey’de ki hiç kimsenin böyle bir gelişmeden haberi yoktu, ve bunu öngörememişlerdi. Daha derinden yapılan araştırmalar, Ayrılıkçılar’ın savaş hazırlığı yaptığını ortaya çıkarttı. Yoda’nın eski Padawanlarından Kont Dooku, Ticaret Loncaları’nın droid ordularının başına geçmişti. Kati surette bir şeyler yapılması gerekiyordu.
Yüce Şansölye Palpatine, güvenlik adı altında neredeyse sınırsız yetki elde etmiş, klon ordusunun kontrolünü eline almış, ve Jedi’lara savaşa girme emri vermişti. Yoda ise Kamino gezegenine giderek yeni hazırlanmış klon ordusunu alıp, Geonosis’e tam zamanında vararak Mace Windu önderliğinde ki Jedi takımını kesin ölümden kurtarmıştı.
Cumhuriyet Klonları, Ayrılıkçı droidlerle savaşırken Klon Savaşları başlamış oldu. General rütbesindeki Yoda, ön komuta merkezinden savaşı yönetiyordu. Klonlar Geneosis’te Ayrılıkçıları hezimete uğrattılar, fakat çoğu kaçmayı başardı. Yoda ise hislerini takip ederek, Count Dooku’nun Obi-Wan Kenobi ve Anakin Skywalker’i fena şekilde yaralamış olduğu hangara giderek, onları kurtardı.
Yoda ve Count Dooku burada yüzleştiler. Dooku, ufak Jedi üstadını Güç ile tavandan kopardığı taş parçalarıyla ezmeye çalıştı, fakat Yoda bunları kolaylıkla savuşturdu. Hatta Count Dooku’nun kendisine yolladığı Sith yıldırımlarını da etkisiz hale getirerek, ışın kılıcıyla Sith Lordu’na saldırdı. Çetin geçen bu düelloda, iki usta dövüşçü kozlarını paylaştılar. Güç’ün kendine verdiği ustalıkla, havaya fırlayıp, taklalar atarak Count Dooku’nun gardını indirdi. Kazanamayacağı bir düelloda olduğunu anlayan Dooku, Güç’ü kullanıp yerden baygın yatmakta olan Obi-Wan ve Anakin’i tehdit edince, asil Yoda genç Jedi’ları kurtarmak için Sith Lordu’nun kaçmasına göz yumdu.
Klon Savaşları’nın ilk çatışması Cumhuriyet’in zaferiyle sonuçlansa da, Yoda endişeliydi. Karanlık taraf birçok şeyi gölgelemekteydi, ve belki de Jedi Konseyi’nin kararları, kibirle ve fazla güvenle yozlaşmıştı. Geonosis’te hem birçok Jedi kayıp verilmemiş, hem de yaşlı bilge Jedi Üstadı, bu ölümlerin doğasında var olan gerçeği kavrayamamıştı. Meditasyon sırasında Yoda, Anakin Skywalker'ın başına, onu derinden sarsan bir olay geldiğini hissetmişti. İşte tam bu anda, bir süre önce Darth Maul tarafından öldürülmüş olan Qui-Gon Jin’in sesini duydu. Bir Jedi’nin, Güç ile bir olduktan sonra kendi kimliğini tekrar kazanması mümkün değildi, fakat Yoda yine de onun sesini duymuştu.
Bölüm 3: Sith'in İntikamı
Cumhuriyet etrafında çökerken, bu durum, Yoda’nın çözmesi gereken başka tehlikeli ve rahatsız edici bir bilmeceydi. Yoda meditasyon ile Qui-Gon Jinn’in ruhu ile iletişim kurabiliyordu. Ölmüş Jedi Üstadı, yalnızca çok özel bilgisi olanlar tarafından anlaşılabilecek kuvvetli bir teknik ile ölümden sonra kimliğini koruyabilmenin bir yolunu keşfetmişti. Bu yöntemi Jedi Düzeni’nin dışındaki Whills Şamanlarından öğrenmişti. Gelecek olan yıllarda Yoda, yüzyıllardır yapmadığı bir görevi –öğrenciliği– üstlenerek bu tekniği Qui-Gon Jinn’den öğrenecekti.
Fakat bundan önce Jedi Ustası’nın, Sith’lerin yeniden doğuşuna dayanması gerekiyordu. Yıllarca süren komplolardan sonra, Darth Sidious ortaya çıkmış, ve Jedi’ların hepsini galaksiden silecek planını uygulamaya başlamıştı. Yıllardır Jedi Konseyi’nin dikkatinden kaçmayı başaran Sith Lordu aslında, Yüce Şansölye Palpatine’in ta kendisiydi. Darth Sidious Emir 66’yı yürürlüğe koyduğunda, Jedi’lar galaksinin her tarafında klon ordularını komuta ediyorlardı. Kodlanmış bu emir, Jedi’ları Cumhuriyet’e karşı hain ilan ediyor, ve böylece sadık klonlar Jedi’ları teker teker avlıyorlardı. Bu katliam sırasında birçok Jedi öldü.
Güç’ün içinden Yoda, galaksideki ani yaşam kaybını hissetti. Bu ezici bir darbeydi, fakat Yoda tam zamanında kendisine gelerek kendi hayatını kurtaracak vakti buldu. Klon askerleri Yoda’ya, Klon Savaşları’nın en önemli cephelerinden biri olan Wookiee’lerin gezegeni Kashyyyk’te saldırmışlardı. Bir zamanlar Yoda’ya sadık olan klon subayı Kumandan Gree, Jedi üstadına ateş açmaya çalıştı. Fakat Yoda hızla harekete geçerek ışın kılıcıyla Gree’nin kafasını kesti. Tarfful ve Chewbacca adlı Wookiee’lerin yardımıyla Yoda, Kashyyyk’ten kaçıp, Alderaan Senatörü Bail Organa ile iletişime geçti.
Yoda, Obi-Wan Kenobi ve Organa, Palpatine’in Jedi’lar ve müttefiklerini korkunç bir şekilde katledişine tanıklık ettiler ve yeniden bir araya gelebilme fırsatı buldular. İşgal edilmiş Jedi Tapınağı’ndan yayılan kodlanmış bir sinyal, katliamdan kurtulan Jedi’ları direkt olarak Coruscant’ta ki tapınağa, bir tuzağın içine çağırmaktaydı. Kenobi ve Yoda bu sinyali kapatıp kalan Jedi’ların hayatlarını kurtarmak için harekete geçtiler.
Coruscant’a dönerek Jedi Tapnağı’na sızdılar. Burada, başkentten ayrı kaldıkları zaman zarfında neler olduğunu keşfettiler. Şansölye, şimdi İmparator Palpatine, ve bir zamanlar umut vaat eden Anakin Skywalker da artık onun çırağı Darth Vader olmuştu. Emir 66’dan tek sağ kalanlar olarak şimdi Sith tehdidini durdurmak Yoda ve Kenobi’ye kalmıştı. Böylece Kenobi, şimdi Darth Vader olarak bilinen Skywalker’ı bulmak için giderken, Yoda ise İmparator Palpatine’in ofisini ziyaret etti.
Geniş Galaktik Senato odasında Yoda, İmparator ile yüzleşti ve Güç’ün karanlık ve aydınlık tarafının en kuvvetli iki temsilcisi ölümüne bir düelloya tutuştular. Yoda ne kadar daha güçlü olsada Palpatine savaş sırasında çıkışa yöneldi yoda da onu engelleyince gücün her iki tarafının arasındaki mücadele başladı ardından yoda palpaine infırlattığı elektriği kontrol altına almışken onu yok etme şansı elindeyken Yodanın üzerinde durduğu yerin bu gücü kaldırmamasından dolayı yoda aşağı düşer.Bunun üzerine yoda geç kalmadan klonlar gelmeden kaçarki ona zarar vermesinler artık imparatorluğun temeli bu yaşlı adama bağlıydı birtek o Luke u eğitebilirdi yoda yaşlılığından ötürü 1000 yaşına varınca 1000 yıllık jedi gücüyle yaptığı anlaşma bozulunca 1000 yılın etkisi yavaş yavaş yüz göstermiş ardındanda yaşlanmış ve gücünü kaybetmeye başlamış.
Obi-Wan Kenobi, Mustafar gezegeninde Darth Vader’ın 1 kolu ve 2 bacağını kesip onu ölümcül şekilde yaralamış olsa da Jedi’lar, Sith’leri durduramamışlardı. Anakin Skywalker’ın karısı Padmè Amidala’nın hamile olduğu Güç hassasiyeti bulunan ikizler, belki de ileride galaksinin belki de tek umudu olacaklardı. Ölmeden önce Polis Massa’da ki sığınakta Padmé, Luke Skywalker ve Leia Organa’yı doğurdu. Yoda, Bail Organa ve Obi-Wan Kenobi’de bu doğumlara şahitlik ettiler, ve hemen geleceği planlamaya başladılar.
Bu çocukların İmparator’un dikkatini çekeceğinden korkan Jedi’lar, çocukları bir sır olarak saklamaya karar verdiler. Böylelikle ikizler ayrıldı –bebek Luke Skywalker Lars’ın Tatooine’de ki çiftliğine; bebek Leia Organa ise Alderaan’a Bail Organa, ve karısı Alderaan kraliçesinin koruyuculuğuna verildi. Jedi’lar sabırla zamanın geçmesini, ve İmparator ile yüzleşmenin doğru vaktini bekleyeceklerdi. Bu zaman zarfında Obi-Wan ve Yoda, Qui-Gon’un ruhsal formundan, Whills Şaman’larının gizli bilgisini öğrendi.
Bölüm 5: İmparator
Yoda, Dagobah gezegenindeki bataklıklarda saklanmaya gitti. Burada sabırla yeni bir umudun ortaya çıkarak, karanlık tarafın egemenliğinin sonunu getirmesini ve galaksideki insanlara karşı oluşan tehdidin sonunun gelmesini bekledi. Yavin Savaşı’ndan üç sene sonra, umut geldi. Eski ustası Obi-Wan Kenobi’nin görüntüsü tarafından Dagobah’a yönlendirilen Luke Skywalker bilmeden Üstat Yoda’yı bulmuştu. Bu bataklık gezegende ufak garip bir yaratık ile karşılaşan Luke Skywalker’un sabrı, ufak yaratığın garip tavırlarından dolayı tükenmeye başlamıştı. Fakat Luke Skywalker, bunların Yoda tarafından kendisine yapılan testler olduğunun farkında değildi – onun başarısız olduğu testler.
En sonunda Yoda olduğu ortaya çıkan ufak yaratık, Luke Skywalker’un eğitimine başladı. Telekinetik mücadeleler, iradeye ve insanın yapısına karşı olan mücadeleler, Luke’u hayatında hiçbir zaman karşılaşmadığı zorluklarla karşı karşıya bırakıp, Jedi’lığa ilk adımını atmasına yardım ediyordu. Fakat halen Luke Skywalker, eski kalıplaşmış bilgilerinden kurtulmayı beceremiyordu. Yoda, Luke Skywalker’dan bataklıkta batmış olan X-Kanat gemisini zihin gücüyle kaldırmasını istediğinde Luke Skywalker, “denerim” diye cevap vermişti. “Hayır,” diyordu Yoda. “Yap ya da yapma. Denemek yoktur.” Luke Skywalker, Güç’ün bu kadar büyük bir objeyi suyun altından çıkaracağına inanmıyordu. Tabi ki Yoda, Luke Skywalker’un X-Kanat savaşçısını suyun altından çıkartıp kuru zemine koyduğunda, Luke Skywalker’un yanıldığı kanıtlanmış oldu. Yoda Luke’a “geleceği öngörmeyi” öğrettiğinde genç Skywalker, arkadaşlarının büyük bir tehlikede olduğunu gördü, ve eğitimini yarım bırakıp geri döneceğine söz vererek arkadaşlarını kurtarmaya gitti. Fakat en sonunda Luke Skywalker’un kendisi kurtarılmak zorunda kalmıştı. Yoda, Vader ve İmparator’un durdurulamayacağına, ve her şeyin kaybedileceğine inanmaya başlamıştı.
Bölüm 6: Jedi'ın Dönüşü
Yaklaşık bir sene sonra, Luke eğitimini tamamlamak için Dagobah’a geri döndü. Vader ile karşılaşmanın zorluğuna şahit olmuş, ve Vader’in gerçekte kendi öz babası olduğunu öğrenmiş olan Luke Skywalker’a Yoda, bu sırada eğitimini tamamladığını söyledi. Luke Skywalker’un yokluğunda, Yoda hastalanmıştı. Ölmek üzereyken Yoda, Luke Skywalker’a başka bir Skywalker daha olduğunu söyleyerek, Luke Skywalker’un geçmişini biraz aydınlattı. Ve bundan kısa süre sonra da Güç ile birleşerek bedeni ile beraber kayboldu.
Luke Skywalker, Leia Organa’nın ikiz kardeşi olduğunu, ve babasını karanlık taraftan kurtarması gerektiğini öğrenecekti. Endor Savaşı’ndan sonraki kutlama sırasında Luke Skywalker, Yoda, Obi-Wan ve tekrar aydınlık tarafa geçmiş olarak ölen babası Anakin Skywalker’ın mutlu ruhlarını görüyordu.
|