Zamanaşımı
Zamanaşımı hukuk kurallarının kişilere tanıdığı hakların, getirdiği yaptırımların yine hukuk kuralları ile belirlenen süreleri aşmasıdır. Bir diğer deyişle bir hak hukuk kuralında öngörülen sürede kullanılmadığında hukuk düzeninde birtakım sonuçlar doğmaktadır. Zamanaşımı, hak düşürücü süre bu sürelerdendir.
Zamanaşımı, hem borçlar hukukunda hem de ceza hukukunda karşılaşılan bir hukuk terimidir. Borçlar hukukunda zamanaşımı, borcun doğumundan sonra, belli bir sürenin geçmesi sonucunda borçluya borcu ödemekten kaçınma hakkı veren bir sebeptir. Örneğin, bir dava veya icra takibine maruz kalan borçlu, borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürerek borcu ödemekten kaçınabilir. Zamanaşımı bir defidir, yani savunma olanağıdır.
Bununla birlikte zamanaşımı borcu sona erdirmez, sadece borçluya ödemekten kaçınma hakkı verir. Borçlu zamanaşımına rağmen borcu öderse bu geçerli bir ödemedir ve bu ödemenin iadesini isteyemez. Ayrıca dava veya icra takibinde zamanaşımını ileri sürmeyi ihmal ederek borcu öderse veya borcun olmadığı, ödendiği, miktarının az olduğu v.s. gibi borca ilişkin itirazlarda bulunursa, sonradan zamanaşımı olgusunu ileri süremez.
Hak düşürücü süre ise zamanaşımının aksine hakkı düşüren niteliktedir. Zamanaşımına uğramış bir borç, eksik borç haline gelir. Yani borçlu tarafından zamanaşımına uğradığı ileri sürüldüğünde dava ve icra yoluyla borçludan tahsil edilemeyen bir borca dönüşür.
Zamanaşımı, Borçlar Kanunu'nda tek maddede öngörülmemiştir. Haksız fiil zamanaşımı, sebepsiz zenginleşme zamanaşımı, on yıllık genel zamanaşımı, beş yıllık zamanaşımı gibi farklı zamanaşımı süreleri bulunmaktadır.
Ceza hukukunda zamanaşımı, ceza davasının açılması için yasada öngörülen süre ile cezanın kesinleşmesi için öngörülen süreyi ifade eder. İlkinde öngörülen sürede ceza davasının açılması gerekir, ikincisinde ise öngörülen sürede ceza kararının kesinleşmesi gerekir. Aksi takdirde dava ya da ceza zamanaşımına uğrar ve düşer.