Üçüncü Yüzyıl Krizi
Üçüncü Yüzyıl Krizi ("Askerî Anarşi veya "İmparatorluk Krizi" olarak da adlandırılır) 235 ve 284 yılları arasında Roma İmparatorluğu'nun aynı anda gerçekleşen üç krizin sonucunda harap olduğu ve neredeyse yıkılmanın eşiğinde geldiği döneme verilen addır. Bu krizler dış istilalar, iç savaş ve ekonomik çöküştür. Kurumlar, toplum, ekonomik hayat ve en son olarak da dinde yaşanan değişimler o kadar derin ve temeldendi ki "Üçüncü Yüzyıl Krizi" giderek klasik antikite ile Orta Çağ ya da geç anitikiteyi birbirinden ayıran dönem olarak görülmektedir.
Yaklaşık yarım yüzyıllık bu dönemde her biri tek başına imparatorluk için bir tehdit oluşturan üç kriz bir araya geldi: dış istilalar, iç savaşlar ve kontrolden çıkmış hiper enflasyon yaşayan bir ekonomi. Normal şartlarda son ermesi gereken imparatorluk bir dizi sıkı asker imparator, Diocletianus'un 284 yılında imparatorluğu ikiye ayırma girişimi ve diğer reformlar sayesinde varlığını sürdürmüştür.
Bu dönemde imparatorluğun başına kabaca 20-25 kişi gelmiştir ancak gerçek sayı bir tartışma konusudur zira birçok kimse aynı anda tahta talip olmuştur. Bunların çoğu ortalama yalnızca iki, üç sene hüküm süren imparatorluğun tümünde ya da bir bölümünde iktidarı ele geçiren ve savaş yenilgisi, suikast veya ölüm sonucu iktidarı kaybeden öne çıkmış generallerdi.