Aşağıboynuyoğun, Tirebolu

Aşağıboynuyoğun
  Köy  
Giresun
Ülke Türkiye Türkiye
İl Giresun
İlçe Tirebolu
Coğrafi bölge Karadeniz Bölgesi
Nüfus (2000)
 - Toplam 732
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 0454
İl plaka kodu
Posta kodu 28500
İnternet sitesi: http://boynuyogunluyuz.com/
YerelNET sayfası

GENEL BİLGİ

Aşağıboynuyoğun, Giresun ilinin Tirebolu ilçesine bağlı bir köydür. Aşağı Boynuyoğun Köyü, Giresun İlinin Tirebolu İlçesine bağlı bir köydür. Doğusunda Eymür Köyü, Ataköy, Batısında Ergenekon Köyü, Kuzeyinde Fındıklı Köyü ,Kayalar köyü ve Güneyinde Şenyuva Köyü vardır. Köyümüzün ilçe merkezine uzaklığı yaklaşık 35 km’dir. Aşağı Boynuyoğun Köyüne ulaşan Tirebolu-Güce-fındıklı gurup köy yolu ile Tirebolu-Eymür A.Boynuyoğun Köyü gurup yolu köy içinden birbirine bağlanmaktadır. Köyümüzün beş büyük mahallesi vardır. Bunlar Güneyköy Mahallesi, Kuzduran Mahallesi, Divancı Mahallesi, Hozanlar Mahallesi ve Çardakgıranı Mahallesidir. Divancı Mahallesinde köyün merkez camii vardır. Ayrıca Hozanlar Mahallesine camii yapılmaktadır ve şu anda ibadete açılmıştır. Aşağı Boynuyoğun Köyünde Saglık Evi bulunmaktadır ve faal durumdadır. Köyümüzün 1950 yılında yapılan ilkokulu yetersiz kalması ve eskimesi nedeniyle 2002 yılında yıkılmıştır. Aynı yıl yeni okulun temeli eski okulun yerine köylülerin maddi katkılarıyla atılmıştır. Okul yapımı devam ederken okulumuzun 1-5.sınıfları eğitimini camiinin altında diğer sınıflar ise taşımalı olarak sürdürmüşlerdir. 2005 yılı sonunda okulumuzun ihalesi yapılmış olup Nisan 2007 itibariyle okul çevre düzenlemesi hariç tamamlanmıştır. Çevre düzenlemesi 2010 yılı sonunda tamamlanmıştır.2007-2008 Eğitim Öğretimyılında okulumuz eğitime başlamıştır

Köyün batı kenarından Gelivera deresi geçmekte olup, köyün içinden bu dereye akan küçük akarsular mevcuttur. Bu küçük akarsuların en önemlileri Güneyköy deresi, Gıl deresi, Dursun deresi ve Sarpobuz deresidir. Köy halkı geçimini fındıktan sağlamaktadır ve ihtiyacı kadar sebze meyve, mısır üretimi de yapmaktadır. Yine ihtiyacı kadar da hayvancılık yapmaktadır. Ayrıca köyde arıcılık yapan da mevcuttur. Köyde büyük ve küçük baş hayvan olarak inek ve koyun beslenmektedir. Bahçe ve tarlaların aşırı parçalanması küçük baş hayvancılığın azalmasına sebep olmuştur.

Köyde 1975-80 yılları arasında büyük bir gurbetçilik başlamış ve hızla nüfus azalması olmuştur. Son yıllarda emekli olan vatandaşlarımızın köyüne dönmesiyle az da olsa nüfus artışı olmaktadır. Buna bağlı olarak köyde konut inşaatında artışlar gözlenmektedir.

Köyün nüfusu fındık zamanı denilen Ağustos aylarında aşırı artmaktadır. Divancı mahallesinin arkası köyün merkezi olarak kullanılmaktadır. Bu merkezde köy standartlarının üzerinde her türlü ihtiyaca cevap verebilecek, bakkallar (gıda maddeleri, sebze-meyve, petrol ürünleri gibi), Çay ocakları, demir doğrama atölyesi, Ağaç doğrama atölyesi, ekmek fırını, tüp gaz bayii ,un değirmeni bulunmaktadır. Köyün merkezinde her hafta cuma günleri et kesimi ve satışı yapılmaktadır. Kısaca köyde her ihtiyaca cevap verilmektedir

A.Boynuyoğun köyünden ayrılan köyler ise Güce ilçesine bağlı Fındıklı köyü ve Ergenekon köyü ile, Tirebolu ilçesine bağlı Kayalar köyüdür.

Bugün Boynuyoğun olarak bilinen vadide 7 tane köy mevcuttur. Bu köyler Güce ilçesine bağlı Fındıklı Köyü, Ergenekon Köyü , Yukarı Boynuyoğun Köyü ve Tekke köyü ile Tirebolu ilçesine bağlı Aşağı Boynuyoğun Köyü, Kayalar Köyü, ve Şenyuva Köyleridir.

Köy ile ilçe merkezlerine ulaşım çok rahat yapılmaktadır. Tireboluya her gün dolmuş minibüsleri bulunmaktadır. Sabah giden arabalar öğleden sonra köye dönmeye başlamaktadır.

1985 yılında elektrik enerjisi alan köyde telefon hattı mevcuttur, ayrıca köyümüz tüm GSM operatörlerinin kapsama alanındadır

YAYLACILIK Köyümüzde yaylacılık çok gelişmiştir. Eskiden köy halkı hayvan otlatmak için yaylaya göç etmekte iken son yıllarda, Temiz dağ havası alarak dinlenmek ve çeşitli ihtiyaçlarını karşılamak için yaylalara çıkarlar. Köylümüz yaylalarda hayvan yiyecegi için bağlaklarında(otluklarında) yetiştirdikleri otları kurutur, kışın hayvanlarının yiyeceği için depolarlar. Yaylalarda yine patetes, karalahana ve çangal fasulye gibi sebzeler yetiştirirler. Ayrıca armut erik elma gibi meyvelerde bazı yaylalarımızda yetişmektedir. Önceden yaylaya yürüyerek gidilirken; ulaşımın sağlanması ile otomobiller(araçlar) ile bu yaylalara daha kısa zamanda gidilip gelinmektedir. Köy halkının gittikleri yaylaların başında Divanalanı yaylası, Sakar obası, çökelek Kayası, Beyyurdu, Yaşmaklı Ağaçbaşı, Kavaklıbel, Çaloba gibi yaylalar gelmektedir.

ULAŞIM İlçeye uzaklığı 35 Km. olan köy, Tirebolu'nun büyük köylerinden biridir. Tirebolu'dan köye Eymür grup köy yolu ve Tirebolu-Güce-Fındıklı grup yolu ile de ulaşılmaktadır. Her iki yol güzergahında çalışan yeterli miktarda yolcu minibüsü mevcuttur.

Ayrıca köyümüzde 2 adet çay ocağı 1 adet demir doğrama atölyesi 3 adet elektrikle çalışan değirmen 3 adet suyla çalışan değirmen 4 adet bakkal 1 adet ekmek fırını

BOYNUYOĞUN TARİHİ

Tarihimizi anlatmaya başlamadan önce BOYNUYOĞUN kelimesi manası üzerinde duralım. Türkiye Türkçesinde BOYNUYOĞUN kelimesinin karşılığı yoktur fakat Azericede Ensesi kalın, kabadayı, zorba gibi manalara geliyor.

Boy adı olarak, yumuşak başlı olmayan, başına buyruk, kendi kuralları ile yaşayan gibi manalara geliyor. (Boynu kalın, boynu kara, boynu kısa ve boynuinceli boyları var. Boynu inceliler (keşli) boyunun bir türevi. Yumşakbaşlı, okumuş, kurallara uyan insan kümesi gibi algılanabilir.) Boyumuz birçok boyda olduğu gibi uzun süre konar-göçer yaşamıştır.

Şimdi gelelim tarihimize: Türkiye’yi kuranlar Oğuz Türkleridir. Oğuz Türkleri Müslüman olduktan sonra Türkmen olarak adlandırılmışlardır. Oğuzlar 24 boydan oluşmuşlardır. Bu boyların 12’si Boz Ok 12 Üç Ok’tur. Bu 24 boydan birisi de Üreğir ( Yüreğir) boyudur. Adana’da kurulan Ramazan Oğulları Beyliğini Yüreğir boyu kurmuştur. Karadeniz’in Türkleşmesi sırasında veya Türklerin yerleşmesi sırasında Yüreğir mensupları da bu yöreye gelmişlerdir. Moğol işgali sırasında göçebeler uç bölgelerde kıyı, kuytu ve dağlık bölgelerde yaşamaya çalıştılar. Fatih Sultan Mehmet Trabzonu fethettikten sonra Görele Tirebolu Bedreme ve Giresun kalelerini fethetti. Boynuyoğun köyü civarına yerleşenler burayı genelde kışlak olarak kullanmışlardır. Sebebi ise hayvancılığın yaygın olmasıdır. Ayrıca Boynuyoğun boyu yörüktür. Yörüklerde bilindiği gibi ağırlıklı olarak göçebe yaşarlar.

1486 tarihinde Osmanlı sancak defterine göre Boynuyoğunda 6 Hane 1515 yılındaki sancak defterine göre ise 16 Hane yaşamaktadır. 1486 yılındaki Trabzon Sancak Defterine göre Boynuyoğunda 4 Hane 2 Bennek bulunmakta ve bunlardan 456 akça (hasıl) alınmaktadır. Yine aynı deftere göre Boynuyoğun Hasan ve Ahmedin tımarı olarak görülmektedir.

ÜREĞİR(YÜREĞİR) NAHİYESİ Bu tarihlerde Boynuyoğun Üreğir ( Yüreğir) nahiyesine bağlı bir köydür. Üreğir ( Yüreğir) nahiyesi Karaburun ile İsmail beylinin güneyindeki Boğalı köyünden güney batıdaki Boynuyoğuna kadar giden dar ve uzun bir nahiyedir Üreğir ( Yüreğir) Nahiyesi 13 Köyden oluşmuştur. Üreğir ( Yüreğir) Nahiyesini oluşturan 13 köyün isimleri; Boynuyoğun, Karakaya, Boğalı, Lazarı, Gülyarı, Karakeş, Demirboku, Cimide , Ak alma, İman asarı, Arık, Toprak ve Mürted çukuru’dur.

1515 yılı Trabzon Sancak Defterine göre Boynuyoğun Yağlıdere sipahilerinden Ali Ağa oğlu Kasım’ın tımarı olarak görülmektedir. Bu deftere göre Boynuyoğunda 8 Hane 2 Caba ! Mücerred zemil var ve 480 akçe alınmaktadır. Yine raiyet buyurulan Boynuyoğun müsellemleri 3 Hane 2 Caba var ve 188 akça vergi alınmaktadır. Yine aynı deftere göre Boynuyoğunda İman asarı köyünün hissesi vardır ( 3 Hane 2 Caba var 200akça vergi). Boynuyoğunda Kasım dede zaviyesinde raiyet buyurulan hizmetkarlar; 12 Hane 5 Caba var 728 akça vergi alınıyor burada 1 tane değirmen vardır. ( bu değirmen hala kullanılmaktadır ve bugün Tekkeköy sınırları içerisindedir.). boynuyoğunda Şah Murad oğlu Kasım dede zaviyesi; Kasım dedenin kardeşi Mehmed fakih, diğer kardeşi Derviş Ahmed Kasım Dede oğlu Nur Ali; onun kardeşi Hüseyin. Defterde şu kayıtta görülür “mezkürlerin ceddi ehl-i velayet olup kendüler dahi sahih ve mütedeyyin padişah-ı alem penaha hayır dua etmege kabil olupav-arızdan eminola gelüb öşr ve sabık mukarrer kılunabsabt olundu”

Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim üyesiYrd. Doç. Dr. M. Hanefi BOSTAN’ın BELGELERLE OF’UN ETNİK YAPISI adlı makalesinden bir bölüm: “15 Mayıs 1653 (17 Cemaziye'l-âhir 1063) tarihli bir avârız kaydında Of kazasına tâbi Hol köyünde (Bugünkü CUMAPAZARI Beldesi) yaşayan müslümanların Trabzon sancağına tâbi Kürtün kazasının BOYNUYOĞUN köyünden gelip buraya yerleştikleri belirtilmektedir”

1876 yılındaki deftere göre Boynuyoğun zir (Aşağı Boynuyoğun)de 4426 kuruş yıllık vergi, 9109 Kuruşta aşar bedelini devlete ödüyorlardı. Boynuyoğun bala ( Yukarı Boynuyoğun) ise 4488 Kuruş yıllık vergi, 6880 Kuruş ise Aşar bedeli olarak devlete ödeniyordu

Yine 1876 yılındaki deftere göre Boynuyoğun zir (Aşağı Boynuyoğun)de 60 Hane ve 160 erkek nüfus, Boynuyoğun bala ( Yukarı Boynuyoğun)da ise 79 Hane ve 165 Erkek nüfus mevcuttur. Yine aynı tarihli deftere göre Boynuyoğun zir (Aşağı Boynuyoğun)de 471 koyun,517 keçi 10 at 5 kısrak 30 inek 10 öküz; Boynuyoğun bala ( Yukarı Boynuyoğun)da ise568 koyun,473 keçi, 10 at, 20 inek, 10 öküz bulunmaktadır.

Köyümüzde 1486 yılındaki deftere göre sadece darı ekilirken 1515 yılındaki deftere göre darı, mısır, buğday, arpa ekiliyor. Yine köyümüzde bağcılık, meyvecilik, balcılık yaygındır.(cevizin vergisi var) havyacılık yaygın olarak yapılmaktadır. 1800’lü yıllarda Şimşirden tahta kaşık yapılıp satılıyor. Tirebolu tersanesinde inşa edilen gemilerin malzemeleri ormandan sağlanıyordu. ( meşe, gürgen, çam) burada köyümüzde kendine düşen payı almaktaydı. 1900lü yılların başlarında Yaşmaklı Ağaçbaşında Pazartesi günleri Pazar kurulmaya başlanmıştır.

1910lu yıllarda köy isimlerinin Türkçeleştirilmesi adı altında Türkiye'de hiçbir araştırma yapılmadan müthiş bir isim değiştirme furyası başlamış ve bu furyadan bizim köylerimizde kendi payına düşeni almıştır. Bu arada birçok Türkçe kelimede yabancı kelime diye tekrar Türkçeleştirilmiş.bu Türkçe isimler içinde bizim köyümüzün isimlerinide sayabiliriz. Boynuyogun zir (Aşağı Boynuyogun)in ismi AKSAKAL olarak Boynuyogun bala (Yukarı Boynuyoğun)nın ismi de KABASAKAL olarak değiştirilmiştir. Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasından sonra köylerimiz eski isimlerini yani bugünkü isimlerini almıştır.

Not: Bu yazı Prof. Dr Faruk Sümer’in “Tirebolu Tarihi” kitabı ve araştırmacı yazar Hasip Öztürk’ün “Boynuyoğun Oymağı” adlı makalesinden yararlanılarak hazırlanmıştır.

MEHMET PARLAK

Kültür

AYLARIMIZ

Zemher ayı Gücük ayı Mart ayı Abrul ayı Mayıs ayı Kiraz ayı Orak ayı Asus ayı Istavrut ayı Darı ayı Koç ayı Karakış ayı

YIL SIRTI

Zemher ayının birinde (ocak 14) veya mart ayının birinde (mart 14) tutulur. Ahırın eşiğinin dibindeki koyun evin kapısına getirilir ve yem, yiyecek verilir. İlk gelene yemek verilir ve o senenin bolluk içinde geçmesi temenni edilir. O sene bereketli geçerse o sene yıl sırtında ilk gelen kişi uğurlu sayılır. Maalesef bu geleneğimiz bugün yok olmak üzeredir. Belki de yok olmuştur.HIDIRELLEZ Abrul ayının 23ünde( mayıs 7) tırmık iğne vs. tutulmaz değirmene una gidilmez. Yayıkda ayran vs yayılmaz. Yeşillik kesilmez. Yeşillik kesilirse o yılın yağışlı gideceğine inanılır. Dere geçilerek hıdırellez eğrisi-büğrüsü ekilir. Hıdırellez eğrisi-büğrüsünde darı fasülye kabak vb ekilir.

ÇALIK ATMA

Korkan kişilere uygulanır. Korkan kişilerin üzerindeki ürpertiyi giderdiğine inanılır. Nasıl yapılır? Un, tuz, yaprak, köz(ateş koru),pancar kaşık içine koyulur. İhlas suresi okunarak 3 defa ateş üzerinde 3 defa da baş üzerinde döndürülür( sağdan sola doğru). Pencereden veya kapıdan dışarı atılır ve kapı veya pencere üzerine kapatılır.

YAŞMAKLI AĞAÇBAŞI EFSANESİ

Yasmaklıı Agaçbaşı denen mezkür yer, Giresun-Tirebolu Yayla yolunda, halen Hanlar ve Kahvelerin olduğu Tepealan Mıntıkasında olup, "Yaşmaklı Agaçbaşı" olarak bilinmektedir. Rakımı: 2000 metre civarinda, Tirebolu İlçe merkezine 40– 50 km mesafede, Meşhur Yaylaların yol güzergahındadır. Oldukça işlek, agaçlı bir alan olup dinlenme ve sayfiye yeridir. Boynuyogunluların oturdugu bir yayladır.

Sabah uyandığında, bir de ne görsün: gece yerlere secde edercesine yatan agaçlar tümcek ayakta dimdik duruyorlarmış. Islak serdiği yaşmağı da yüksek ağacın tepe ucunda ayni bagladığı vaziyette sallanmaktaymış. Hayretler içinde kalan gelin baka kalmış. "Demek ki bu gece mübarek Leyle i Kadir gecesi, idi, geceki gördügüm bütün ağaçlarda Allah'a secdeye varmışlardı, şimdi eskisi gibi dimdik durmaktadırlar..." demiş.

Sabah oldugu zaman gördüklerini göçtekilere anlatmış. Göçtekiler kapıya çıkıp baktıklarında yaşmağı ağacın tepesinde bagli görmüşler.

O günden sonra da Ağaçbaşı denen yere "Yaşmaklı Ağaçbaşı" söylenmiş, günümüze dek hep böyle söylenmiş, adi da "Yaşmaklı Ağaçbaşı" kalmış.

NOT: 1900l'ü yılların başlarında Yaşmaklı Ağaçbaşında Pazartesi günleri Pazar kurulmaya başlanmıştır...

DİVAN ALAYI (DİVAN ALANI)

Bugünkü Divan alanı yaylasında Osmanlı imparatorluğu döneminde ormanları korumakla görevli DİVAN ALAYI adında askeri birlik varmış. Ve her gün ormanda devriye gezerlermiş .

Günlerden bir gün devriye gezerken Yaşmaklı Ağaçbaşında derviş tipli omzunda tekli tüfek bulunan bir ihtiyarla karşılaşmışlar. İhtiyara nereden geldiğini nereye gittiğini sormuş askerler, o da Boynuyoğundan geldiğini ve ava gittiğini söylemiş. Askerler tebessüm etmişler ihtiyara ve de eklemişler, biz bu donanımla-silahla bir sakar ayıyı bile vuramadık bu ayı mezardaki taze ölüyü yiyor demişler. İhtiyarda ayının neredeki mezarlıkta ölüleri yediğini sormuş ve sonunda eklemiş o ayıyı vururum. Askerler ihtiyarı beyurdu başına bugünkü tek mezar denen muhite götürüyorlar. Günün birinde bir çocuk ölüyor ve çocuğu defnediyorlar. Taze mezarın yakınına ihtiyar gizlenmeye karar veriyor ve askerler de ihtiyarın gizlenmesi için çukur kazıyorlar. Gece ortası geçtikten sonra alnı sakar bir ayı mezara doğru yaklaşmaya başlıyor. İhtiyar gizlendiği yerden ayıya nişan alıyor ve ateş ediyor. Ayı alnının ortasından vurulmuş. Gelip askerlere ayıyı vurduğunu söylüyor ve bu haber komutana iletiliyor. Komutan bu habere şüpheyle bakıyor ve ihtiyara beni ayıyı vurduğun yere götür diyor. İhtiyar komutanı ayıyı vurduğu yere götürüyor. Ayının ölüsünü gören komutan ihtiyara dile benden ne dilersen diyor. İhtiyar bir şey istemem diyor ama komutan ısrar ediyor. Komutan tek mezardan gözün alabildiği yerdeki otlakları senin köylülerine bağışlıyorum diyor ve hudutları çizip veriyor.

Boynuyoğunluların yayla toprağının bol olmasının nedeni bu olaydır. Sakar obası adını bu ayıdan almıştır.

Bu olaylar rivayetten ibarettir. Derleyen: Mehmet PARLAK

Coğrafya

Giresun iline 78 km, Tirebolu ilçesine 33 km uzaklıktadır.

İklim

Köyün iklimi, Karadeniz iklimi etki alanı içerisindedir.

Nüfus

Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000 732
1997 846

Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.

Altyapı bilgileri

Köyde, ilköğretim okulu vardır . Köyün içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı vardır ancak sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol toprak olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

Kaynakça

    Dış bağlantılar

    This article is issued from Vikipedi - version of the 12/2/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.