Aykut, Mazıdağı
Aykut | |
— Köy — | |
Mardin | |
Ülke | Türkiye |
---|---|
İl | Mardin |
İlçe | Mazıdağı |
Coğrafi bölge | Güneydoğu Anadolu Bölgesi |
Nüfus (2000) | |
- Toplam | 206 |
Zaman dilimi | UDAZD (+3) |
İl alan kodu | 0482 |
İl plaka kodu | |
Posta kodu | 47700 |
İnternet sitesi: |
Aykut, Mardin ilinin Mazıdağı ilçesine bağlı bir köydür.
Tarihçe
Köyün Kürtçe ismi cumhuryet dönemindeki secere kayıtlarında(DÊRGUZ)olarak geçmektedir cumhuryeten önceki secere kayıtlarında ise (DÊRA GUZA)Yani KİLİSE AĞACI anlamını taşıyan (DÊRA GUZA)olarak geçmektedir köyün asıl ve orijinal ismide budur köy osmanlı dönemindeki kayıtlarda bir süryani köyü olarak geçmektedir ancak cumhuryetin kurulmasından önce bu köye kerkükten ZEGENİ AŞİRETİ olarak bilinen bir aşiret türkiyeye göç ediyor ZEGENİ AŞİRETİNİN büyük bölümü MARDİN MERKEZ HINDÜLA KÖYÜNE VE DİYARBAKIR ÇINAR İLÇESİNE BAĞLI SERGELYA,HÜCETİ,ŞIĞRE TEPE,KERELİ,KÖYLERİNE YERLEŞİYORLAR ZEGENİ AŞİRETİNDEN (MALA MELLÊ)İSE MAZIDAĞI DÊRGUZ KÖYÜNE YERLEŞİYORLAR DÊRGUZ KÖYÜ MAZIDAĞI,SAVUR,YÖRESİNDEKİ SÜRGÜCÜ AŞİRETİNE BAĞLI 33 KÖYDEN EN BÜYÜK KÖYLERDEN BİRİDİR Osmanlı Döneminde DÊRGUZ Köyü H.AHMET AĞA NIN Himayesi Altındaydı Cumhuriyet Kurulduktan Sonra İdari Olarak Mazıdağı(Şemrex)İlçesine Bağlanmıştır Köyün eski Çağlarda Süryaniler Tarafından inşa edildiği söylenmektedir ve kayıtlarda öyle geçer. Köy yeşiliğin ve suyun bol olduğu bir vadiye sahiptir. Ayrıca çok güzel bir dağ manzarası vardır. Köyün doğusunda bulunan dağın yamacında bir zat türbesi bulunur. Bu zatın Yörede Bulunan SULTAN ŞEYHMUS ZİYARETİ'NİN Torunu Olduğuna Dair Rivayetler vardır ve bu zatın önceleri burada yaşadığına ve burda şehit düşüldüğüne inanılmaktadır. (CALE ŞEXBİN) olarak bilinen bu türbe köylüler tarafından her yıl ziyaret edilir. Köy ormanlık alanı bakımından zengin arıca ceviz badem ve meşe ağaçları yaygındır. Köyün batısında ise (BELİK)ÇELKANİ yani kırk kuyu bulunur. Eski çağlarda süryanilerin Bu Kuyularda Şarap yapıp MARDİN'NİN Merkezinde bulunan Süryani Asuri ve Hristiyan'lara satıldığı söylenmektedir ayrıca bu kırk kuyunun etrafı mağaralarla çeviridir bu mağaralarıda ibadethane olarak kulanıldığı'da söylenmektedir yani bir KİLİSE olarak kulanıldığı söylenebilir rivayetlere göre köy isminin buradan geldiği söylenmektedir DER kürtçede klise anlamına gelmektedir köyde ceviz ağaçları çok olduğundan ve cevizlerinin çok kaliteli olduğundan GUZ kelimeside oradan gelmektedir yani DERGUZ köyü olarak şekilenmiştir. Tarihi eser potansiyeli bakımından zengin olan(DERGUZ) köyü (TEHTA MEŞE) olarak bilinen çok büyük kaya mağaraları vardır. Köyde(Aşé Cına) Cinlerin Değirmeni olarak bilinen ve tamamen kayalardan meydana gelen bir mevki vardır bu mevkide bir kuyu bulunur ve bu kuyudan çok ilginç sesler gelmektedir bu sesin neye ait olduğu ve neden çıktığına dair ne bir rivayet nede bir Nesnel söylem vardır Köyün En geniş Aileleri MALA MELLE,MALA KEYE,MALA ŞERİF,MALA HESO..Vb Dir köyde yaşıyan ailelerden şu anda İstanbul,Elazığ ve diyarbakırda yaşamaktadır dérguz köyünden istanbula ekonomik sıkıntılardan dolayı çok göç edilmiştir
DÊRGUZ KÖYÜNÜN BAĞLI OLDUĞU SÜRGÜCÜ AŞİRETİ TARİHİ
SÜRGÜCÜ AŞİRETİ
Sürgücü aşireti bölgenin en büyük aşiretlerindendir. Sürgücü aşireti Mardin merkezinin kuzeyinde ve Savur ilçesinin batısında yer alır. Aşiretin batısında Mardin Diyarbakır yolu, Suktan Şeyxmus deresi; kuzey ve güney batısında Barava Aşireti,, doğusunda Ahmedi köyü ile Savur ve Köse mıntıkası,güney doğusunda Ömeryan aşireti güneyinde ise Zınnar mıntıkası, Daşiler ve Mardin Şehri yer alır.
Sürgücü isminin anlamı ve kaynağı ihtilaflıdır., Bazıları Sürgücü ismini Sur-gücü ile irtibatlandırmakta, bazıları ise Musul civarındaki Surçi aşireti ile yakınlık kurmaktadır.El Mucid kitabında ise Sürgücü için Suruç(Urfa) kazasından ayrılma bir aşiret "Suruci" ibaresini kullanmaktadır.Bu konu ile ilgili aşiret ,çinde ittifakla anlatılan bir bilgi mevcut değildir.
Sürgücü aşireti'nin köylerinde 1. Dünya savaşı yıllarına kadar çok sayıda Ermeni ve süryani yaşamaktaydı. Halen sadece Bafava köyünde süryani aileler yaşamaktadır.Aşiretin sadece Eydo köyü Arapça konuşmakta diğer tüm köyleri kürtçe konuşmaktadır.
Aşiretin idare merkezi Awina(Sürgücü Beldesi) köyüdür. Son yüz yılda Aşireti yöneten Hacı Ahmet Ağa ailesi Awina'da oturmuştur. Aşirete bağlı köylerin büyük çoğunluğu sulak, bağlık ve bahçelik köylerdir.
AŞİRETE BAĞLI KÖYLER DÊRGUZ,BERNIŞT,ŞIVISTAN,TIZYAN,QEWSAN,ZONÊ,DÊRDUK,KANİ GENİKÊ,BARMAN,ŞATAH,BAKUSTAN ELFAN,CILİN,BAQEYSÊ,QERHÊTA,ŞORŞIB,XERABREŞ,MELLEMUS,DENGIZAN,KURA HERAM,KURA HELAL,GÜNDIK KELA POZREŞ,EWİNA,KIRDİLEK,XERBÊ KÜRÊ,AVGEWR,XEREBAZIN,...
Sultan Şéxmus,Axres,Kuferdel,Şéx Ali gibi köyler direkt olatak aşirete bağlı olmamalarına rağmen aşiretin etkisi altındadırlar.
Kırdilek köyünün durumuda ihtilaflıdır. 1925 yılında Diyarbakırda idam edilen Palulu Şeyx sait Efendinin eski dedeleri 4 . Murat zamanında(1639)'da Kırdilekte oturuyorlardı.Çevre köylüler Şeyx Said ailesinin yerleştiği Çılsutun(Kırkdirek) tarihi mağaraları ile Xındak(Hendek) mezrasının Sürgücü aşiretine bağlı kırkdilek köyünün Mardin Kızıltepede yerleşik mala Bubé(Bubé ailesi-Kahramanlar)'nin de aslen Xındak'lı oldukları rivayet edilmektedir. Sürgücü Aşiretine bağlı köylerin çoğu tek bir aileden değil , muhtelif yerlerden gelip yerleşen ailelerden meydana gelmiştir.
Dengızan köyünün ilk sakinleri ise, Karadeniz Trabzon, Sinop ve Zonguldak civarından geldikleri, dolayısı ile dengızan isminin denizden gelenler anlamındaki denizandan isminden türetildiği öne sürülmektedir. Bir rivayete göre çoğunluğu Türk asıllı olan köyde mala Romi isminde bir aile vardır.Bunun aksini iddia edenlerde vardır.Awina(Aşiretin merkez köyü halen yaklaşık 4000 nüfuslu Sürgücü beldesi) Awina isminin Kürtçe "aqv-ine" Yani içinde su bulunan sulak köy) anlamına geldiği söylenmektedir. Savurlu Hacı Beg ailesinin en eski dedelerinden Şéx İsa'nın mezarıda Awina'dadır.
KÖYDEKİ AİLELER:
Mala Sori: Irak Soran bolgesinden geldikleri ve Hristiyan asıllı oldukları söylenmektedir.Liderleri N'ame ailesidie.
Mala Hüseyni:
Bir kaç koldan oluşmaktadır. Bir kısmı Mazıdağından bir kısmı ise Bahdini köyünden gelmiştir.
Mala Aşık:
Bu guruptaki ailelerin bir kısmı Karacadağ yöresinden, bir kısmı Milli Aşiretinden bir kısmı ise Cizre'den gelmedir.
Mala Gevri:
Kuzey Irak'tan gelmedir.
Mala Serveri:
Köyün yerlilerinden ve çok önceleri Hristiyan oldukları,sonra Müslümanlığı kabul ettikleri söyleniyor. Ağalar köye ilk geldiklerinde Serveriler onlara karşı çıktılar.
Mala Kambo:
Ağalar köye geldiklerinde , ağaları desteklediler, köyün yerlileridir.
Mala Odabaşi:
Öztürk soyadını taşımaktadırlar.Aile'nin devamı niteliğindeki Öztürkler şimdilerde Kağıthane'de ikâmet etmekte olup bir aşiret oluşumu içerisindedirler.Ayrıca Aşiret Reyisi aynı zamanda bir Hanımağa olan "Sermo" ' dur.Sermo acımasızlığı ile namsalmış, F Tipi cezaevlerinin adeta demirbaşıdır.Aşiretin tetikciliğini Işıl üstlenmiştir.Işıl hakkında elde edilen kan dondurucu bilgi ise "Veba Hastalığı" 'ndan daha çok insan öldürdüğüdür.Aşiret para gelirini Sermo'nun kızı Pınoyla evlendirdiği Juan Sebastian Veron'a benzerliği ile dikkat çeken Meksikalı uyuşturucu kaçakçısı Utku dur.Aşiret yakaladığı kanlılarına işkence edecekse, kanlılarını Cevro'ya teslim eder.Cevro hakkında kesin bir bilgi yoktur fakat elde edilen tek bilgi kurbanlarına oğluna uyguladığı "Ölümcül Trip" uygulamasıdır.Aşiret eğer bir operasyon yürütecekse bunun planlamasını Nevro yapar.Nevro savaş muharebelerindeki soğukkanlılığı ve üstün taktiki zekasıyla hısımlarına korku salan bir dehadır.Fakat örgütün asıl elebaşı kan bağıyla doğrudan büyükbabasıyla bağlantısı olan ve Aşiret üyelerinin "Yüce Baron" dedikleri bir kişidir ve Reis olarak görünen Sermonun kocası olduğu sanılmaktadır.Aşiretin içindeki verimsiz tek elemanlar Berko ve Taso olarak bilinen piçlerdir.Aşiretin geleceği Civo,Selo ve Çisoya bağlanmıştır.Aşiretin diğer kız üyelerinden Efso hakkında edinilen bilgi onun bir "Veremli Nermin" olduğudur.Karoş ise koca aşiretteki dik başlığılığı yüzünden Sermo'ya sıkıntı çıkarmıştır.Yaroş ise Aşiretteki giyim-tarz ve sosyal medya üzerinden düşman saptama görevinde kullanılıyor.Aşiret'in Genel Kurulu Kurban Bayramlarında toplanır ve Generaller bu toplantıda Yüce Baronla konuşur. Generaller: Durso,Kaso,Mıro ve Utku'nun katılımıyla gerçekleşir.
Mala Xalito:
Aslen Zengi aşiretine bağlıdırlar.Hacı Ahmet Ağanın babası Muhammed ağa'nın onları köye getirdiği söylenmektedir.
Mala Ağa:
Hacı Ahmet Ağa ailesidir. Şemin Soyadını taşımaktadırlar.
SÜRGÜCÜ AŞİRETİ REİSLERİ:
Sürgücü Aşiretinin Ağalarının köye gelen ilk ataları Hasan Ağadır. Hasan Ağanın aslen Muş yöresindeki Hasenan Aşiretinin Toruni kolundan mensup, lakabının ise Rımıldar olduğu söylenmektedir.
Tahminen 1750 yılından sonra aşiretten ayrılan Hasan Ağanın iki kardeşi Muş'ta kalır.Bitlis Civarındaki bir çatışmada Ağanın oğlu Xalit öldürülür. Ağa önce Mardin ovasına(Berriyeye) iner. Arap Aşireti ile çatışınca tekrar dağa çekilir. Sürgücü Mıntıkasına gelir. Bu tarihlerde Awina'da müslüman Kambo ailesi ile Ermeniler yaşamaktaydı.
Ermeniler ağanın köye yerleşmesini kabul etmeyince Ağa Tizyan Köyüne yerleşir. Awina'daki Mala Serweri de Ağa'ya karşı Muro İbni Cewahiri destekler. Bir müddet sonra Müslüman Mala Kambo, Hasan ağaya destek verince , Ağa Awinaya yerleşir. Oğullarını ve torunlarını çevre köylere yerleştirerek tam bir hakimiyet kurar.
Zor Mıstefa Ağanın bir savaşta yaralanıp öldüğü söylenmektedir. Tek oğlu olan Şemdin amcası fendi Ağa'nın damadıdır.Sürgücü Aşiretinin son yüz yıldaki en ünlü kişisi Hacı Ahmet Ağadır. 1872-1922 yılları arasında yaşayan Hacı Ahmet ağa zenginliği, otoriterliği ve çocuklarını Avrupa'ya tasile göndermesi ile nam salmıştır.
İlk eşi Şerife Hanım Savurlu Hacı Abdullah Beg ve Merariye Hanımın kızıdır.İkinci hanımının adı ise Perdenişin'dir.Hacı ahmet ağay'yı kendi aşiretine mensup reşo Kuri 1922 'de Mardinde öldürür.Ölüm nedeni ile ilgili farklı farklı sebepler anlatılmaktadır.Ancak ortak olarak anlatılanHacı Ahmet Ağanın kızdığı Reşo kuri'yi çok ağır bir şekilde cezalandırdığı ve ceviz ağacına çıplak bağlayarak karıncalara terk ettiği, bu durumu onur meselesi yapan Reşo Kuri'nin de ağayı mardinde çarşıda sıkıştırarak öldürdüğü şeklindedir. Olaydan sonra Musul'a kaçan Reşo Kuri'yi takip eden ağanın yakınları onu musul'da öldürürler.
Mardinli bir katolik ermeni olan 1933 doğumlu Corc Uğurel ise olayı ayrıntıları ile anlatmaktadır. Hacı Ahmet ağa Awin'anın en güvendiği adamlarının başında katibi süryani Usé Amasé gelmekteydi. hacı Ahmet Ağa il genel meclisi toplantıları için geldiği Mardin de Use Amasé'nin yakın akrabaları Hannal Kass'ın Mardindeki evlerinde kalıyordu.
HACI AHMET AĞA'NIN TABLOSU
Hacı Ahmet Ağa, Zinnar'da Meşkinilerin ve Daşilerin arasında yerleşik bir aileye mensup Ali Bezarê'ye bir olaydan dolayı hakaret edince Ali intikam almak için plan kurar. Hacı Ahmet Ağa'nın Hanna Kass'ın evinin hangi odasında yattığını tespit etmek için mahallenin kadınlarını evine gönderir. Kadınlar sohbet arasında Ağa'nın nerede yattığını öğrenerek Ali'ye bildirirler.
Sokağa bakan bir odada karyolada yatan Ağa o gece her nedense kendi yatağına Hannal Kass'ı yatırır. kendisi de yanına yer yatağında yatar. Kapıda bekleyen dört muhafızın ikisi sırayla nöbet tuttamakta, ikisi ise uyumaktadır. Muhafızlardan ikisi Zonêli Halit ve Süleyman'dır. Ali Bazerê ve adamları yaz sıcağında açık duran pencereye iki merdiveni birbirine bağlayarak tırmanır ve gece karanlığında karyolada yatmakta olan Hannal Kass'ı Hacı Ahmet Ağa zannederek öldürürler. Bu suikasttan şans eseri kurtulan Ağa, Hanna'nın ailesine çok yüklü miktarda yardımda bulunur.
Hacı Ahmed Ağa'nın Arap asıllı KÖMİRLİ ailesine mensup olan Mardin yöneticisi ile de arası açıktır. Kömirli'nin Reşö Kuri'ye elbise ve silah veridiği, Reşo'nun Hacı Ahmed Ağa'yı Mardin çarşısında Erdoba Konağı yakınında vurup kaçmasından sonra kurtulması için ona yardım ettiği, yaralanan ve yarası çok da ağır olmayan Hacı Ahmet Ağa'yı tedavi etmemeleri için Kömirli'nin doktora baskı yaptığı ve Ağa'nın ölümüne sebep olduğu halk arasında anlatılmaktadır.
Hacı Ahmed Ağa'nın yaralandığını duyan oğlu Kamil Bey beşyüz mavzerli adamıyla Mardin'e gelir, babasının ölmesi üzerine cenazeyi Mardin'den Avine'ye kadar Yaklaşık 60 km eller üzerinde taşıyarak köyüne götürür.
Hacı Ahmed Ağa'nın ölümü nüfus kayıtlarında 1920 olarak gözükmektedir. Ancak torunları gerçek tarihin 1922 olduğunu, Hacı Ahmed Ağa'nın büyük oğlu Kamil Bey'in küçük kardeşleriyle ilgili miras davalarından dolayı, tarihi değiştirdiğini öne sürmektedir. Hacı Ahmed Ağa'nın kücük oğulları Selahattin ve Hilmi de 2. Dünya Savaşı yıllarında İsviçre'nin Davos Şehrinde Tahsil görmüşlerdir.
SÜRGÜCÜ aşiretinin Şeyhleri EYDO köyünde yerleşik Şex Ramazan Ailesidir. Aile Kadiri ve Rıfai'dir. Xêx Ramazan'ın Seyyid olduğu ve Hakkari civarından önce Mardin SELAX köyüne oradan da Eydo'ya geldiği söylenmektedir.
Coğrafya
Diyarbakır iline 76, Mazıdağı ilçesine 26 km uzaklıktadır.
Köy, yeşilliğin ve suyun bol olduğu bir vadiye sahiptir. Ormanlık alanı bakımından zengin, ceviz badem ve meşe ağaçları yaygındır.
Köyün batısında "Belik Çelkani" yani Kırk Kuyu bulunur. Etrafı mağaralarla çevrilidir eski çağlarda süryanilerin burayı ibadethane olarak kulandıkları ve köy isminin burdan alındığı düşünülmektedir.
Tarih potansiyeli bakımından zengin olan Derguz köyünde, Tehta Meşe olarak bilinen çok büyük kaya mağaraları vardır.
Kültür
Genelde her düğünde kendilerine has bir şekilde gösterilerini sunarlar. Düğünlerden sonra dayak atma geleneği de yaygındır.
Köyün has ve meşhur yemekleri vardır: keliserk, herayi, xışan, hemnisk, gırar, sındık sor, şamborek, serbızer, hotik, kütılık, helawa mıriya ve mehir vazgeçilmez yemeklerindendir.
Keçi kılından kilim dokuma (merş), yine keçi kılından çanta (cüher - büyük çanta) heybe, meşe ağcından örme sepet, "merkep" denilen ve ince meşe dallarından yapılan sepetler yapılırdı. Köyün iklimi, karasal iklim etki alanı içerisindedir.Köyün yeşilliklerle dolu bir vadide kurulduğu ve önemli su kuyularının bulunduğu bilinmektedir.
Nüfus
Yıllara göre köy nüfus verileri | |
---|---|
2007 | 784 |
2000 | 978 |
1997 | - 1250 |
Ekonomi
Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Kömür, pekmez, ceviz, kayısı, üzüm, patates, badem vb. köyün başlıca geçim kaynaklarıdır.
Altyapı bilgileri
Köyde, ilköğretim okulu vardır.Köyün ortaöğretimdeki öğrencileri Bağlıca köyünde okul okumaktadır. Köyün içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.
Köyün doğusunda bulunan dağın yamacında bir zat türbesi bulunur bu zatın burada yaşadığına ve burda şehit düştüğüne inanılmaktadır. "Cale Şexbin" olarak bilinen bu türbe, köylüler tarafından her yıl ziyaret edilir.