Göldağı, Gölpazarı

Göldağı
  Köy  
Bilecik
Ülke Türkiye Türkiye
İl Bilecik
İlçe Gölpazarı
Coğrafi bölge Marmara Bölgesi
Nüfus (2000)
 - Toplam 34
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 0228
İl plaka kodu
Posta kodu 11700
İnternet sitesi:
YerelNET sayfası

Göldağı, Bilecik ilinin Gölpazarı ilçesine bağlı bir köydür.

Tarihçe

Köy adını bugün Kurşunlu Köyü sınırları içerisinde bulunan kurutulmuş gölden almaktadır.Ermeni,Rum ve Türkmen nüfuslu bir köy idi.Köyün adını aldığı gölün kıyısında çok miktarda dut ağacı bulunmaktaydı.Böceklik denilen yapılar da bugünkü Kurşunlu Köyündeydi.İpekböceğinden koza elde edip ticaretini yapıyorlardı.İncirli köyünde de ipek fabrikası bulunmaktaydı.Burada iplik haline getirilip Bilecik ve Bursaya satılmaktaydı. Lefke, Göl-pazar, Nor Küğ , Göl-dağ, Decir-Hanlar ve Terkmal köylerinde de nüfus tamamen Ermeniler'den oluşmuştu ve her bir köyde birden fazla okul ve kilise vardı. Değişik kaynaklar 200-300 hane civarında olduğunu belirtmektedir.Bu bölge ulaşım olarak sakarya kollarına yakındı. İncirli Nekropolü ve ipek yolu üzerinde bulunan yörede ticarete ve zanaata yönelik altyapı mevcuttu.Zanaatkar bir millet olan Ermenilerin taş işçiliği, bugün yıkık dökük de olsa yine de bir fikir verebilecek ölçüde ayakta kalan kısımlarıyla Göldağı köyü evlerinde görülebilir.İpek Böcekçiliği ve El sanatlarında ilerlemiş olan Ermenilerin Göldağı’nda ikamet ettikleri 2 katlı evlerde bir katında İpek Böcekçiliği yaptıkları, göl kenarında ise Dut ağacı yetiştirdikleri ve hayvanlarını otlattıkları bilinmektedir.Demircilik, bakırcılık, marangozluk ve altın ve gümüş işçiliği de yapılmaktaydı.Şarapçılık ve üzümden imal diğer ürünler de burada pazarlanmakta, ticareti yapılmaktaydı.Harir denen ipekçilik başlıca geçim kaynağıydı. Türkmen, Gökçeler ve Göldağı köylerinin o zamanlarda çok gelişmişti.Sanayi merkezi olarak kullanıldıkları Türkmen-Göldağı arasındaki Ulaşımı sağlamak için, Gökçeler ve çaydan geçerek taş burnunun arkasındaki sırt boyunca Bostancı'nın içinden geçilerek, köyün üstündeki ak topraklık mevkisi ve kayanın üzerinden, yan yol ve papazlar çeşmesi mevkisi takip edilerek Göldağı köyüne ulaşılırdı. Göldağı köyünün kullandığı Cami, eskiden Ermeni kilisesi olarak kullanıldığı yapıdır.Ayrıca papaz Çeşmesi denilen yerde de Ermeni kilisesi vardı. Ermeniler Göldağını 18 ağustos 1915 de büyük oranda terketmişler ve bütün yapılarını da bırakmışlardır. Çok az bir nüfusları kalmıştır. Bugünkü Kurşunlu köyünde bulunan barakalar boşalınca gölde bulunan kuşlar bu barakaları yuva tutmuşlar, akabinde de Üzümlü(Bedii) Köylülerince harap haldeki barakaların keresteleri de arabalara yüklenip götürülmüş, kalan kerpiç yapılar da göle atılmıştır.

Göldağında kurtuluş savaşı yıllarına gelindiğinde hiç rum nüfus kalmamıştır. Ermeniler ise nüfusları azalsa da güçlü çeteler oluşturmuşlardı.

Bilecik Yunan işgaline uğrayınca bu çeteler İncirli Köyüne saldırmışlar fakat başarılı olamamışlardır. Göldağı ermenileri daha sonra yıkık kilise denilen mevkiide de jandarma müfrezesi ile çatışmış, 2 gün süren çatışma takviye kuvvet gelince sona ermiş ve ermeniler geriye çekilmişlerdir. Cumhuriyet döneminde hiç ermeni kalmamış hepsi göç etmiştir. Ermeniler gittikten sonra boş kalan evler daha sonra gelenler tarafından kullanılmıştır. Köye muhacir olarak gelen göçmenler yerleştirilmiştir.Eski Yugoslavya, bugünkü makedonya sınırları içerisinde bulunan Üsküp'ün İştip kasabasından,( 1395 tarihinde anadoludan yörükler buraya yerleştirilmiştir Ofçabolu Yörükleri de denir),Pırnalı Köyü'nden,Kocaali ve Radovis'e bağlı Alikoç'tan, Süpürgeç köyünden (bunlar hep dağ köyleridir) göçmenler gelmiştir. Bu göçmeler de zamanla köyden ayrılıp İstanbul, Kocaeli gibi sanayi şehirlerine göç etmişlerdir. El Sanatları ve İpek Böcekçiliğinin merkezi Göldağı köyü şu anda 5-6 hane dir.Evlerin çoğu harap ve kullanılmaz haldedir.

kaynak()]]www.kursunlukoyu.org"

Kültür

İlk göçlerde Türkmen gelenekleri hakimdi. Zamanla birkaç hane kalan köyde bu gelenekleri sürdürecek bir topluluk kalmamıştır. Eskiden kadınların tamamına yakınının tercih ettiği sarı, yeşil ve mor renklerden oluşan fistan denilen elbise giyerlerdi.Yakın zamana kadar da düğünlerde bu kıyafet giyilirdi.Hıdırellez kutlamalarında gençler gül takarlardı,"Hıdırellez, eve gelinmez" diye başlayan tekerleme söylenirdi.Türkmen geleneklerine uygun Nevruz kutlanırdı(Nevrüz derlerdi). Düğünlerde "Halay" çekilir.Halaya girenlerin omuzlarına peştemal-havlu koyulur. Kadınlar halaya girmez erkekler ayrıdır.Kaşık oyunu da oynanırdı. Göçmen türkmenler köye gelenmisafire" akşamlık" denen yemek hazırlar,çorba, kuru fasulye, etli unlu kavurma, tavuk, koyun veya dana etinden büryan denen prinçli etli yemek yapılır,akabinde "samusa" denen gevrek yufkadan üzerine yoğurt dökülerek sunulan bir yemek gelir,baklava, revani,şekerpare, samakof tatlısı,gibi tatlılar da yapılır.Kaymaçina, irmik tatlısı, güllaç,patlıcan ve biberden yapılan "manca" yöresel yemeklerdir.

Coğrafya

Bilecik iline 58 km, Gölpazarı ilçesine 13 km uzaklıktadır.

İklim

Köyün iklimi, Marmara iklimi etki alanı içerisindedir.

Nüfus

Yıllara göre köy nüfus verileri
2007
2000 34
1997 30

Göldag'da 1900 lü yıllarda 2.200 Ermeninin yaşadığı sanılıyor.

Ekonomi

Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.Ekime elverişli arazi az ve sulama imkânları hemen hiç yoktur. Su çok azdır.Bu sebeple köyde birkaç kişi dışında kimse kalmamıştır.

Altyapı bilgileri

Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamasının yanı sıra taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Köyün içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol stabilize olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 10/29/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.