Louis Auguste Blanqui
Louis-Auguste Blanqui, Fransız kökenli yazar, Halk Dostları Derneği'nin liderlerinden biriydi ve 1879'da da seçilme hakkı olmadığı halde Bordeaux milletvekili oldu. İtalyan asıllı bir babayla Fransız bir annenin sekiz çocuğundan biri olarak 1805 Şubat’ında Fransa'da dünyaya geldi.
Gençliği
Gençlik yıllarında ek dil olarak Yunanca ve Latince dersleri alan Louis Auguste, okulda en başarılı olduğu dersler tarih ve coğrafyaydı. Okul arkadaşları ile arasındaki ilişkisi de pek olmayan bu genç, son derece dikkat çekici bir yükselişteydi. Paris’te iktisat öğretmenliği yapan ağabeyi Adolphe de bunun farkına varmıştı. Bunu babasıyla da paylaşmış ve yazdığı bir mektupta “bu çocuk dünyayı şaşkına çevirecek” cümlesini kullanmıştır. Kalabalık bir ailede büyüyen Louis Auguste, Blanqui ailesine mensup olanların arasında en fazla bilinen kişi oldu ve bu yüzden asıl adı unutulup kısaca “Blanqui” diye anıldı. Onun takipçileri ve kendisinin oluşturduğu siyasi akımın adı da bu adla anıldı.
Yaşamı
Blanqui, Fransa'da sürekli olarak eylemin olduğu yüzyılda yaşadı. Tabi bu eylemlerin Blanqui’nin yaşamına tesadüf eseri olarak denk geldiği pek söylenemez. Çünkü yaşamı boyunca Fransa’da devlete karşı gerçekleşen eylemlerde kendisinin payı vardı.
Bunlardan bir tanesi ve ilki, 1830’ların başında düzenledikleri eylemdi. Bu eylem, Babeuf’un emanetçisi olarak kabul edilen Buonarroti ile birlikte örgütledikleri ve yargılandıkları eylemdi. Genç yaşta vurularak ondan ayrılan yakın arkadaşı Barbes ile tanışmaları da bu eylemde gerçekleşti. Blanqui, daha sonra Barbes'le birlikte, önce Aileler Derneği, daha sonra Mevsimler Derneği adlı örgütlerde yer aldı. Komünistler Birliği’ne dönüşen örgüt bu ikilinin içinden çıkacaktı.
Blanqui ve Barbes’in birlikte yaptıkları bir başka eylem ise 12 Mayıs 1839’da bir Pazar günü Mevsimler Derneği’nin hükümet binasını iki gün süreyle işgal ederek yaptıkları eylemdi. Bu eylemin, aynı zamanda ünlendikleri asıl eylem olması açısından ayrı bir önemi vardır. Blanqui eylemi, üstünde kızıl renkli bir mendil bulunan tabancayı sıkmasıyla başlamıştı. Barbes, aynı eylemde başka arkadaşlarıyla birlikte yaralı olarak yakalandı. Kısa sürede bastırılmış olsa da, Blanqui başta olmak üzere, geride kalanların faaliyetleri nedeniyle Paris polisini altı ay boyunca oyalanmasına neden olan bu eylem, aynı zamanda, Haklılar Birliği çatısı altındaki Alman Blanquistlerin Blankizmden uzaklaşarak Marksizm'e yaklaşmalarında önemli bir dönemeç oldu.
Paris Komünü
Blanqui’nin başarılı olmaya yakınlaştığı ve en büyük tecrübeye sahip olduğu olay, 1871 Paris Komünü oldu. Bu tecrübe aynı zamanda Blanqui'nin hem doğrularını, hem de yanlışlarını en detaylı şekilde görmesini sağladı. Ama bu komün teşşebüsü, sadece Blanqui için değil aynı zamanda yeni ortaya çıkan Blanqui gibi kendisilerini Komünist olarak ifade eden Marksistler de yanlışlarını da görmesini sağladı.
1871 yıllında Paris’in Almanlar tarafından kuşatılması sırasında Blanqui Paris'te Komün teşşebüsünde bulunmayı düşünür. Bunu Marx, dilice bulur ve ”ayaklanmak çılgınlık olur “ demiştir. Blanqui ise zaten çılgın bir kişilikti. Blanqui ve arkadaşları, hükümete karşı arka arkaya saldarılarlarda bulundu. Saldırılarda hükümeti alaşağı etmeye kalkışan Balnqui, saldırıların ikincisinde tutuklandı. Arkadaşlarınında bulunduğu Komün’ün üçüncü saldırısı zaferiyle sonuçlandı. Tabi bu zaferi Blanqui hapishanede izlemek zorunda kaldı. Buna rağmen Blanqui, arkadaşlarının teşşebüsü ile Komün'nün zaferiyle sonuçlandıktan sonra 18. bölgeden delege seçildi.
Fransa ordu komutanı Thiers Blanqui’nin tutuklandığını öğrendiğinde “Hele şükür! En tehlikelisini ele geçirdik” demiştir Komün'nün rehine takas edilmesi yönündeki girişimlerini redderek "Komüne Blanqui’yi iade etmek, onu koca bir silahlı birlikle donatmaktan daha tehlikelidir“ dedi. Komün'nün ellerindeki iki generali kurşuna dizilmesini öne sürerek ellerindeki 30.000 tutukluyu öldüren Versailles birlikleri Blanqui’yi öldürmedi.
Paris Komünü yıkıldıktan sonra en fazla itibarı zarar gören Blanqui oldu.
Ölümü
Blanqui, başırısız komün denemesi ardından itibarının zedelenmesi ve yaşı da ilerlemesininden dolayı herhangi bir isyana katılmadı. 1879 yıllından sonra sürekli olarak sağlık sorunlarıyla boğuştuğu. Ama buna rağmen Blanqui gazeteler yayınlamaya devam etti. Tam bu sıralarda seçilme hakkı olmadığı halde Bordeaux'ten milletvekili oldu.
Ölmeden önce en fazla tartıştığı konu bayrak konusuydu. Blanqui, Fransız bayrağının değiştirilmesini istiyordu. Bunun yerine Komünizm'i simgeleyen kızıl bayrak kullanmasını arzuluyordu. Tartışmalar günler sürdü. Ve bu tartışmalardan bir gün evine geri dönerken aniden bir beyin kanaması geçirdi. Yanındakilerine anlamsız cümleler kurarak hayata gözlerini yumdu.