Astroloji
Bu madde güvenilebilir bir yayında çıkmış alıntı/referanslar içermiyor. Burada belirtilen kaynakların, konuyla ilgili güvenilir internet siteleri ve basılı yayınlar gibi birincil kaynaklar olması gerekmektedir. Uygun alıntıları ekleyerek Vikipedi'ye yardımcı olabilirsiniz. |
Astroloji, göksel cisimlerin ve astronomik fenomenlerin, insan karakteri ve kaderi üzerine etkilerinin olduğu önermesini konu alan, bilimsel gerçekliğe sahip olmayan sözdebilim. Yunanca yıldız anlamına gelen 'astro' ve bilgi anlamına gelen 'logos' kelimelerinden türemiştir.
Astroloji size gelecekte ne gibi etkiler içerisinde kendinizi hissedebileceğinizden sizi haberdar edebileceğini iddia eder. Eskiden astrologlar gök günlüğü adı verilen ve gökyüzü konumunun gün, ay ve yıl olarak gösteren bir kitap ve ev tabloları kullanarak Yıldız Haritası grafiğini çıkartırlardı.
Tarihçe
Gök olaylarına bakarak kehanetlerde bulunmak, özellikle de felaketleri kestirmek, tarihte pek çok toplumda gözlenmiştir. Bunun ilk yazılı örneği Mezapotamya'daki Asur ve Babil uygarlıklarındadır.[1]:33
Günümüzde batıda varolan astroloji sisteminin kökeni Eski Yunan'dan gelmektedir. Büyük İskender dönemine kadar, Eski Yunan'daki gökyüzü incelemeleri yeryüzünde olan olayların açıklamasını ve kehanetleri içermezdi. Gelecekle ilgili tahminler, gökyüzü cisimlerinin hava durumunu etkiliyor olduğu görüşünden ibaretti. Bu dönemden sonra Mezapotamya uygarlıklarının etkisi ile Eski Yunan'da astronominin yanı sıra astroloji de boy göstermeye başladı.[1]:130
Bundan çok uzun zaman önce, erkeklerle kadınlar geceleyin yıldızlı gökyüzüne baktılar ve bu yıldızların ne olduğunu, yaşamları üstünde ne etkiler yaptığını merak ettiler. Başlangıçtaki bu ilk sorulardan astroloji doğdu. Hiç kimse, astrolojinin yazı öncesi geleneğinin ne kadar eski olduğunu tam olarak bilmiyor. Yazılı tarihte ilk ortaya çıkışı ise MÖ 2500 yılında, gezegenlerin insanın kaderini etkileyen güçlü tanrılar olduğuna inanılan Mezopotamya'da olmuştur. Bu ilk astrologlar gökyüzünü dikkatle izlemeye ve onun geceleri parıltılı, muhteşem sessizliğinde gördüklerinin düzenli kayıtlarını tutmaya başladılar. Astroloji danışmanları Kraliyet ailesine devlet yönetimi konusunda akıl verirlerdi ve Mezopotamya tarihinin erken dönemlerinde astroloji "kraliyet sanatı" olarak düşünülürdü.
Mezopotamya gökbilimcileri göklerin işleyişini açıklamak için yeni geometri bilimini kullanmaya başladıkları sıralarda, eski Yunanlar, zaten tanrılarının geniş panteonuyla övünmekteydiler. Yunanlar, Mezopotamya'nın astrolojik kehanet biçimini kendi mitolojileri ve yeni geometri bilimiyle birleştirip zodyaka dayananan kişisel bir astroloji geliştirdiler. Yunanca "zodiakos kyklos" ya da "hayvanlar dairesi" anlamına gelen bu kuşak, güneşin bir yıl boyunca gökyüzünde izlediği eliptik yörüngesinin her iki yanında dokuz derece uzanır. Zodyak -Koç, Boğa, Yengeç- gibi her biri bir hayvan tarafından simgelenen ve yılın belirleyen on iki parçaya bölündü. Böylece Yunanlar astrolojiyi göklerinin yaşamlarındaki etkilerini merak eden bireylere danışmanlıkta kullanarak yıldız falını ortaya çıkardılar.
Ancak, astroloji bir yolunu bulup genel olarak Hıristiyan öğretisinin içine sızdı ve gelişmeye devam etti.
Batı Astrolojisi
Yıldız Haritası
Yıldız Haritası günümüzde yaygın olarak kabul edilen Batı astrolojisinde İlkbahar Ekinoksu (Nevruz) esas alınarak çıkartılır. Çıkartılan bu haritanın takımyıldızlarıyla bir alakası bulunmamaktadır. 0 Derece Koç burcu ilkbahar ekinoksunun başladığı noktadır. İlkbahar ve sonbahar ekinokslarında günler eşitlenir (12 saat gündüz, 12 saat gece). Bu nokta esas alındıktan sonra 360 Derece 12 eşit parçaya bölünerek burçlar kuşağı ortaya çıkartılır.
Mevsimlere göre burçlar
Batı Astrolojisi'nde burçlar
Batı astrolojisinin takımyıldızlarıyla bir alakası yoktur. Fakat, Hint Astrolojisi'nin vardır. Hint Astrolojisi takımyıldızlarını esas alır. Lakin Karakter Analizi yapılırken görülen tutarsızlık nedeniyle Batıda (Hıristiyan dünyasında) bu astroloji kabul görmemiştir. Hint astrolojisiyle Batı Astrolojisi arasında yaklaşık 23,5 derecelik bir kayma vardır. Mesela 31 Mart ta doğan birisinin Güneşi (kişinin burcu olarak bildiği şey aslında Güneş burcudur) yaklaşık 10 derece Koç burcunda çıkarken, Hint Astrolojisi’nde bu yaklaşık 23,5 derece geri kaydırıldığında Koç burcu olan kişi Balık burcu olmuş olur ki, bu Batı astrologları tarafından tutarlı görülmemiştir.
Esasında Batı (Hıristiyan) Astrolojisi temelini Arap Astrolojisi’nden alır. Göksel konumun matematiğini ilk geliştirenler müslüman Araplar olmuştur. Trigonometri batı dünyasına Arap alimlerinden geçmiştir. Günümüzde kullanılan Uzay matematiğinin en önemli temel taşları Müslüman alimler tarafından keşfedilmiş, daha sonra bu bilgileri Hıristiyan'lar alıp geliştirmişlerdir.
Kehanet sanatı ve astroloji
Günümüzde astrologlar, Güneş'in, Ay'ın ve gezegenlerin insanın yaşamı üzerinde etkileri olduğunu ve buradan hareketle bir kişinin geleceğinin kestirilebileceğini öne sürerler. Bazı dergi ve gazetelerde, aynı burçta doğan herkes için ortak kehanetlerde bulunan yıldız falları yayımlanır.
Babilliler İÖ 6. yüzyılda gezegenlerin gökyüzündeki hareketini gösteren haritalar yaptılar. Böylece Güneş ve Ay tutulmasının ne zaman olacağını önceden kestirebiliyorlardı. Astroloji Babil'den Eski Yunanistan'a, oradan da Mısır'a ve Hindistan'a geçti. Daha sonra bütün Asya ve Avrupa'ya yayıldı. İS 1066'da gökyüzünde parlak bir kuyrukluyıldız görünmüş ve bu alışılmadık olay insanları çok korkutmuştu. Bunu yorumlayan astrologlar yakın gelecekte bir kralın öleceğini ve çok önemli olayların yaşanacağını söylediler. Gerçekten de birkaç ay sonra, Hastings Savaşı'nda İngiltere Kralı Harold öldürülünce pek çok kişi bu kehanetin doğru olduğuna inandı. Oysa bugün Halley olarak adlandırılan bu kuyrukluyıldızın her 76 yılda bir Dünya çevresindeki yörüngesinden geçtiğini biliyoruz. Fakat, bu anlamlı rastlantıya Carl Gustav Jung senkronizasyon teorisine göre anlamlı rastlantılar adını vermektedir.
Osmanlı Dönemi'nde astroloji
Yaklaşık 300 yıl öncesine kadar hemen her hükümdarın bir saray müneccimi vardı. Osmanlı sarayında, padişaha neyin ne zaman yapılmasının daha uygun olduğunu söyleyen bir münecccimbaşı bulunurdu. Bu müneccimbaşılar, Tanzimat dönemine kadar padişah ve devlet adamları üzerinde etkili oldular. Eski çağlardaki ünlü astronomi bilginlerinden bazıları astrolojiyle de uğraşıyordu. İÖ 2. yüzyılda Eski Yunan astronomi bilgini Ptolemaios (Batlamyus), 16. ve 17. yüzyıllarda ise Danimarkalı astronomi bilgini Tycho Brahe ile Johannes Kepler astrolojiyle de ilgilenmişlerdir.
Ayrıca bakınız
- 1 2 Pannekoek, Anton (1989) [1961]. "[Gökbilim Tarihi]" (İngilizce). A History of Astronomy. New York, ABD: Dover Publications. ISBN 0-486-65994-1.