Montanizm

Montanism 2. yüzyılın başlarında kurulmuş, ismini kurcusu Montanus'tan almış erken Hristiyanlık hareketidir.

Hareket, Hierapolisli Papias'ın Piskopos olduğu ve Frigya bölgesini etkilediği Hierapolis kökenlidir. Hristiyanlığın hoşgörüldüğü ya da yasal kabül edildiği dönemden önceki zamanlarda Roma İmparatorluğu'nda diğer bölgelere hızla yayılmıştır. Ortodoks İznik Hristiyanlığı birkaç kuşak boyunca hareketi kafir ilan etmiştir. Bu nedenle mezhep, 8. yüzyılda birkaç izole bölgede yaşar hale gelmiştir. En geniş şekilde tanınan Montanist, Tertullianus'dır, kendisi Montanism'e dönmeden önce önde gelen kilise babasıydı.

Kuruluş

Montanus'un Hıristiyan olmadan önce Frigya bölgesinde Anadolu anatanrıçası Kibele kültünün rahibi olduguna inanılmaktadır. Bu sebeple mezhep kadın liderlerin aktif çalısma alanına girmiştir. Hareketin Montanus'dan sonra en önemli iki ismi Priscilla/Prisca ve Maximilla isimli zengin ve dul iki kadındır. Rivayetlere göre bu iki kadın Montanus'la tanıştıktan sonra kocalarından boşanmışlardır. Her iki kadın da peygamber olarak adlandırılmış ve harekete oldukça önemli katkılarda bulunmuşlardır.

Montanus kendini peygamber ilan etmiş ve Pepuza'yı merkez olarak seçmiştir. Anadolu'da doğmuş olmasına rağmen İtalya ve Kuzey Afrika'ya kadar yayılmıstır. Pepuza zaman içinde bölgenin dışında yaşayanlar için bir hac merkezi haline dönüşmüştür. Pepuza'nın yeri şu ana kadar yapılan araştırmalara göre kesin olarak bulunamamıştır.

İçerik

Montanistler ahlaki davranışlar konusunda katı bir tutum izlemişlerdir. Evlenmemek temizlik ve kutsallık olarak kabul edilmiştir. Ancak evliliği de tamamen reddettiklerine dair bilgiye rastlanılmamıştır. Montanist hareket kilisenin bir kurum olarak teskilatlanmasına tepki göstermiştir. Montanism, dönemin sosyo-ekonomik bunalımlarını ortaya atarak insanlara kıyametin kopmak üzere olduğu ve "Yeni Kudüs" Pepuza'ya sığınmalarını istemiştir. Hıristiyanlığın diğer mezheplerine göre diğer önemli fark ise Anadolu'daki Kibele kültünün de etkisiyle kadın liderlerin önde olmasıdır. Dolayısıyla Montanist kadın, piskopos bile olabilmektedir.

Sonuç

Montanistlerin yeni bir peygamber ortaya çıkarması, piskoposun egemenlik alanına müdahale etmeleri ve kilisenin kontrolünü red etmeleri, bir piskoposun etrafında yeni yeni örgütlenen kilise teşkilatınca toplanan Ekümenik konsil'ler tarafından sıklıkla sapkınlık olarak ilan edilmelerine neden olmuştur. 6. yüzyıl'da Bizans İmparatoru Justinianus, yabancı asıllı barbarlar ile sapık mezheplere karşı mücadeleye girişmiştir. Baskıya dayanamayan Montanistler kendilerini bir kiliseye kapatarak yakmışlardır. Kısacası Montanistler bağımsız bir kilise olarak varolmayı sürdürememişlerdir.

Kaynakça

This article is issued from Vikipedi - version of the 7/29/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.