Nargile
Nargile, Balkanlar, Ortadoğu ve Güney Asya'ya özgü geleneksel bir tütün içme aracıdır. Kullanıcının bir hortum aracılığıyla sudan geçerek süzülen dumanı içine çekmesini sağlayan bir düzenek olan nargile, içim şekli ve adabı, yüzlerce yılda oluşmuş kullanım geleneği ile basit bir aletten fazlasını ifade etmekte olup, doğu kültürünün bir parçası haline gelmiştir.
Yapısı ve Tasarımı
Nargile temel olarak 4 bölümden oluşur:
- Ser: Nargilenin uzun gövdesidir. Boyun kısmı dar olmakla birlikte karın kısmına inildikçe çapı genişleyen, yapı olarak sürahiye benzeyen bir parçadır. Cam, metal ve seramikten yapılır.
- Lüle: En üstte bulunan, tömbekinin konulduğu delikli tabladır. Gümüş, pirinç ya da bakırdan yapılmış, oymalarla süslü bir muhafaza ile çevrilidir. Üzerine köz konularak gerekli ısı sağlanır.
- Marpuç: Dumanı şişeden alan ve ağza ulaştıran bölümdür. Bu bölümde kullanılan hortumun iç kısmı koyun ve özel olarak ceylan derisinden yapılır.
- Şişe: İçinde dumanı filtre eden suyun olduğu ve fokurdamaların geldiği bölümdür.
Bunlar dışında nargilenin diğer elemanları ise şöyledir:
- Sipsi: Marpucun ucuna takılan, dumanın içinden çekildiği küçük ağızlıktır. Tercihen kehribardan yapılır, fakat maliyet sebebiyle ve sıhhi açıdan, genelde tek kullanımlık olması sebebiyle, plastik olanları kullanılır. Mermer ya da gümüş olanları da mevcuttur.
- Tepsi ve rüzgârlık: Tepsi közden düşen külleri toplar, rüzgârlık ise közün sönmemesi ve tepsideki ve lüledeki küllerin etrafa savrulmaması için kullanılır.
- Tömbeki: Nargileye has, kurutulmuş tütünün ince ince kıyılmasıyla elde edilen tütündür.
Nargilenin tasarımında İslam'ın etkisindeki sanatın derin izleri görünmektedir. Cami minaresini andıran ser kısmı bunu çok iyi simgelemektedir. Ayrıca ser kısmı genellikle çiçek ve yaprak desenleriyle süslenmekte ve bunlarda zaman zaman yaldız kullanılmaktadır. Marpuç kısmında ise genelde el dokuması olan kilim desenleri kullanılmaktadır.
Çalışma Şekli
İçici marpuçtan nefes aldığında oluşan basınç farkıyla hava sırayla közden, sonra ısınarak lüledeki gözeneklerden geçer. Sıcak hava ile ısıtılan tömbekinin dumanı karışarak suyun içinden geçer, bu esnada soğur. Daha sonra hava marpuçtan içiciye ulaşır. Nargile içerisinde bulunan su dumanı soğutmanın yanı sıra içindeki katranı da bir miktar süzer. Nargile ile tütün içmenin, sigara şeklinde tütün içmekten farkı; nargilede çekilen tütün dumanı sudan geçerken barındırdığı ısı suyu bir miktar buharlaştırır.
Tarihi
Nargile, doğu kültürünün bir öğesi olmakta ile birlikte doğuş yerinin Hindistan olduğu zannedilmektedir. Çok farklı kültürlerin farklı adlandırdıkları bu keyif aracı, Araplar tarafından "Narcile", İranlılar tarafından da "Kalyan" diye adlandırılır. Asıl nargilenin kökeni ise Farsça’da "Hindistan cevizi" anlamına gelen "Nargil"den gelir. Hindistan’da ortaya çıkan nargilenin ilk örnekleri, Hindistan cevizinin içinin çıkarılıp kabuğuna bir kamış sokularak yapılmıştır. Zamanla Hindistan cevizi yerine kabak kullanılmaya başlanmış, kullananların sayısı arttıkça porselen ve bronz da nargile için elverişli malzemeler haline gelmiştir. Bunları cam, billur, çini hatta gümüş gövdeli nargileler izlemiştir. Hindistan’da doğan nargile, başta İranlılar olmak üzere Araplar, daha sonra da Osmanlılarla tanışmıştır.
Osmanlı döneminde İran’dan getirilen ve zamanın kahvehanelerinde muhabbetlere eşlik eden tömbeki, bazı padişahlar tarafından yasaklanmıştır. Nargile de uzun zaman İstanbul Tophane’de, İzmir Kemeraltı'nda ve Ankara Gençlik Parkı'nda tömbeki olarak sunulmaya başlanmıştır. Bu nostaljik mekânların müdavimlerini ise genellikle orta yaşın üstündeki insanlar oluşturuyordu. Daha sonraki, yani yakın dönemlerdeki aromalı nargilelerin hayatımıza girmesi ile daha hafif bir içecek haline gelen nargile genç kitle tarafından da tercih edilmeye başlandı.
Nargile Kültürü
Doğu kültürünün bir öğesi olan nargile sonradan batıda da kimi değişikliklerle kullanılmaya başlanmıştır. Kullanım kültürü dolayısıyla bu iki türe göre farklılıklar gösterir, ancak pek çok ortak öğe de mevcuttur.
Batıda birden çok marpuca sahip nargile kullanımı yaygındır. Bu uygulama doğudakine göre farklı bir toplu içim ortamı sunar ki doğuda nargilenin bir marpucu vardır ve el değiştirmediği sürece tek kişi tarafından içilir.
Arap kültüründe kullanıcı içtikten sonra ya marpucu masaya dayayarak bunu belli eder ya da ağız kısmı kendine bakacak şekilde eğimli tutarak yanındakine ikram eder. Kabul eden, nargileyi verene elinin tersi ile hafifçe vurur ya da sıvazlar, bu memnuniyet göstergesidir. Kafe ve restoranlarda ise her kullanıcının ayrı bir nargile ısmarlaması yaygındır.
İspanya'da "tetería" adı verilen ve genelde Müslüman göçmenlerce işletilen çay evlerinde nargile içimi yaygınlık kazanmaktadır. İsrail'de "nargeela" olarak adlandırılan nargile kullanımı özellikle Yemen, İran, Irak ve Türkiye'den gelen göçmenler arasında yaygındır. Bunun yanında İsrailliler arasında da nargile kullanımı görülür.
Nargile tiryakileri arasında, güzel bir içim için ortamda olması gerektiği düşünülen dört öğe vardır, bunlar "nargilenin dört şartı" olarak geçiyor. Maşa, meşe közünü karıştırmak için gerekli, en iyi köz meşeden oluyor. Güzel bir köşeye yerleşmek tabii ki önemli ve Ayşe’de tiryakinin çay, kahve gibi istekleri için hazır bulunmalı. Bu deyiş özellikle "eski toprak" Türk tiryakiler arasında yaygın olarak kullanılıyor.