Rubai
Rubai, aruz ölçüsüyle yazılır. Birimi 4'lüktür. 4 dizelik (mısralık) bir Divan Edebiyatı nazım biçimidir. Rubailerde birinci, ikinci, dördüncü dizeler uyaklı, üçüncü dize ise serbesttir. Kafiye düzeni aaxa şeklindedir. İki beyitlik kıtalar biçiminde yazılmış rubailer de vardır. Her dizesi birbiriyle uyaklı rubailere "rubai-i musarra" ya da "terane" adı verilir. Rubainin, aruzun hezec bahrinden 24 kalıbı bulunur. Bunlardan; mef'ûlü birimiyle başlayan 12 kalıba "ahreb", mef'ûlün birimiyle başlayan öbür 12 kalıba da "ahrem" denir. Kalıpların sonu "fâül" ya da "fa" birimiyle biter.
Rubainin her dizesi ayrı bir ölçüde olabildiği gibi, dört dizesi de aynı ölçüde olabilir. Türk divan şiirinde daha çok ahreb kalıbına rastlanır. Rubailer genellikle mahlassız şiirlerdir. Ve divan şairlerinin divanlarının sonunda rubaiyyat başlığı altında sıralanırlar. Bu türün en bilindik şairi Ömer Hayyam’dır.
Türk edebiyatında Mevlana’nın Farsça yazdığı felsefi rubailer bu türün hızla yayılmasını sağladı. Kara Fazlî, Fuzûlî 16. yüzyılda bu türün en usta örneklerini verdiler.Divan edebiyatı'nda 17. yüzyıl rubainin altın çağı oldu. Azmizade Haleti, yazdığı bin kadar rubai ile "en büyük Osmanlı rubai şairi" olarak tanındı. Cumhuriyet döneminin en büyük rubai ustası ise Yahya Kemal Beyatlı’dır. Arif Nihat Asya ise rubailerini "Rubaiyyat-ı Arif " adlı eserinde yer almıştır
Rubainin özellikleri
- Kafiye düzeni aaxa ya da aaaa biçimindedir.
- Rübailerde aşk, şarap, dünyanın türlü nimetlerinden yararlanma, hayatın anlamı ve hayat felsefesi,tasavvuf ve ölüm gibi konular işlenir.
- Rübai diğer nazım şekillerinden farklı olarak özel bir ölçüyle yazılır. 24 kalıbı vardır.
- Rübaide ilk iki dize fikrin hazırlayıcısıdır. Asıl söylenmek istenen düşünce 3. veya 4. dizede ortaya çıkar.
- Genelde mahlassız şiirlerdir.
- Rübai Türk edebiyatına İran Edebiyatından geçmiştir.
- Rübai’nin en büyük şairi İranlı Ömer Hayyam (12. yüzyıl)’dır. Türk edebiyatının en usta şairleri Kara Fazlî, Azmizade Haleti, Nâbi ve son dönemde de Yahya Kemal’dir.
Örnekler
“ |
Seni aramaktan dünyanın başı dertte; |
” |
—Ömer Hayyam - Günümüz Türkçesi ile |
“ |
En doğrusu, dosta düşmana iyilik etmen; |
” |
—Ömer Hayyam - Günümüz Türkçesi ile |
“ |
Rubai Ya Rab dilimi sehv-ü hatâdan sakla |
” |
“ |
Ahvâl-i cihânı her zaman söyleşelim |
” |