Susma hakkı

Susma hakkı, konuşmama hakkı veya Miranda hakları,[1] bireyin kendi aleyhine tanıklık etmemesine olanak veren bireysel hak. Temel olarak "Hiçbir şüpheli veya sanık, konuşmaya veya kendini suç altına sokmaya zorlanamaz."[Not 1] ilkesinden ileri gelmektedir.[2]

Tarihçe

Sanığın susma hakkı; dünyada ilk olarak İngiltere'de 15 Haziran 1215 tarihinde imzalanan[3] Magna Carta Libertatum[Not 2] ile verilmiştir.[4][5] Böylece, kıta Avrupası hukuk düzenine yerleşmiş ve sonrasında diğer pek çok ülkeye yayılmıştır.[2]

Bundan böyle, herhangi bir adliye görevlisi[Not 3] güvenilir tanıklıklar sunmaksızın asılsız şikayetlerine dayandırarak hiç kimse hakkında soruşturma açamaz. Özgür bir kimse, kendi zümresinin[Not 4] yasal kararı olmadan veya ülkenin ilgili yasalarına göre muhakeme edilmeden tutuklanamaz ya da hapse atılamaz; malına el konulamaz ya da yasal haklarından yoksun bırakılamaz; sürgün edilemez ya da herhangi bir şekilde zarara uğratılamaz; biz ona karşı bir kovuşturma başlatmayacağız ya da kovuşturma açması için başkalarını görevlendirmeyeceğiz. Hakkı ya da adaleti hiç kimseye satmayacağız, hiç kimseyi bundan mahrum etmeyeceğiz ya da bunu sağlamakta gecikmeyeceğiz.[Not 5][6]

Ülkelerde susma hakkı

Almanya

Almanya Federal Cumhuriyeti'nde, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu (Strafprozessordnung) gereği, ifade verenlerin kendilerini veya bir başkasını tehlikeye düşürebilecek soruları cevaplamama hakkı bulunmaktadır. Maddenin ikinci fıkrasına göre ifade veren kişiler, bu haklarının bulunduğuna dair bilgilendirilirler.[7]

Birleşik Krallık

Birleşik Krallık'ta, 1994 tarihli Cezai Adalet ve Kamu Düzeni Kanunu (Criminal Justice and Public Order Act) gereği; güvenlik güçleri tarafından şüphelinin gözaltına alındığı veya sanığın tutuklandığı esnada ve her sorgulamanın başlangıcında aşağıdaki uyarı ile susma hakkının olduğu bildirilir.[8]

You have the right to remain silent, but anything you do say will be taken down and may be used in evidence against you. — Sessiz kalma hakkına sahipsiniz; ancak söylediğiniz her şey kaydedilir ve aleyhinizde delil olarak kullanılabilir.

Türkiye

Türkiye Cumhuriyeti'nde susma hakkı; yürürlükte olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın, "Hakların korunması ile ilgili hükümler" başlıklı on üçüncü bölümünün otuz sekizinci maddesinde temel olarak koruma altına alınır.[5]

Hiç kimse kendisini ve kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.[9]

Bu hak ayrıca, adli işlemlerle ilgili yürürlükte olan Ceza Muhakemesi Kanunu'nda da belirtilmiştir.

(1) Şüphelinin veya sanığın ifadesinin alınmasında veya sorguya çekilmesinde aşağıdaki hususlara uyulur:

(...)
e) Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanunî hakkı olduğu söylenir.[10]

Dipnotlar

  1. Lat.: "Nemo tenetur se ipsum accusare."
  2. Lat.: Büyük özgürlükler sözleşmesi
  3. Burada "ballivus" sözcüğü geniş anlamıyla kullanılmakta, hukuk işleriyle ilgili krala ya da şerife bağlı olarak çalışan görevliler kastedilmektedir.
  4. Kendisiyle eşit haklara sahip kişilerce.
  5. Lat.: "Nullus Ballivus ponat de caetero aliquem ad legem, simplici loquela sua, sine testibus fidelibus ad hoc inductis. Nullus liber homo capiatur, vel imprisonetur, aut dissaisiatur, aut utlagetur, aut exuletur, aut aliquo modo destruatur; nec super eum ibimus, nec super eum mittemus, nisi per legale judicium parium suorum, vel per legem terrae. Nulli vendemus, nulli negabimus, aut differimus, rectum aut justitiam."

Kaynakça

Atıflar
  1. Akyazan, s. 346
  2. 1 2 Kocaoğlu (2011), s.31
  3. Büyük Sözleşme, s. 14-15
  4. Kocaoğlu (2007), s.108
  5. 1 2 Kocaoğlu (2011), s.32
  6. Büyük Sözleşme, s. 43-45
  7. A.F.C. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu, Madde 55
  8. Furlong; Hume
  9. T.C. Anayasası, Madde 38
  10. T.C. Ceza Muhakemesi Kanunu, Madde 147
Genel
This article is issued from Vikipedi - version of the 12/24/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.