Alligator
Aligatör | ||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Amerika aligatörü (Alligator misisipiensis) | ||||||||||
Bilimsel sınıflandırma | ||||||||||
| ||||||||||
| ||||||||||
Dış bağlantılar | ||||||||||
|
Aligator, Alligatoridae familyasına ait bir timsah türü. Aligator, sıcak bölgelerdeki akarsularda yaşayan, timsahlar takımından iri yapılı, kalın ve kabuksu derili sürüngen türü. Gündüzleri dinlenir, çoğunlukla gece avlanırlar. Gözbebekleri dikey olduğundan gece de iyi görürler. Aligatorlar renk körüdür.
Köken bilimi
"Aligator" sözcüğü Türkçe'ye İngilizce "alligator" sözcüğünden geçmiştir. İngilizce'ye ise İspanyolca kertenkele anlamındaki "el lagarto" sözcüğünden geçmiştir. Timsah sözcüğü köken olarak Arapça bir sözcüktür.Peçenekler, Kumanlar, Kıpçaklar, Basmıllar, Oğuzlar, Karluklar, Türgeşler, Hazarlar, Göktürkler, Uygurlar, Tuna Bulgarları, Kimekler timsaha Alavan demişlerdir.
Fiziksel yapı
Aligatorlar küt, yuvarlak ağız yapıları ile timsahlardan ve gavyallerden ayırt edilirler.
İki alt türü vardır:
- Amerika aligatörü (Alligator misisipiensis)
- Çin aligatörü (Alligator sinensis)
Üreme
Yumurtayla çoğalırlar. Çiftleşmeden sonra dişi, kıyıdaki bir kumlukta açtığı çukur içine kaz yumurtası iriliğinde 50 kadar yumurta yumurtlar. Yumurtaların üzerini kumla örterek yakınlarında nöbet bekler. Ara sıra bu süre üç ayı bulur. Dişi bu sürede hiçbir şey yemediğinden kilo kaybeder. Ara sıra erkek de dişinin yakınına gelir. Ama dişisini beslemeyi akıl edemez. Yavrular, yumurta kabuğunu kırmaya hazır olunca 20 metre kadar uzaklıktan duyulan sesler çıkararak annelerini yardıma çağırırlar. Dişi, kumları açarak yumurtalardan yavruların çıkmasına yardım eder.
İnce derili yavrular büyük bir titizlikle tek tek annenin ağzında su kıyısına taşınır. Bakıma muhtaç yavrular altı ile sekiz haftalık bir süre içinde anne ve baba tarafından dış tehlikelerden büyük bir dikkatle korunur. Yırtıcı kuşlar ve vahşi memeliler aligator yavrularına düşkündür. Yavrular kendilerine bakacak duruma gelince anne ve babalarından uzaklaşarak kendilerine yeni av sahaları ararlar. Büyük aligatorlardan uzak olmak zorundadırlar. Hatta bazen sonraki karşılaşmalarda anne ve babalar yavrularını tanıyamamakta, onlara av gözüyle bakmaktadır. Yavrular, balık yumurtaları, salyangoz ve su böcekleriyle beslenirler.