Kiril ve Metodius
Kiril ve Metodius (Yunancası: Κύριλλος και Μεθόδιος, Eski Slavca: Кѷриллъ и Меѳодїи) MS 9. yüzyılda Selanik'te doğmuş olan Bizanslı Yunan kardeşler, Moravya ve Panonya'da Slavlar arasında Hristiyanlığın yayılmasını sağlayan misyonerler. Misyonerlik görevleri sayesinde Slav halklarının kültürel gelişmelerini etkilemiş ve “Slavların Önderleri” unvanına layık görülmüşlerdir. Glagolitik alfabeyi geliştirmişlerdir. Bu alfabe Eski Slav dilinin yazılabilmesi için geliştirilen ilk alfabedir. Kiril alfabesi bu alfabeyi temel almıştır ve bugün Slav dillerinde kullanılmaktadır. Ölümlerinden sonra Slav halkları arasındaki çalışmalarına öğrencileri tarafından devam edilmiştir. Ortodoks Kilisesince iki kardeş de “Havarilere denk” aziz ilan edilmiştir. 1880 yılında Papa XIII. Leo kardeşlerin bayramını Roma Katolik Kilisesi takvimine dahil etmiş, 1980 yılında ise Papa II. Jean Paul kardeşleri Benedict ile birlikte Avrupa’nın koruyucuları ilan etmiştir.
İlk yılları
Kiril ve Metodius kardeşler Selanik’te sırasıyla 826 ve 827 yıllarında doğmuşlardır. Babaları "Leon" isimli bir Bizanslı Yunan subayıydı. Kiril yedi kardeşten en küçüğüdür ve Vita Cyrilli tarihine göre doğumdaki ismi Konstantin’dir. Roma tarafından tanrısal anlamına gelen Kiril isminin ölümünden sonra verildiği düşünülmektedir. Kiril 14 yaşındayken babası ölünce kardeşler amcaları Teoktistos’un vasiyetine geçerler. Amcaları güçlü bir Bizans devlet adamıdır, Bizans İmparatorluğu'ndaki posta hizmetleri ve diplomatik ilişkilerden sorumludur. Aynı zamanda imparatorluk dahilinde eğitimin geliştirilmesiyle de ilgilendiği için Magnaura Üniversitesi'nin kurulmasından sorumludur. Yeni kurulan üniversitede yıllar sonra Kiril ders verecektir. Amcası 843 yılında Kiril’i Bizans İmparatorluğu'nun başkenti olan Konstantinopolis’e çağırır ve burada bir üniversiteye gitmesine yardımcı olur. Amcası daha sonraları da Metodius’u Konstantinopolis’teki Yunan manastırı olan Polikron’a görevli olarak işe yerleştirecektir. Burada Kiril astronomi, geometri, hitabet ve müzik eğitimi alacaktır. Ancak Kiril’in en başarılı olduğu alan filolojidir. Ana dili olan Yunancanın yanı sıra Latince, Arapça, Yahudi dili ve Slavcayı iyi konuşur. Kiril eğitiminin tamamlanmasından sonra rahip olur. Kilisedeki görevinin patrik yardımcılığı olduğu ve arşivlerin sorumluluğunun verildiği bildirilir. 6 aylık inzivadan sonra felsefe ve teoloji öğretmeye başlayacaktır.
İlk dini görevleri
Kiril’in teoloji alanındaki yetkinliği ile birlikte Arap ve Yahudi dillerini çok iyi konuşması onun imparatorluğun dış ilişkilerinde vazgeçilmez olması anlamına gelmiştir. Abbasi halifesi Mütevekkil huzurunda Arap din bilginleriyle beraber Teslisi tartışmaya gidecek ve bu sayede halifelik ile imparatorluk arasındaki diplomatik ilişkilerde olumlu rol oynayacaktır. Kiril ayrıca Yahudilikle de ilgili yazılar yazmış, yazılarındaki Yahudi karşıtlığı ise Hazar Kağanlığı ziyaretinin sonucu olarak değerlendirilmektedir. Bilindiği gibi Hazar Hanları siyasi bir tercih yapmış ve ne Müslüman halifeliğinin ne de Hristiyan imparatorluğunun tabiyetine girmemek için Yahudiliği devlet dini olarak kabul etmiştir. Ülkede Yahudiler, Müslümanlar ve Hristiyanlar dinlerini hiçbir zorluk olmaksızın yaşamaktadırlar. Kiril, 860 yılında Bizans İmparatoru III. Mikhail'in isteği üzerine Hazar Hanlığı'na gidecektir. Görevinin amacı yayılmakta olan Yahudiliği engellemektir. Ancak bu görev başarısız olacak ve Hazar halklarının resmi dini Yahudilik olacaktır. Görevden İstanbul'a döndüğünde üniversitede öğretim üyesi olacak, kardeşi de bu süre zarfında Bizans bürokrasisinde yükselecektir.
Slavlar arasında
862 yılında iki kardeş onları Hristiyanlık tarihinde önemli bir yer almalarını sağlayacak görevle görevlendirilirler. Moravya Prensi Rastislav, İmparator III. Michael ve patriğe mesaj göndererek yönetimindeki Slav halklarını Hristiyanlık dinine geçirecek misyonerler isteyecektir. Bu isteğinin sebebinin dini değil siyasi olduğu anlaşılmaktadır. Rastislav Frankların sayesinde başa geçmiş ancak şimdi bağımsız hareket etmektedir. Roma’dan gelen misyonerleri ülkesinden kovmuş, onun yerine Bizans’dan misyoner istemiş, hem de siyasi destek talebinde bulunmuştur. Bu istek bölgede Bizans etkisinin genişlemesi için bir fırsat olarak değerlendirilecek ve göreve Kiril ve Metodius gönderilecektir. Kardeşler öncelikle bu devasa görevde kendilerine yardımcı olacak din adamlarını yetiştirirler. 863 yılında ise İncil’i Eski Slavcaya çevirirler ve dinlerini yaymak için Slav halklarının arasına giderler. Görevlerinde başarıya ulaşacaklardır. Ülkede Frankların Alman din adamlarını bulurlar, bunlarla dini anlamda çatışmalar yaşanacaktır. Görevlerini daha iyi yerine getirmek için Glagolitik alfabesini geliştirirler, bu alfabe Slav el yazmalarında kullanılan ilk alfabedir. Bu alfabe Slav dilinin yapısına uygundur ve bugün birçok dilde kullanılan Kiril alfabesinin atasıdır. Kiril ve Metodius kardeşler Hristiyanlık için önemli metinleri de Slav diline çevirerek ilk Slav Yasalarının oluşturulmasına öncülük etmişlerdir. Kardeşlerin İncil’in hangi kısımlarını Slav diline çevirdiklerini tam olarak bilinmemektedir. Ayrıca kaynak İncil olarak Roma mı yoksa Konstantinopolis İncil’ini mi aldıkları bilinmemektedir. Saresnewsky tarafından yapılan arkeolojik bulgulara göre miyonerlik faaliyetinde kullanıldığı sanılan el yazma parçalarından anlaşılan çevirilerde Roma metinlerinin kullanıldığı yönündedir. Önemli bir göreve çıkarken Roma’nın onayının alınması için böyle bir yol seçilmiş olması ihtimal dahilindedir.
Roma’ya yolculuk
867 yılında Papa I. Nikolas kardeşleri Roma’ya çağırır. Slav halkları arasındaki misyonerlik faaliyeti bu sırada Salzburg Başpiskoposu ve Passau piskoposu olan Teotmar’ı rahatsız edecektir. Teotmar bu bölgede Bizans etkisine karşıdır. Clement’e ait dini değeri olan eserlerle Pannonia (Blaton bölgesi) üzerinden 868 yılında Roma’ya ulaşırlar. Beraberlerindeki değerli eserler yüzünden çok sıcak karşılanırlar. Konstantinopolis ile Roma arasındaki çekişme yüzünden gelişlerine kuşkuyla bakılan kardeşler bilgileriyle de dikkat çekince Slav halkları arasında yaptıkları misyonerlik faaliyeti Roma tarafından desteklenir. İkilinin yardımcıları olan Formosus ve Gauderic de Roma’da bulundukları sırada kilise hiyerarşisinde yükselirler. Yolculuk sırasında yorgun düşen Kiril hastalandığını anlayacak ve ölüme kendisini kilise usullerince hazırlayacak ve 14 Şubat 869 günü hayatını kaybedecektir.
Metodius tek başına
Metodius Slav halkları arasındaki görevine tek başına devam edecektir. Ülke siyasi çalkantı içindedir, Rastislav yeğeni Svatopluk tarafından esir edilmiş durumdadır. Siyasi karışıklık yüzünden Metodius Pannonia’ya gidecektir, burada Frank etkisiyle mücadele edecektir. Bu sırada Metodius’un Roma tarafından yetkilendirilip yetkilendirilmediği ve dini sıfatının başpiskopos olup olmadığına dair tartışmalar yürütülecektir. 879 yılında Papa VIII. John yaptığı yazılı açıklmada Metodius’un başpiskopos olduğunu, yetkili kılındığı bölgenin ise Moravya, Pannonia ve Sırbistan olduğunu belirtecektir.
Metodius’un son yılları
Metodius’un yetkisi ve misyonerlik yaptığı bölge için kendisine yapılan saldırılara cevabı o kadar şiddetli ve onur kırıcıdır ki Frank kralı onu huzuruna çağıracak ve kilise konseyinde sorgulanacaktır. Konsey onu suçlu bulacak ve Almanya’da 2,5 yıl hapse mahkûm edcektir. Roma sürece dahil olacak ve kararı iptal edcektir. Ayrıca göreve iade edilmekle kalmayacak, onu suçlayan dini adamlar suçlanacaktır. Metodius yeniden tüm yetkileriyle görevine verilmiştir ancak muhaliflerin baskısıyla Slav dilinde dini merasim yapması yasaklanmıştır. Daha sonraları yetkileri azalsa da kendisine rahatça görevini yapabilecek bölge edinmiş durumdadır. Bu rahat yıllar 873-879 arası olarak geçmektedir. Slav dilinin kullanılmaması yerel önder olan Svatopluk tarafından Roma’da şikayet sebebi olsa da Metodius Roma tarafından bir kez daha korunacaktır. Ancak Papa’nın 882 yılında ölmesiyle onu artık Roma’da koruyabilecek kimse kalmaz. Bunun üzerine destek için Bizans’a dönecektir ancak Metodius 8 Nisan 885 tarihinde hayata veda edince bu çabalarının sonucunu göremeyecektir. Kendinden sonra gelmesi için seçtiği Gorazd yeni Papa V. Stefan tarafından tanınmayacak ve bölgede Slav dili yasağıyla beraber misyoner olarak Wiching atanacaktır. Wiching, Kiril ve Metodius kardeşlerin izleyenlerini bölgeden kovacaktır. Bunlar ise iyi karşılandıkları Bulgar İmparatorluğuna sığınacak ve din okullarının temelini atacaklardır. Burada Kiril alfabesini oluşturacak, Bulgaristan’da Eski Slavcanın resmi dil olmasıyla beraber tüm Slav halklarına yayılacaktır. Bu sayede Doğu Avrupa’da Kiril ve Metodius kardeşler sayesinde Hristiyanlık hızla yayılacaktır.
Glagolitic alfabesinin keşfi
Glagolitic alfabesi veya Glagolitsa, 9. yüzyıl Yunan el yazmalarına dayanır ve bilinen en eski Slav alfabesidir. Rahip kardeşler tarafından İncil’i Slav diline çevirmek için oluşturulmuştur. O zamanlarda alfabe Moravya’da 863 (rahip kardeşlerin bölgeye gelişleri) - 885 (son öğrencilerinin de bölgeden kovulması) yılları arasında kullanılmıştır. Alfabe hükûmet ve devlet yazışmalarıyla edebi eserlerde, Kiril tarafından kurulan Moravya Akademisinde kullanılmıştır. Alfabe geleneksel olarak Kiril’e mal edilir. Papalığın 880 yılındaki yazılı açıklamasında alfabenin filozof Konstantin tarafından bulunduğu belirtilmektedir. İlk Kiril alfabesi de bu Glagolitic alfabesinin basitleştirilmiş halidir. Kiril alfabesi ise Kiril ve Metodius’un öğrencilerinden Ohridli Clement’e mal edilir. Ancak bir iddiaya göre ise Kiril alfabesi 10. yüzyılda Bulgaristan’daki Preslav Edebiyat Okulunda geliştirilmiş ve Kiril’e ithaf edilmiştir.
Slav kökenleri iddiası
Slav halkları arasındaki yaygın inanışa göre Kiril ve Metodius Slav ailelerden gelmektedir. Farklı teoriler ve iddialara göre anneleri Bulgar babaları Yunan veya her ikisi de Bulgar olarak varsayılmaktadır. Özellikle Yunanlar ve Bulgarlar arasında bu konuda bir çekişme sürmektedir.
Anma törenleri
Ortodoks Kilisesi tarafından azizlik unvanı verilen Kiril, Katolik Kilisesi tarafından ise kardeşi Metodius ile beraber 1880 yılında aziz ilan edilmiştir. Slavların önderleri olarak tanımlanan kardeşler hem Katolik hem de Ortodoks Kiliseleri tarafından çok önemsenir. Roma Katolik Kilisesinin takvimine göre Kiril’in öldüğü gün olan 14 Şubat Aziz Kiril ve Metodius günü olarak anılır. Ortodoks Kilisesi ise kardeşler için 11 Mayıs gününü anma etkinlikleri için belirlemiştir. (bu tarih farklılıkları kullanılan farklı takvimlerden ileri gelmektedir.) Rahip kardeşler 1980 yılında “Avrupa’nın koruyucuları” ilan edilirler. Anma ve kutlama törenlerde aynı zamanda Slav halklarının Hristiyanlık sayesinde okuma ve yazmayı öğrenmeleri de kutlanmaktadır. Bu yüzden 11 Mayıs tarihi Bulgaristan’da aynı zamanda Aydınlanma ve Slav Edebiyatı Günü olarak da kutlanmaktadır. Makedonya Cumhuriyetinde ise 24 Mayıs günü Aziz Kiril ve Metodius Aydınlanma Günü olarak kutlanmaktadır. Çek Cumhuriyeti ve Slovakya'da 5 Temmuz günü, Rusya'da ise yine 24 Mayıs günü azizler anılmaktadır. Ayrıca Kiril ve Metodis adları Makedonya'daki Üsküp Üniversitesine, Bulgaristan’daki Tarnovoi ABD'deki Michigan Dini Okuluna ve Antarktika'daki Güney Shetland Adalarına verilmiştir. Kiril'in naaşı ise İtalya Roma’daki San Clemente Bazilikasındadır.
Dış bağlantı
|