Hattat Şefik Bey
Hattat Mehmed Şefik Bey (d. 1819 ,İstanbul– ö. 1880), Türk hattat
Türk hat sanatının ünlü isimlerinden birisidir. Yazıları pek çok mimari eserin duvarlarını süsler.
Yaşamı
1819 yılında İstanbul'da Beşiktaş semtinde dünyaya geldi. Babası, Dîvan-ı Hümayun Dairesinde görev yapan Süleyman Mahir Bey'dir[1]. İlk tahsilinin ardından babasının çalıştığı kurumda memuriyet başladı. Bir süre sonra memuriyetten ayrıldı ve hat sanatı dersleri almaya başladı.
Trabzonlu Laz Ömer Efendi'nin öğrencilerinden Ali Vasfi Efendi'den sülüs ve nesih yazılarını öğrendi. Onun ölümünen sonra Kazasker Mustafa İzzet Efendi ile çalışmaya devam etti. Teyzesinin eşi olan hocası ünlü hattat Kazasker’ün en sevdiği öğrencisi oldu. Ta'lik yazıyı Ali Haydar Bey'den öğrendi. 1845'de Muzika-ı Humayûn ve saray yazı hocalığına getirildi. 34 yıl boyunca sürdürdüğü bu görevden emekli oldu.
1855'te Bursa'da meydana gelen depremde harap olan Bursa Ulu Camii'nin duvarlarındaki yazıları Abdülfettah Efendi ile beraber tamir etti ve bazı levhalar yazdı. Ayasofya’daki mihrap içinde hakkedilmiş ayet-i kerime, Kudüs'te Kubbetü's Sahra'nın çini üzerine nakşolunmuş Yasin Sûresi, Sultan Abdülmecid Türbesi'nin kuşak yazıları, İstanbul Üniversitesi'nin Bayezid'deki merkez binası üzerindeki yeşil zeminli celi sülüs mermer kitabesi onun yazılarıdır. İki Mushaf, sekiz Delailü'l Hayrat, birçok murakka ve levha bırakmıştır. Hasan Rıza ve Çırçırlı Ali Efendi'ler yetiştirdiği öğrencileri arasındadır.
1880 yılında hayatını kaybeden Şefik Bey'in mezarı Beşiktaş’taki Yahya Efendi Dergâhı'nın haziresindedir.
Sanatçının kayıp mezar taşı, 2007 yılında araştırmacı Necdet İşli tarafından bulundu.[2]