I. Levon

Muhteşem I. Levon
Ermenice: Լեւոն Ա Մեծագործ
Kilikya Ermeni Kralı
Hüküm süresi 1198/1199-1219
Taç giymesi 6 Ocak 1198/1199
Kutsal Söz Kilisesi (Tarsus)
Sonra gelen Zabel
Hanedan Ruben Hanedanı
Babası Stefen
Annesi Rita
Doğum 1150
Ölüm Mayıs 1219

Leo II[1] (Ermenice: Լեւոն Ա Մեծագործ, Lyewon A Myetsagorts), ayrıca Leon II[2][3][4], Levon II[5] ya da Lewon II[6] (1150 – Mayıs 1219)[6], Onuncu Kilikya Ermeni Lordu[5] ya da "Dağların Lordu"[6] (1187 – 1198[1]/1199)[6], ve ilk Kilikya Ermeni Kralı (bazen Muhteşem I. Levon olarak da adlandırılır)[5] ya da Lewon I[6]) (1198[1]/1199 – 1219)[5].

Hükümdarlığı boyunca, Levon, güçlü ve birleşik Hristiyan devleti olarak Kilikya Ermeni Krallığı'nı kurmayı başarmıştır, politik alanda bu yükselişi tahmin edilememiştir[5]. Üçüncü Haçlı seferi ordularına kendi ordusu ile işbirliği sözü yanında hazırlık, rehberlik, nakliye hayvanları ve her çeşit yardım sağlamıştır.[4] Hükümdarlığı altında Ermenilerin gücü Isauria'dan Nur Dağları'na ulaşarak zirve yapmıştır.

1194–1195 yılında, kral ünvanı almak için, Kilikya Ermeni Kilisesini Papalık ile birleştirmek üzere tam bir birlik inşa etti.[2] Birlik anlaşması imzalaması ile, gecikmesiz tac giydi.[5] 6 Ocak 1198[1] ya da 1199 tarihinde Tarsus'ta Kutsal Söz Kilisesi'nde Kral olarak kutsandı.[5]

Erken Dönem

Kilikya Ermeni Lordu I. Levon'un üçüncü oğlu Stefen'ın en genç oğludur.[6] Annesi, Barbaron Lordu Sempad'ın kızı Rita'dır.[6] Levon'un babası Kilikya Bizans valisi Andronicus Euphorbenus'un[5] verdiği ziyafete 7 Şubat 1165[6] tarihinde giderken öldürülmüştür[1]. Babalarının ölümünden sonra, Levon ve ağabeyi Ruben, Toros Dağları'nda Kilikya'ya açılan geçitlerini koruyan Barbaron kalesinin Lordu dayıları Pagouran ile yaşamışlardır.[5]

Amcaları Kilikya Ermeni Lordu I. Mleh, ülkede yarattığı zalimlikler yüzünden düşmanlar kazanmış, en sonunda kendi askerleri tarafından Sis Şehri'nde 1175 yılında öldürülmüştü.[4] Kilikya Ermeni senyörleri Levon'un ağabeyini III. Ruben olarak prensliğin tahtına seçtiler.[4]

1183 yılında, Antakya Prensi III. Boemondo ile ittifak yapan Namrun Kalesi (Lampron) Lordu III. Hethum, III. Ruben'e düşmanlığa başladı[5], III. Ruben, Levon'u Hethum’un dağlardaki mevzilerini çevirmeye yolladı.[4] Fakat III. Boemondo, Hethum’a yardıma koşup Ruben'i tuzağa düşürüp esir etti.[4] Ağabeyinin yokluğu Levon'a, Ruben Hanedanı'nın geçici koruyucusu olarak, keskin politik yeteneklerini icra etme şansı verdi.[5] Ruben, yüksek bir fidye ile Adana ve Misis'in Antakya'ya devredilmesi ile serbest bırakıldı.[5] Ruben, esaretten dönünce, yetkilerini kardeşi Levon'a 1187 yılında devredip, Trazarg Manastırına kapandı.[3]

Hükümdarlığı

Antakya Vasallığı

Bizans İmparatoru II. İsaakios Angelos ile Selahaddin Eyyubi arasındaki ittifakın yarattığı aktif tehlike ve Oğuzların daha yakın tehlikesi, Levon ile Antakya Prensi III. Boemondo'nun birbirine yaklaştırdı.[3] Levon, Antakya Prensi ile ittifak arayışına girdi ve onun hükümdarlığını kabul etti.[1] Kalabalık göçebe Türkmen boyları kuzey sınırlarını geçerek, Sis şehrine yaklaşıp, her tarafta yerleşmeye başladılar;;[3] 1187 yılında iki prens Türkmen tehdidini bertaraf etmek için birleştiler.[1] Levon, küçük bir kuvvet toparlayabildi ama boyların yönlerini değiştirmeyi, liderlerini öldürmeyi ve ağır kayıplar verdirmeyi başardı.[3] Kısa bir süre sonra, III. Boemondo'nun üçüncü karısı Sibylle'in yeğeni Zabel ile evlendi[1] (3 Şubat 1188/4 Şubat 1189 [6])

1188 yılında, Sultan II. Kılıç Arslan'ın ölümünü takip eden Türkiye Selçuklu Devleti'nde yaşanan sıkıntıdan faydalanmak amacıyla dikkatini oraya verdi.[3] Bragana'ya sürpriz bir saldırısı başarılı olmadı, iki ay sonra daha büyük bir ordu ile döndü, garnizon komutanını öldürdü ve kaleyi ele geçirdi sonra Isauria'ya yürüdü.[3] Kuzeye doğru ilerleyip, Heraclea Cybistra (Günümüz Ereğli, Konya yakınları) ele geçirilmiş sonra yüklü bir fidye ile geri verilmiştir.[3]

Yaklaşık aynı zamanlarda, III. Boemondo'ya büyük bir borç vermiş fakat borcun geri ödenmesi konusunda acele etmemiştir.[1] Selahaddin Eyyubi Antakya mıntıkasını işgal ettiğinde, dikkatli bir şekilde tarafsız kaldı.[1]

Kutsal Roma Cermen İmparatoru Friedrich Barbarossa Haziran 1190 tarihinde topraklarına yaklaştığında, hediyeler, bol tedarik ve silahlı birlikler ile bir elçi yolladı.[3] Piskopos Namrunlu Nerses liderliğindeki ikinci elçi heyeti, 10 Haziran 1190'da imparatorun ölümünden sonra vararak geç kaldı,[1] heyet yanlarında imparatorun oğlu Friedrich, piskoposlar ve Alman ordusu ile Tarsus'a döndü.[3]

Levon, Haçlıların savaşına katıldı, birlikleri 1189–1191 yılları arası gerçekleşen Akra kuştmasına katıldı ve 11 Mayıs 1191 tarihinde[1] İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard ile Kıbrıs'ın fethine katıldı.[3]

Bagras Kalesi Vakası

Bagras Kalesi harabeleri (Günümüzde Türkiye)

Levon, topraklarını güvence altına almak için, komşularının arzu ve ilgisine ters düşsede bazı eylemlerde bulundu.[3] 1191 yılında, Selahaddin Eyyubi, büyük Bagras kalesini söktürmüş ve burada bulunan Tapınak Şövalyelerini esir almıştır.[1] Levon, oraya gelip yerleşmeden önce işçileri sıkı çalışıp kaleyi yeniden inşa ettiler.[1] Bu Levon ile III. Boemondo arasında gerginliğe neden oldu ve Bagras kalesinin sahipliği Kilikya ile Antakya arasında uzun kavganın ana konularınan biri oldu.[3] III. Boemondo, Tapınak Şövalyelerinin geri dönmesini istedi, Levon red edince, Selahaddin'e şikayet etti.[1] Selahaddin, Kilikya ile Antakya arasında bulunan yol üzerinde olması nedeniyle Levon'un kaleyi elinde tutumasına itiraz etti.[2]

Selahaddin'in ölümünden kısa süre sonra[3], Ekim 1193 tarihinde, Levon, III. Boemondo'yu tüm sorunları tartışmak üzere davet etti.[1] III. Boemondo, karısı Sibylla ve onun oğlu ile kale duvarları içerisindeki ev sahipliğini kabul etti.[1] Girişinden kısa bir süre sonra etrafı ile esir alındı ve Antakya'yı Levon'a terk ettiğini açıklaması durumunda serbest bırakılacağı tebliğ edildi.[1] III. Boemondo, özgürlüğüne karşılık Antakya'yı terk etmeyi kabul etti, muhafızları Bartholomew Tirel ve Richard L’Erminetile ile Sason Lordu Hethum komutasındaki Ermeni birlikleri Antakya'ya hareket etti.[2] Kafile Antakya'ya vardığında, baronlar, Levon'un idaresini kabul etmeye hazırdılar ve Bartholomew Tirel'in Ermeni askerlerin saraya yerleştirmesine izin verdiler.[1]

Fakat şehre ilk girişte, Hıritiyan Klise adamları ve Bizans Rumları direnç gösterdiler.[2] İsyan sarayda başladı ve şehre yayıldı. Ermeniler tedbirli bir şekilde Sason Lordu Hethum liderliğinde Bagras'a çekildiler.[1] Antakya vatandaşları, Antakya Latin Patriği Limogesli Aimery önderliğinde III. Boemondo'un en büyük oğlu Raymond'ı babası serbest bırakılana kadar Lord seçtiler.[2]

Antakya, Kudüs Kralı I. Henry ve III. Boemondo'un küçük oğlu Tripoli Kontu Bohemond'dan yardım istedi.[2] Ertesi baharın başları, Kral I. Henry, genç Bohemond'un kendisine katılacağı Tripoli'ye yelken açtı, sonra Antakya ve Sis'e gittiler.[2] Levon, açık bir savaşla yüzleşmekte isteksizdi, Sis'ten önce onunla buluşup, uzlaşmaya hazır olduğunu gösterdi.[1] III. Boemondo, tekrar hükümdar ilan edildi ve fidye ödemeksizin Antakya'ya dönmesine izin verildi.[3] Bir anlaşmada, III. Boemondo'un en büyük oğlu Raymond'ın Levon'un yeğeni Alice[2] ile evlenmesiydi.[6] Fakat Raymond kısa bir süre sonra öldü ve III. Boemondo, Alice ve yeni doğmuş oğlu Raymond-Ruben'i Levon'a geri gönderdi.[2] Levon, büyük yeğenini III. Boemondo'un ölümünden sonra Antakya'nın varisi ilan etti.[2]

Levon’un tac giymesi

Levon, yenilenen enerjisini Kraliyet tacı iddiasına yoğunlaştırdı, zamanının iki güçlü hükümdarı papa ve Alman İmparatorundan yardım aramaya başladı.[3] İmparator VI. Heinrich'e elçi yolladı ama imparator kısa bir süre sonra doğuya gelip Ermeni soruna bakmak umudu ile kaçamak cevap verdi.[1]

Böylece, Levon, Papa III. Celestine'e yanaştı;[1] fakat Papa, Ermeni Kilisesinin Roma'ya bağlanmasını şart koştu, Kilikta insanlarının ve Kilise adamlarının çoğunluğunun muhalefeti nedeniyle bu önemli bir zorluk yaratttı.[3] Piskoposlar, ilk başta papanın talebini red etmesi çağrısında bulundular fakat Levon'un bunun yalnızca inançta değil sözde bağlılık olduğunu söylemesi üzerine kabul ettiler.[3]

Bizans İmpoaratoru III. Aleksios Angelos, Kilikya'da etkisinin bir ölçüde devam etmesi umudu ile, Levon'a büyük memnuniyetle kabul edilen kraliyet tacı gönderdi.[1] 1197 yılında, Levon, iki kilisenin birleşmesinin sağlanması için harcanan birçok sonuçsuz çabanın sonuncusu olarak Konstantinopolis'e Piskopos Namrunlu Nerses'inde olduğu bir heyet yolladı.[3]

Bu arada, İmparator VI. Heinrich'te Levon'a Ermenistan üzerindeki egemenliğinin tanınması şartı ile tac sözü verdi.[1] VI. Heinrich doğuyu hiç ziyaret etmedi, ölümünden kısa bir süre sonra onun başpiskoposu Hildesheimli Conrad, papalık elçisi piskopos Mainzlı Conrad ile Sis şehrine geldiler.[1] Levon, 6 Ocak 1198 (ya da 1199) tarihinde,[5] Tarsus'ta, Ermeni görevliler, ülkedeki Franko-Ermeni asiller, Tarsus Rum piskoposu ve Halife'nin elçileri huzurunda tac giydi.[2] Bu olay Ermeniler arasında coşku ile karşılandı, Levon'un kişiliğinde antik Ermeni Krallığı canlanmış ve yenilenmişti.[3]

Antakya Savaşı

Piskopos Mainzlı Conrad, Sis'ten Antakya'ya hızla hareket etti. III. Boemondo ve baronlarını Raymond-Ruben'in taht hakkı için yemin ettirmeğe zorladı.[1] Baronlar, Raymond-Ruben'in taht hakkı için yemin ettiler ama III. Boemondo'nun ikinci oğlu Tripoli Kontu Boemondo, Tapınak Şövalyeleri ve komünü herhangi bir Ermeni müdahalesine itiraz etti.[3] Tripolili Boemondo, Antakya hükümdarlağını açıkladı ve yeğeni lehine içilen yemini geçersiz saydı.[1]

1198 yılında, Selahaddin Eyyubi'nin üçüncü oğlu Halep Emiri Az-Zahir Gazi, Levon'u durdurdu ve Tripolili Boemondo Antakya'ya girdi, komününi toplayıp, babasının kendi lehine feragat etmesi yönünde ikna etti.[2] Üç ay içerisinde, Müslüman tehdidini çözüp, barış yaptı ve Antakya'ya yürüdü.[2] Ordusuna bir direnç görmeden Antakya'ya girip III. Boemondo'yu tekrar tahta geçirdi.[2]

Nisan 1201 yılında, Tripolili Boemondo babasının hastalığını öğrenip, Antakya'ya koşup, babasının öldüğü gün vardı.[2] Hemen veraset hakkını ve IV. Boemondo olarak prens olarak kabul edilmesini talep etti.[2] Soyluların çoğu, yeminlerine bağlılığı ve IV. Boemondo'nun otokratik davranışları nedeniyle Levon'un sarayı Sis'e kaçtılar.[1] Levon,III. Boemondo'nun ölüm haberini geç öğrendi, fakat Alice ve Raymond-Ruben ile büyük yeğeninin hakkı için Antakya'ya yürüdü.[2] IV. Boemondo çoktan yerleşmişti, durumunu güçlendirmek için Halep'ten yardım istedi.[2] Az-Zahir, Temmuz 1201 tarihinde, Kilikya'yı istila etti ve Levon Antakya kuşatmasını kaldırdı.[2]

Savaş, 1202 yılında Levon tarafından yenilendi.[2] İzleyen yaz boyunca, Kudüs Kralı II. Amalric müdahil oldu, papalık elçisi kardinal Saint-Praxedisli Sofred, Tapınak ve Hospital üstadları, krallığın yüksek baronlar ile beraber, Levon'u mütareke imzalamaya zorladı.[2] Levon, baronların ve papalık elçisinin kararlarını kabul ettikten sonra, baronlar, bu problemin tamammen feodal kanunlara tabi olduğunu papalık elçisinin söyleyecek bir şeyi olmadığını ilan ettiler.[2] Sinirlenen Levon, mütarekeyi bozup 11 Kasım 1203 tarihinde şehre girdi ve patrikten onunla komün arasında barış hazırlamasını istedi.[2] Antakya'dan ayrılmaya zorlanan IV. Boemondo o sırada şehri Nephin Lordu Renart'ın feodal isyanına karşı savunmak için Tripoli'deydi. Komün ve Tapınak Şövalyeleri, Antakya'da iç kaleyi ellerrinde tutup Ermenileri çıkarmayı başardılar.[2] Az-Zahir'in tekrar Kilikya'ya girmei ile Halep'ten talepleri cevaplanmış oldu.[2] Az-Zahir'in ordusu Asi Nehri'ne ulaşınca, Levon Aralık ayında Antakya'yı terk etti.[2] 1206 yılına kadar, IV. Boemondo, Tripoli'den Antakya'ya döndü, Antakya, Az-Zahir'in izlemesinde az ya da çok Levon'dan korundu.[2] 1206 baharında, Az-Zahir taze kuvveler yolladı.[3] Levon, Antakyalı birliklerin katılması işle oluşan bu kuvvete karşı geri çekildi.[3] Sekiz yıllık bir mütareke imzaladı.[3]

Bu sırada, Levon, Kraliçesi hakkında "küçük düşürücü bilgiler" aldı. Böylece, Kraliçesinin etrafındaki birçok kişiyi öldürüp, ona kişisel olarak saldırıp, onu bir süre sonra zehirleneceği Vahka Kalesi'ne hapsetti.[6]

IV. Boemondo, Antakya Latin Petriğini görevden aldı ve yerine Rum Patrik II. Symeon'u Antakya'ya çağırdı.[1] IV. Boemondo'nun sevilmemesi, Levon'un şehirde isyan çıkarma planını mümkün kıldı.[2] Latin Patrik II. Peter ve memnuniyetsiz soylular şehirde isyan çıkarıp, IV. Boemondo'nun iç kalede kalmasını sağladılar.[2] Levon, ordusunun bir kısmı ile şehre girdi, ancak IV. Boemondo yeterli güç gösterip, istilacıları çıkartıp, isyanı bastırdı.[2] Levon, Antakya'yı ancak birkaç gün elinde tutabildi.[2]

Papa III. Innocentius, IV. Boemondo'nun müttefiki Tapınak Şövalyeleri'nden Kudüs Latin Patriği Albert'ı bu sorunu çözmesi için görevlendirdi.[1] Patrik, herhangi bir anlaşmanın ön şartı olarak Bagras Kalesi'nin Tapınak Şövalyeleri'ne iade edilmesini isteyince, Levon'u küstürdü.[1] 1208 yılında, Levon kızgın bir şekilde Antakya etrafındaki kırsalı tahrip etti.[1] Fakat, 1208 yılında Boemondo'nun yaşadığı tehdit, 1209 yılında Az-Zahir'in Kilikya'ya tekrar girmesine neden oldu.[2] Daha önceden Levon ile dostluğu olan Türkiye Selçuklu Sultanı I. Gıyaseddin Keyhüsrev ani bir saldırı ile Pertous kalesini ele geçirdi.[3] Levon, Bagras Kalesi'nin Tapınak Şövalyeleri'ne iade edilmesi ve Antakya üzerindeki iddiasından vaz geçmeye mecbur kaldı.[2] Fakat Levon'un, Az-Zahir ile yaptığı anlaşmaya rağmen, söz verdiği şekilde Bagras Kalesi'ni Tapınak Şövalyeleri'ne iade etmemesi, Kilikya ve Antakya ovasında savaşa neden oldu.[2]

Kıbrıs'ta, 28 Ocak 1210 (ya da 27 Ocak 1211) Levon, Sibylle Kıbrıs Kralı I. Hugh'ün üvey kızkardeşi ile evlendi.[6]

1211 yılında, Tapınak Şövalyeleri'nin büyük üstadı, bir pusuda yaralandı ve Papa III. Innocentius Levon'a karşı bir aforoz yayınladı.[2] Bu sırada, IV. Boemondo Antakya'da yeni Latin Patriğini kabul edilmesini onayladı, Levon, böylece Roma'ya bağlılığını dikkate almadı.[1] Antakya Rum Patrik II. Symeon'u Kilikya'da misafir etti ve Latin Kilisesine ait toprakların çoğunu Rumlara verdi.[1] Levon, ayrıca Hospitalier Şövalyeleri ile daha yakın bağ kurdu.[2] Onlara Seleucia, Norpert (Castrum Novum), ve Camardias kalelerini verdi. Böylece Kilikya'nın Batı sınırlarında Selçuklulara karşı koruma sağladı.[3] Töton Şövalyeleri, Amoudain ve çevre kaleleri aldı ve Töton Şövalyeleri Büyük Üstadı Kilikya'ya yerleşmiş oldu.[3]

1211 yılında, Kudüs Kralı I. John ve IV. Boemondo, Tapınak Şövalyeleri'ne verdikleri güçlü yardım ile Levon sonunda Bagras Kalesi'nin Tapınak Şövalyeleri'ne iade etmeyi kabul etti.[2] Fakat yeni anlaşma ertesi yıl Tapınak Şövalyeleri'ne karşı yapılan eylemler ile zamansız bozuldu.[2] Bu sefer, Katolik Kilisesi Levon'a karşı zorlayıcı men kararı yayınladı.[2]

Levon, gelmekte olan Haçlı seferine yardım sözü ile[1] Roma ile Mart 1213 tarihinde uzlaştı[2] Ayrıca Levron'un kızkardeşi Rita ile evlenerek Ermenistan'ın varisi olmayı bekleyen Kudüs Kralı I. John'un desteğini de aldı.[2]

Antakya'da, ahali, IV. Boemondo'nun Tripoli'de oturmayı tercih etmesi nedeniyle kendini terkedilmiş hissediyordu, Levon, Raymond-Ruben lehine güçlü bir taraftar oluşturacak şekilde entrika kurdu.[2] IV. Boemondo, Tripoli'de bulunurken, komplosunun meyvesini aldı: 14 Şubat 1216 tarihinde Levon[2] başarılı bir entrika yönetti ve Latin Patriği Peter'in desteği ile Şehre birlikleri direnle karşılaşmadan girdi.[1]

Raymond-Ruben, Patrik Peter'e bağlılığını sundu ve Antakya prensi olarak kutsandı.[2] Uzun bir savaşın başarılı sonucunun sevinci ile, Levon, Bagras Kalesi'nin Tapınak Şövalyeleri'ne iade etti ve Kilikya ülkesinde Latin Patrikliğini geri getirdi.[1] Fakat bu zaferin karşılığını, Batıda ve Toros Dağları boyunca Selçuklu Sultanı I. İzzeddin Keykavus'a kaleler kaybetmekle ödedi.[1] Faustinepolis, Herakleia ve Larende kaleleri 1211 yılında Selçuklular tarafından alındı.

Son yılları

Macaristan Kralı II. Andrew, Haçlı yeminini yerine getirdikten sonra, Ocak 1218 tarihinde birlikleri ile kuzeye ilerledi,[1] Ermenistan Kilikya'sında ilerledi.[7] Orada oğlu Prens Andrew ile Levon'un kızı Zabel ile bir evlilik ayarladı.[7] Levon ölmeden önce, yerine genç kızı Zabel'i tahtının varisi olarak gösterdi.[3] Gövdesi Sis'te, kalbi ve iç organları ise Agner manastırına gömüldü.[6]

Evlilikleri ve çocukları

# (1) 3 Şubat 1188 – 4 Şubat 1189: Zabel (? – Vahka, 1205/1206), Antakya Prens eşi Sybille'in erkek kardeşinin kızı[6]

# (2) 28 Ocak 1210 – 27 Ocak 1211: Sibylla (1199/1200 – 1225'den sonra), Kudüs Kralı II. Amalric'in kızı

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 Runciman, Steven. A History of the Crusades – Volume III.: The Kingdom of Acre and the Later Crusades.
  2. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 Nickerson Hardwicke, Mary. The Crusader States, 1192–1243.
  3. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 Nersessian, Sirarpie Der. The Kingdom of Cilician Armenia.
  4. 1 2 3 4 5 6 Vahan M. Kurkjian (2005-04-05). "A History of Armenia". Website. Bill Thayer. http://penelope.uchicago.edu/Thayer/E/Gazetteer/Places/Asia/Armenia/_Texts/KURARM/27*.html. Erişim tarihi: 2009-07-25.
  5. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 Ghazarian, Jacob G.. The Armenian Kingdom in Cilicia during the Crusades: The Integration of Cilician Armenians with the Latins (1080–1393).
  6. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 Charles Cawley (2009-04-01). "Lords of the Mountains, Kings of (Cilician) Armenia (Family of Rupen)". Website. Foundation of Medieval Genealogy. 21 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20150521115830/http://fmg.ac:80/Projects/MedLands/ARMENIA.htm. Erişim tarihi: 2009-07-26.
  7. 1 2 Van Cleve, Thomas C.. The Fifth Crusade.

Kaynaklar

This article is issued from Vikipedi - version of the 7/16/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.