Kasım Ayaklanması
Kasım Ayaklanması (1830-31 Polonya Ayaklanması), Polonyalıların, Polonya Kongre Krallığı'nda ve Batı Rusya'daki Polonya illerinde Rus yönetimine son vermek için giriştikleri ve başarısızlıkla sonuçlanan ayaklanma (1830-31).
Ayaklanma öncesi Polonya
Polonya 1795 yılında, Avrupa haritasından silindiği bir antlaşmayla tarihinde üçüncü kez bölüşülmüştü; Varşova Prusya'ya, Kraków Avusturya'ya, Wilno ve Brześć Rusya'ya verildi.[1] Polonya topraklarının büyük bölümünü ele geçiren Ruslar, kültür ve eğitim düzeyi daha yüksek olan bu bölgeyi (Neman ve Bug nehirlerinin doğusundaki topraklar) sekiz yönetim bölgesine ayırmakla (1801) birlikte başlangıçta Polonyalıları önemli görevlerde tutarak var olan kurumlara dokunmadılar. Prusya'ya bırakılan topraklar Batı Prusya, Güney Prusya ve Yeni Doğu Prusya olarak doğrudan Prusya tahtına bırakılırken, Galiçya olarak anılan Avusturya'nın elindeki topraklar bir dizi idari düzenlemeden geçti. Baskıcı Alman yöneticilerin görevlendirildiği iki bölgede de çok geçmeden gizli milliyetçi örgütlenmeler ortaya çıktı. Paris'le bağlantılı olan bu örgütlenmeler Fransız-Avusturya Savaşı'yla (1792-1801) özellikle Galiçya'da güç kazandı. Bu dönemde Kuzey İtalya'da savaş tutsaklarından oluşturulan Polonya lejyonları bir sonuç alamadı. Önceleri Prusya topraklarında tampon bir devlet oluşturmak için Polonyalıları destekleyen Rusya, Napoléon'un 1806'da bu ülkeye saldırması üzerine planlarından vazgeçtiler.
Napoléon'un Prusya'yı yenilgiye uğratmasından sonra 1807'de oluşturulan Varşova Düklüğü, Polonya'nın ikinci paylaşımında (1790) Avusturya'ya bırakılmış olan toprakları 1809'da geri alarak daha da genişletti. Ama Napoléon'un çöküşüyle birlikte Polonya'nın bağımsız gelişiminin önü tıkandı. Eski sınırlar çerçevesinde yeni düzenleme getiren Viyana Kongresi (1814-15), Prusya ve Avusturya'ya verilen topraklarla küçülen Varşova Düklüğü'nü kendi yönetim sistemini ve ordusunu korumak üzere Polonya Krallığı adı altında Rusya İmparatorluğu'na bağladı. Polonya Kongre Krallığı olarak bilinen bu kesimle sınırlı olmak üzere oldukça liberal bir anayasa yürürlüğe kondu. Aynı zamanda Polonya kralı unvanını taşıyan Rusya İmparatoru I. Aleksandr 1819'dan sonra sık sık anayasayı çiğnemeye başladı. Ama giderek artan baskılar Polonya milliyetçi hareketinin güçlenerek yayılmasını önleyemedi.[2]
Ayaklanma
Rusya İmparatoru I. Nikolay Temmuz 1830'da Paris'te patlak veren Temmuz Devrimi'ni Polonya ordusunu kullanarak bastıracağını açıklayınca, bir Polonya ordusunun Fransız ve Belçikalı devrimcilerle savaşmasına karşı olan teğmen Piotr Wysocki yönetimindeki Polonyalı piyade okulu öğrencilerinin oluşturduğu gizli bir dernek Varşova'da ayaklandı (29 Kasım 1830). Askeri okul öğrencileri ve sivil yandaşları, Polonya'daki silahlı kuvvetlerin başkomutanı olan çarın kardeşi Grandük (Veliky Knyaz) Konstantin'i öldürme ve Rus süvarilerinin kışlalarını ele geçirme girişiminde başarısızlığa uğradılar. Ama cephanelikteki silahlara el koyarak kentin sivil nüfusunu silahlandırmayı ve Varşova'nın kuzeyinde denetimi ele geçirmeyi başardılar.
Ayaklanmacıların bir ölçüde başarılı olmasında, grandükün harekete geçmekten kaçınmasının da payı vardı. Kesin bir plandan, amaç birliğinden ve kararlı bir önderlikten yoksun olan ayaklanmacılar denetimi ılımlı siyaset adamlarına kaptırdılar. General Józef Chłopicki kendini diktatör ilan etti (5 Aralık). Toplanan Diyet (18 Aralık), I. Nikolay'ın Polonya tahtından resmen düşürüldüğünü (25 Ocak 1831) ve Adam Czartoryski'nin başkanlığında ulusal bir hükümet kurulduğunu ilan etti. Joachim Lelewel, bu hükümette, radikal cumhuriyetçi hareketi temsil etti.[3]
Yeni önderler kentte düzeni yeniden sağlarlarken, Nikolay'dan siyasi ödün koparmak için görüşmelere oturmak gibi boş bir umuda kapıldılar. Ayaklanmanın geniş destek görmesine karşın çarın 115 bin kişilik ordusu Polonya'ya girdiğinde (5-6 Şubat 1831) ordunun tutucu komutanları hazırlıksız yakalandılar. Kırk bin kişilik Polonya ordusu birkaç çarpışmada başarılı olduysa da Rusların Varşova'ya doğru ilerlemesini önleyemedi.
Poznań, Galiçya ve Kraków'dan gelen gönüllüler, Louis-Philippe'in yardım etmeyi reddetmesine rağmen 25 Şubat'ta Grochów'da Rusları yendiler. Bu çarpışmadan sonra Ruslar kışlık ordugahlara yerleştiler. 1831 ilkbaharında bu kez Rus yönetimindeki Litvanya, Belarus ve Ukrayna'da Polonya yanlısı ayaklanmalar başladı. Gene de Polonyalı komutanlar saldırıya geçmekte tereddüt ettiler ve hızla geri çekildiler. Öte yandan, kendi içinde bölünmüş olan ayaklanma yönetimi, köylülerin desteğini sağlayacak reformlara yanaşmadığı gibi, savaşmak için gerekli dış yardımı elde etmekte de başarılı olamadı.
Sonuç olarak, özellikle 26 Mayıs 1831'de Rusların Ostrołęka'da elde ettiği zaferden sonra ayaklanma hızını kaybetti. Rusya'nın batı illerindeki ayaklanmalar bastırıldı. Kentlerde yaşayanlar, devrimin önderlerine duydukları güveni yitirmeye başladılar. Rusların 6 Eylül'de Varşova'ya saldırmasından iki gün sonra Polonya ordusu kuzeye çekildi. İvan Paskeviç komutasındaki Ruslar 8 Eylül'de Varşova'yı işgal ettiler. Baskıcı bir Rus denetimine giren Polonya Kongre Krallığı'nın topraklarını terk edip Prusya sınırını geçen Polonyalılar orada teslim olarak (5 Ekim) ayaklanmaya son verdiler.
Polonya soylularını kırıp geçiren acımasız bir baskıdan sonra İmparator I. Nikolay, Polonya Krallığı'nın Rusya İmparatorluğu'na bağlayan bir statüyü kabul ettirdi (1832). Ordu ve Diyet kaldırıldı, yönetim Ruslar'a açıldı ve İmparatorluk Senatosu'na bağlandı. Okulların ve üniversitelerin (Wilno, Varşova) kapatılmasıyla birlikte zorla ruslaştırma dönemi başladı; Uniat Kilisesi de kapatıldı. Rusça zorunlu hale getirildi.
Kaynakça
- ↑ Kemal Beydilli, "Polonya", TDV İslam Ansiklopedisi
- ↑ Encyclopædia Britannica Fifteenth Edition
- ↑ Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi