Mahmutçavuş, Narman

Mahmutçavuş
  Mahalle  
Erzurum
Ülke Türkiye Türkiye
İl Erzurum
İlçe Narman
Coğrafi bölge Karadeniz Bölgesi
Nüfus (2000)
 - Toplam 271
Zaman dilimi UDAZD (+3)
İl alan kodu 0442
İl plaka kodu
Posta kodu 25530
İnternet sitesi:
YerelNET sayfası

Mahmutçavuş (eski adıyla Kiğani veya Keğani[1]), Erzurum ilinin Narman ilçesine bağlı bir mahalledir.

Tarihçe

1894 yılında kuruldu. I. Dünya Savaşı sırasında, Narman ilçesi Ermeni çeteleri tarafından saldırıya uğradı ve sivil halka karşı saldırılar meydana geldi.[1]


Köyümüze adı verilen Mahmut Ağa 1886-1942 yılları arasında yaşamıştır. Çocukluğu ve gençliğinden beri gözünü budaktan esirgemeyen son derecede cesur ve atılgan bir kişiliğe sahiptir. Okur-yazar olmamasına rağmen zekası ve cesareti sayesinde askerliğini Erzurum’daki askeri birliklerde çavuş olarak yapmıştır. Yurdumuzun kuvayi milliye hareketinin önderlerinden biridir. 1914 yılı Ocak ayının ortalarında Rus orduları üzerine düzenlenen Sarıkamış harekatı sonucunda; 90.000 kişilik ordunun Allahuekber dağlarında açlık, soğuk-tipi, bit salgını ve tifüs hastalığı sebebiyle dağılması, yok olması ve bu harekatın başarısızlıkla sonuçlanması üzerine; doğu illerimiz Ruslar tarafından işgal edilmiş ve bu işgal 1917 Bolşevik İhtilaline kadar sürmüştür. Ruslar ihtilal sebebiyle yurdumuzu terk etmek durumunda kalınca; yerlerini silahlandırdıkları Ermenilere bırakmışlardır. Ermeniler 1. Dünya Savaşının galip devletleri tarafından da teşvik edilmekte ve kendilerine her türlü yardım sağlanmaktadır. Amaçları Doğu Anadolu’yu Ermenistan yapmaktır. Burada saymaya yerimizin el vermeyeceği şekilde yaptıkları zulüm ve baskılar Ruslara rahmet okutmaktaydı. Ermeni zulmüne son vermek için Türk Ordusu Kazım Karabekir Paşa komutasında 1918 yılı bahar aylarında harekete geçer ve işgal altındaki vatan toprakları Ermenilerden temizlenmeye başlar. Narman’da Ermeni kuvvetlerinin başında gaddarlığı ile tanınan insan kasabı Ermeni Generali Antranik’in sağ kolu Mıgırdıç bulunmaktadır. Ermeniler Türk ordusunun harekata geçtiği haberlerini almaktadır. Bunun üzerine zulümlerini artırmaya Erzurum, Pasinler, Van ve diğer yörelerimizde yaptıkları toplu kıyımın (soykırım) benzerini Narman’da yapıp geride Türk milletine mensup tek bir canlı bırakmama niyetindedirler. Narman’a giriş çıkışlar çok sıkı bir şekilde kontrol edilmekte ve adeta Narman üzerinde kuş uçurulmamakta, dışarıyla haberleşmesine imkan verilmemektedir. Ermeniler amaçlarını gerçekleştirmek için Tuzla Deresinde hendek kazmaya başlamış olup Narmanlıyı bu hendeklere gömme hazırlığı yapmaktadırlar. Bu arada katliamı gerçekleştirmek için 300 kişilik takviye Ermeni kuvveti de Narman’a gelmiştir. Ermenilerin niyetini anlayan Narman halkı dönemin Alimi Habil Hoca’ya gider ve bir hal çaresi bulmasını isterler. Habil Hoca mahallesinde kendi savunma düzenini kuran Kiğani’li Mahmut Ağayı durumdan haberdar etmek için mektup yazar ve kısa süre içerisinde kendilerine yardım edilmez ise felaketin kapıda olduğunu açıklar. Ancak; çobanlar da arandığı için mektup bir koyunun kuyruğu altına saklanarak önce Samikale’li çobanlara, onlardan da Kiğani’li çobanlara verilir ve mektup bu şekilde Mahmut Ağaya ulaşır. Mahmut Ağa mektubu okur ve köylüleriyle durum muhakemesi yapar. Kendi komutasındaki kuvvetler Ermeni komutasındaki kuvvetlerle kıyaslandığında; sayı, silah ve cephane yönünden oldukça yetersizdir. Etraf köylere haber salınır, Oltulu Yusuf Ziya bey, İsmail bey ve diğer ileri gelenlerle görüşülerek gerekli yardım sağlanır. Oltu’nun Dağgir mahallesinden(Yeni adıyla Konukseven) Taştan Efendi birliği ile birlikte Mahmut ağa kuvvetlerine katılır. Genel strateji tespit edildikten sonra 18 Mart gece yarısı Mahmut ağa kuvvetleriyle birlikte Narman’ın çıkışında konuşlanır. Taştan Efendi ise Şekerli Mahalleninde Haşit Dağında mevzilenir. Şekerli mahallesinde çok sayıda Ermeni Birliği bulunmakla birlikte Ermeni cephaneliğinin önemli bir kısmı Şekerli’de muhafaza edilmektedir. İki cephede harekatın başlatılmasının sebebi Narman ve Şekerli’de bulunan Ermeni kuvvetlerinin birleşmesini önlemeye yöneliktir.

Türk Ordusunun gelmekte olduğu kuşkusu içerisinde bulunan Ermeniler hazırlıklıdır. Narman’a hakim Baba dağından Kazım Çavuş’un hücum borusunu çalması ile Mahmut Ağa komutasında ki kuvvetler saldırıya geçer, Türk ordusunun geldiği korkusuna kapılan Ermeni birliklerinde çözülme ve bozgun başlar, canlarını kurtarma telaşı içerisinde çatışmalar devam eder, Narman merkezini boşaltmak zorunda kalan Ermeniler Şekerli’ye geçip oradaki birliklerle buluşmak isterlerse de Ağcaova mevkiinde yapılan çok şiddetli çarpışmalar sonucu çareyi Pasin tarafına kaçmakta bulurlar. Şekerli Cephesinde ise; sabahın alaca karanlığında başlayan siper savaşı devam ederken Dağgir’li Taştan Efendi Ermeni kurşunlarıyla şehit olur. Komutasındaki kuvvetler yerlerini terk etmez ve Şekerli’yi Ermeni’ye dar ederler. Artık Ermeniler için tek kurtuluş yolu kalmıştır, kaçıp canlarını kurtarabilmek. Bozguna uğrayan Ermeni kuvvetleri Pasin hududuna kadar takip edilmiş ve çok sayıda zayiat verdirilmiştir. Şekerli Mahallenindeki çarpışmalarda Köyümüzden Yunus Arı, Feyzullah Atasever, Abağagilin Ağabey, Zabit Ağa, Dursun Onbaşı, Halit Paşa'nın Seçme askerleri bu savaşta yer almıştır. Bu savaşa katılıp ebediyete intikal eden şehit ve gazilerimizi şükranla anıyor, kendilerine Allah’tan rahmet diliyoruz. Ruhları şad olsun. Tuzla deresinde açılan kuyular bu savaşta ölen Ermenilerin mezarı olur. Narman’ın Ermeni işgalinden kurtarılmasından sonra Mahmut Ağa kuvvetleriyle birlikte Oltu’ya hareket etmiş ve Oltu’nun Ermeni işgalinden kurtarılmasında büyük rolü olmuştur. Daha sonra şanlı ordumuz birlikleri Narman’a ulaştığında; Ermenilerden alınan silah, cephane ve diğer malzeme ordu birliklerine teslim edilmiştir. Mahmut Ağa bununla da yetinmemiş, Narman’ın kurtuluşunda görev alan 70 kişilik milis kuvveti ile birlikte Halit Paşa komutasındaki ordu birliklerine katılarak Sarıkamış cephesine gitmiş, Sarıkamış-Bardız hattında mevzi kumandanlığı yapmıştır. Burada da çok başarılı ve önemli hizmetler gerçekleştirmiştir. 1960 İhtilalinden sonra köylere Türkçe isim verilmesi çalışmaları yapılırken; Kiğani Köylüleri de Mahmut Ağanın aziz hatırasını yaşatmak amacıyla köylerine Mahmut Ağa isminin verilmesini isterler. Ancak ilgili komisyon ağa isminin verilmesini uygun görmez, askerliğini çavuş olarak yaptığını göz önüne alarak; askeri rütbe olan Mahmut Çavuş adının verilmesi kararlaştırılır. Bu hareketleriyle Mahmut Çavuş Köylüleri kadirşinaslığın en güzel örneğini vermiş olurlar. Narman’da Ermeni birliklerinin komutanı olan Mıgırdıç yıllar sonra Amerika’ya yerleşir ve 1973 yılında Los Angeles’te iki Türk diplomatını kahpece kurşunlayarak şehit eder. Bu vahşetin Milletimiz ve gelecek kuşaklar tarafından da bilinmesinin yararlı olacağı düşüncesiyle alınmıştır.

Yararlanılan kaynaklar: • 18-19 Eylül 1982 tarihli Tercüman Gazetesi • 1967 Erzurum İl Yıllığı • Her yönüyle Narman Ankara 1999 .[1]

Mahmut Ağa 1942'de vefat etti ve mahallesine defnedildi.[1] 1960 yılında Kiğani köylüleri Mahmut Ağa'nın hatırasını yaşatmak amacıyla köylerine Mahmut Ağa'nın ismini vermek istediler. Fakat ilgili komisyon ağa ismini uygun bulmadı. Mahmut Ağa askerliğini çavuş olarak yaptığı için, köye Mahmut Çavuş ismi verildi.

Kültür

TÜRK kültür gelenek ve görenekleri yaşanmaktadır. Geleneklerine sahiptirler.Akrabalık bağları oldukça güçlüdür.

Coğrafya

Erzurum iline 103 km, Narman ilçesine 7 km uzaklıktadır. Rakım 1630 m.

İklim

Mahallenin iklimi, karasal iklim etki alanı içerisindedir.

Nüfus

Yıllara göre mahalle nüfus verileri
2014 307
1997 450
1985 493

Ekonomi

Mahallenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.

Altyapı bilgileri

Mahallede ilköğretim okulu vardır. Mahallenin hem içme suyu şebekesi hem kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Mahalleye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup mahallede elektrik ve sabit telefon vardır.

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. 1 2 3 4 Sabit Akın Zaimoğlu, Oltu Şura Hükümeti, T.C. Selçuk Üniversitesi (Sosyal Bilimler Enstitüsü), Konya, 2007, sayfa 119
This article is issued from Vikipedi - version of the 9/14/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.