Uzaktan eğitim

Eğitim Bilimleri
Temel Disiplinler
Eğitsel ölçme
Eğitsel değerlendirme
Eğitim yönetimi
Eğitim psikolojisi
Gelişim psikolojisi
Öğrenme psikolojisi
Eğitim teknolojisi
Öğretim teknolojisi
Eğitim tarihi
Eğitim felsefesi
Eğitim toplum bilimi
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik
Okul psikolojisi
Uluslararası eğitim
Özel eğitim
Öğretmen eğitimi
Erken çocukluk dönemi eğitimi
İlk eğitim
Orta eğitim
Yüksek eğitim
Yetişkin eğitimi
Öğretim Alanları
Türkçe eğitimi
Okuryazarlık eğitimi
Matematik eğitimi
Doğa bilimleri eğitimi
Sosyal bilimler eğitimi
Yabancı diller eğitimi
Sanat eğitimi
Beden eğitimi
Teknoloji eğitimi
Meslek eğitimi
İşletme eğitimi

Uzaktan eğitim, fiziksel olarak öğrencilerin bulundukları yerlerde olmasını gerektirmeksizin, teknolojinin imkanlarından yararlanılarak, öğrenci ve öğretmenlerin bir internet ortamında eş zamanlı ya da eş zamanlı olmadan değişik şekillerde ders işledikleri, planlı bir öğretim şeklidir. Eğitim teknolojisi tarafından incelenen bir fenomendir ve bu alanın eğitim bilimlerine yaptığı en büyük katkıdır. Uzaktan eğitim ile öğretmenler ve öğrenciler asenkron uzaktan eğitim (kendi seçtiği zamanlarda basılı veya elektronik ortamların el değiştirmesi) veya senkron uzaktan eğitim (eş zamanlı iletişimi sağlayan teknolojiler ile etkileşim) yöntemlerinden uygun ve mümkün olanını kullanarak eğitim çalışmalarını yürütebilirler.

- Uzaktan eğitim zaman bağımsızdır. Bir birey, kendisine en uygun zamanı tercih ederek eğitimine istediği an devam edebilir. 

- Uzaktan eğitim aynı zamanda da mekandan bağımsızdır. Yani ikamet ettikleri yerlerde eğitim olanakları yetersiz olan ya da maddi sıkıntılarla eğitimlerine devam edemeyen bireyler herhangi bir yer değiştirmeye gerek duymadan, istedikleri kalitede eğitim alabilmektedirler.Uzaktan Eğitim Yaşam Boyu Öğrenmeyi Destekler.

-Uzaktan eğitimi bir açık öğretim yada örgün eğitimin yanında kullanılan ikinci sınıf öğretim sistemi olarak görmek yanlış olur. Uzaktan Eğitim, aksine gelişmiş ülkelerde kullanılan ve en yeni ölçme değerlendirme metotlarıyla uygulanan modern donanımlara sahip bir eğitim sistemidir.

Bu okullarda burslu eğitim verilebildiği gibi, tamamen öğrencinin maddi durumu ile ilişkili olarak seçilebilecek bölüm ve programlar da vardır. Türkiye'de uzaktan eğitim veren okulların hiçbirinde burslu eğitim yoktur. Fakat ABD'de yerleşik okullarda bunun örneğine rastlanılabilir.

Yurdumuzda uzaktan yüksek öğretimi temsil eden başlıca yüksek öğrenim kurumu "Anadolu Üniversitesi Açık öğretim Fakültesi'dir. Bu güzide ve köklü yüksek öğrenim kurumumuz, dünyadaki diğer örnekleri de hesaba katılınca, global anlamda en tecrübeli kitlesel uzaktan yüksek öğrenim kurumlarından birisidir.

Uzaktan Eğitimin Türkiye'deki Tarihsel Gelişimi

Türkiye'nin Uzaktan Eğitim ile Tanışması 1924 yılında John Dewey'in Öğretmen Eğitimi Raporu ile olmuştur. 1927 yılında kavramsallaşmaya başlayan Uzaktan Eğitim fikri ancak 1950 yılından sonra meyvelerini vermeye başlamıştır.

Uzaktan Eğitimin Türk Eğitim Sistemindeki gelişim sürecini üç başlık altında inceleyebiliriz;

  1. Kavramsallaşma Süreci : 1924 yılında kabul edilen Tevhid-i Tedrisat kanunu ile eğitim-öğretimde yapılan yenilikler için başvurulan uzmanlar arasında bulunan John Dewey'in öğretmen yetiştirmek konusundaki teklifi ile gündeme gelen Uzaktan eğitim daha sonra 1927 yılında okuma yazma oranının arttırılması amacıyla Muhabere Yoluyla Tedrisat adıyla uygulanmaya çalışılmıştır. 1928 yılında yapılan Yeni Türk Alfabesinin en kısa zamanda öğrenilmesinde etkisi vardır. Eğitim konusunda 1939 yılında yapılmaya başlanan Miili Eğitim Şuralarında kavramsallaşmaya başlamıştır. 1949'da yapılan 4. Milli Eğitim Şurasında demokrasi eğitimi için halkın okul dışında eğitilmesi gereği belirtilmiş ve bu sebeple Miili Eğitim Bakanlığı Teşkilatında Yaygın Eğitim için bir birim kurulması teklif edilmiştir.
  2. Mektupla Öğretim Süreci : 1950'li yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı yüksek öğretime olan talebin artması ile Mektupla Öğretim uygulaması çalışmalarına başlamıştır. Bu uygulama için önce ileri ülkelerin Mektupla Öğretim programları incelenmiştir. İlk Mektupla Öğretim uygulaması 1958-1959 eğitim-öğretim yılında Ankara dışındaki bankacılar için yapılmıştır. 1960 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından teknik konuların öğretimi ve orta dereceli meslek okulu mezunlarına yüksek öğretim imkanı sunmak amacı ile uzaktan eğitim vermeyi amaçlayan Mektupla Öğretim Merkezini İstatistik ve Yayın Müdürlüğü bünyesinde kurmuştur. 1962'de yapılan 7. Milli Eğitim Şurasında okullara çeşitli sebeplerle devam edemeyen okul çağındaki çocukların, yetişkinlerden mesleki bilgi ve kültürünü arttırmak isteyen vatandaşların, daha yüksek derecedeki mesleki ve teknik okulları dışarıdan bitirme imtihanına girmek isteyenlerin, çalıştıkları iş yerinden ayrılmadan bilgilerini arttırmak ve daha yüksek kademelere ulaşmak isteyenlerin mektupla öğretim yolu ile eğitim almaları kararlaştırılmış ve MÖM (Mektupla Öğretim Merkezi) yönetmeliği çıkarılmıştır. 1966 yılında Mektupla Öğretim Merkezi genel müdürlük haline getirilmiş ve mektupla öğretim örgün ve yaygın eğitimde başarıyla uygulanmıştır. 1974 yılında Deneme Yüksek Öğretmen Okulu'nun kurulması Mektupla Öğretim açısından önemli bir gelişmedir. Bu okulla Türkiye'de köklü bir uzaktan eğitim kurumu oluşturmak amaçlanmıştır. Deneme Yüksek Öğretmen Okuluna 1974-1975 eğitim-öğretim yılında 45.000 öğretmen adayı kayıt olmuştur. Ancak 1975 yılında uygulama eğitim materyallerinin sadece basılı yayına dayandığı gerekçesi ile akademik çevrelerce yetersiz bulunduğundan Deneme Yüksek Öğretmen Okulu uygulamalarına son verilmiştir. Yerine YAYKUR (Yaygın Yüksek Öğretim Kurumu) kurularak Deneme Yüksek Öğretmen Okulu öğrencileri bu kuruma devredilmiştir. YAYKUR, mektupla öğretim, açık yüksek öğretim, dışarıdan bitirme ve örgün yüksek öğretim programlarını kapsayan bir kurumdu. Çeşitli bölümlerde orta öğretim öğretmenliği, ilkokul öğretmenliği, teknik ve sosyal bilimler ve yabacı diller alanlarında hizmet veren YAYKUR bünyesindeki programlara danışmanlık hizmetleri ve yazılı materyallerin yanında TV, radyo yayınları ve ses bantları ile hizmet vermiştir. Ancak Milli Eğitim Temel kanunu 42 maddesi gereğince YAYKUR Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde olmadığından gelişmesi engellenmiş ve 1979 yılında çalışmalarına son verilmiştir. 1981'de yapılan 10. Milli Eğitim Şurasında yaygın eğitimin örgün eğitimi tamamlayan bir sistem olarak geliştirilmesine karar verilince 1982 yılında çıkarılan 2547 sayılı Yüksek Öğretim Yasası ile uzaktan yüksek öğretim görevi üniversitelere verilmiş ve Anadolu Üniversitesi bünyesinde Açık Öğretim Fakültesi kurulmuştur.
  3. İletişim Teknolojilerinin Kullanılma Süreci :[1][2]Uzaktan eğitimde örgüt yapıları genel olarak iki başlık altında toplanabilir:  1:Bağımsız uzaktan eğitim örgütleri a)      özel ve devlet uzaktan eğitim okulları ya da fakülteleri b)      Uzaktan eğitim üniversiteleri 2:Karışık uzaktan eğitim örgütleri a)      Uzaktan eğitim veren bağımsız fakülteler b)      Konsültasyon modeli c)       Entegre olan sistemler BAĞIMSIZ UZAKTAN EĞİTİM ÖRGÜTLERİ •       Uzaktan eğitim hizmeti sunan örgütler bağımsızdır. •       Bu kurumlarda temel ve yetişkin eğitiminden üniversite programına kadar çeşitli dersler verilir. •       Kendi yapıları hakkında kendileri karar verme yetkisine sahiptir. •       İngiltere’de bulunan Açık Üniversite ve Çin’de bulunan Açık Üniversite örnek verilebilir. Bağımsız uzaktan eğitim sisteminde iki farklı örgütlenme yapısı bulunmaktadır: •       Özel ve Devlet Uzaktan Eğitim Okulları ya da Fakülteleri •       Uzaktan Eğitim Üniversiteleri ya da Açık Üniversiteler

Kullanılan yöntemler

Radyo ve Televizyon Destekli Öğretim

Görsel ve işitsel iletişim araçları olan radyo ve televizyon hayatımıza önce iletişim aracı olarak girdi ardından ise eğitimde de yerini almaya başladı. Sürekli ilk radyo vericisi 2 Kasım 1920’de ABD’de çalışmaya başladı, bu yayından sonra düzenli yayın yapan istasyonların sayısında hızlı bir artış yaşanmıştır. İngiltere, Fransa, Sovyetler Birliği, Almanya gibi ülkeler bu gelişmeleri takip etmiştir. 1927 yılına kadar radyo yayınına başlayan Arjantin, Avustralya, İtalya, Japonya, İsviçre, İsveç gibi ülkeler arasına Türkiye de katılmış ancak radyo ile eğitim uygulamalarına çabuk başlayamamıştır.

Türkiye’de 1927 yılında başlayan radyo yayınları 1936’da bir devlet kuruluşu olan PTT’ye devredildi. Daha sonra radyo yayınları 1940’ta zoraki bağlandığı PTT’den alınarak yeni bir kuruluş olarak ortaya çıkan Basın-Yayın ve Turizm Genel Müdürlüğü’ne bağlanmış, 1964 yılında 359 sayılı TRT kanunu ile TRT’ye bağlanarak özerk bir yapıya kavuşmuştur.

Türkiye’deki radyo yayınlarına baktığımızda TRT öncesi ilk düzenli yayınların kırsal kesime yönelik olduğunu görmekteyiz. İçerdiği konular ve uzun süreli yayın olması bakımından ilk eğitsel amaçlı yayın, 1941 yılında kırsal kesime yönelik olarak yapılmış ve program “Ziraat Takvimi” adı ile yayınlanmıştır.

Uzun çalışmalar ve deneyler sonucunda, ilk düzenli televizyon 1936 yılında İngiltere’de başlamış, İngiltereyi 1939 yılında ABD ve Sovyetler Birliği, bu ülkeleride Fransa ve Almanya İzlemiştir. Televizyonla verilen eğitsel nitelikli yayınlar ABD’de 1953 yılında, İngiltere’de ise doğrudan okul programına paralel programlar olarak 1957 yılında başlamıştır. Dünyada 1940'lardan itibaren okul eğitiminde ve uzaktan öğretimde, televizyon eğitim programları, öğretim güçlendirici ve destekleyici bir unsur olarak kullanılmıştır. Örneğin 1958 yılında İtalya, Televizyon Okulu (Tele-scuola) projesi ile 5.5 milyon okur yazar olmayan birey sayısını 1960 ta 2 milyona düşürmüştür. Türkiyede ise bu tür projeler için öneri ve teşebbüslerde bulunulmuş ancak beklenen verime ve başarıya ulaşamamıştır.

MEB Film radyo televizyon ile Eğitim Merkezi tarafından hazırlanan ve 1968 de TRT stüdyolarından 15 günde bir yayınlanan on beşer dakikalık programlar, eğitimle ilgili ilk televizyon yayınlarıdır. Bu programlar 1970 yılında “Okul Televizyonu” adı altında haftada on beşer dakikalık iki program şeklinde geliştirilerek yayınlanmıştır.

İnternet destekli öğretim

İnternet destekli öğretim, uzaktan eğitimin bir çeşidi olup, ders materyalinin öğrenciye aktarılmasında internet teknolojilerinin kullanıldığı en yeni öğretim sistemidir. Bu öğretim sisteminde, öğretim üyesi ile öğrenciler arasında bir iletişim yolu kurulur. Öğretim üyesi bir uçta ders verirken, öğrenciler iletişim yolunun imkanlarına bağlı olarak evlerinden, farklı binalardan, farklı şehirlerden ve hatta farklı ülkelerden internet üzerinden sisteme katılabilirler; yer ve zaman bağımlılığı bulunmamaktadır.

İDÖ televizyon, kitap ve bu gibi araçları kullanan uzaktan öğretim modellerinden farklıdır. Örneğin televizyon programını kaçırmanız gibi bir sorun yoktur. Sadece kitabı araç olarak kullanan sistemlerde olduğu gibi, öğrencilerin sınav zamanına kadar öğrenciliklerini hatırlamama gibi bir durum da söz konusu değildir.

Uzaktan Eğitimin Avantajları

Öğrencilerde Aranan Yetenekler

Eğitimcide Aranan Yetenekler

Bu yetenekler çeşitli testlerle ölçülebilir. Uzaktan eğitim ortamında öğretmen, öğrenci olmaktan çok öğrencinin kendi kendine öğrenmesini sağlayacak ortamın profesyonel düzenleyicisi, öğrencinin gerektiğinde başvuracağı danışmandır.

Uzaktan Eğitimde Sınavlar Nasıl Yapılmaktadır?

Uzaktan Eğitim programlarında vize sınavları İnternet üzerinden yapılmaktadır. Dönem sonu final sınavları ise belirtilen yerlerde gözetmenler eşliğinde gerçekleşir. Ayrıca bazı üniversitelerde her iki sınav vize ve final olmak üzere belirtilen yerlerde gözetmenler eşliğinde yapılmaktadır.

Ayrıca bakınız

[3]

  1. İşman, Aytekin (Nisan 2011). Uzaktan Eğitim (Nisan 2011 bas.). Ankara: Pegem Akademi Yayıncılık. s. 106. ISBN 9789758792825. http://www.pegem.net/kitabevi/10323-Uzaktan-Egitim-kitabi.aspx.
  2. uzaktan eğitim ders kitabı Aytekin İşman
  3. Aziz Aysel, (1982) Radyo ve Televizyonla Eğitim, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi EFAM Yayınları, Sevinç Matbaası, Ankara.
This article is issued from Vikipedi - version of the 1/8/2017. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.