Adana Görüşmesi

Koordinatlar: 36°58′33.5″K 35°03′43.70″D / 36.975972°K 35.062139°D / 36.975972; 35.062139

Mersin Görüşmesi sırasında (soldan sağa) Fevzi Çakmak, Winston Churchill, İsmet İnönü ve Şükrü Saracoğlu.
Görüşmenin yapıldığı Yenice Tren İstasyonu

Mersin Görüşmesi (ya da Mersin Buluşması), II. Dünya Savaşı sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile Britanya Başbakanı Winston Churchill arasında 30-31 Ocak 1943 tarihlerinde Mersin'in Tarsus ilçesi yakınlarındaki Yenice tren istasyonunda yapılan görüşme. Görüşme sonunda Türkiye Müttefiklere yakınlaşmakla birlikte savaşa girmeyi kabul etmemiştir.

Arka Plan

Mersin Görüşmesi, savaşın Almanya aleyhine döndüğü bir sırada yapıldı; 1943 yılında Mihver Devletleri savunmaya geçmek zorunda kalırken, müttefikler ise taarruza yönelmeye başlamıştı. O zamana değin Müttefikler, Almanya'nın Ortadoğu'ya inmesini engelleyen bir güç olarak kabul ettikleri Türkiye'nin savaş dışı kalmasını yeterli görüyorlardı.

Ancak, 1942 sonlarında Alman ordularının Stalingrad Savaşı’nı kaybetmesi sonucu Avrupa'da ikinci bir cephe açılması gündeme gelmişti.[1] Churchill bu cepheyi Türkiye'nin katılmasıyla Balkanlar'da açmayı düşünüyordu. Ayrıca Balkanlar'daki Britanya-Türk orduları sayesinde savaş sonrasında Sovyet yayılmasını dizginlemek amacındaydı. Türkiye ise Sovyet yayılmasından çekiniyor, bu nedenle en azından ordusunun yıpranmaması için savaşa girmek istemiyordu.

12-24 Ocak 1943'te yapılan Kazablanka Konferansı'nda ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt, Churchill'in Yunanistan, Oniki Ada, Balkan Planı ile Türkiye’nin savaşa ortak edilmesini onaylamamakla birlikte, Britanya'nın Türkiye'yle ilgilenmesini, Türkiye'ye askeri yardım yapılmasını benimsedi.

Görüşme

Churchill'in girişimi üzerine 30 Ocak 1943'te İnönü ve Churchill Mersin'de gizlice buluştular. Görüşmenin nerede yapılacağı ayrı bir tartışma konusu olmuştu. Görüşmeden kısa süre önce Almanya'nın Türkiye büyükelçisi Franz von Papen'e Ankara'da bir suikast girişiminde bulunulduğundan, görüşmenin Kıbrıs’ta yapılması veya ülke içerisinde bir trende yapılması planlandı. Daha sonra Mersin'de gizli olarak bir trende yapılması için Churchill ile mutabık kalındı.[2]

Görüşmelere İsmet İnönü’nün yanında; Başbakan Şükrü Saracoğlu, Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, Dışişleri Bakanı Numan Menemencioğlu, Ortaelçi Feridun Cemal Erkin, Genelkurmay Hava Müşaviri Hv. Plt. Tuğg. Şefik Çakmak, Gnkur. Hrk. Ş. Md. Albay Fasih Kayabalı katıldı. M. Winston Churchill görüşmelere aralarında Britanya Genelkurmay Başkanı Sir Alan Brooke'un da olduğu en üst askeri ve siyasi erkanın dahil olduğu kalabalık bir heyetle katılmıştı.

1943 başlarında İtalyanlar Ege Denizi'ndeki On İki Ada'da, Almanlar Balkanlar'da, İngilizler ise Suriye, Irak ve Kıbrıs'ta bulunmaktaydı. Türkiye ise Müttefikler ile Mihver Devletleri arasında geniş bir toprak parçası ile set durumundaydı. Kazablanka'dan büyük ümitlerle gelen Churchill’e göre; İtalya açılacak geniş kapsamlı bir saldırı ile yenilecek ve savaş dışı kalacaktı. Balkanlarda yalnız kalan Almanya’ya karşı kuzeyden Sovyetler Birliği taarruz edecek, müttefiklere Türkiye'nin katılması ile güneyden açılacak güçlü bir cephe ile taarruz edilirse, Alman yenilgisi kolaylaşacaktı.

İsmet İnönü bu durum karşısında iki husus üzerinde durmuştu. Bunlardan birincisi Almanya'nın yenilmesi ile Sovyetler Birliği'nin Avrupa'daki en güçlü devlet haline gelerek, hakim güç olması ve bu durumun Türkiye açısından yeni sıkıntılara neden olma ihtimali. İkincisi ise donanım olarak yetersiz olan Türk ordusunun savaşacak duruma gelmesi için modernizasyonunun tamamlanması gerektiğiydi.

Mersin'de Sovyet tehdidi ile Türkiye'yi korkutacakken, Türk heyetinin tehlikeleri çok daha yalın ve açık bir şekilde Churchill’e aktarması, Churchill’in Türk heyetini yatıştırma çabasına dönüşmüştü. Britanya ve Sovyetlerin ortak garantilerini gösterdi. Savaştan sonra kurulacak bir uluslararası örgütün böyle bir tehlikeyi ortadan kaldıracağını belirterek Sovyet yayılmasına karşı çıkılacağı konusunda güvence verdi.

Türk tarafı ise sözde kalabilecek güvenceler yerine sağlam bir güvence istedi. Esasen olası bir savaşta Türkiye’nin oldukça zayıf olan sanayii kısa sürede büyük zararlara uğrayabilir, özellikle İstanbul’un ahşap yapı ağırlıklı olması nedeniyle büyük zayiat görmesi kaçınılmazdı. Diğer taraftan, Türkiye’nin katılacağı bir savaşta henüz oturmakta olan cumhuriyet rejimi ile Misak-ı millî sınırlarının tehlikeye girme riski bulunmaktaydı.

Bu görüşmelere “Sağırlar Diyaloğu” da denmişti. Çünkü Churchill ve İnönü taban tabana zıt fikirlerde görüşmelere katılmışlar, görüşme sonunda her iki taraf amacına ulaştığı izlenimi ile ayrılmıştı. Oysa daha sonra ortaya çıkan tablo özellikle Winston Churchill’in istediğini alamadığı gerçeğini göstermiştir. Ayrıca savaş sonrası yaşanacak gelişmeler Churchill'i, Türkiye'nin Sovyetler Birliği'yle ilgli kaygılarını gidermek için söylediklerinde haksız çıkaracaktı.

Türkiye, karşılanması imkansız şartlar ile Britanya’yı oyaladı. Bulunduğu konum itibariyle tarafsız kalmasının daha yararlı olacağı politikası, 1945 yılı Şubat ayına kadar korundu.

Sonuçları

Dünya basınında ve yerel basında büyük yankı yapan görüşme, Türk-Britanya ilişkilerinde olumlu bir gelişme olmakla birlikte, Churchill'in görüşme sonrasındaki umutlarına karşın Türkiye'nin savaşa katılması sağlanamadı. Gizli görüşmeden Almanya'nın haberdar olması, bu ülkeyle olan ilişkileri bozdu. Gene Churchill'in girişimiyle Türk-Sovyet ilişkilerinde yüzeysel bir düzelme sağlandı. Ancak bu toplantı, uzun vadede, Türkiye'nin savaş sonrası ittifaklarının biçimlenmesinde bir ön adım niteliği kazandı.

Kaynakça

  1. Yalçın, Osman (2011). "İkinci Dünya Savaşında İsmet İnönü ve Churchill Arasında Yapılan Adana Görüşmesi". Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi. http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/45/1659/17722.pdf. Erişim tarihi: 29 Eylül 2014.
  2. İzzet Öztoprak, "İkinci Dünya Savaşı Döneminde Adana Görüşmelerinin Askeri Yönü" Altıncı Askeri Tarih Semineri Bildirileri I İkinci Dünya Harbi ve Türkiye, Genelkurmay Basımevi, 1997

Dış Bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 8/26/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.