Alternatif tıp
Alternatif tıp; Tedavi yaptığı ileri sürülen; ancak bu etkileri bilimsel metotlarla kanıtlanamayan geleneksel veya güncel tıbbi uygulamalara verilen isimdir.
Tamamlayıcı tıp; Çağdaş tıp bilimince hastalık sebeplerini önlemede somut verileri olmadığı veya kanıtlanmış bir tedavi yöntemi olmadığı halde hasta isteğiyle çağdaş tıp tedavilerinin yanında onlara destekleyici olarak hastanın rahatlaması, bağışıklık sisteminin güçlenmesi, psikolojisinin düzelmesi gibi amaçlarla uygulanabilen alternatif tıp yöntemleridir.
Geleneksel tıp; Eski hekimlerin kendi zamanlarındaki tıp anlayışı ve birikimleri ile işe yarayabileceğini umduğu veya öğrendiği bitkiler, macunlar, sular, sargı, yakma ve diğer yöntemlerle hastasını tedavi etme uygulamalarına verilen isimdir.
Modern tıp; Kanıta dayalı, karşılaştırmalı ve modern bilimsel metotlarla hastalar için faydalı olduğu görülen ve bu yararı ölçümlenebilen tıp yöntemlerini kapsar. İnsanlığın bilgisi arttıkça ve yeni teşhis araçları (mikroskop, radyografi, manyetik rezonans, tomografi, elektron mikroskobisi, biopsi, kan dışkı idrar tahlilleri vb) bulundukça hastalıklar ve bu hastalıkların tedavisinde kullanılan yöntemler daha kapsamlı olarak geliştirildi. Hastaya bir herhangi bir bitki yaprağı vermek yerine, fayda sağlayan etken madde damıtılıp ilaç haline getirildi. Etken maddelerin insan dokularında nasıl iyileşme yarattığı öğrenilerek, kimyasal yapısı farklı, daha az yan etkisi olan ilaçlar sentezlendi.
Tarihçe ve yönelme sebepleri
Sentetik ilaçlarla meydana gelebilen yan etkilerin yol açtığı ciddi sağlık sorunları, bazı kronik rahatsızlıkların kesin sonuç alıcı tedavisinin olmayışı ya da hasta için uzun, rahatsızlık verici oluşu ve getirdiği ekonomik yük, kökü 1960'lı yıllara kadar giden alternatif arayışları ve doğala dönüş söylemleri alternatif tıp uygulamalarının popüler hale gelmesine katkıda bulunmuştur.
Alternatif tıp'a yönelten bazı motive edici faktörler şöyle sıralanır:
Sosyal ve kültürel nedenler
- Halkın genelinde bilimsel literatürü anlama seviyesinin düşüklüğü,
- New Age mistisizmiyle ilişkili olarak artan bilim karşıtlığı,
- Sosyal çözümsüzlüklerin karşılığı olarak komplo teorilerine inanmak,
- Bilimsel biyomedikal metodlardan hoşnutsuzluk.
Psikolojik nedenler
- Plasebo etkisi
- İnanma isteği
- Öz güveni koruma ve toplumsal uyum adına kendi kendini olumlayan ön yargılar
Genel bilgi, yaklaşımlar / argümanlar
Farmakoloji (ilaç bilimi), doğada halihazırda bulunan maddelerin içindeki etken maddeleri damıtarak veya onları sentezleyerek elde edilen maddelerle ilaçlar yapar. Alternatif tıpta bu maddeleri içeren bitkiler ham olarak, (bitki çayları, macun, lapa vs) kullanılır. Bir bitki yaprağının içinde etken maddeye ilaveten daha birçok madde bulunur. Bu "diğer maddeler" in farmakolojik ve farmasötik etkileri incelenmediği için çağdaş tıpta çay karışımları ve benzeri doğal karışımlar kullanılmaz. Bu açıdan birçok hekim alternatif tıp uygulamalarını güvenilir bulmaz.
Çağdaş Tıp, sürekli gelişen ve yeni şeyler eklenen, sonuçları ölçümlenebilen bir alandır. Kesin delillerin olmadığı durumlarda Çağdaş Tıp hastaya zarar vermeme adına çekingen kalabilir. Modern tıpta güvenilirliği tamamen ispatlanmamış, muhteviyatı belirsiz, farmakolojik özellikleri ve kullanım yerleri aydınlanmamış, kontrollü deneylerle güvenilirliği ve etki derecesi belirlenmemiş yöntemler kullanılmaz, bu yöntemleri kullananlar şarlatan olarak nitelendirilir.
Bitkiler; Besin değeri olan bitkiler; İnsan vücudunun sağlıklı kalabilmesi için kendine gereken tüm besin maddelerini yeterli ve dengeli biçimde alıyor olması gerekir. Buna dengeli beslenme denir. İnsan vücuduna gereken maddelerin tamamı doğada bulunur. Sebze, meyve, et, balık, çeşitli otlar, kaynak suları, tuzlar ve mineraller (oligo elementler). Bunun dışında aromatik bitkiler ve tıbbi bitkiler gibi bitkiler bulunur. Bitki kökenli ilaçlar tıbbi bitkilerden veya bunların laboratuvar ortamında sentezlenmesinden yapılır. Bu bitkilerin tıbbi gözetim olmadan tüketilmesi kullanan kişilere doza ve diğer ilaçlarla birlikte kullanılması durumunda aditif etkiye bağlı zararlar verebilir. Ayrıca İçeriği insan sağlığını doğrudan olumsuz yönde etkileyebilecek uyuşturucu veya zehir özelliği olan bitkiler de doğada bulunabilir.
Modern tıpta fizik tedavi ve fizyoterapi olarak yer edinen Masaj, çeşitli maddelerin buharları, sıcak su terapileri, spa gibi uygulamalar vücudu rahatlatır, dinlendirir, kireçlenme olan alanları hareketlendirir. Düzenli spor yapmak da insan sağlığına olumlu katkıda bulunur.
Bağışıklık sistemi, bulaşıcı hastalıklar, tümör ve kanser gibi mücadele eden bir sistemdir. Stres, yorgunluk, kötü beslenme (malnütrisyon), radyasyon, radyoterapi, kemoterapi, bazı viral enfeksiyonlar (örn. AIDS), diabet gibi durumlarda bağışıklık sistemi zayıflar. Bu sistemin kişinin kendi vücut veya organlarına yönelmesi kişide otoimmün hastalıkların ortaya çıkmasına neden olur. Çağdaş tıpta bazı uygulamalar kişinin bağışıklık sistemini güçlendirme amacıyla yapılır. Beslenme eksikliklerinin araştırılması ve giderilmesi, istirahat, diyet ve bazı ilaçlar bu amaçla verilir. Birçok alternatif tıp yöntemi, insanların psikolojisi ve bağışıklık sistemlerini kuvvetlendirerek hastalıklarla mücadele edilmesini sağlama iddiasındadır.
Bağışıklık sistemi, vücudun kendi kendine korunma ve tedavi mekanizmasıdır. İyi beslenen, temiz hava alan, fiziki ve mental açıdan zinde, stres altında kalmayan insanların bağışıklık sistemi daha güçlüdür. Stres, ağır enfeksiyonlar, hareketsizlik, kaygı, endişe, üzüntü, ağır depresyonlar, şizofreni, AIDS, diyabet, kirli hava, ağır çalışma koşulları, partiküler sanayi tozları (silika, asbest, kömür tozu) bağışıklık sistemini zorlar ve bu sistem (bağışıklık sistemi) vücudu yeteri kadar koruyamaz. Fırsatçı organizmalar (mantar, herpes simplex, zona) veya normalde insan vücudunda bulunan ve zarar vermeyen diğer mikroorganizmalar atağa geçer ve sağlık olumsuz etkilenir.
Alternatif tıp, iyileşme için dışarıdan alınan bir madde, bitki, çekirdek vb. değil ancak iyileşme için asıl mücadeleyi verecek olan bağışıklık sisteminin doğal besinler ve yardımcı işlemlerle uyarılması ve desteklenmesidir.
Kötüye kullanım ve tamamlayıcı uygulamalar; Alternatif tıbbın, abartılı sunumu (şarlatanlık) denetimsizlik, test edilebilirlik ve ölçümlenemez yapısı dolayısıyla kötüye kullanımı veya istenmediği halde asıl tedaviyi geciktireceği gibi çekinceler, bu uygulamaların çağdaş tıbba karşı bir "Alternatif" olarak değil destekleyici ve tamamlayıcı (Complementary Medicine) olarak tanımlanması ve öğretilmesi arayışlarını ortaya çıkarmıştır.
Kısıtlılık ve sakıncalar
Alternatif tıp uygulamalarının selektif, denetimli, test edilebilir ve ölçümlenebilir olmayışı sonuçlarıyla ilgili kötüye kullanım, abartı ve şarlatanlık gibi endişelerin ortaya çıkmasına neden olur. Hastaların inanç ve umutlarını para ve itibar kazanma amacıyla sömüren, kimi doktor unvanlı ve bilim dilini kullanan, ancak her hastalığa mutlaka kendi ürünleri ile ilgili tedaviler öneren geniş bir ticari yapı bu endişeleri desteklemektedir.
Bir diğer endişe kaynağı uygulayıcıların sahip olduğu eğitim, bilgi düzeyleri ve deneyim yeterlilikleridir. Hastalıkların sebebi (etiyoloji) ve tedavi yöntemleri, bu yöntemlerin üstünlükleri, yeterlilikleri veya yetersizlikleri konusunda eğitimli olmayan kişilerin hastalara doğru tedaviler ve öneriler sunması imkansızdır. Bazı ülkelerde alternatif tıp eğitimi tıp fakültelerinde bir tıp branşı olarak verilmekte, öğrencilerin bu yöntemlerle ilgili bilgi sahibi olması sağlanmaktadır.
İlaç Etkileşimleri
Bitkisel ve hayvansal kaynaklı her doğal ürünün mutlak surette olumlu etkide bulunacağı şeklinde halk arasında yaygın olan görüşün tümüyle doğru olmadığı, bitkilerin içeriğindeki kimi maddelerin hastalığa olumsuz etkide bulunabildiği, ilaçlarla etkileşime girerek zarar verebileceği de belirtilmektedir. Bitkinin doğrudan toksik etkileri, alerjik reaksiyonlar, kontaminasyona bağlı etkiler, ilaç ve diğer bitkilerle olan etkileşimlerlerinin iyi bilinmesi gerekmektedir.
Etkileri laboratuvar ortamında araştırılmadığında kullanılan bitkilerin insan sağlığına ciddi zarar verebileceğine ilişkin örneklerden birisi "Aristolochia fangchi" denilen bitkiyi içeren kilo kaybettirici bitkisel bir ürünün 43 hastada son evrede böbrek hastalığına yol açtığı, karsinojen olduğu, sarımsak (garlic), Mabedağacı (Gingko biloba) ve ginsengin ameliyat boyunca kanama riskini arttırabildiği tespit edilmiştir.
Uygulamalar / Bazı alternatif tıp yöntemleri
Tarihi / Kadim Yöntemler
- Ayurveda
- Akupunktur
- Geleneksel Anadolu Halk Hekimliği
- Geleneksel Çin Tıbbı
- Bitkisel tıp (Herbalism, fitoterapi)
- Hipertermi
- Siddha
- Unani
- Geleneksel Moğol Tıbbı
- Çigong
- Tui Na
- Yoga
- Hacamat
- Sülük Tedavisi
Güncel yöntemler
- Ortomoleküler tıp
- Ozon terapisi (Oksijen terapisi, Oksijenasyon terapisi, Oksihemoterapi, Hidrojen peroksit terapisi)
- Detoksifikasyon terapisi
- Aromaterapi
- Şelasyon terapisi
- Homeopati
- Kiropraktik
- Osteopati
- Diyet takviyesi
- Masaj
- Reiki (Biyoenerji (parapsikoloji), Terapötik Dokunuş)
- Johrei
- Manyetik Terapi
- Ses Enerjisi Terapisi
- Işık Terapisi
- Aleksandr Tekniği
- Refleksoloji
- Feldenkrais Metodu
- Craniosakral Terapi
- Rolfing
- Nöral Terapi
- Hipnoz
- Hipertermi (Beden ısıtma.)
- Hidrazyne Sülfat
- Buğday şırası
Tartışmalar
Alternatif tıp uygulamaları yoğun tartışmalara konu olmuştur. Alternatif tıp terimi konvansiyonel, bilimsel ve kurumsal tıp dışındaki tüm uygulamaları içeren bir başlık olmakla birlikte uygulamaların genişliği ve çeşitliliği söz konusu uygulamaların ayrı ayrı değerlendirme ve araştırılmasını gerektirmektedir. Bunlardan örneğin Akupunktur gibi bazı uygulamaların etkinliği ve bazı hastalıklarda uygulanabilirliği tıp çevrelerince kabul görmeye başlamıştır.
Alternatif tıbbı destekleyenler
Alternatif tıbbın savunucuları spesifik alternatif tedavilerin çok geniş alanlarda tedavi edici etkilerinin olduğunu kabul etmektedirler. Bu terapilerin bazılarında Plasebo etkisinin olma ihtimalini kabul etseler bile bunun terapinin geçerliliğini tümüyle yok etmediğini belirtmektedirler. Buna mukabil bu terapilerin konvansiyonel tıbbi tedavilerin yerini almasına karşı güçlü bir itiraz da bulunmakta ve alternatif tedavilerin ancak konvansiyonel tıp yöntemleriyle birlikte ve tamamlayıcı olarak kullanılması gerektiği öne sürülmektedir. Bazı tamamlayıcı terapilerin acıyı azaltma ve hastanın ruh halini düzeltmekte yardımcı olduğu da ifade edilmektedir.
Alternatif tıp tekniklerinin kanser tedavisi üzerinde etkileri bulunamadığı bilimsel makalelerde ifade edilirken, bazı araştırmacılar hastaların psikosomatik olarak tedavilerinin hızlandığına dair sonuçlar bulunduğunu ifade etmişlerdir.
Alternatif tıp çevreleri arasında alternatif tıbbı modern kurumsal tıbbın tamamlayıcısı (complementary) olarak görenler olduğu gibi konservatif tıbba karşı pek çok yönden benimsenebilecek tek seçenek olarak görenler de bulunmaktadır. Konuya bu şekilde yaklaşan kimi çevreler çağdaş batı tıbbının karlılık esasıyla hareket eden büyük bir endüstri haline geldiğini, (Ivan Illich), doğal ve zararsız yöntemlerle hastayı iyileştirmek yerine onu birtakım zararlı yan etkileri bulunan ilaçların üzerinde test edildiği kobaylar gibi görüldüğü bir yapı olarak görmektedirler. Onlara göre çağdaş tıp "olgular" yerine "görüşlerin" hakim olduğu, bilimselliğin bir tür ruhbanlık biçimi gibi halka yönelik totaliter bir dayatmanın aracı haline getirildiği bir alandır. Çağdaş tıp bir süre önce bilimsel ve faydalı diye kabul ettiği bazı şeylerin daha sonra zararlı olduğunu söyleyebilmektedir. Bunların bazı örnekleri;
- Yumurtanın yüksek kolestrole neden olan kötü bir yiyecek olduğu söylenirken son araştırmalarda tersinin doğru olduğu savunulmaya başlanmıştır.
- Margarinin tereyağından daha sağlıklı olduğu önceden savunulurken araştırmalar artık aksinin doğru olduğunu ileri sürmektedir.
- Daha önce bebeklerin doğal mamalarla beslenmesinin anne sütünden daha iyi olduğu düşünülürken artık belirli bir süreçte anne sütüyle beslenmenin çok önemli olduğu kabul edilmeye başlanmıştır.
Ayrıca konservatif tıbbın hem uzun vadeli hem de aşırı masraflı oluşu, sentetik ilaçların değişken yan etkilerinin oluşu vs. sebepler de bu çevreler tarafından alternatif tıp yöntemlerini seçmenin gerekçelerini oluşturmaktadır. Yerli kabilelerde bazılarının olumlu etkileri fitoterapi uzmanlarınca da tespit edilen bitkisel kök, yaprak vs. kullanımları, akupunktur gibi geleneksel bazı tedavi yöntemlerinin kimi rahatsızlıklarda konservatif tıbba karşı ciddi bir seçenek olarak kullanılması yine bu çevreler tarafından örnek gösterilen olaylardan bazılarıdır.
Doğal tedavi biçimlerinin Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu (Food and Drug Administration-FDA) tarafından kabul görmemesinin sebepleri arasında doğal tedavilerin "ilaç" (drug) olarak sınıflandırılabilmesi için 800 milyon dolarlık testlerden geçmesi gerektiği ancak bu testlerden geçse bile patenti alınamadığı için şirketlerin yeni bir ilaç olarak patent alamayacakları, dolayısıyla da kar edemeyecekleri bu tedavi biçimlerini desteklemedikleri ve bu sebeple insanların doğal tedavilerden yararlanabilecekleri bir sistemin yaygınlaştırılmadığı gibi eleştiriler de yapılmaktadır.
Alternatif tıbbı tümüyle destekleyenler; Daha çok çağdaş bilimsel paradigma ve uygulamalara eleştirel yaklaşan, çevreci ve spiritüel eğilim taşıyan çevrelerce temsil edilmektedir. Bu yaklaşımda çağdaş tıbbın gerçekliğe ilişkin biricik, değişmez bir paradigma olmadığı, olsa olsa diğer paradigmalardan biri olduğu iddiasıyla alternatif tıp uygulamalarının insanı fizik-psişik-ruhsal boyutlarıyla, bütüncül bir yaklaşımla değerlendirdiğini, kişiyi konvansiyonel tıbbın yan etkilerine maruz kalmaktan koruduğu gibi tam bir sağaltım sağladığı iddia edilmektedir.
Alternatif tıbbı kısmen kabul edenler
Bu gruba giren bilim içi ve dışı çevreler alternatif tıbba tümüyle karşı çıkanlardan daha geniş bir grubu oluşturmaktadır. Alternatif tıbbın konvansiyonel tıbba bir "Alternatif" oluşturmadığını, ancak tedavi işlemleri sırasında ortaya çıkabilecek bazı yan etkileri ortadan kaldırabildiği, hasta psikolojisine olumlu etki yapması gibi gerekçelerle ve ancak "tamamlayıcı" olduğu ve bilimsel olarak zararlı olduğu ortaya konulmadığı ölçüde destek vermektedirler. Alternatif tıbba yeterli araştırmalar yapmadan tümüyle karşı çıkmayı bilimsel etik açısından doğru bulmayan bu çevreler her iki alanın faydalı öğelerini bir araya getirerek bütünleyici (integrative) tedaviler gerçekleştirilebileceğini iddia etmektedirler.
Alternatif tıbba karşı çıkanların eleştirileri
İnsan sağlığını korumak ve onu optimum seviyede tutmak hekimlerin ilk ve en önemli amacıdır. Denenmemiş veya muhteviyatı bilinmeyen maddeleri insan üzerinde uygulamak insan haklarına aykırıdır.
"Alternatif tıp" adı altındaki terapi türlerinin bilimsel bakımdan desteklenmesi ve hatta test edilmesi dışında kullanılmasına karşı olanlar da vardır. Bu yönde görüş bildiren eleştirmenler alternatif tıp uygulayıcılarının bir tıp derecesine sahip veya lisanslı doktor olmadığını ve uzmanlıklarını gösterecek herhangi bir kabul edilebilir geçerli bir ölçüt olmadığını da ifade etmektedirler.
Alternatif tıp yöntemleri bilimsel kanıt eksikliği, uygulayıcılarının yeterliliğine dair herhangi bir sertifikasyonun olmayışı, hastalara gereksiz ümit vererek yaygın tıp uygulamalarından uzaklaştırma gibi riskler üretmesi dolayısıyla eleştirilir. Bu çevreler alternatif tıp adı altında insanların hatalı, hatta tehlikeli uygulamalara maruz bırakıldıklarını, bilimsel bilgi, eğitim, tedavi uygulama ehliyeti olmayan kişilerin hasta ve yakınlarını sömürdüklerini, çağdaş tıbbın iyileştirmekte başarısız olduğu rahatsızlıkların alternatif tıp adı altındaki uygulamalarla da iyileştirilemediğini ifade etmektedirler.
Bilimin bilim adamlarının çalışmaları ve evrensel birikimle ilerlediğini, bir zamanlar tedavisi olmayan rahatsızlıkların yapılan araştırmalarla elde edilen ilaç ve cerrahi işlemlerle tedavi edilebildiğine dikkati çeken söz konusu çevreler, alternatif tıbbın bilimin gelişmediği zamanlara ait işlemler olduğunu, günümüz için batıl inanç ve hurafeden öteye geçmediğini iddia etmektedirler.
Güvenlik endişeleri; Bazı eleştirmenler konvansiyonel tıbbın gereksizliğine inanıldığından başvurulan alternatif tıbbi yöntemlerle konulan yanlış teşhis veya uygulamalarla kişilerin acı çekebildiği hatta ölebildiğini ileri sürmektedirler. Alternatif tıp eleştirmenlerine göre kişiler sağlıklarına yönelik kullanılacak teknikleri seçmekte özgür olmaları gerekir ancak kullanılacak yöntemin etkinliğili ve güvenilirliği konusunda bilgilendirilmeleri de gerekmektedir.
Bilimsel kanıt eksikliği; Alternatif tıp eleştirmenleri alternatif tıp sözcülerinin sıklıkla alıntı yaptıkları çalışmaların kimler tarafından kontrol edildiği, çifte kör (double blind) metodunun ve standart süreçten geçen hakemli (peer-reviewed) deneylerden ne ölçüde geçirildiğini sorgulamaktadırlar. Onlara göre pek çok alternatif tıp formunun konvansiyonel tıp (çağdaş, yasal, bilimsel kökenli uygulamaları) tarafından reddedilişinin gerekçesi, konvansiyonel ilaçların pazara sürülmeden önce bilimsel araştırmalardan geçirilmesine karşılık alternatif tıp tedavilerin etkinliğinin çifte kör randomize kontrollü araştırmalarca kanıtlanmayışıdır. Bazı alternatif tıp uygulamalarının etkisiz olduğuna ilişkin kanıtlar olduğu da öne sürülmüştür. Örneğin ABD'nin Ohio devlet üniversitesinde Dr.Janice Kiecolt-Glaser ve ekibinin araştırmaları Aromaterapi'nin etkisiz olduğunu göstermiştir.
Rastgele kontrollü çalışmaların yalnızca akupunktur, bazı bitkisel ilaçlar ve bazı el terapileri için yeterince güçlü olduğu pek çok alternatif tedavinin güvenilirlik ve etkinliğinin bilimsel araştırmalarla desteklenmediği ifade edilmektedir.
Ayrıca bakınız
Kullanılan Kaynaklar
- Dr.Özlem Şarışen-Dr.Deniz Çalışkan, STED, 2005, Cilt:14, S:8, ss:185-187
- Kevin Trudeau, Natural Cures-They Don't Want You To Know About, Alliance Publishing, 2004
- Alternative medicine/Wikipedia
- Aromatherapy May Improve Mood But Will Not Make You Better Araştırmanın alındığı kaynak: "Olfactory influences on mood and autonomic, endocrine, and immune function." Janice K. Kiecolt-Glaser, Jennifer E. Graham, William B. Malarkey, Kyle Porter, Stanley Lemeshow and Ronald Glaser. Psychoneuroendocrinology Volume 33, Issue 3, April 2008, Pages 328-339
Yayınlar
- Prof.Dr. Turhan Baytop, Türkiye'de Bitkilerle Tedavi, I.U Eczacılık Fak.,1984,İstanbul
- Dr. Hüseyin Nazlıkul, Dr. E. Hakan Eraltan, Akupunktur Tamamlayıcı Tıp
- Dr.Andrew Stanway, Alternatif Tıp El Kitabı, İnsan Yayınları, 1999
- Maria Treben "Tanrı'nın Eczanesinden Sağlık", Anahtar Kitaplar Yay., Çev.: N.Eröztürk, 1994
- Earl Mindell, Tamamlayıcıların Kutsal Kitabı, Ruh ve Vücut Sağlığınız İçin En İyi 100 Tamamlayıcı, çev. Şule Gürmen, Prestij Yayınları, 2006
- Levent Özşar,Akupresör Ya Da İğnesiz Akupunktur, Biblos Yayınları, 2006
- Hakan Yalman, Altenatif Tıp Yöntemleri, İnsan Yayınları, 2004
Dış bağlantılar
- "Complementary and Alternative Medicine." MedlinePlus (İngilizce)
- National Center for Complementary and Alternative Medicine. ABD. (İngilizce)