Glutamik asit
Glutamik asit | |
---|---|
Sodyum 2-Aminopentandioat L-Glutamik asit (sol) D-Glutamik asit (sağ) | |
Tanımlayıcılar | |
CAS numarası | 142-47-2 |
PubChem | 85314 |
EC-numarası | 205-538-1 |
SMILES |
|
InChI |
|
ChemSpider | 76943 |
Özellikler | |
Molekül formülü | C5H9NO4 |
Molar kütle | 169,111 g·mol−1 |
Görünüm | Beyaz, kiristal toz halinde |
Yoğunluk | 1,54 g·cm−3 (20 °C) |
Erime noktası |
232 °C, 505 K, 450 °F |
Kaynama noktası |
205 °C' de parçalanır. |
Çözünürlük (su içinde) | Suda kötü çözülür:(11,1 g·l−1i 25 °C'ta) |
Tehlikeler | |
AB İndeksi | Belirtilmemiş |
Belirtilmiş yerler dışında verilmiş olan veriler, standart haldedir. (25 °C, 100 kPa) | |
Bilgikutusu kaynakları |
Sodyum glutamat veya MSG olarak da bilinen monosodyum glutamat; doğal olarak en fazla ortaya çıkan nonesansiyel amino asitlerden biri olan glutamik asidin sodyum tuzu.[1] A.B.D.Gıda ve İlaç Dairesi MSG'yi Genellikle Güvenli Kabul Edilir (GRAS) olarak sınıflandırırken Avrupa Birliği de gıda katkı maddesi olarak sınıflandırmıştır. MSG'nin HS kodu 29224220 olup E numarası E621'dir.[2] MSG glutamatı, diğer gıdalardaki umami tadınının aynısını vermektedir. Kimyasal olarak her ikisi de aynıdır.[3] Endüstriyel gıda üreticileri, diğer tatların genel algısını dengelediği, harmanladığı ve birleştirdiği için MSG’yi aroma artırıcı olarak pazarlamakta ve kullanmaktadır.[4][5] Monosodyum glutamatın ticari adları arasında AJI-NO-MOTO®, Vetsin ve Ac'cent bulunmaktadır.
Diğer birçok amino asitte olduğu gibi bu amino asitinde hem L- hemde D- isomeri vardır. Aber aktiv olan diğer bir değişle doğada var olan isomeri L- Glutamik asit’dir. Bu yazıda ya da bilimsel makalelerde Glutamik asit L- ya da D olarak hiçbir ön ek almayarak sadece Glutamik asit diye bahsedilmişse, burda bahsi geçen L- Glutamik asit’dir.
MSG'nin buluşu
Profesör Kikunae Ikeda 1908 yılında glutamik asidi yeni bir tat maddesi olarak deniz yosunu Laminaria japonica olan kombu'dan suyla çıkarma ve kristalleştirme yöntemiyle ayrıştırmıştır ve bu tadı umami olarak adlandırmıştır.[6] Japon katsuobushi ve kombu suyunun, o zamana kadar bilimsel olarak tanımlanmayan ve tatlı, tuzlu, ekşi ve acıdan farklı, kendine özgü bir tadı olduğunu farketmiştir.[7] Profesör Ikeda, iyonize glutamatın umami tadını ortaya çıkardığını kanıtlamak için kalsiyum, potasyum, amonyum ve magnezyum glutamat gibi çok sayıda glutamat tuzunun tat özellikleri üzerinde çalışmalar yapmıştır. Tüm tuzlarda diğer mineraller nedeniyle belirli bir metal tadına ek olarak umami tadı ortaya çıkmıştır. Bu tuzlar arasında en fazla çözülebilen, yenilebilir lezzette ve kolaylıkla kristalize olanı sodyum glutamattır. Profesör Ikeda bu ürünü monosodyum olarak adlandırmış ve MSG üretim patentini almıştır.[7][8] Suzuki kardeşler 1909 yılında Japonca'da tadın özü anlamına gelen AJI-NO-MOTO® adı altında MSG üretimini başlatmıştır ve monosodyum glutamat dünyada ilk kez üretilmiştir.[9][10][11]
Üretimi ve kimyasal özellikleri
MSG'nin ilk kez piyasaya sürüldüğü zamandan bu yana MSG üç yöntem kullanılarak üretilmektedir: (1) Peptit bağları ayırmak için bitkisel proteinlerin hidroklorik asitle hidrolizi (1909 -1962), (2) akrilonitril kullanılarak doğrudan kimyasal sentez (1962 – 1973) ve (3) mevcut yöntem olan bakteriyel fermentasyon.[11] Başlangıçta buğday gluteninin hidrolizde kullanılmasının nedeni; 100 gr proteinde 30 gr'dan fazla glutamat ve glutamin olmasıydı. Giderek fazlalaşan MSG üretim talebini karşılamak için yeni üretim süreçleri üzerinde çalışılmıştır: kimyasal sentez ve fermantasyon. Poliakrilik elyaf sanayi Japonya'da 1950'li yılların ortalarında başlamıştır ve akrilonitril MSG'yi sentetik hale getirmeyi amaçlayan bir başlangıç materyali olarak kullanılmıştır.[12] Şu anda dünyada MSG üretimi; şarap, sirke, yoğurt ve hatta çikolataya benzer bir süreçten geçerek bakteriyel fermentasyonla gerçekleştirilmektedir. Sodyum daha sonraki nötrleştirme aşamasında eklenmektedir. Fermentasyon sırasında, seçilmiş bakteri (coryneform bakteriler) L glutamatının izole olduğu kültür suyuna amino asit bırakan, şeker pancarı, şeker kamışı tapyaka veya melastan elde edilen amonyak ve karbonhidrat ile kültürlenir. L-glutamatı ortaya çıkaran ilk endüstriyel fermentasyonu Kyowa Hakko Kogyo Co Ltd şirketi gerçekleştirmiştir.[13] Günümüzde şeker ürünlerinden glutamata dönüşme eğilimi ve üretim oranı MSG'nin endüstriyel alandaki üretiminde artış olmasını sağlamaya devam etmektedir ve bu durum da mevcut talebin karşılanmasını sağlamaktadır.[11] Filtreleme, konsantrasyon, asitleştirme ve kristalleştirme sonrasında ortaya çıkan son ürün saf glutamat, sodyum ve sudur. Çözelti içinde ayrışarak glutamat ve sodyum olan beyaz ve kokusuz bir kristal toz görünümündedir. Su içinde serbestçe çözülebilir ancak higroskopik olmayıp eter gibi genel organik çözücülerin içinde pratik olarak çözülemez.[14] MSG, genel olarak düzenli gıda işleme koşulları altında istikrarlıdır. Pişirme sırasında MSG çözülmez, ancak diğer amino asitlerde olduğu gibi çok yüksek ısılarda şekerin varlığında esmerleşme veya Maillard reaksiyonları ortaya çıkar.[9]
MSG'nin kullanımı
Uyumlu ve güzel bir kokuyla birleştirilmediği sürece, saf MSG hoş bir tada sahip değildir.[15] Bir aroma olarak ve doğru miktarda kullanıldığında MSG, tatla etkinleşen diğer bileşenleri iyileştirerek belirli yemeklerin genel tadını dengeleyip birleştirme özelliğine sahiptir. MSG; kırmızı et, balık, tavuk eti, çok sayıda sebze, sos, çorba ve terbiye karışımlarıyla iyi uyumludur ve sığır eti konsome gibi belirli gıdaların genel olarak daha çok tercih edilmesini sağlar.[4] Ancak, sakaroz dışındaki diğer temel tatlar gibi MSG de tadın güzelliğini yalnızca doğru konsantrasyon kullanıldığında artırır. MSG'nin fazla olması yemeklerin tadını hemen bozabilir. Bu konsantrasyon yiyecek türüne göre farklılık gösterse de, et suyunda güzellik puanı her 100 ml için 1 gr'dan daha fazla MSG ile hızla düşer.[16] Buna ek olarak MSG ve tuz (sodyum klorür)ile nükleotidler gibi diğer umami maddeleri arasında bir etkileşim vardır. Maksimum lezzet için tümünün optimum bir konsantrasyonda olması gereklidir. MSG, bu özellikleriyle, hipertansiyon, kalp hastalıkları ve kalp krizine neden olan tuz alımını(sodyum)azaltmak amacıyla kullanılabilir. Tuz oranı düşük olan gıdaların tadı, tuz %30 oranında azaltılsa da MSG ile iyileşir. MSG'deki sodyum içeriği (kütle yüzdesi olarak)sodyum klorüre (%39) oranla yaklaşık olarak 3 kat daha azdır (%12).[17] Tuz oranı düşük olan çorbalarda diğer glutamat tuzları kullanılmış olsa da lezzetlilik oranı MSG'ye göre daha azdır.[18]
Aroma artırıcı olarak MSG’nin güvenliği
MSG, 100 yıldan daha uzun bir süredir yiyeceklere lezzet vermek için kullanılmaktadır. Bu süreçte MSG'nin önemi, sağladığı avantajlar ve güvenliğini açığa kavuşturmak için kapsamlı çalışmalar yapılmıştır. Bununla bağlantılı olarak yiyecek katkı maddelerinin güvenliğiyle ilgili olan ulusal ve uluslararası kuruluşlar MSG'nin bir aroma artırıcı olarak insanlar tarafından tüketilmesinin güvenli kabul etmektedir.[19] "MSG belirtisi kompleksi"; adını bir Amerikan-Çin yemeği yedikten sonra belirtiler hissettiğini öne süren Robert Ho Man Kwok'tan alan "Çin Restoranı Sendromu"olarak adlandırılmıştır. Kwok, bu belirtilerin arkasında, pişirme sırasında kullanılan şarap, sodyum içeriği veya MSG çeşnisinin de içinde bulunduğu bazı sebepler sunmuştur. Ancak MSG'nin asıl neden olduğu üzerinde durulmuş ve o zamandan başlayarak bu belirtiler MSG ile ilişkilendirilmiştir. Şarap veya tuz içeriğinin etkisi üzerinde hiçbir zaman çalışma yapılmamıştır.[20] Yıllar geçtikçe özel olarak belirtilmeyen belirtilerin listesi anektodlarla uzamaya başlamıştır. Normal koşullar altında, zehirlilik seviyesi akut olarak çok düşük olan glutamatı metabolize etme kapasitemiz vardır.
Deneklerin %50'sinin oral öldürücü dozu (LD50) sıçanlarda ve farelerde sırasıyla 15 ve 18 gr/kg vücut ağırlığıdır; bu da LD50Tuz'dan (sıçanlarda 3 g/kg) 5 kat daha fazladır. Bu nedenle de MSG'nin gıda katkı maddesi olarak alınması ve gıdalardaki doğal glutamik asit seviyesi insanlarda zehirlenmeye neden olmamaktadır.[19]Amerika Birleşik Devleri Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) adına 1995 yılında hazırlanmış olan bir Amerika Deneysel Biyoloji Toplulukları Federasyonu (FASEB) raporunun sonucuna göre MSG "normal seviyelerde yendiğinde" güvenlidir ve yemekle birlikte verilmediğinde 3 gr MSG alarak MSG belirtisi kompleksi tepkisi veren ve sağlıklı bireylerden oluşan bir alt grup olsa da, MSG Belirti kompleksi listesinde belirtilenlerin deneyim raporlarına dayanması nedeniyle MSG'nin ölümlere neden olduğu öne sürülmemiştir.[21] Bu raporda, aynı zamanda kronik ve güçsüzleştiren hastalıklarda glutamatın rolünü destekleyecek bilgilerin olmadığı belirtilmektedir. Kontrollü, çift kör, çok merkezli klinik deney; MSG Belirti kompleksi ve MSG'nin MSG aldığında kendisinde ters etkiler gözlemlenen bireyler tarafından tüketilmesi arasında bir bağlantı ortaya çıkaramamıştır. Yalnızca birkaç yanıt verilmiş olması ve bunların tutarsız olması nedeniyle istatistiksel bir ilişki ortaya koyulamamıştır. MSG gıdalarla birlikte verildiğinde söz konusu belirtiler gözlemlenmemiştir.[22][23][24][25]
Glutamatların ağızda kalan tadının keskin ve özgün olması nedeniyle deneysel önyargı kontrolü; çift kör plasebo kontrollü deneysel tasarımı (DBPC)kapsüllerde uygulamayı kapsamaktadır.[23] Tarasoff ve Kelly (1993) tarafından yapılan bir çalışmada perhizde olan 71 katılımcıya 5 gr MSG verildikten sonra standart bir kahvaltı verilmiştir. Yalnızca MSG hassasiyeti olduğu kendisi tarafından belirtilen bir kişide reaksiyon görülmüştür.[20] Geha ve çalışma arkadaşları tarafından gerçekleştirilen farklı bir çalışmada da (2000) MSG hassasiyeti olduğu belirtilen 130 denekte reaksiyon testi yapılmıştır. Birden çok çift kör plasebo kontrollü (DBPC) deney yapılmış ve yalnızca en az iki belirti görülen denekler deneye devam etmiştir. Çalışmanın tamamında yalnızca 2 kişi dört aşamanın tamamında tepki vermiştir. Söz konusu tekrarlama sıklığının düşük olması nedeniyle araştırmacılar MSG'ye gösterilen tepkinin tekrarlanabilir olmadığı sonucuna varmışlardır.[26]
MSG'nin obeziteye neden olup olmadığını inceleyen diğer çalışmaların sonuçları da farklılık göstermektedir.[27][28] MSG ile astım arasında bir bağlantı olup olmadığını araştıran çok sayıda çalışma yapılmıştır ancak mevcut deliller bunlar arasında nedensel bir ilişki olduğunu göstermemektedir.[29]
Glutamatlar insan beynindeki önemli nörotransmiterler olduğu için öğrenme ve hafıza açısından kritik bir öneme sahiptir. Nörologlar MSG'nin gıdalardaki olası yan etkileri üzerinde çalışmaya devam etmektedir ancak bir bağlantı olduğunu gösteren kati bir çalışma yoktur. Glutamat, insan beynindeki temel uyarıcı amino asit nörotransmiteridir. Sinaptik plastisite, öğrenme ve gelişim açısından önemlidir. Sinaptik bağlantıdaki aktivitiesi reseptörün inaktivasyonu ve glutamat geri alımıyla dikkatli bir şekilde dengelenir. Denge bozulduğunda, glutamat fazlası kendiliğinden nörotoksik bir hale gelebilir. Bu aşırı aktivasyon hücre ölümüyle sonuçlanan enzimatik olay basamaklarına neden olur.[30]
Avustralya ve Yeni Zelanda
Avustralya ve Yeni Zelanda Gıda Standartları'na[31] (FSANZ) göre, "çok sayıda bilimsel çalışma sonucunda ortaya çıkan ciddi deliller" MSG ile "ciddi ters etkiler" veya "uzun süren etkiler" arasında bir bağlantı olduğu açıkça reddedilmektedir. Ancak, nüfusun %1'inden daha az bir kısmına dahil olan hassasiyeti olan kişilerde tek bir öğünde fazla miktarda MSG alındığında "baş ağrısı, uyuşma/karıncalanma, kızarma, kas gerginliği ve genel halsizlik" gibi "geçici" yan etkiler görülebilmektedir. MSG hassasiyeti olduğunu düşünen kişiler, bunu uygun klinik değerlendirmelerle teyit edebilir.
Avustralya ve Yeni Zelanda Gıda Standartları Yasası kapsamındaki Standart 1.2.4'e göre MSG gıda katkı maddesi olarak kullanıldığında bunun gıda paketlerinin üzerinde bilgi olarak belirtilmesi gereklidir. Bu bilginin; gıda katkı maddesi sınıfı adı (örn. aroma artırıcı), gıda katkı maddesinin adı, MSG, veya Uluslararası Numaralandırma Sistemi (INS) numara, 621 olarak belirtilmesi zorunludur.[32]
Amerika Birleşik Devletleri
Monosodyum glutamat (MSG),doğada yaygın bir amino asit olan glutamik asidin nüfuz eden bir yapıda olması nedeniyle birçok gıdada bulunan glutamik asit formlarından biridir. Glutamik asit ve tuzları; aralarında hidrolize bitkisel protein, otolize maya, hidrolize maya, maya ozu, soya özü ve protein izolatı dahil olmak üzere diğer birçok katkı maddesinde bulunabilir ve bunların genel ve olağan isimlerle etikette belirtilmesi zorunludur. MSG, 1998 yılından bu yana "baharatlar ve tatlandırıcılar" terimi kapsamına dahil edilememektedir. Ribonükleotid olan gıda katkı maddeleri disodyum inosinat ve disodyum guanilat, genellikle monosodyum glutamat içeren içeriklerde birlikte kullanılmaktadır. Ancak, gıda sektöründe glutamik asit kullanıldığında da 'doğal lezzet' terimi kullanılmaktadır (sodyum tuzu içermeyen MSG). FDA yasalarındaki eksiklik nedeniyle glutamik asidin yüzde kaçının 'doğal lezzet' olduğunu belirlemek mümkün değildir.
FDA, gıdanın hidrolize protein gibi serbest glutamat kaynağı olan maddeleri içermesi durumunda "MSG yoktur" veya "MSG eklenmemiştir" gibi etiketleri yanlış yönlendirici bulmaktadır. FDA, 1993 yılında "(glutamat içerir)" ifadesini; önemli miktarlarda glutamat içeren protein hidrolizatlarının genel veya olağan isimlerine eklemeyi önermiştir.
Gıdalar ve Pişirme adlı kitabının 2004 yılı versiyonunda gıda uzmanı ve yazar Harold McGee "[çok sayıda çalışma sonrasında], toksikoloji uzmanları MSG'nin yüksek miktarlarda bile olsa birçok kişi için zararsız bir içerik olduğu sonucuna ulaşmıştır."[33]
Ayrıca bakınız
- Günlük kabul edilebilir alım miktarı
- Disodyum glutamat
- Eksitotoksisite
- Gıda katkı maddeleri
- Monopotasyum glutamat
- Umami
Kaynakça
- ↑ Ninomiya K (1998). "Doğal oluşum". Uluslararası Gıda Değerlendirmeleri 14 (2&3): 177–211. DOI:10.1080/87559129809541157.
- ↑ http://www.food.gov.uk/safereating/chemsafe/additivesbranch/enumberlist
- ↑ Ikeda K (Kasım 2002). "Yeni çeşniler". Kimyasal Duyular 27 (9): 847–849. DOI:10.1093/chemse/27.9.847. PMID 10736352.
- 1 2 Loliger J (April 2000). "Lezzetli Gıdalar için Glutamatın İşlevi ve Önemi". Beslenme Dergisi 130 (4s Ek): 915s–920s. PMID 12438213.
- ↑ Yamaguchi S (Mei 1991). "Umami'nin temel özellikleri ve insanlar üzerindeki etkileri". Fizyoloji ve Davranış 49 (5): 833–841. DOI:10.1016/0031-9384(91)90192-Q. PMID 1679557 .
- ↑ Lindemann B, Ogiwara Y, Ninomiya Y (November 2002). "Umami'nin buluşu". Kimyasal Duyular 27 (9): 843–844. DOI:10.1093/chemse/27.9.843. PMID 12438211 .
- 1 2 Ikeda K (November 2002). "Yeni çeşniler". Kimyasal Duyular 27 (9): 847–849. DOI:10.1093/chemse/27.9.847. PMID 12438213 .
- ↑ Ikeda K (1908). Çeşni üretim yöntemi temel olarak L-glutamik asit tuzundan oluşmaktadır-glutamik. Japon Patenti 14804
- 1 2 Yamaguchi S, Ninomiya K (1998). "Umami nedir??". Uluslararası Gıda Değerlendirmeleri 14 (2 & 3): 123–138. DOI:10.1080/87559129809541155.
- ↑ Kurihara K (Eylül 2009). "Glutamat: Gıda çeşnisi olarak bulunmasından temel tat olarak (umami)kullanılmasını kapsayan bilgilerle Glutamat". Amerika Klinik Beslenme Dergisi 90 (3): 719S–722S.doi:10.3945/ajcn.2009.27462D. PMID 19640953.
- 1 2 3 Chiaki Sano (Eylül 2009). "Glutamat üretiminin geçmişi". Amerika Klinik Beslenme Dergisi 90 (3): 728S–732S. DOI:10.3945/ajcn.2009.27462F. PMID 19640955 .
- ↑ Yoshida T (1970). "Optik olarak aktif glutamik asidin genel sentezle endüstriyel alanda üretimi". Kim. Müh 42: 641–644.
- ↑ Kinoshita S, Udaka S, Shimamoto M (1957). "Amino asit fermentasyonu üzerindeki çalışmalar. Bölüm I. L-glutamik asidin farklı mikroorganizmalarla üretimi". Der.gen.uyg.mikrobiyol 3: 193–205.
- ↑ Win. C., deği. ed (1995). Biyokimya İlkeleri.. Boston, MA: Brown Pub Co..
- ↑ Rolls ET (Eylül 2009). "Umami tadının işlevsel nörolojik görüntülemesi: umami tadını hoş yapan nedir?". Amerika Klinik Beslenme Dergisi 90 (3): 804S–813S. DOI:10.3945/ajcn.2009.27462R. PMID 19571217.
- ↑ Kawamura Y, Kare MR, ed (1987). Temel bir tat Umami..New York, NY: Marcel Dekker Inc..
- ↑ Yamaguchi S, Takahashi C (Ocak 1984). "Monosodyum glutamat ile sodyum klorürün berrak çorba tuzluluğu ve lezzetiyle etkileşimleri". Gıda Bilimi Dergisi 49 (1): 82–85. DOI:10.1111/j.1365-2621.1984.tb13675.x.
- ↑ Ball P, Woodward D, Beard T, Shoobridge A, Ferrier M (Jun 2002). "Kalsiyum diglutamat tuzu az olan çorbaların tat özelliklerini iyileştirir". Eur J Clin Nutr 56 (6): 519–523. DOI:10.1038/sj.ejcn.1601343. PMID 12032651 .
- 1 2 Walker R, Lupien JR (April 2000). "Monosodyum glutamatın güvenlik değerlendirmesi". Beslenme Dergisi 130 (4S Suppl): 1049S–1052S. PMID 10736380.
- 1 2 Freeman, M (2006). "Monosodyum glutamatın etkilerini yeniden değerlendirme: Bir literatür incelemesi". Amerika Pratisyen Hemşire Akademisi Dergisi 18 (10): 482–486. DOI:10.1111/j.1745-7599.2006.00160.x. PMID 16999713.
- ↑ Raiten DJ, Talbot JM, Fisher KD (1996). "Rapor Genel Özeti: Monosodyum Glutamatın (MSG) Ters Etkilerinin Analizi". Beslenme Dergisi 126 (6): 1743–1745. PMID 7472671.
- ↑ Geha RS, Beiser A, Ren C et al (Nisan 2000). "Monosodyum glutamata karşı reaksiyon ve çok merkezli çift kör plasebo kontrollü çalışma sonucu incelemesi". J. Nutr 130 (4S Ek): 1058S–62S. PMID 10736382. http://jn.nutrition.org/cgi/pmidlookup?view=long&pmid=10736382. http://jn.nutrition.org/cgi/pmidlookup?view=long&pmid=10736382
- 1 2 Tarasoff L., Kelly M.F (1993). "Monosodyum L-glutamat: çift kör deney ve inceleme". Gıda Kim. Toksikol. 31 (12): 1019–1035. DOI:10.1016/0278-6915(93)90012-N. PMID 8282275.
- ↑ Freeman M. (Ekim 2006). "Monosodyum glutamatın etkilerini yeniden değerlendirme: bir literatür incelemesi". Amerika Pratisyen Hemşireler Akademisi Dergis 18 (10): 482–6. DOI:10.1111/j.1745-7599.2006.00160.x. PMID 16999713.
- ↑ Walker R (Ekim 1999). "ADI üzerindeki çıkışların önemi. Durum incelemesi: monosodyum glutamat". Yayın. Toksikol. Farmakol. 30 (2 Pt 2): S119–S121. DOI:10.1006/rtph.1999.1337. PMID 10597625.
- ↑ Willams, A. N., and Woessner, K.M. (2009). "Monosodyum glutamat 'allerjisi': gerçek bir sorun mu yoksa efsane mi?". Klinik ve Deneysel Alerji 39 39 (5): 640-646. DOI:10.1111/j.1365-2222.2009.03221.x.
- ↑ Shi, Z; Luscombe-Marsh, ND; Wittert, GA; Yuan, B; Dai, Y; Pan, X; Taylor, AW (2010). "Monosodyum glutamatın obezite veya 5 yıldan daha uzun bir sürede kilo alma sıklığındaki artışla bağlantısı yoktur: Çinli yetişkinler üzerinde yapılan Jiangsu Beslenme Deneyi Bulguları". İngiltere beslenme dergisi 104 (3): 457–63. DOI:10.1017/S0007114510000760. PMID 20370941.
- ↑ Nicholas bakalar (25 Ağustos 2008). "Beslenme: MSG Kullanımı Obeziteyle Bağlantılıdır". The New York Times. http://www.nytimes.com/2008/08/26/health/nutrition/26nutr.html?_r=1. http://www.nytimes.com/2008/08/26/health/nutrition/26nutr.html. Didapatkan semula pada 2010-11-10. "Pengambilan monosodium glutamat, atau MSG, bahan tambahan makanan yang digunakan secara meluas, boleh meningkatkan kebarangkalian obesiti, kata kajian baru."
- ↑ Stevenson, D. D. (2000). "Monosodyum glutamat ve astım". J. Nutr 130 (4S Ek): 1067S–1073S. PMID 10736384.
- ↑ Nicholas J. Maragakis, MD; Jeffrey D. Rothstein, MD, PhD (2001;58:365-370). "Nörolojik Hastalıklarda Glutamat Taşıyıcılar". Nöroloji. http://archneur.ama-assn.org/cgi/content/extract/58/3/365?maxtoshow=&hits=10&RESULTFORMAT=&fulltext=monosodium+glutamate&searchid=1&FIRSTINDEX=0&resourcetype=HWCIT. http://archneur.ama-assn.org/cgi/content/extract/58/3/365?maxtoshow=&hits=10&RESULTFORMAT=&fulltext=monosodium+glutamate&searchid=1&FIRSTINDEX=0&resourcetype=HWCIT
- ↑ "Gıdalarda MSG". Gıda Standartları Yasası. Avustralya ve Yeni Zelanda Gıda Standartları =http://www.foodstandards.gov.au/scienceandeducation/factsheets/factsheets2008/msginfood.cfm. Piawai Makanan Australia New Zealand.http://www.foodstandards.gov.au/scienceandeducation/factsheets/factsheets2008/msginfood.cfm. Didapatkan semula pada 17 Mei, 2010.
- ↑ "Standard 1.2.4 İçerik Bilgilerinin Etikette Belirtilmesi". Gıda Standartları Yasası. http://www.foodstandards.gov.au/foodstandards/foodstandardscode/standard124labelling4231.cfm. Avustralya ve Yeni Zelanda Gıda Standartları .http://www.foodstandards.gov.au/foodstandards/foodstandardscode/standard124labelling4231.cfm. Alındığı tarih 15 Mayıs 2010 Cumartesi.
- ↑ curiouscook.com McGee, Harold, McGee, Harold, Gıdalar ve Pişirme, Mutfak Bilimi ve Cazibesi , 2004
Dış bağlantılar
|