Şahkulu İsyanı
Şahkulu İsyanı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
| |||||||
Taraflar | |||||||
Osmanlı İmparatorluğu | Kızılbaşlar | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Hadım Ali Paşa † | Şahkulu † |
Şahkulu İsyanı, 1511 yılı Nisan ayında, Şah İsmail'i kurtarıcı olarak kabul eden Şahkulu önderliğindeki Kızılbaşlar tarafından II. Bayezid yönetimindeki Osmanlı İmparatorluğu'na karşı gerçekleştirilmiş bir isyandır.
Safevi Tarikatı'nın şeyhi olan Şeyh Haydar'ın müridlerinden olan ve onun eğitiminden geçen Hasan Halife'nin, oğlu olan Şah Kulu Halife, babasının ölümü üzerine yerine geçmişti.[1][2] Osmanlı'nın, kendilerini çok iyi gizleyen Safevi Tarikatı mensubu bu halifelerin başlangıçtaki faaliyetlerinden haberdar olmadıkları, hatta onlara para gönderdikleri biliniyor.[3][4]
Nedenleri
Şeyh Bedrettin İsyanı sırasında Anadolu ilk defa dini içerikli bir ayrışmaya tanıklık etmişti. Ancak bu ayrışma ilk ve tek olmayacak daha sonraki yıllarda da devam edecekti.
Kızılbaşlar, ekonomik ve sosyal sebeplerden ziyade mürşidi kamil olarak kabul edip büyük bağlılık gösterdikleri şeyhleri Şah İsmail'le savaşmak için can atıyor dinî coşku ve fanatizmle hareket ediyorlardı.[5] Şah İsmail'in şah olma yolunda başkaldırdığını duyan Kızılbaşlar makam ve mevkiden ziyade şeyhleri Şah İsmail'in başarmasını sağlamak, hiç değilse bu yolda ölmek için isyan ediyor, İran'a gidiyorlardı.[5]
Venedikli bir tüccarın anlattığına göre Kızılbaşlardan birinin başına bir bela gelse Allah yerine Şah'a dua ediyor, savaşta belden yukarı çıplak olarak savaşıyor ve "Şah! Şah!" diye bağırarak, canlarını Şah'ın yolunda vermeyi bir şans olarak kabul ediyorlardı.[6]
Nitekim vergi düzeninde yapılan adaletsizlikler ve devlet yönetiminde Türkmenlerin dışlanmaya başlaması yeni sorunlara zemin hazırladı. Ayrıca İran'da hanedan değişikliği olmuştu. Yeni hanedan Safevîler Şii idi ve etki alanlarını arttırmak istiyorlardı. Nitekim Anadolu'ya gönderdiği dailer aracılığıyla Şii propogandası yapmaktaydı. Osmanlı o sıralar taht kavgalarıyla meşguldü. Bu da Şah İsmail'in işini kolaylaştırıyordu.
Safevi ailesinden olan ve Anadolu'ya göç eden Hasan Halife uzun yıllar Alevî Türkmenlerle bağlantı içindeydi. İleriki yıllarda yerine oğlu Şahkulu Baba Tekeli geçti. Şahkulu'nun diğer lakabı da "Han"'dır. Şahkulu Han sadece babasının tekkesini değil gösterdiği ilmi ve dini başarılar sayesinde Abdal Musa tekkesinin de lideri olmayı başardı.
İsyanın gelişmesi
Şahkulu önemli miktarda taraftar topladıktan sonra, Batı Anadolu ve Rumeli'de halifeler vasıtasıyla halkı Şah İsmail'e biate davet etmişti. Bu sırada Osmanlı şehzadeleri arasındaki hoşnutsuzluk ve devlet erkanının kayıtsızlığından istifade ederek ayaklandı. Emrindeki kuvvetlerle Manisa sancağına gitmiş olan Şehzade Korkut'un hazinesini taşıyan kafileye saldırıp ganimet ele geçirdikten sonra Şah İsmail'in halifesi iddiasıyla etrafa saldırdı. Antalya'yı basıp kadıyı öldürdükten sonra Kızılcakaya, İstanos (Korkuteli), Elmalı, Burdur ve Keçiborlu'yu basıp kadılarını ve bir kısım halkını öldürtüp Kütahya önlerine gelmiştir. Kendi üzerine gönderilen Anadolu Beylerbeyi Karagöz Ahmed Paşa yönetimindeki Osmanlı kuvvetlerini mağlup edilerek paşayı esir alınmıştır. Şahkulu Kütahya'yı kuşattı ve kale önünde Karagöz Ahmed Paşa'yı öldürdüyse de şehri alamadı. (22 Nisan 1511) Şahkulu bundan sonra Bursa üzerine yürümeye başlamış, kendisine karşı gönderilen Subaşı Hasan Ağa'yı da yenerek öldürmesi üzerine Bursa'da heyecan artmış, Şehzade Korkut Manisa kalesine kapanmıştır. Bursa kadısının durumu İstanbul'a bildirmesi üzerine Vezir-i Azam Hadım Ali Paşa isyanı bastırmakla görevlendirildi. Şahkulu kuvvetleri Karaman Beylerbeyi Haydar Paşa'yı öldürdükten sonra kuzeye ilerlediler. Sefere görevlendirilen Şehzade Ahmet ile diğer şehzadeler Altıntaş mevkiinde Hadım Ali Paşa ile birleştiler ve asileri sarp bir dağda kuşattılar. Bu esnada Şehzade Ahmet asilere saldıracağı yerde saltanat iddiasıyla yeniçerileri kendisine biat etmeye davet etti, fakat red cevabı aldı. Bu sırada kuşatılan Şahkulu kuvvetleri bir yolunu bularak kaçmayı başardılar. Hadım Ali Paşa isyancıları takibe koyulduysada yeniçerilerin kendisine biat etmemesine küsen Şehzade Ahmet kendi sancağına çekildi. Hadım Ali Paşa Sivas civarındaki Çubukova ya da Gökçay mevkiinde Şahkulu kuvvetlerine yetişti ve iki taraf çarpıştı. Savaşta Şahkulu'nun ölmesi üzerine isyancılar arasında kargaşa çıktı. Bu esnada Hadım Ali Paşa da okla vurularak öldürüldü.(2 Temmuz 1511) Galip gelen Osmanlı güçleri Hadım Ali Paşa'nın ölümü üzerine ilerleyemediler, kalan isyancılar da İran'a doğru gittiler.[7]
Sonuçları
İsyanın bastırılmasından sonra Osmanlı yönetimi Isparta ve Antalya taraflarında ele geçirdiği Kızılbaşları Mora'da zaptedilen Modon ve Koron taraflarına tehcir etmiştir.[7]
Kaynakça
- ↑ Ahsenü’t-Tevârih, s. 168
- ↑ Hülasatu’t-Tevârih, c. I, s. 117
- ↑ Anonim Tevârih-i Osman, (neşr. Nihat Azamat), İstanbul 1992, s. 132
- ↑ Anonim Osmanlı Kroniği, (neşr. Necdet Öztürk) İstanbul 2000, s. 139
- 1 2 Tufan Gündüz, Kızılbaşlar Osmanlılar Safevîler, 2. Baskı, Sayfa: 104
- ↑ Seyyahların Gözüyle Sultanlar ve Savaşlar, (trc. Tufan Gündüz) İstanbul 2006, sayfa: 214
- 1 2 [Osmanlı Tarihi, II. Cilt, 10. baskı, sf: 230,231,254,255, Türk Tarih Kurumu Yayınları-2011, Ord. Prof. İsmail Hakkı Uzunçarşılı]
|