Düyûn-ı Umûmiye
Osmanlı İmparatorluğu'nda vergiler |
---|
Vergiler |
Adet-i Ağnam · Adet-i deştbani · Arus Resmi · Aşar · Avârız · Bac-i pazar · Bedl-i askeri · Bennak Resmi · Cizye · Cürm-ü cinayet · Çift resmi · Damga resmi · Gümrük resmi · Haraç · İhtisab · İspenç · İştirâ · Maktu · Mururiye resmi · Müskirat resmi · Nüzul · Otlak resmi · Rav akçesi · Resm-i bostan · Resm-i dönüm · Resm-i ganem · Resm-i hınzır · Resm-i mücerred · Resm-i sicill · Rusum-e-eflak · Selamet isni · Tapu resmi · Tekalif-i örfiye · Temettü Vergisi · Tuz resmi · Zakat |
Uygulamalar |
Aynî vergi · Ahidnâme · Defterdar · Düyun-u Umumiye · Emin · Evkaf-i Hümayun Nezareti · Hazine-i Hassa · Hazîne-i Âmire · İltizam · İştirâ · Kadı · Kanun-i Raya · Kanunname · Malikâne · Merdiban · Millet · Muhassil · Mukataa · Mütesellim · Siyakat · Sürsat · Tahrir · Tanzimat · Tütün Rejisi |
Düyun-u Umumiye (Düyun-u Umumiye-i Osmaniye Varidat-ı Muhassasa İdaresi), 1881-1939 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu'nun dış borçlarını denetleyen kurumdur.
II. Abdülhamit döneminde kurulmuştur. Sözcük, "Genel Borçlar" anlamına gelir. Düyun-u Umumiye kurulduğu yıldan itibaren, Osmanlı İmparatorluğu'nun ekonomik ve mali yaşamı üzerinde etkili bir rol oynamıştır.
Osmanlı İmparatorluğu 1854 yılında dış borçlanmalara başlamış ve 1874 yılına kadar 15 ayrı dış borçlanma yapılmıştır. Bu dönem içinde 239 milyon lira borçlanıldığı halde, hükümetin eline yalnızca 127 milyon lira geçmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu, ilk dış borçlanmasını, Kırım Savaşı sırasında, savaş maliyetlerini karşılamak için gerçekleştirdi. Ancak mali durumu düzelmeyen devlet, savaştan sonra da borç almayı sürdürdü. Bundan sonra da borçlanmayı neredeyse alışkanlık haline getiren Osmanlı İmparatorluğu, yaşadığı her ekonomik sıkıntıda dış borç almaya başladı. Bu borçların verimli kullanılamaması sonucu, kısa sürede, değil borçlar, faizleri bile ödenemez hale gelindi. 1874'te devlet mali iflasın eşiğine geldi ve bir kararname çıkardı. Bu kararnamede, Osmanlı İmparatorluğu vadesi gelen borç taksitinin ancak yarısını ödeyeceğini açıklıyordu. Ancak açıklanan bu söz de yerine getirilemedi. 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, Osmanlı yönetimi yeni bir mali bunalıma sürüklendi ve Osmanlı Bankası ile Galata Bankerleri'nden almış olduğu iç borçlarını da ödeyemeyeceğini açıkladı.
Osmanlı İmparatorluğu'ndan Devreden Borçlar | |
---|---|
Ülkelere göre | Osmanlı Devleti Dış Borçları s.114[1] |
Türkiye | 84,597,495 TL |
Suriye,Lübnan | 11,108,858 TL |
Yunanistan | 11,054,534 TL |
Irak | 6,772,142 TL |
Yugoslavya | 5,435,597 TL |
Filistin | 3,284,429 TL |
Bulgaristan | 1,776,354 TL |
Arnavutluk | 1,633,233 TL |
Suudi Arabistan | 1,499,518 TL |
Yemen | 1,182,104 TL |
Ürdün | 733,610 TL |
İtalya | 243,200 TL |
Necit | 129,150 TL |
Maan | 128,728 TL |
Asir | 26,138 TL |
Hiçbir borç ödemesini yapamayan Osmanlı İmparatorluğu, sonunda alacaklılarla anlaşma yoluna gitti. Alacaklılarla masaya oturan imparatorluk, 1879'da damga, alkollü içki, balık avı, tuz ve tütünden alınan vergi gelirlerini 10 yıl boyunca iç borçlar karşılığı olarak alacaklılara bıraktı. Ancak alacaklı Avrupa devletleri buna tepki gösterdi ve 1881'de damga, alkollü içki, balık avı, tuz, tütün ve ipekten alınan vergilerin tüm geliri iç ve dış borçlara ayrıldı. Bu vergileri toplama ve alacaklılara ödeme görevi de yeni kurulan Düyun-u Umumiye İdaresi’ne verildi. Bu kurum kurulduktan sonra da Osmanlı İmparatorluğu mali sıkıntılar nedeniyle dış borç almak zorunda kaldı.
Lozan Antlaşması ile, Osmanlı İmparatorluğu'nu yarı-sömürge seviyesine indiren bu kurumun vergi gelirlerini denetlemesi sona erdirildi. Sadece borçların alacaklılara paylaştırılması görevini sürdürmeye devam etti.
Bu borçlar, İmparatorluk çöktükten sonra, İmparatorluk topraklarında kurulan devletler ve Türkiye arasında paylaştırıldıysa da en büyük borç yükü Türkiye'ye verilmiştir.
Türkiye Düyun-u Umumiye' ye olan borcunun son taksitini, ilk dış borcun alınmasından tam bir yüzyıl sonra, 1954'te ödedi bu dönemin sonunda; Fransa 1881'de Tunus'u işgal etti, İngiltere 1869'da Süveyş Kanalı'nın açılmasıyla daha da değerlenen Mısır'ı uzakdoğudaki sömürgelerine giden yolun güvenliği için 1882 de işgal etti, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu 1908'de Bosna-Hersek'i topraklarına kattı, Girit halkı 1908'de Yunanistan'a katıldığını açıkladı, Bulgaristan 1908'de bağımsızlığını ilan etti.
Düyun-u Umumiye Binası, 1897 yılında Fransız kökenli levanten mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edilmiştir. Bina 1933 yılında Atatürk'ün emri ile İstanbul Lisesi'nin kullanımına verilmiştir. İstanbul Lisesi günümüzde bu binada eğitim vermeyi sürdürmektedir.
Kaynakça
- Oral Sander, Siyasi Tarih (İlkçağlardan 1918'e), İmge Kitabevi, 3.Baskı
- Emre Kongar, Tarihimizle Yüzleşmek, Remzi Kitabevi, 2. Baskı
- Birgül A. Güler, "Yönetimde Özerklik Sorunu: Duyunu Umumiyei Osmanlı Meclisi İdaresi 1881-1948", Memleket Siyaset-Yönetim Dergisi, Mayıs 2006, s.97-119.
- Mehmet Çağlayan ÖZKURT, "Düyun-u Umumiye İstanbul Merkez Binası'nın Tanzimat Sonrası Osmanlı Mimarlığı Bağlamında Değerlendirilmesi" Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Ankara 2005.
- ERDEM DEMİR, Düyun-u Umumiye İSTANBUL Merkez Binasi'nin Tazminat Sonrası Osmanlı ca Tasfiyesi'
Dipnotlar
- ↑ "Ato Dış Borçlar". Ankara Ticaret Odası. 5 Mayıs 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20150505150556/http://www.atonet.org.tr:80/yeni/files/_files/OSMANLI_DEVLETI_BORCLARI/OsmanliDevletiDisBorclari.pdf. Erişim tarihi: Ocak 20, 2014.