Kudüs'ün statüsü
Uluslararası platformda Kudüs'ün statüsü hakkında yasal ve diplomatik açıdan farklı görüşler görülmektedir.[1] Devletler ve uzmanlar da aynı şekilde uluslararası kanunlar altında Kudüs'ün statüsü hakkında bölünmüşlerdir.[2] Çoğu ülke Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımamaktadır. Hatta çoğu tam anlamıyla İsrail'e ait olduğunu da düşünmemektedir. Birçok BM üye devleti resmi olarak bir BM önergesi olan Kudüs'ün uluslararası statüsüne sadık kalmaktadır.[3]
İsrail'in Batı Kudüs'teki varlığı kabul edilmesine rağmen asıl anlaşmazlık İsrail'in Doğu Kudüs'ü kontrolü altında tutmasından kaynaklanmaktadır.[2] De jure olarak BM üye devletlerinin ve uluslararası örgütlerin çoğu, İsrail'in, 1967'de Altı Gün Savaşı'yla Doğu Kudüs'ü kontrolüne geçirmesini ve 1980'de yürürlüğe sokulan ve Kudüs'ün bir bütün olarak İsrail'in başkenti olduğunu öngören Kudüs Yasasını tanımamaktadır.[4] Sonuç olarak dış elçilikler genellikle Tel Aviv ve çevresinde veya Kudüs'ün Mevaseret Zion gibi dış muhitlerinde bulunur.[3]
İsrail ile Filistin Ulusal Yönetimi'nin barış yolundaki engellerinden biri Filistin'in Doğu Kudüs'ü "Al Kuds" adıyla gelecekteki Filistin devletinin başkenti yapmak istemesidir.[5]İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, "Kudüs Yahudilerindir ve sonsuza dek İsrail egemenliği altında olacaktır" demiştir.[6]
Geçmiş
1517'den beri Osmanlı İmparatorluğu'nun elinde olan bu şehirde 1830'den sonra çoğunluğu Yahudiler oluşturdu[7] Avrupa ülkeleri 19.yy'da kutsal yerleri ve Hıristiyan kiliselerini korumak ve şehirde etkilerini arttırmak için rekabete girdi. Bunlardan bazıları Kudüs'te konsolosluklar açtı. 1917'de, I.Dünya Savaşı'nın ardından Kudüs İngiltere'nin eline geçti. Kudüs'ün kendine has ruhani özelliği ve üç büyük monoteistik din için önemli oluşunu tanıyan Müttefik Devletler şehrin güvenliğini uluslararası platformda garantiye aldı.[8]
Mayıs 1948'de Birleşik Krallık Filistin Mandası'nın yıkılmasının ardından İngiltere Filistin toprakları için çatışan Araplarla Yahudilerin durumunun çözümlenmesi için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na talepte bulundu. Kasım 1947'de Birleşmiş Milletler Paylaşım Planı'yla Filistin toprakları Araplarla Yahudiler arasında bölüştürüldü ve Kudüs'e kendine has özel yasaları ve politik statüsü olan Birleşmiş Milletler dışında hiçbir yere bağlı olmayan corpus separatum (ayrı beden) statüsü verildi.[9] Arapların da aynı şeyi yapacağını düşünen Yahudi temsilciler planı kabul etti fakat Araplar bunun yasal olmadığı gerekçesiyle planı reddetti.[2]
Mayıs 1948'de İsrail'in bağımsızlığını ilan etmesiyle Arap devletlerin istilası başladı, bu nedenle BM'in Kudüs planı gerçekleşemedi. 1949 Ateşkes Antlaşmasıyla Doğu Kudüs'ün kontrolü Ürdün'e Batı Kudüs'ün kontrolü de İsrail'in eline geçti.[10] Her iki taraf da diğer tarafın kontrolünde olan topraklar üzerindeki de facto hakkını kabul etti.[11] Ateşkes Antlaşmasıyla iki ülke arasında de facto hakları tanınmasına rağmen bu uluslararası alanda Kudüs'ün internasyonalize edilmesini öngören plana aykırı olduğu için kabul görmedi.[12] Hemen ardından İsrail Kudüs'ün İsrail'in ayrılmaz bir parçası ve ölümsüz başkenti ilan etti. 1950'de Ürdün Doğu Kudüs'ü ilhak etti, bu hareket sadece İngiltere ve Pakistan tarafından tanındı. Diğer ülkeler ne İsrail'in Batı Kudüs'te ne de Ürdün'ün Doğu Kudüs'teki haklarını tanıdı.[10]
Birleşmiş Milletler
- Birleşmiş Milletler Kudüs'ün corpus separatum olarak uluslararası özel bir rejime tabi tutulmasını tavsiye etmektedir, ve en nihayetinde hem İsrail'in hem de Filistin'in başkenti olacağını öngörmektedir.[13]
Birleşmiş Milletler İsrail'in Kudüs'ü başkent yapışını tanımamaktadır.[14] Genel Kurulda kabul edilen karara göre "İşgal güçleri olan İsrail'in Kutsal kent Kudüs hakkında gerek yasama gerek yargı olarak empoze ettiği kanunlar yasadışıdır dolayısıyla geçersizdir ve İsrail tek taraflı yasadışı kanunlarını geri çevirmeye çağırmaktadır."[14]
Birleşmiş Milletler'in açıklamasına göre, uluslararası cemaatlerin Birleşmiş Milletler aracılığıyla Kudüs'ün ruhani, dini ve kültürel boyutunun korunmasıyla alakalı meşru ilgileri vardır.[14] Organizasyonun Kudüs'e olan tavrı Paylaşım Planında belirtildiği gibidir: (II) 29 Kasım 1947, Kudüs'ün tamamının internasyonalizasyonuyla ilgilidir, "Kudüs şehri corpus separatum olarak özel uluslararası rejime tabi tutulmalıdır ve Birleşmiş Milletler tarafından yönetilmelidir."[15] Filistin Halkının Devredilemez Haklarının Tatbiki Komisyonu'nca hazırlanan raporda taraflar arasında şehir hakkında bir uzlaşma sağlanana kadar corpus separatum olarak kalması gerektiği belirtilmiştir.[16]
Güvenlik Konseyi tarafından İsrail ile ilgili alınan kararlardan altı tanesi İsrail'in şehir üzerindeki haklarını tanımamasıyla ilgilidir. 1980'de İsrail'in yürürlüğe soktuğu ve Kudüs'ün İsrail'in bölünmez ve daimi başkenti olmasıyla ilgili olan Kudüs Yasası'nı da tanımamaktadır. Buna tepki olarak üye devletler diplomatik temsilciliklerini bu şehirden çekme kararı almıştır.
İsrail
Münhasır İsrail egemenliği altında Kudüs bütünüyle Filistin Devleti'nin başkentidir ve öyle kalacaktır.
İsrail 1948'de Batı Kudüs'ü egemenliği altına aldığını iddia etmektedir. İngilizlerin bölgeyi terketmesiyle hiç kimsenin egemenliği altında olmayan Batı Kudüs'ün kontrolünü savaş sırasında nefsi müdafaa hareketi altında kanunlara uygun olarak ele geçirdi.[10] 1967'deki Altı Gün Savaşı'yla yetki alanını Doğu Kudüs'e kadar genişletti, yeni belediye sınırları kurdu. Ayrıca kutsal yerlere serbestçe girişin garantisini verdi. Her ne kadar başlangıçta İsrail BM'e şehri ilhak etmediğini sadece belediye ve idari entegrasyonu sağladığını bildirdiyse de ardından Anayasa Mahkemesiyle alınan kararla şehrin doğusu da İsrail'e dahil edildi. İsrail'in bakış açısına göre, 1948'de Ürdün saldırı sonucu Doğu Kudüs'e hakim olduğundan şehir ülkenin egemenliğinde değildi ve 1967'de İsrail şehri nefsi müdafaa sonucu aldığından şehir üzerinde daha esaslı hakları vardı.[10]
Temmuz 1980'de Knesset Kudüs Yasası'nı geçirerek şehrin bir bütün olduğunu ve statüsünün başkent olduğunu teyit etti.[17] Genişlemiş Doğu Kudüs resmi olarak ilhak edilmedi.[18]
İsrail'in düşüncesine göre Kudüs'ün statüsünün corpus separatum olmasını gerektiren geçerli bir sebep yoktur. Bunu sebebi ise bu teklifin hiçbir zaman yürürlüğe girmemiş olması ve Arap devletlerinin Paylaşım Planını kabul etmeyip yeni kurulmuş İsrail devletine savaş açmasıdır. Ayrıca uluslararası alanda Kudüs'ün corpus separatum olması için hiçbir antlaşma veya anlaşma yapılmamıştır.[19]
Knesset, yasama, yürütme ve yargı organlarıyla birlikte bu şehirde bulunmaktadır.
Filistin Ulusal Yönetimi
- Doğu Kudüs işgal altındadır ve şehrin tamamı kalıcı statü müzakerelerine tabidir.
Filistin Ulusal Yönetimi Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 242 sayılı kararı ile Doğu Kudüs'ü işgal altında görmektedir. Şehrin tamamı kalıcı statü müzakerelerine tabidir, bu da Filistin'e bölgenin bir kısmında egemenlik hakkı doğuracaktır. Filistin Devleti'nin başkenti olarak hizmet verecektir.[5] Kudüs açık bir şehir olup fiziksel bölünme olmamalıdır. İbadet özgürlüğü, dini yerlere girişin ve bu yerlerin korunması garanti altına alınmalıdır.[20]
Avrupa Birliği
- Avrupa Birliği Kudüs için Birleşmiş Milletler Paylaşım Planında corpus separatum olarak gösterilen planı kabul etmiştir.[21][22] Ancak, Arap-İsrail sorununa çözüm olarak Yol Haritası takip edilip çift devletli bir yapının adil olacağına inanmaktadır. Her iki tarafında politik ve dini kaygıları ele alındığında en sağlıklı çözümün Kudüs'ün her iki devletin de başkenti olması öngörülür.[23][24]
AB'ye göre Kudüs için peşin hüküm vermek sakıncalı olacaktır. 1967 öncesi sınırlar dışındaki sınırlar iki taraf anlaşmadıkça kabul edilmeyecektir. Yol Haritası'nda bahsedildiği gibi FKÖ'nün üssü olan Orient Evi ve Ticaret Odası gibi Filistin entitülerinin açılmasını, iş izni, eğitim, sağlık, inşaat izni, ev yıkımı, vergi ve masraflarda Filistinlilere ayrımcılık uygulanmamasını istemektedir.[25]
"Avrupa Birliği tavrını prensip bildirisiyle geçen Aralık'ta sunmuştur. Barış ve güvenlik içinde İsrail ve Filistin'in iki-devlet çözümünden yanayız. Kurulması uygun bir Filistin devleti 1967 sınırları gereğince Batı Şeria, Doğu Kudüs ve Gazze'yi içerir. Kudüs'ün iki devletin de başkenti olan uygun bir çözüm üretilmelidir." -Catherine Ashton[26]
Rusya
- Rusya, şehirde uluslararası bir rejimin uygulanmasını uygun görmektedir ve şehirde yapılanmaya karşıdır. Mart 2010'da Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov "İsrail'in yapılanma aktiviteleri kabul edilemez ve bu barış sürecini sekteye uğratabilir" demiştir.[27]
ABD
- ABD uluslararası bir rejimin hakim olmasını uygun görmektedir.[28] Son statüsü görüşmeler sonucu çözümlenmelidir[29] ve Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımamaktadır.[30]
ABD, BM'in corpus separatum teklifine göre hareket etmektedir. De jure olarak Kudüs en son Birleşik Krallık Filistin Mandası altında bir egemenliğe aitti fakat o zamandan beri hiçbir ülkenin egemenliğinde değildir.[31] Başkan Bush (1989–1993) Doğu Kudüs'te yeni yerleşim birimleri kurulmamasını[32] ve şehrin "bölünmesini" görmek istemediğini belirtmiştir. Başkan Barack Obama hükümeti Gilo ve Ramat Şlomo yerleşim birimlerinin kurulması ve Filistinlilerin evlerinden çıkarılıp evlerinin yıkılması nedeniyle İsrail'i kınamıştır.[33][34][35]
Birleşik Krallığın
- Birleşik Krallığa göre Kudüs corpus separatum veya BM yönetiminde uluslararası bir şehir olmalıydı.[36] BMGK'in Filistin'i paylaştırdıktan sonra İsrail Batı Kudüs'ü işgal etti.[36] Ürdün ise Eski Şehir dahil Doğu Kudüs'ü işgal etti.[36] Birleşik Krallık de facto olarak iki ülkenin kontrolünü tanısa da bu ülkelerin egemenliklerini tanımadı.[36] 1967'de İsrail Doğu Kudüs'ü eline geçirdi ki Birleşik Krallık bunu bir ordu işgali ve Doğu Kudüs'teki İsrail yerleşim birimlerinin Dördüncü Cenevre Sözleşmesine göre yasadışı olduğunu düşünmektedir.[36][37] Birleşik Krallığın elçiliği Kudüs'te değil Tel Aviv'de bulunmaktadır.[36] Doğu Kudüs'te hiçbir devlete akredite edilmemiş bir başkonsolosluk bulunmaktadır, bu da Kudüs'ün hiçbir devletin egemenliğinde olmadığını ifade etmektedir.[36]
Birleşik Krallık, şehrin son statüsünün halen son şeklini almadığını, konuyla ilgili tarafların anlaşmaya varmaları gerektiğine ve şehrin tekrar bölünememesi gerektiğine inanmaktadır.[36] 13 Eylül 1993'te İlkeler Bildirgesi ve 28 Eylül 1995'teki Geçici Anlaşma ile Kudüs'ün statüsüyle ilgili kararlar ileriki zamanlara kalmıştır.[36]
Diğer ülkeler
- Kanada: "Kanada Kudüs'ün statüsünün Filistin-İsrail anlaşmazlığına bir cevap bulunmasıyla çözümleneceğine inanmaktadır. Kanada, İsrail'in Doğu Kudüs'ü tek taraflı ilhakını tanımamaktadır."[38] Kanada Dışişleri Bakanlığının websitesinde İsrail'in başkenti kısmı boş bırakılmıştır.[39]
- Danimarka: "İsrail, Kudüs'ün başkenti olduğunu belirtmiştir. Anlaşmazlık ve şehrin statüsünün belirsizliği nedeniyle elçilik Tel Aviv'dedir."[40]
- Finlandiya: "İsrail, Kudüs'ün başkenti olduğunu belirtmiştir. Uluslararası cemaat bunu tanımamaktadır. Finlandya elçiliği Tel Aviv'dedir."[41]
- Fransa: "Son statü tarafların arasında varacağı anlaşmaya bağlıdır, bu da anlaşmazlığa son noktayı koyacaktır. Fransa, Kudüs'ün her iki devletin de başkenti olması gerektiğine inanmaktadır."[42]
- Germany: "Başkent (uluslararası olarak tanınmamasına rağmen) Kudüs'tür.[43]
- İtalya: "Avrupa Birliği'nin duruşundan yanayız, İtalya iki taraf arasında anlaşılmamış sınırları tanımamaktadır. Kutsal yerlere ve üç büyük monoteist dinlere ev sahipliği yapan Kudüs sorunu çok hassastır. Çözüm, zor olsa da her iki halkı memnun edecek şekilde mümkündür."[44]
- Japonya: "Japonya işgal edilmiş toprakların BM kurallarına aykırı yasal olmayan tek taraflı değişikliği tanıyamaz." "Japonya, Kudüs sorununun taraflar arasında kalıcı bir çözüm yoluyla sonuçlandırılmasına inanmaktadır, sonuca varılana kadar tek taraflı hareketlerden kaçınılmalıdır."[45]
- Norveç: "Norveç, uluslararası cemaat gibi, İsrail'in Doğu Kudüs'teki varlığını uluslararası kanuna aykırı görmektedir,"[46]
- Suudi Arabistan: Kudüs ile ilgili sorun BMGK'nin 242 ve 338 no'lu kararlarına göre çözümlenmelidir. İsrail'in coğrafik sınırlarının genişletmesi yasadışı ve uluslararası anlaşmalara aykırı görmektedir.[47]
- İsveç: "İsveç, diğer devletler gibi, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımamaktadır, bu nedenle elçilik Tel Aviv'dedir."[48]
- Vatikan: Vatikan, Kudüs'ün BM veya ona bağlı bir örgüt altında uluslararası bir şehir olması gerektiğini belirtmiştir. Bu teklifi ilk yapanlardan biri 1949'da Papa XII. Pius'tur. Bu teklif XXIII. Ioannes, VI. Paulus ve II. Ioannes Paulus dönemlerinde de yapılmıştır.
Elçiliklerin yeri
BMGK'nin 478 no'lu kararının ardından 13 ülke (Bolivya, Şili, Kolombiya, Kosta Rika, Dominik Cumhuriyeti, Ekvador, El Salvador, Guatemala, Haiti, Hollanda, Panama, Uruguay ve Venezuela) Kudüs'teki elçiliklerini Tel Aviv'e çekti. Kosta Rika ve El Salvador elçiliklerini tekrar 1984'te Kudüs'e taşıdılarsa da 2006'da birkaç hafta arayla tekrar Tel Aviv'e çektiler.[49][50] Hiçbir uluslararası elçilik Kudüs'te bulunmamasına rağmen Paraguay ve Bolivya'nın elçilikleri Kudüs'ün 10 km batısındaki Mevasseret Zion'dadır.[51]
Çeşitli ülkeler 1940 ve 50'lerde İsrail'i tanıdıysalar da Batı Kudüs üzerindeki egemenliğini tanımadı. Kudüs'te uluslararası sui generis korkonsüler bulunur. Buna genelde "Ayrı gövde korkonsüleri" denir. Kudüs'te elçilikleri olanlar bunun Filistin'in bir parçası olduğunu belirtir ve de jure anlamda hiçkimsenin egemenliğinde değildir.[12] Hollanda'nın Kudüs'teki ofisi daha çok İsrail vatandaşlarına hizmet vermektedir. Kudüs'te çoğunlukla Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te Filistinlilere hizmet sunan Yunanistan, Birleşik Krallık ve ABD'nin Genel Konsoloslukları vardır. Bu konsolosluklar İsrail Cumhurbaşkanı'na akredite vermeyip Kudüs valisine vermektedir.[52] İsrail Cumhurbaşkanı'nın köşkü Kudüs'te olduğundan ve dış ülkelerin diplomatlarını teyit ettiğinden bu diplomatlar göreve geldiğinde görev ehilyetlerini cumhurbaşkanına sunmak için Tel Aviv'den Kudüs'e gitmek zorundadırlar.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ↑ "Brian Whitaker. "Rivals for holy city may have to turn to God." Guardian Unlimited. August 22, 2000; "Marilyn Henry. "Disney response on Jerusalem exhibit calms Arabs." Jerusalem Post Service October 1, 1999; Deborah Sontag. "Two Dreams of Jerusalem Converge in a Blur" New York Times. May 21, 2000.
- 1 2 3 Moshe Hirsch, Deborah Housen-Couriel, Ruth Lapidoth. Whither Jerusalem?: proposals and positions concerning the future of Jerusalem, Martinus Nijhoff Publishers, 1995. pg. 15. ISBN 9041100776
- 1 2 See Governing Jerusalem: again on the world's agenda, By Ira Sharkansky, Wayne State University Press, 1996, ISBN 0814325920, page 23
- ↑ UN security Council Resolution 478
- 1 2 In the Palestine Liberation Organization's Palestinian Declaration of Independence of 1988, Jerusalem is stated to be the capital of the State of Palestine. In 2000 the Palestinian Authority passed a law designating East Jerusalem as such, and in 2002 this law was ratified by Chairman Arafat. See Arafat Signs Law Making Jerusalem Palestinian Capital, People's Daily, published October 6, 2002; Arafat names Jerusalem as capital, BBC News, published October 6, 2002.
- ↑ Netanyahu to Bush: J'lem to stay under Israeli control for eternity, Haartez, 10-01-2008
- ↑ See Jerusalem: a city and its future; edited by Marshall J. Berger, Ora Ahimeir, Syracuse University Press, 2002, ISBN 0815629125, page 62
- ↑ See for example Article 28 of the League of Nations Mandate for Palestine ; and ICJ Reports 2004, CONSTRUCTION OF A WALL (ADVISORY OPINION) page 165 para. 70, page 188 para 129. Paul J.I.M. de Waart said "The Court ascertained the legal significance of the ‘sacred trust of civilization’ of the League of Nations (LoN) in respect of the 1922 Palestine Mandate as the origin of the present responsibility of the United Nations", in 'International Court of Justice Firmly Walled in the Law of Power in the Israeli–Palestinian Peace Process', Leiden Journal of International Law, 18 (2005), pp. 467–487
- ↑ General Assembly resolution 48/158D, 20 December 1993. para. 5(c) stipulated that the permanent status negotiations should guarantee "arrangements for peace and security of all States in the region, including those named in resolution 181(II) of 29 November 1947
- 1 2 3 4 Lapidoth, Ruth; Moshe Hirsch (1994). The Jerusalem Question and Its Resolution. Martinus Nijhoff. ISBN 0792328930.
- ↑ Korman, Sharon (1996). The Right of Conquest. Oxford University Press. ISBN 0198280076.
- 1 2 See "Corpus Separatum §33 Jerusalem" Marjorie M. Whiteman editor, US State Department Digest of International Law, vol. 1 (Washington, DC: U. S. Government Printing Office, 1963) pages 593-4;Foreign relations of the United States, 1948. The Near East, South Asia, and Africa (in two parts) Volume V, Part 2, Page 748; "Governing Jerusalem: again on the world's agenda", By Ira Sharkansky, Wayne State University Press, 1996, ISBN 0814325920, page 23; and John Quigley, "The Legal Status Of Jerusalem Under International Law, The Turkish Yearbook Of International Relations, [VOL. XXIV, 1994] pp 11-25
- ↑ Jerusalem must be capital of both Israel and Palestine, Ban says, UN News Centre, (October 28, 2009)
- 1 2 3 "Resolution adopted by the General Assembly - 63/30. Jerusalem". United Nations. 2009-01-23. 25 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20120925173122/http://daccess-dds-ny.un.org/doc/UNDOC/GEN/N08/472/59/PDF/N0847259.pdf?OpenElement. Erişim tarihi: 18 April 2010.
- ↑ United Nations General Assembly Resolution 181 November 29, 1947, Part III. The City of Jerusalem
- ↑ The Status of Jerusalem, CEIRPP, DPR (1 January 1981) Section "Conclusions"
- ↑ "Basic Law: Jerusalem, Capital of Israel". Israel Ministry of Foreign Affairs. 1980-07-30. 22 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20131022195645/http://www.mfa.gov.il/MFA/MFAArchive/1980_1989/Basic%20Law-%20Jerusalem-%20Capital%20of%20Israel. Erişim tarihi: 2007-04-02.
- ↑ Lustick, Ian S. Article (January 1, 1997). Has Israel annexed East Jerusalem?, Middle East Policy
- ↑ The Status of Jerusalem, March 1999. Israel Ministry of Foreign Affairs
- ↑ The Palestinian Official Position, Palestinian National Authority, Ministry of Information, copy from Archive.org, retrieved June 20, 2007.
- ↑ World: Middle East EU re-ignites Jerusalem sovereignty row (BBC, March 11, 1999) "the EU reply stated that all of Jerusalem, including the Jewish sector, is a "corpus separatum" or separate body. This term is a direct reference to the 1947 UN resolution 181, designating Jerusalem an international zone. "
Europe Affirms Support for a Corpus Separatum for Greater Jerusalem - ↑ Reaction by Foreign Minister Sharon on the EU stand on Jerusalem, MFA, (March 11, 1999)
- ↑ EU rebukes Israel for Jerusalem settlement expansion (EUObserver, Nov. 19, 2009)
"If there is to be genuine peace, a way must be found to resolve the status of Jerusalem as the future capital of two states." - ↑ "EU: Jerusalem should be capital of two states". BBC News. 2009-12-08. 14 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160114194830/http://news.bbc.co.uk/2/hi/middle_east/8401913.stm. Erişim tarihi: 2010-08-11.
- ↑ The EU & the Middle East Peace Process: FAQ, European Commission, retrieved June 20, 2007.
- ↑ Lessons From a Gaza Trip, by Catherine Ashton (New York Times, March 21, 2010)
- ↑ Ria Novosti: Russia concerned over Israeli housing plans for East Jerusalem
- ↑ See General Assembly, A/L.523/Rev.1, 4 July 1967
- ↑ U.S.: Only Israel, Palestinians should decide Jerusalem's future (Haaretz, Dec. 9, 2009)
- ↑ A New Struggle For Jerusalem (New York Times, March 2, 1997)
- ↑ Foreign Relations of the United States, 1961-1963: Near East, 1962-1963, V. XVIII. DC: GPO, 2000, 152. Memorandum of conversation, February 7, 1963. Crawford (NE)-Campbell (IO)-Bar-Haim (Israeli Embassy) meeting: U.S. position on the status of Jerusalem
- ↑ U.S. Policy: Jerusalem's Final Status must Be Negotiated
- ↑ US fury as Israel approves 900 new housing units in Gilo settlement (Times, Nov. 18, 2009)
- ↑ "Anger in Ramat Shlomo as settlement row grows". The Times. 2010-03-16. http://www.timesonline.co.uk/tol/news/world/middle_east/article7062808.ece. Erişim tarihi: 16 March 2010.
- ↑ "Clinton: Israeli settlement announcement insulting". CNN. 2010-03-13. http://edition.cnn.com/2010/WORLD/meast/03/12/israel.clinton/index.html. Erişim tarihi: 14 April 2010.
- 1 2 3 4 5 6 7 8 9 "The UK position on Jerusalem - A key issue in the Palestinian track, and a key concern to the whole Islamic world". 14 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160114194830/http://collections.europarchive.org/tna/20080205132101/www.fco.gov.uk/servlet/Front%3fpagename=OpenMarket/Xcelerate/ShowPage&c=Page&cid=1057335917798. Erişim tarihi: 16 May 2010.
- ↑ "Global Security: Israel and the Occupied Palestinian Territories - Foreign Affairs Committee. Israel and British Government policy". www.parliament.uk. 2009-07-26. 14 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160114194830/http://www.publications.parliament.uk/pa/cm200809/cmselect/cmfaff/261/26108.htm. Erişim tarihi: 16 May 2010.
- ↑ Canadian Policy on Key Issues in the Israeli-Palestinian Conflict
- ↑ Fact Sheet: Israel
- ↑ "Israel har erklæret Jerusalem for sin hovedstad (ca. 900.000 indbyggere). På grund af konflikten og den uafklarede situation vedrørende byens status opretholdes udenlandske ambassader i Tel Aviv."
- ↑ "Pääkaupunki: Israel pitää Jerusalemia pääkaupunkinaan. Tätä ei ole kansainvälinen yhteisö tunnustanut. Suomen suurlähetystö sijaitsee Tel Avivissa."
- ↑ Jerusalem’s status: the statement made by the Israeli Prime Minister is detrimental to the final status negotiations, French Ministry of Foreign and European Affairs, (May 21, 2009)
- ↑ Hauptstadt (international nicht anerkannt): Jerusalem (Yeruschalayim)
- ↑ Interview with Minister Frattini: “Italy is seeking a just solution to the conflict, without unilateral actions and preconditions"
- ↑ UN Document A/56/480, 17 October 2001
- ↑ http://www.regjeringen.no/en/dep/ud/press/News/2010/east_jerusalem.html?id=591172
- ↑ Kingdom reiterates to UN its position on Jerusalem, saudiembassy.net, (January 7, 1998)
- ↑ "Huvudstad: Enligt Israels ensidiga utropande Jerusalem. Sverige erkänner, liksom flertalet andra stater, emellertid inte Jerusalem som Israels huvudstad varför ambassaden är belägen i Tel Aviv. "
- ↑ Costa Rica to relocate embassy to TA, Jerusalem Post, published August 17, 2006.
- ↑ El Salvador to move embassy in Israel from Jerusalem to Tel Aviv, People's Daily, published August 26, 2006.
- ↑ Embassies and Consulates in Israel, Israel Science and Technology Homepage, retrieved June 20, 2007.
- ↑ Country Profile: Israel