Üç Krallık Savaşları
Üç Krallık Savaşları (İngilizce: Wars of the Three Kingdoms) 1639 - 1651 yılları arasında İngiltere, İrlanda ve İskoçya'yı da içine alacak şekilde gerçekleşen çok sayıda olayı kapsar. Bu olaylardan en önemlisi İngiliz İç Savaşıdır ve savaşın sonunda 1649 yılında Parlamento tarafından alınan kararla kral I. Charles idam edilmiştir. Üç Krallık Savaşları dönemi 1660 yılında II. Charles'ın tahta çıkmasıyla başlayan Restorasyon dönemine kadar uzatılır. Savaşlar toplumsal hayatta dini ve sosyal meselelere dair biriken sorunların patlaması olarak da değerlendirilebilir. Din alanında halk, monarşisinin müdahalesi olmaksızın özgürce ibadet etme arzusunu dile getirmiştir. Sosyal alanda da monarşinin yetkilerinin parlamento tarafından düzenlenmesi arzusu bulunuyordu. İngiltere, İrlanda ve İskoçya topraklarında yaşanan bu toplumsal olayların bir de ulusal boyutu olmuştur. İrlanda ve İskoçya birleşik krallık altında İngiliz hakimiyetine de başkaldırmıştır. Oliver Cromwell komutasındaki Parlamento yanlılarının monarşi, İrlanda ve İskoçya'ya galip gelmesi günümüzdeki meşruti monarşiyle yönetilen Londra merkezli Büyük Britanya'nın da temellerini atmıştır. Aynı dönemde meydana gelen ve İspanyol İmparatorluğuna karşı yaşanan Portekiz ve Hollanda bağımsızlık savaşları da bu dönemde yaşanmıştır.
Arka planı
Üç ayrı krallığın tek kralın idaresinde olması aslında çok eskilere dayanmamaktadır. 1541 yılından itibaren İngiliz kralları İrlanda'daki topraklarını ayrı bir parlamentonun yardımıyla bir krallık olarak yönetip, daha yakın olan Galler bölgesini doğrudan ilhak etme yönünde hareket etmişlerdir. Üçüncü ayrı krallık olan İskoçya ise Stewart Hanedanı tarafından idare edilirdi. Üç krallık 1603 yılında VI. James tahta çıktığında aynı kralın altında birleşmiş olur. James ve ondan sonra gelen I. Charles için aynı toplumsal ve dini siyaseti üç ayrı krallıkta aynı şekilde yürütmek, çok çeşitli sorunlar ortaya çıkartmıştır. Her krallıkta farklı dini inanış kuvvetliydi. İngiliz Reformundan sonra kral VIII. Henry kendisini İngiliz Protestan Kilisesinin lideri ilan ederek İngiltere ve Galler'de Katolik inancını yasadışı ilan etmişti. 16. yüzyıl boyunca Protestanlık İngiliz ulusal bilinciyle ayrılmaz bir biçimde bütünleşmeye başlar. Halk özellikle Fransa ve İspanya'da vücut bulan Katolik inancını ulusal bir düşman olarak görür. Ancak İrlanda'da ise halkın çoğu Katolikliğe sahip çıkarak İrlanda'nın İngiltere tarafından fethine karşı ulusal bir direniş unsuru olarak görülür. İskoçya'da Protestan Reformu destek bulur, burada Katolik ve Protestan gruplar birbirlerine hakimiyet kurmak için sürekli olarak mücadele içinde olurlar.
İskoçya
VI. James olarak İskoçya kralı olan James, İngiltere tahtına çıkma umutlarını devam ettirmek için Protestan olarak kalır. 1603 yılında I. James olarak İngiltere tahtına çıkar ve Londra'ya taşınır. İlk yıllarında İngiliz Parlamentosuyla ilgilenmiş ve İskoçya'yı da İskoç Parlamentosu aracılığıyla idare etmeye çalışmıştır. 1625 yılında oğlu I. Charles başa geçince İskoçya ile ilişkilerde daha becerikli davranamamıştır.
İngiltere
Charles babası gibi ilahi bir şekilde hükmdarlık hakkının olduğunu düşünüp buna göre davranıyordu. Ancak bu tutumu monarşiyle Parlamento arasında gerilime neden oluyordu. İngiliz Kilisesi baskın olsa da güçlü bir Püritan azınlık varlığını koruyordu. Parlamentoyla kral arasında sürekli olarak vergilendirme, askeri harcamalar ve ülke idaresinde parlamentonun rolüne dair gerilimler yaşanıyordu. I. James oğluyla aynı fikirde olsa da kişisel önderlik kabiliyetleriyle parlamentoyu ikna edebiliyordu. Sosyal ilişkilerinde aynı derecede başarılı olamayan I. Charles 1639-42 kriz döneminde ona bağlı krallıkların iç savaşa sürüklenmesine engel olamamıştır.
İrlanda
1541 yılında hak iddia edilen ve ancak 1603 yılında topraklara dahil eidlen İrlanda Krallığında çelişkiler hızla yükselmiştir. I. Charles'ın en üst düzeydeki yetkilisi konumundaki Thomas Wentworth uyguladığı İngiliz çiftçilere toprak verme politikasıyla yerel Katolik nüfusu kendisine düşman etmiştir. Katolik nüfusun ikinci sınıf sayılması ve ağır vergilere tabi tutulması da bardağı taşırır. Olaylar 1639 yılında patlama noktasına gelir. Wentworth, İskoçya'daki ayaklanmanın bastırılması için İrlandalı bir ordu meydana geitirilmesi kaydıyla İrlandalı Katoliklerin istekleri reformları yapabileceklerini söyler. İşgale kalkışabilecek bir İrlanda ordusunun varlığından dehşete düşen İskoç ve İngiliz parlamentoları böyle bir durumda İrlanda'yı işgal edeceklerini ilan ederler.
Savaşlar
İç savaşın hemen öncesinde üç krallıkta da çok gergin bir durum vardır. İngiltere'deik Protestan hakimiyetinin yanı sıra İngiliz ve İskoç Parlamentolarının saldırgan tutumları İrlandalı bir grup kişi tarafından başlatılan 1641 Ayaklanmasının bahanesi olur. Kralın haklarını talep eden ayaklanmada İrlanda çapındaki Protestanlar hedef alınır. Katliamların kralın onayıyla gerçekleştirildiği dedikodusu yayılır. Bu durumda İngiliz Parlamentosu ayaklanmanın bastırılması için krala bir ordu kurması için yetki ve ödenek vermeyi reddederek kendisi ordu kurmaya başlar. Kral da bu gelişme üzerine monarşi yanlılarını silah altına çağırır. 1642 yılında patlak veren iç savaşta İskoç Presbiteryenler İngiliz Parlamentosundan yana olurlar. Parlamento tarafından sıfırdan kurulan ve Londra şehrinin mali desteğini arkasına alan Yeni Ordu kralın birliklerine karşı önemli açılardan üstünlük sağlar. Savaşın ilk aşamasının sonunda 5 Mayıs 1646 günü I. Charles Southwell'de bulunan İskoç Ordusu komutanlığına teslim olur. Teslim olmayan İngiltere ve Galler'deki monarşi yanlısı güçler de zamanla mağlup edilir. İrlanda'da ise isyancı Katolikler kendi hükümetlerini kurarak monarşi yanlılarına siyasi otonomi karşılığında yardım etmeyi planlarlar. İngiltere ve İskoçya'dan gelen birlikler İrlanda'da savaşa dahil olur. İrlandalı birliklerin adaya çıkmasıyla beraber savaş İskoçya'ya sıçramış ve 1644 içinde İskoç iç savaşı başlamıştır. 1644-45 döneminde İskoç monarşi yanlıları galip gelseler de genel iç savaşın sonuçlanmasıyla mağlup edilirler. I. Charles İskoçlar tarafından İngilizlere savaş sırasındaki kayıplarına karşılık olarak yüklüce bir tazminat karşılığında teslim edilir. Kralın teslim olmasından sonra özellikle Yeni Ordu ile Parlamento arasında artan görüş farklılığı ortaya çıkar. bu süre zarfında güç biriktiren muhalifler, İskoçlar ve monarşi yanlıları kendilerini yeterince güçlü hissedince iç savaşın ikinci aşamasını başlatırlar. Savaşta Yeni Ordu monarşi yanlıları ve onların İskoç müttfeiklerini bir kez daha yener. sonuçta Yeni Ordunun başındaki Grandee olarak tanımlanan subaylar, tutsak konumundaki kral ve Parlamentodaki çekimser Presbiteryen çoğunlukla uzlaşamayacaklarını görürler. Bu aşamada parlamento Pride Darbesi adı verilen olayla kapatılır. Oluşturulan yeni Rump Parlamento kralın yargılanabilmesi için yasa çıkartır. Vatan hainliğiyle yargılanan kral suçlu bulunur ve 30 Ocak 1649 günü idam edilir. Kralın idamından sonra Rump Parlamentosu İngiltere'yi cumhuriyet yapacak olan yasalar çıkartır ve Lordlar Kamarası olmaksızın sadece Avam Kamarasının belirlediği devlet konseyine iktidarı verir. İskoçya ve İrlanda'da ise kralın idamı üzerine savaşan taraflar birleşir ve II. Charles yasal kral olarak tanır. Birliğin bozulması tehlikesi üzerine Rump Parlamento Oliver Cromwell'i bir orduyla İrlanda'ya göndererek durumu kontrol almasını ister. İrlanda'da savaşa başlayan Cromwell, burada süren harekâtı 1650 yılı Mayıs ayında komutanlarına bırakarak İngiltere'ye döner ve İngiliz Ordusunun başında İskoçlara saldırır. 3 Eylül 1650 tarihindeki Dunbar Muharebesinde galip gelir. Buradan Edinburgh'a ilerler. Bu sırada II. Charles ve beraberindekilerin İngiltere topraklarını işgal ettiği haberi alınınca Cromwell birliklerini ikiye böler, kendisi güneye giderek II. Charles'ı takibe başlar. Monarşi ordusu monarşi yanlılarından beklediği desteği görmez. Bu yüzden doğrudan Londra'ya gidip kesin yenilgiyle yüzyüze gelmektense II. Charles Worcester'a giderek bu bölgede ayaklanma çıkartmaya çalışır. Bu başkaldırı gerçekleşmez ve Worcester Muharebesinde İskoçlar mağlup olur. Üç Krallık Savaşlarının sonuncu ve belirleyici muharebesi bu olur.
Sonrası
İngiliz Parlamentosuna bağlı Yeni Ordunun tüm düşmanlarını mağlup etmesinden sonra ordunun ileri gelenleri her üç krallıkta da idareyi Fetret Devri olarak adlandırılan 1649-1660 yılları arasında ele alır. İrlanda ve İskoçya askeri valiler tarafından yönetilmelerine rağmen buraların temsilcileri parlamentolarda yer alır. 1658 yılında Cromwell'in ölümüyle birlikte o döneme kadar Commonwealth olarak adlandırılan yapı çözülmeye başlar. Düzenli bir rejim ancak 1660 yılında İskoçya'da bulunan İngiliz Ordusunun başındaki General George Monck Londra'ya gelip iktidarı ele alınca sağlanır. Parlamentonun da desteğiyle II. Charles ülkeye davet edilir ve Restorasyon adı verilen döneme girilmiş olur. II. Charles üç krallığın da kralı olur.
Üç Krallık Savaşı modern Britanya'nın şekillenmesinde belirleyici olmuş olsa da kısa vadede çok az sorunu çözmüştür.İngiliz toprakları görece huzura kavuşsa da monarşi ve cumhuriyet arasındaki çelişkiler çözülmemiş durumdadır. Fiiliyatta Parlamentonun silahlı kuvvetlerine hakim olduğu için hüküm sürmüş olan Cromwell'in yasal ve hukuki konumu belirsizdir. Önerilen çok sayıdaki anayasa taslağından geriye sağlam bir yapı kalmamıştır.
Restorasyon döneminde iç savaştan önceki anayasal konuma geri dönülmüştür. Yeni rejim kralın idamı sürecine dahil olanlardan hayatta olanları yakalayarak tutuklar veya idam eder. Cromwell'in naaşı mezardna çıkartılarak asılır. Dini ve siyasi alanda radikal fikirleri savundukları öne sürülenler yaptırımlara uğrar. İskoçya ve İrlanda yeniden kendi parlamentolarına kavuşur, el konan topraklar sahiplerine iade edilir, Yeni Ordu dağıtılır. Ancak iç savaşın çıkmasına yol açmış olan dini ayrımlar, parlamento monarşi ilişkileri ve üç krallık arasındaki ilişkiler çözülmez ve 1688 yılındaki Muhteşem Devrimle çözülmek üzere sadece ertelenmiş olur.[1]
Kaynakça
- ↑ Bundan sonra modern İngiltere'yi oluşturan dinamikler belirginleşir; Protestan meşruti monarşiyle yönetilen ve güçlü bir orduya sahip bir devlet
Ayrıca bakınız
|