Mika kitabı

        
Yahudilik

Mika kitabı, Eski Ahit/Tanah'ta bulunan onbeş kehanet kitabından biri olup Küçük peygamberler dizisinin altıncısıdır.[1] Kitabın yazarının, Yehuda Krallığı'na bağlı Moreşet köyünden MÖ 8.yy'da yaşamış[2] ve isminin anlamı "Kim Yehova gibidir?"[3] olan Mikayahu olduğu belirtilir. Kitap, 1-2, 3-5 ve 6-7. konular olmak üzere üç ana bölümden oluşur ve her bölümün başlangıcında "Dinle" kelimesi ve bunu takip eden kehanet bildirileri bulunur.[4] Mika, adil olmayan liderlere karşı serzenişte bulunur, zengin ve güçlüye karşı fakiri savunur ve sosyal adalet konusunda vaazlar verir;[5] bir yandan da Siyon merkezli ve Davud hanedanlığına bağlı barış dolu bir dünyayı dört gözle bekler.[6]

Göreceli anlamda kısa olan kitap, ağıtlar (1:8-16; 7:8-10), Tanrı'nın görünümü (1:3-4) ve dilek ve güvenle ilgili ilahi dualar (7:14-20) içerir.[7] Ayrıca Tanrı'nın İsrailoğullarına karşı ahit kurallarına uymadığı için "ahit davası açtığını" belirtir.[8]

İçerik

Asur askerleri tarafından kazığa oturtulmuş Yahudiyeliler.

Yapı

Mika kitabı, genel anlamda birbirleriyle hemen hemen eşit büyüklükte olan üç parçaya ayrılabilir:[9]

  1. Uluslara ve liderlerine karşı yargılama (1-3. konular; bu bölüm muhtemelen MÖ 8.yy'da yaşamış peygamberin orijinal çalışmasıdır) [10]
  2. Siyon'un yeniden kuruluşu (4-5. konular; bir sonraki bölümle birlikte muhtemelen sürgün dönemi veya sonrasında eklenmiştir) [10]
  3. Tanrı'nın İsrail'e karşı açtığı dava ve umut ifadesi (6-7. konular)

Her bölüm kendi içinde yargılama kehaneti ve ardından yeniden yapılanma kehaneti içerir:[11]

Özet

Sahne ve kompozisyon

Sahne

1:1'de peygamberin "Moreşetli Mika" olduğundan bahsedilir, Moreşet Yehuda'nın güneyinde bir kasabaydı. Yaklaşık MÖ 750 - MÖ 700 yılları arasında, Yotam, Ahaz ve Hezekiya'nın iktidarlık dönemlerine yaşamıştır.[10]

Mika'nın kariyeri, uzun bir barış döneminden sonra, İsrail, Yehuda ve bölgedeki diğer ulusların hızlı büyüyen agresif Yenu Asur İmparatorluğu'nun baskısı altına girdiği zamana denk gelir. MÖ 734 ve MÖ 727 yılları arasında Asurlu III. Tiglat-Pileser'in Filistin'e yılda bir düzenlediği seferler sonunda İsrail, Yehuda ve Filist şehirleri uydu haline geldi, Ammon, Moab ve Edom vergiye bağlandı ve Aram Krallığı'nın Şam'ı Asurlularca zaptedildi.[22] Tiglat-Pileser'in ölümünün ardından İsrail ayaklandı; karşı atak düzenleyen Asurlular üç yıllık kuşatma sonunda başkent Samariye'yi MÖ 721'de yıktı.[10] Mika 1:2-7'de bu duruma atıfta bulunulur ve Samariye'nin, putperestlik, fakirlere yapılan baskı ve gücün kötü yönde kullanılması sebepleriyle Tanrı tarafından yıkıldığı anlatılır.[10] Asur saldırıları sonucunda kuzeydeki İsrail Krallığından güneydeki Yehuda Krallığına göçler başladı; bu durum toplumsal bir baskı yaratmış olmalıdır; aynı zamanda Kudüs'teki yetkililer hem vergi hem savunma açısından büyük yatırımlar yapmak zorundaydı.[9]

Asurlular Yehuda'ya MÖ 701'de hem Filistin kıyılarından hem de Mika'nın köyü Moreşet ve Yehuda'nın ikinci büyük şehri olan Lakiş'in bulunduğu Şefela denen sınır bölgesinden saldırdı. Bu olay 1:8-16'nın arka planını oluşturur; burada Mika gelecek felaketten bahseder. 2:1-5'te evlere ve topraklara el konulmasından şikayet edilir; bu mallara el koyanlar aç gözlü zenginler olabileceği gibi Asur saldırılarına hazırlanmak için koğuşlandırılan askerler de olabilir.[14]

Kompozisyon

Her ne kadar herkes tarafından kabul edilmese de genel kanıya göre sadece ilk 3 konu MÖ 8.yy'ın sonlarında yaşamış peygamber Mika tarafından yazılmıştır.[10] Son bölümler sürgün sonrası dönemin ardından Kudüs Tapınağı'nın MÖ 515'te tekrar inşa edilmesinden sonra yazılmıştır dolayısıyla görünüşe göre kitap son halini MÖ 5.yy'ın başlarında almıştır.[23] İlk aşamada Mika'nın tarihi söylevleri bir araya getirilip derlendi ve bunlar kitabın 1 ila 3. konularını oluşturdu. Bu bölümde peygamber emlak baskılarına karşı savaşmış, Asurluların Yehuda'yı işgalinin yozlaşan Yehuda krallarına karşı Yehova'nın bir cezası olduğunu belirtmiş ve Tapınağın yıkılacağı kehanetinde bulunmuştur.[24] Bu kehanet Mika zamanında gerçekleşmedi fakat birkaç asır sonra Babillilerle benzer bir sorun yaşandığında gerçekleşti. Bunun üzerine Mika'nın kehanetleri üzerinde tekrar çalışılıp peygamberin kehaneti genişletildi.[25] Kudüs Babillilerin elinde düştükten sonra da, sürgün döneminin sonlarındaki ve sürgün sonrası cemaatin sorunlarını içeren yeni bir derleme yapıldı.[26]

Tema

Mika, Babil Sürgünü sonrasındaki Yehuda/İsrail'in geleceğinden bahseder. Yeşaya kitabı gibi İsrail'in ceza çekeceği, "arta kalanlardan" yeniden kurulacağı ve Davud hanedanlığındaki Siyon merkezli dünyaya barış hükmedeceği görümlerini içerir; bunun için insanlar adil olmalı, Yehova'ya dönmeli ve cezanın bitişini beklemelidir. Fakat Yeşaya, İsrail'in diğer toplumlarla Yehova hakimiyetine gireceğinden bahsederken Mika, İsrail'in diğer uluslara hükmedeceğinden bahseder. Görünen o ki Mika, Yeşaya kitabının üzerinde çalışma yapmıştır; bir kısım görüşü olduğu gibi aktarırken bazı fikirlere karşı görüş sunmuştur.[6]

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. Ben Zvi (2000), p.4
  2. Limburg (1988), p.160
  3. Mays (1976), p.1
  4. Limburg (1988), p.159
  5. King (1988), pp.27-28
  6. 1 2 Sweeney (2000), pp.341-342
  7. Coogan (2009), p.284
  8. Coogan (2009), p.265
  9. 1 2 King (1988), p.27
  10. 1 2 3 4 5 6 7 Rogerson (2003), p.703
  11. Coogan (2009)
  12. Ben Zvi (2000), p.13
  13. Sweeney (2000), p.343
  14. 1 2 3 4 5 Rogerson (2003), p.704
  15. Rogerson (2003), pp.704-705
  16. 1 2 3 Rogerson (2003), p.705
  17. Rogerson (2003), pp.705-706
  18. Sweeney (2000), p.387
  19. Sweeney (2000), p.395
  20. King (2006), pp.1246-1247
  21. 1 2 3 4 Rogerson (2003), p.707
  22. King (1988), pp.31-33
  23. Mays (1976), p.21
  24. Mays (1976), p.23
  25. Mays (1976), pp.24-25
  26. Mays (1976), p.30

Bibliyografi

Diğer metinler

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 5/30/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.