El-Mukanna
Hâşim el-Mukanna (Peçeli) [1] ya da Peçeli Hâşim (Arapça: المقنع) (d: ? - ö: 780/783)[2] Ebû Mûslim Horasanî’nin Abbâsîler tarafından gaddarane bir şekilde kâtli sonrasında Merv şehrinde ortaya çıkan, Ebû Mûslim Horasanî'nin ölmediğine ama Mehdi olduğuna inanan ve Hûrremîler Hareketi'nin oluşumunda etkin rôl oynamış olan yalancı bir peygamber.
|
Kutsal kadınlar
|
İslam portali |
El-Mukanna ayaklanması
Abbâsîleri iktidara taşıyan bu müthiş inkılâbı meydana getiren Ebû Mûslim Horasanî’ye yine Abbâsîlerin revâ gördükleri bu menfur cinayet karşısında sonsuz nefret duyanlar, El-Mukanna gibi ilâhî kuvvetleri kendinde topladığına inanılan bir başbuğa muhtaçtılar. Fosforlu maddelerle yüzünü parlatan ve ulûhiyet dâvasına kalkışan El-Mukanna adındaki bu “peçeli” kişi böyle bir ortamda kendisinde gördüğü sonsuz bir kuvvetle ortaya çıktı. “Ebû Mûslim Horasanî, Muhammed’den daha efdâldir,” diyordu. Bu fikrin altında Abbâsîlerin Muhammed adına haksız olarak taşımakta oldukları hilâfet tâcının değerini düşürmek ve Arap varlığını sarsmak amacı yatmaktaydı. Ayrıca, halka Cenâb-ı Hak’kın da insan suretinde olduğunu söylemekteydi.
Mübeyyezâ (Beyazlar) fırkası
İhtilâl Irak’ta başladı. Ebû Mûslim Horasanî’nin taraftarlarından oluşan “Mübeyyize” fırkaları El-Mukanna'nın komutası altında birleştiler. Hattâ Buhârâ hükümdarı da önemli destek kuvvetleri ile El-Mukanna'ya yardımcı oldu. Abbâsî halifesi Mehdi (H. 169, M. 786) Oğuz Türklerinden oluşan kuvvetli bir ordu ile bu isyânı bastırmağa çalıştı. İhtilâlciler, hep geçmişteki İran ruhânîlerinin elbiseleri gibi beyazlar giymişler ve beyaz bayrak altında toplanmışlardı. Bu renk hürriyete, nûra ve hayâta işaret etmekteydi. Abbâsîler’in bayrakları ve kıyâfetleri ise onlara göre efendilik nişânesi ve hâkimiyetin alâmeti olarak algıladıkları siyah renkten oluşmaktaydı. Hâlife Mehdi’nin sevk ettiği kuvvetler “Kiş” kalesini kuşattı. Kalede mahsur kalan Ebû Mûslim Horasanî’nin taraftarlarının hepsi teslim olmayı ret ederek intihar ettimiş, El-Mukanna ise katledilmişti. Fakat onun yandaşları efkâr-ı umûmiyeyi kaybetmemek amacı ile yeni bir çare buldular. “El-Mukanna ölmedi ama İsa gibi göğe çekildi,” diyorlardı. Sonunda bu mühim ihtilâli desteklemiş olan Buhârâ hükümdarı da yakalanarak i’dam edildi. Fakat “Beyazlar” fa’aliyetlerini gizliden gizliye devam ettirmekten geri kalmıyorlardı. “Mübeyyezâ” akideleri sönmüyor, aynı fikir ve maksatları doğuran yeni mezhebe ait gizli oluşumlara da bu i’tikatlar aktarılıyordu.
Mukannaîyye mezhebi
Her şeyde ortaklığı savunan El-Mukanna görünüşte tam bir Mazdekçî idi. Ortaya attığı “Eşitlikçilik Dâvası”[3] halkın üzerinde bir yıldırım etkisi yapmış ve kitleler onun bayrağı altında hürriyete kavuşacaklarına içtenlikle inanmışlardı. İslâm yazarları Beyazlar fırkasını dâva itibarı ile Mazdekçîlerle özdeştirdiklerinden onları “Zındik”[4][5][6][7] olarak tanımladılar.
Kaynakça
- ↑ Ebül’fidâ, Cilt: 2, Sayfa: 9.
- ↑ Encyclopædia Iranica, MOQANNAʿ
- ↑ Arthur Christensen, La regne du roi Kawadh I et le communisme Mazdakite, 1925. (Mazdek’in savunduğu ilkelere göre: Yanan ateşten, esen havadan ve akan sudan, tüm insanlık nasıl ayrım gözetilmeksizin ortaklaşa olarak yararlanmaktaysa, toplumdaki malların ve kadınların da hayâtın sosyal bütün şekillerinde aynı paylaşımcı kanûna tâbi olmaları gereklidir.)
- ↑ Clement Huart, İslâm Hukukunda Zındikler.
- ↑ Ebû Reyhan Birûnî, El-Âsâr’ûl-Bakîye. [Bâyezid Umumî Kütüphane, el yazması nüsha].
- ↑ Keşşaf-ı Istılahat-ı Fünûn.
- ↑ Baron Rose.