Türk alfabesi
Türkiye Türkçesi alfabesi, Türkiye Türkçesinin yazımında kullanılan alfabedir.
Türkiye Türkçesi alfabesi
Türkiye Türkçesi alfabesi, Latin harfleri temel alınarak, 1 Kasım 1928 gün ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edildi. Bu kanuna göre, Türk alfabesinde 29 harf bulunur.8 ünlü, 21 ünsüz harfi vardır. Alfabeyi oluşturan büyük ve küçük harfler, sırasıyla aşağıdaki biçimde yazılır. Ayrıca ünlü “a, u, ı” harflerinin üzerinde yabancı kökenli sözlerde, ince okunuşu ve (bazı durumlarda) uzunluğu göstermek için im (^) kullanılmaktadır. “O” harfinde bu im kullanılmaz. (Bakınız: Düzeltme işareti kısmı)
Alfabe
Yazı karakterleriyle
A B C Ç D E F G Ğ H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z | |
a b c ç d e f g ğ h ı i j k l m n o ö p r s ş t u ü v y z |
- Kanun’da önce “i” sonra “ı” belirtilmiştir.
Sesler
Sıra | Harf | IPA | Harfin Adı | Harfin Kodu | Sıra | Harf | IPA | Harfin Adı | Harfin Kodu | ||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
1 | A | a | /a/ | a | Adana | 16 | M | m | me | Muş | |
2 | B | b | /b/ | be | Bolu | 17 | N | n | /n/, /ŋ/ | ne | Niğde |
3 | C | c | /dʒ/ | ce | Ceyhan | 18 | O | o | /o/ | o | Ordu |
4 | Ç | ç | /tʃ/ | çe | Çanakkale | 19 | Ö | ö | /œ/ | ö | Ödemiş |
5 | D | d | /d/ | de | Denizli | 20 | P | p | /p/ | pe | Polatlı |
6 | E | e | /e/, /æ/ | e | Edirne | 21 | R | r | /ɾ/ | re | Rize |
7 | F | f | /f/ | fe | Fatsa | 22 | S | s | /s/ | se | Sinop |
8 | G | g | /ɡ/, /ɟ/ | ge | Giresun | 23 | Ş | ş | /ʃ/ | şe | Şırnak |
9 | Ğ | ğ | /p/ | yumuşak ge | yumuşak ge | 24 | T | t | /t/ | te | Tokat |
10 | H | h | /h/ | he | Hatay | 25 | U | u | /u/ | u | Uşak |
11 | I | ı | /o/ | ı | Isparta | 26 | Ü | ü | /y/ | ü | Ünye |
12 | İ | i | /i/ | i | İzmir | 27 | V | v | /v/ | ve | Van |
13 | J | j | /ʒ/ | je | jandarma | 28 | Y | y | /j/ | ye | Yozgat |
14 | K | k | /k/, /c/ | ke | Kars | 29 | Z | z | /z/ | ze | Zonguldak |
15 | L | l | /ɫ/, /l/ | le | Lüleburgaz |
- Kanun’da önce “i” sonra “ı” belirtilmiştir.
- Türk Kodlama Sistemi, ilgili kurum ve kuruluşlarla bilim adamlarının görüşleri alınarak TDK İmla Kılavuzu Çalışma Grubu tarafından 8 Ocak 2004 günü belirlenmiş ve TSE tarafından Nisan 2005/TS 13148 numaralı belge ile ölçünlü (standart) hâle getirilmiştir.[1]
Düzeltme işareti (^)
Düzeltme işareti, ünlü “a, u, i” harflerinin üzerinde yabancı kökenli sözlerde, ince okunuşu ve (bazı durumlarda) uzunluğu göstermek için (şapka) (^) biçimiyle kullanılmaktadır. İ harfi şapkayla beraber kullanıldığında üst kısmında bulunan nokta gösterilmez (nispet i'si). “O” harfinde bu im kullanılmaz. Türkiye Türkçesinde bazı kaynaklarda yanlış olarak belirtildiği gibi, (^) işareti kaldırılmamıştır.
Eş yazılılık
Yazılışları bir, anlamları ve okunuşları ayrı olan kelimeleri ayırt etmek için, okunuşları uzun olan ünlülerin üzerine konur: adem (yokluk), âdem (insan); adet (sayı), âdet (gelenek, alışkanlık); alem (bayrak), âlem (dünya, evren); alim (her şeyi bilen), âlim (bilgin); aşık (eklem kemiği), âşık (vurgun, tutkun); hakim (hikmet sahibi), hâkim (yargıç); hal (pazar yeri), hâl (durum, vaziyet); hala (babanın kız kardeşi), hâlâ (henüz); şura (şu yer), şûra (danışma kurulu).
Katil (< katl = öldürme) ve kadir (< kadr = değer) kelimeleriyle karışma olasılığı olduğu hâlde katil (ka:til = öldüren) ve kadir (< ka:dir = güçlü) kelimelerinin düzeltme işareti konmadan yazılması yaygınlaşmıştır.[2]
Bu imin kullanım sebebi temelde farklı anlamı belirten ve kökeni farklı olan sözlerdeki eş yazılılığı önlemektir: Kar “Havada beyaz ve hafif billurlar biçiminde donarak yağan su buharı” / Kâr “Alışveriş işlerinin sağladığı para kazancı”[3]; Hal “Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer.” / Hâl “a. (ha:li) 1. Bir şeyin içinde bulunduğu şartların veya taşıdığı niteliklerin bütünü, durum, vaziyet: “Herkes hâline göre bir hediye verdi.” -H. R. Gürpınar. 2. Davranış, tutum, tavır: “Bambaşka bir hâliniz vardır sizin. Merhametli bir insan olduğunuz bellidir.” -O. Rifat. 3. Şimdiki zaman, içinde yaşanılan zaman: “Bugün yazılan her kitap hâlden istikbale bir habercidir. Hâl dediğimiz şey yarından sonra mazi olacaktır.” -Y. K. Beyatlı. 4. Güç, kuvvet, takat: Şimdi gezmeye çıkacak hâlim yok. 5. mec. Kötü durum, sıkıntı, dert: Zavallının başına ne hâller geldi. 6. db. Durum.”[4] gibi...
İnceltme
Arapça ve Farsçadan Türkçeye geçmiş olan birtakım kelime ve ekler ile özel adlarda bulunan ince “g, k” ünsüzlerinden sonra gelen “a” ve “u” ünlüleri üzerine konur: dergâh, gâvur, ordugâh, tezgâh, yadigâr, Nigâr; dükkân, hikâye, kâfir, kâğıt, Hakkâri, Kâzım, mahkûm, mekân, mezkûr, sükûn, sükût. Kişi ve yer adlarında “ince l” ünsüzünden sonra gelen “a” ve “u” ünlüleri de düzeltme işareti ile yazılır: Hâlûk, Lâle, Nâlan; Balâ, Elâzığ, İslâhiye, Lâdik, Lâpseki.[2]
Türk alfabesinde k, g ve l harflerinin her biri, biri ince diğeri kalın iki farklı sese sahiptir. Bizim kalın ve ince diye adlandırdığımız bu seslerden k harfininkiler Uluslararası Fonetik Alfabede sırasıyla /k/ ve /c/, g harfininkiler /g/ ve /ɟ/ ve l harfininkiler de /l/ ve /k/ şeklinde yazılır. Eskiden kullanılan Arap alfabesi esaslı Osmanlı Türkçesi alfabesinde bu seslerden ince ve kalın olanlar ayrı ayrı harflerle gösterilmekteydi. Örneğin kalın olan /k/ sesi ق harfiyle ve ince olan /c/ sesi de ك harfiyle gösteriliyordu. Bu durum Arapça kelimelerin okunması gerektiği gibi yazılmasına olanak sağlasa da Türkçe kökenli kelimelerin yazımı için gereksiz bir ayrımdı. Çünkü Türkçe kökenli sözcüklerde bu harfler kalın ünlülerden önce kalın olan sesle, ince ünlülerden önce de ince olan sesle okunduğundan tek harfle gösterilmeleri Türkçe söyleyiş kuralları açısından sorun çıkarmamaktadır. Ancak bazı yabancı kökenli kelimelerde bu kurala uymayarak bu ünsüzlerin kalın ünlülerden önce ince okunduğu (kâğıt, kâr) veya ince ünlülerden önce kalın okunduğu (mevki, tatbik) görülmektedir. Türk Alfabesi belirlenirken Dil Encümeni'nin beklentisi bu kelimelerin söylenişlerinin zamanla dilimizin söyleniş kurallarına uyacak şekilde değişmesi yönündeydi. Ancak elbette bu uzun vadede gerçekleşebilecek bir durum olduğundan Dil Encümeni bu kelimelerin doğru okunabilmesi için gerekli görüldüğünde düzeltme işaretinin kullanımını önermiştir. Günümüzde kalın ünlülerden önce ince okunan k, g ve l ünsüzlerinin hala korunduğunu ancak ince ünlülerden önce kalın okunan bu ünsüzlerin söylenişlerinin dilimiz kurallarına uyarak inceleştiği gözlenmektedir (örneğin mevki ve tatbik kelimeleri günümüzde ince k harfiyle okunmaktadır).
Nispet-iyelik karışıklığı
Nispet i'sinin belirtme durumu ve iyelik ekiyle karışmasını önlemek için kullanılır. Böylece (Türk) askeri ve askerî (okul), (İslam) dini ve dinî (bilgiler), (fizik) ilmi ve ilmî (tartışmalar), (Atatürk'ün) resmi ve resmî (kuruluşlar) gibi anlamları farklı kelimelerin karıştırılması da önlenmiş olur. Nispet i'si alan kelimelere Türkçe ekler getirildiğinde düzeltme işareti olduğu gibi kalır: millîleştirmek, millîlik, resmîleştirmek, resmîlik.[2]
Şapkalı Ê ve Ô harfleri
Türkçede resmi olarak kullanılmayan harflerdir.
- Ê: Gagavuzca'da kullanılır. Uzatılarak okunan ince bir e sesidir. Kürtçe ve Zazaca kelimeler de yine yoğun olarak rastlanır. Türkçe’de sâdece birkaç kelimede mevcut olduğu için kullanımı öngörülmemiştir. Ancak yine de dilimizdeki bir iki kelimenin okunuşu ile bir fikir edinmemiz mümkündür. Örneğin: Mêmur, Poêtika, Nêyzen, Têlif...
- Ô: Uzatılarak okunan ince bir o sesidir. Normal O sesinden farklıdır. Türkçe’de sâdece birkaç kelimede mevcut olduğu için kullanımı öngörülmemiştir. Örneğin: Bôlero, Lôkman, Âlô, Rôl, Gôl...
- İnceltme İşareti, sesli harfleri incelttiği gibi aslında kalın sessiz harfleri de gizli olarak inceltir. Özellikle L harflerinde bu durum çok belirgindir. Örneğin: Ļânet, Ļâℓe, Hâℓ̗â, Hâℓ̗ ... İnceltme İmi ile yazılan bazı sözcüklerin okunuşunda aslında K harfinin de incelmesi söz konusudur. Örneğin: Ⱪar ve Kâr.
Harflerin kullanım sıklığı
Alfabe | Harf | Frekans (%)[5] | Frekans Sırası |
---|---|---|---|
1 | A | 11,92 | 1 |
2 | B | 2,844 | 15 |
3 | C | 0,963 | 24 |
4 | Ç | 1,156 | 22 |
5 | D | 4,706 | 8 |
6 | E | 8,912 | 2 |
7 | F | 0,461 | 28 |
8 | G | 1,253 | 20 |
9 | Ğ | 1,125 | 23 |
10 | H | 1,212 | 21 |
11 | I | 5,114 | 7 |
12 | İ | 8,6 | 3 |
13 | J | 0,034 | 29 |
14 | K | 4,683 | 9 |
15 | L | 5,922 | 6 |
16 | M | 3,752 | 10 |
17 | N | 7,487 | 4 |
18 | O | 2,476 | 16 |
19 | Ö | 0,777 | 27 |
20 | P | 0,886 | 26 |
21 | R | 6,722 | 5 |
22 | S | 3,014 | 14 |
23 | Ş | 1,78 | 18 |
24 | T | 3,314 | 12 |
25 | U | 3,235 | 13 |
26 | Ü | 1,854 | 17 |
27 | V | 0,959 | 25 |
28 | Y | 3,336 | 11 |
29 | Z | 1,5 | 19 |
Harflerin sınıflandırılması
a, e, ı, i, o, ö, u ve ü harfleri ünlü harfler, diğer harfler ise ünsüz harfler olarak adlandırılır.
Yanlış kullanım
Dil bilgisi eğitiminde ünlü harfler için “sesli harfler” tabiri de kullanıma sahip olmakla beraber bu kullanım yanlıştır. Bu kullanım sadece Türkiye Türkçesi için değil, bütün diller için yanlışlık belirten bir kullanımdır. Çünkü dillerde bulunan ve harf karşılığı olan (veya olmayan) en küçük dil bilgisi birliği sestir. Yani “u” da bir sestir, “g” de bir sestir. Oysa “u” sesi ünlü; “g” sesi ünsüzdür. En küçük gramer birliklerinden en büyük birlik olan cümleye kadar dili meydana getiren bütün şekillerin bünyesinde ses adını verdiğimiz en küçük ve en basit dil unsurları bulunur. Sesten daha küçük bir gramer birliği yoktur. Ses parçalanamayan en küçük gramer birliğidir. O hâlde ses dilin en küçük parçasıdır. a, d, l, y gibi.[6] Ses, bir kelimenin en küçük dil ögesidir.[7]
Ünlü harflerin sınıflandırılması
Ünlü harfler, çıkış yeri ve dilin durumuna, dudakların durumuna, ağzın açıklığına göre şu şekilde sınıflandırılır:
- Çıkış yeri ve dilin durumuna göre
- Kalın ünlüler: a, ı, o, u
- İnce ünlüler: e, i, ö, ü
- Dudakların durumuna göre
- Düz ünlüler: a, e, ı, i
- Yuvarlak ünlüler: o, ö, u, ü
- Ağzın açıklığına göre
- Geniş ünlüler: a, e, o, ö
- Dar ünlüler: ı, i, u, ü
ünlülerin nitelikleri aşağıdaki çizelgede toplu olarak gösterilmiştir:
ünlü harfler | düz | yuvarlak | ||
---|---|---|---|---|
geniş | dar | geniş | dar | |
kalın | a | ı | o | u |
ince | e | i | ö | ü |
Bu konuyla ilgili olarak, ayrıca bakınız: büyük ünlü uyumu, küçük ünlü uyumu.
Ünsüz harflerin sınıflandırılması
B, c, ç, d, f, g, ğ, h, j, k, l, m, n, p, r, s, ş, t, v, y, z harfleri ünsüz harflerdir.
Ünsüz harfler seda bakımından, teşekkül noktası bakımından ve temas derecesi bakımından sınıflandırılırlar.
Seda bakımından;[8]
- Sedalı ünsüzler: b, c, d, g, ğ, j, l, m, n, r, v, y, z.
- Sedasız ünsüzler: ç, f, h, k, p, s, ş, t.
Teşekkül noktası bakımından;[8]
- Dudak ünsüzleri: b, p, m.
- Diş-dudak ünsüzleri: f, v.
- Diş ünsüzleri: d, t, n, s, z.
- Damak-diş ünsüzleri: c, ç, j, ş.
- Ön damak ünsüzleri: g, k, l, r, y.
- Arka damak ünsüzü: ğ
- Gırtlak ünsüzü: h
Temas derecesi bakımından;[8]
- Temas derecesi tam olanlar: b, c, ç, d, g, k, p, t.
- Teşekkülünde hava için dar bir geçit bulunan ünsüzler: f, ğ, h, j, s, ş, v, z.
- Teşekkülünde hava için geniş bir geçit bulunan ünsüzler: m, n, r, y.
Bu konuyla ilgili olarak, ayrıca bakınız: sert ünsüzlerin yumuşaması
Latin kaynaklı diğer alfabelerle farklar
Türk alfabesi, Latin harflerini kullanmasına rağmen, bu harfleri kullanan diğer batı dillerinin alfabelerindeki birtakım harfleri içermemekte, bunun yanı sıra bu alfabelerde kullanılmayan başka harfler içermektedir. Bunlar: Ş/ş, ğ, ı, İ
Türk alfabesinde bulunmayan harfler
Q/q, W/w ve X/x harfleri pek çok batı dilinde vardır. Azerbaycan Türkçesi gibi Latin harflerine geçilen Türk şivesinde Q/q (Kalın k; g için) ve X/x (Hırıltılı h için) kullanılmasına rağmen mevcut Türkiye Türkçesi alfabesinde yer almamaktadır. Örneğin Azerice ve Tatarcada bu harflere karşılık gelen sesler sırasıyla g, v, h ile ifade edilir. Buna karşın batı dillerinde X (iks) harfi taxi, fix gibi sözlerin yazımında kullanılır ve Türkiye Türkçesindeki imlası taksi ve fiks olur. Sözcüğün yapısına göre iks ya da ksi olarak da söylenir.
Bu harflere Türk Cumhuriyetleri Alfabeleri içerisinde sıklıkla rastlanır.
- W: Tatarca’da ve Türkmence’de kullanılır. Açık bir V harfidir. Klasik V sesinden kesinlikle farklıdır. V harfinde dudaklar birbirine değerken, bu seste (W harfinde) tıpkı U sesinde olduğu gibi dudakların birbirine değmesi söz konusu değildir. Arapçadaki Vav (و) ve batı dillerindeki w sesi başlıca örneklerdir. Örneğin: Dawul (Davul), Hawlu (Havlu),Yawaş (Yavaş). W harfi çift ve olarak okunur. Batı dillerinde, daha doğrusu Hint-Avrupa dillerinin çoğunda vardır. Çift dudak v’si de denir. Bu ses Türkçenin bazı şive ve lehçelerinde de bu ses eskiden beri kullanılagelmiştir. Eskiden Arap kaynaklı Türk alfabesi metinlerinde, mesela Kıpçak Türkçesi metinlerinde bu ses “üç noktalı vav veya fe” (ۋ) harfiyle belirtilmiştir.
- Q: Tatarca’da ve Azerice’de kullanılır. Anadolu Türkçesindeki gırtlağa yakın olarak çıkarılan kalın K harfini gösterir. Örneğin: Qonşu (Komşu)... Bazı Türki dillerde ise yine kalın K sesine yakın olarak gırtlaktan çıkarılan kalın bir G sesini karşılar. İç Anadolu ve Doğu Anadolu ağızlarında yaygın olarak kullanılır. Azeri Türkçesinin resmi harflerinden birisidir. Arapçadaki Kaf (ق) harfini karşılar. Örneğin: Qadın (Kadın) sözcüğünün okunuşu "Gadın" şeklindedir. Baştaki G sesi gırtlaktan ve kalın bir tonla söylenir. (Kimi lehçelerde ise ve bu sese oldukça yakın olan kalın gırtlaksı bir K sesi olarak okunur ve söylenir.) Başkurtça'daki Ҡалын (Kalın) sözcüğünün çevirisi Qalın olarak yapılır ve okunuşu (Kalın/Galın) biçimindedir. Baştaki K sesi gırtlaktan ve kalın bir tonla söylenir.
- X: Tatarca’da ve Azerice’de kullanılır. Boğazdan gelen gırtlaksı, hafif boğumlu bir H sesidir. Türkçedeki Xalı (Halı), Xala (Hala), Xoroz (Horoz) sözcüklerinin bu harfle yazılması doğru ses değerlerine örnek teşkil eder. Bazı dillerde normal H sesinden biraz daha sert ve hırıltılıdır. H sesi hiçbir engele takılmadan çıkarken, bu ses boğazın üst kısmında titreşir. Arapçadaki Hı (خ) harfidir. Azericenin resmi harflerinden birisidir. İç ve Doğu Anadolu ağızlarında sıklıkla rastlanır. Örneğin: Baxmax (Bakmak) fiilinin okunuşu Baḥmaḥ şeklindedir ancak kelimenin içindeki h harfleri gırtlaktan ve hırıltılı olarak çıkartılır. Çaxmax (Çaḥmaḥ; Çakmak), Yanmax (Yanmaḥ; Yanmak)… Bu sesin Türkçedeki kullanımında çoğu zaman birbirlerine çok yakın kaynaklardan çıkan Arapçadaki Ha (ح) harfi ile olan farkı ortadan kalkmıştır (Ⱨ, Ḩ). Azerbaycan Türkçesi alfabesinde X/x (hı) “yox”[9][10] “burax-”[10][11] gibi isim ve fiillerde kullanılır. Bu sözler Türkiye Türkçesinde yok ve bırak- şekillerindedir. Türkiye Türkçesi yazı dilinin kaynaklandığı İstanbul ağzında hırıltılı h sesi yoktur. K’dan gelişen bu ses Türkiye Türkçesinde k’lı şekilleriyle aynen korunmuştur: Yok, çok, bırak-… Ancak Türkiye Türkçesi ağızlarında hırıltılı h sesi vardır.
- Ä veya Ə: Azerice’de, Tatarca’da, Gagavuzca’da ve Türkmence’de kullanılır. Kısa, açık, gırtlaktan gelen ve sert bir E harfidir. Normal E harfine göre daha kısa ve serttir. Ayrıca A ve E arası bir ses olarak öngörülür (Æ). Ses ve harf karşılığı olarak Arapça’da ve Almanca’da da bulunur. Türkçede normal e sesinden tam olarak ayırt edilebilmesi günümüzde çok zordur. Azerice’de yoğun olarak kullanılır. İnce bir harf olduğu halde kalın uyumludur. Bu harfi içeren sözcüklerin aslında Büyük Ünlü Uyumuna uymadığı hâlde kulağı tırmalamıyor olması bu nedenledir. Örneğin: İncä/İncə. Türkçe’de Selçuk ismi diğer Türk dillerinde “Sälçuk / Səlcuk” olarak, Akçe sözcüğü ise “Akçä / Akçə” olarak yazılır. Türkçede her ikisi de "Ben" olarak yazılan Bän (Azerice: Mən, 1. Tekil Şahıs Zamiri) ve Ben (Azerice: Ben, Deri Kabartısı) sözcükleri birbirinden farklı anlamlar içerir ve ses değerleri de farklıdır. Ə harfi kimi latin alfabelerinde, özellikle el yazılarında Эə biçiminde de kullanılır.
Genizsel N harfi
Bu “ŋ” harfi Türkiye Türkçesi alfabesinde bulunmaz. Dilin arka tarafının yumuşak damağa teması ile ve genizden söylenen bu ses genizsel n, genizcil n, nazal n, nazal g şekillerinde adlandırılan ses olup “ŋ” sesi verir. Eskiden beri bütün Türkçede bulunan bu ses de İstanbul Türkçesinde atılmış ve yerini n’ye bırakmıştır. Ağızlarda ise bugün de yaşamaktadır.[12] Bu sesi gösteren Ň veya Ñ harfleri Tatarca’da ve Türkmence’de kullanılır. Genizden çıkarılan N ve G karışımı bir sestir. Bazen de NĞ/NY olarak öngörülür (Ņ). Pek çok ağızda N veya Ğ sesine dönüşmüştür. Osmanlıca’daki üç noktalı Kaf-ı Nûni (ڭ) harfinin karşılığıdır. Örneğin: İç Anadolu’da, özellikle Sivas yöresinde Saňa, Baňa, Deňiz sözcükleri. Pek çok kaynakta Tengri veya Tengiz olarak yazılan sözcükler aslında Teñri ve Teñiz şeklinde okunur.
Benzer biçimde İspanyol alfabesinde yer alan Ñ/ñ (Bu ses İtalyanca ve Fransızca'da gn, Portekizce'de nh harf bileşimleri ile elde edilir) harfine karşılık gelen ses ny ile ifade edilir. Örneğin, İspanyolcada İspanya anlamına gelen España sözcüğü Türkçe harflerle Espanya olarak yazılır.
İnce L harfi
Bu harfin yer aldığı kelimelerin tamamındaki L harfleri dilin ucunun damağa doğru çekilmesiyle çıkarılan ve normal L sesine göre biraz daha ince olan bir sesi gösterir: Ḽâℓ̗ , Rôℓ̗ ... Örneğin bu ses Kiril Latinizasyonunda Ḽ harfi ile gösterilir (Küçük harf: ḽ veya ℓ̗ ). Türkçede a, ı, o ve u kalın ünlülerinden önce kalın l sesi olan /l/ ve e, i, ö, ü ince ünlülerinden önce de ince l sesi olan /k/ sesi gelmektedir. Dolayısıyla Türkçe kökenli kelimelerin söyleniş kurallarına göre hazırlanan Türk alfabesinde bu iki sesin aynı harfle temsil edilmesi olanaklıdır. Ancak dilimize Arapça, Farsça veya Fransızca gibi dillerden geçen kelimelerde bu kurala uymayarak kalın ünlülerden önce ince olarak okunan l sesi bulunabilmektedir (lale, latin veya hal kelimelerinde olduğu gibi). Bu kelimelerin okunuşundaki farklılık da l harfinden sonra veya l harfi kelimenin sonundaysa önce gelen ünlünün üzerine düzeltme işareti koyularak çözülmüştür. Ancak günümüzde bu kelimeler genelde düzeltme işareti kullanılmadan yazılmakta ve okunurken düzeltme işareti varmış gibi okunmaktadır. Diğer bazı dillerde bu iki l sesi için iki farklı harf kullanılmıştır. Üzerinde işaret bulunan ڵ veya noktalı ڶ harfi Arapça Boşnak alfabesinde ve Sorani-Kürt alfabesinde ince L sesini göstermek için kullanılır. Ayrıca Ļ (Küçük harf: ļ veya ℓ̗ ) şeklindeki bir harf Leton alfabesinde Љ sesini karşılamak için üretilmiştir.
Batı dillerinde bulunmayan Türk harfleri
Harf | Kod noktası # | Harf | Kod noktası # |
---|---|---|---|
ç | 231 | Ç | 199 |
ğ | 287 | Ğ | 286 |
ı | 305 | İ | 304 |
ö | 246 | Ö | 214 |
ş | 351 | Ş | 350 |
ü | 252 | Ü | 220 |
â | 226 | Â | 194 |
î | 238 | Î | 206 |
û | 251 | Û | 219 |
Türkçedeki Ç/ç, Ü/ü ve Ö/ö harfleri İngiliz alfabesinde bulunmamaları nedeniyle ASCII standardına dâhil değildir. Ancak bu harfler diğer batı dillerinde yaygın olarak kullanılmakta ve ISO-8859-1 (Latin-1) standardının içinde yer almaktadır. Küçük ı, büyük İ, Ğ/ğ, Ş/ş harfleri ise ISO-8859-9 (Latin-5) standardının içinde yer almaktadır.
Türkçede noktalı i harfi büyük harfle yazılıyorken de noktası koyulur: İ. Benzer biçimde noktasız büyük I harfi, küçük harfle yazılıyorken noktası koyulmaz: ı. Ancak yabancı dildeki sözcükler büyük harfle yazılıyorken I harfi noktasız yazılır. Türkiye Türkçesinin dışında Azeri Türkçesi ve Tatarcada da ı ve i harflerinin kullanımı, Türkiye Türkçesindeki gibidir.
Ş/ş harfinin sesi, İtalyancada sc(i), Fransızcada ch, İngilizcede sh, Almancada sch ve Galiçyacada x harfleriyle elde edilir. Bu harf kimi zaman Rumencedeki Ș/ș (virgüllü s) harfinin yerine kullanılmasına rağmen farklı bir harftir. Türkiye Türkçesinin dışında Türk şive ve lehçelerinde (Azeri Türkçesi, Tatarca, Türkmence vb.) ve Kürtçe, Zazaca, Lazca dillerinde kullanılmaktadır. Balkanlar’da kullanılan Boşnakça, Sırpça, Hırvatça, Slovence dillerinde de “ş” sesi vardır ancak ilgili dillerin Latin kaynaklı alfabelerinde bu ses için kullanılan harf “š”dir.
Ğ/ğ (yumuşak ge) harfi Türkçede g sesinden kaynaklanmıştır. Eskiden g’li olan bazı sözler Türkçenin uzun tarihi sonucunda bazı Türk şive ve lehçelerinde “ğ”li olmuşlardır: aga > ağa, bag > bağ, yogurt > yoğurt; yag- > yağ-, bagır- > bağır-… Ğ harfi ile de bugün iki ünsüz işaret edilmektedir. Bunlardan biri bağ, doğum, yığın, ağlamak gibi kelimelerde bulunan arka damak ünsüzü ğ, diğeri de geldiği, görmeğe, direğin gibi kelimelerde bulunan ve g ile k’nin iki vokal arasında yumuşamasından meydana gelip y sesi veren ğ harfi ile gösterilen ünsüzdür.[13]
ASCII standardında yer almayan Türkçe harfler ve Evrensel kod değerleri yandaki çizelgede verilmiştir.
Dipnotlar
- ↑ http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_content&view=article&id=174:Ses-Harf-ve-Alfabe&catid=50:yazm-kurallar&Itemid=132
- 1 2 3 Türk Dil Kurumu - Düzeltme İşareti
- ↑ Türk Dil Kurumu - Büyük Türkçe Sözlük Kar / Kâr sözleri
- ↑ Türk Dil Kurumu - Büyük Türkçe Sözlük Hal / Hâl sözleri
- ↑ Sefik İlkin Serengil, Murat Akın. "Attacking Turkish Texts Encrypted by Homophonic Cipher" Proceedings of the 10th WSEAS International Conference on Electronics, Hardware, Wireless and Optical Communications, pp. 123–126, Cambridge, UK, February 20–22, 2011.
- ↑ Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım/Yayım/Tanıtım, İstanbul, 2002, s. 29
- ↑ Prof. Dr. Zeynep Korkmaz, Türkiye Türkçesi Grameri, Şekil Bilgisi, TDK Yayınları, Ankara, 2007, s. 6
- 1 2 3 Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım/Yayım/Tanıtım, İstanbul, 2002, s. 46-48
- ↑ “Yox” İsmi
- 1 2 Türk Lehçeleri Sözlüğü
- ↑ “Burax-” Fiili
- ↑ Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım/Yayım/Tanıtım, İstanbul, 2002, s. 44
- ↑ Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi, Bayrak Basım/Yayım/Tanıtım, İstanbul, 2002, s. 45
Kaynakça
- Altun, Mustafa (2004), "Alfabe Değişiminin Tarihsel Gelişimi Üzerine Bir Değerlendirme", Cumhuriyetin 81. Yılına Armağan, Sakarya Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi, Adapazarı, s.57-63
- TDK Yazım Kılavuzu
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
Türk Dil Kurumu - Ses, Harf ve Alfabe