Selahaddin Eyyubi

Selahaddin Eyyubi
صلاح الدين الأيوبي
El-Cezeri'nin elyazımı eserinde Selahaddin Eyyubinin minyatürü
Eyyubiler Mısır Sultanı
Hüküm süresi 1169-1193
Sonra gelen Aziz Osman bin Selahaddin
Eyyubiler Suriye Sultanı
Hüküm süresi 1169-1186
Önce gelen Nureddin Mahmud Zengi
Sonra gelen Afdal Ali bin Selahaddin
Tam ismi
El-Melik el-Nasır Ebu'l Muẓaffer Selahaddin Yusuf bin Necmeddin Eyyub
Hanedan Eyyûbîler
Babası Necmeddin Eyyub
Doğum 1138
Tikrit
Ölüm 4 Mart 1193 (55 yaşında)
Şam
Defin Emevî Camii, Şam
Dini Sünni İslam

Selahaddin Yusuf bin Eyyub (Arapça: صلاح الدين الأيوبي, tam adı: الملك الناصر ابو المظفّر صلاح الدين يوسف ابن ايّوب; el-Melik el-Nasır Ebu'l Muẓaffer Selahaddin Yusuf bin Necmeddin Eyyub, Kürtçe: سەلاحەدینی ئەییووبی/ Selahedînê Eyûbî;), (d. 1138, Tikrit - ö. 4 Mart 1193, Şam), Mısır ve Suriye sultanı, Eyyubi hanedanının kurucusu olan hükümdar. Hıttin Muharebesi ile 2 Ekim 1187'de KudüsHaçlı kuvvetlerinden alarak kentte 88 yıl süren Hıristiyan egemenliğine son verdi, akabinde Hıristiyanların düzenledikleri III. Haçlı Seferi'ni etkisiz hale getirdi.

Soyu ve ailesi

Selahaddin Eyyubi'ye (Kudüs Fatihi / İngilizce: Conqueror of Jerusalem) tarih boyunca farklı etnik kökenler atfedilmiş, çeşitli milletler mirasını sahiplenmişlerdir. Yaygın görüş Selahaddin'in Kürt kökenli [1][2][3][4][5][6][7][8][9][10][11][12][13][14] olduğu yönündedir ancak Türk[15][16] veya Arap olduğu yönünde görüşler de vardır. Öyle ki, El-Hazrecî'nin Eyyubileri ve Memlükleri anlatan eseri "Târihu Devleti'l-Ekrâd ve’l-Etrak" (Türkçe: Kürt ve Türk Devletinin Tarihi) ismini taşımaktadır (Mehmet Bayrak'a göre "ve’l-Etrak" kelimesi sonradan eklenmiştir[17]).[18][19][20]

Eyyubiler uzmanı tarihçi Ramazan Şeşen Selahaddin Eyyubi'nin Revvadi aşireti Kürtlerinden olduğunu ancak Revvadilerin Kürtleşmiş, Ezd kabilesinden Yemenli Arap olduklarını[21] ve tarihçi El-Yakubi ile İbnü'n Nedîm'in eserlerinde Revvadilerin Kürtleşmiş Arap oldukları bilgisinin yer aldığını söylemiştir.[22]

13. yüzyıl'da yaşayan Ermeni tarihçi Heyton (Hethum) şöyle der: "Postea vero Sarraceni amiserunt dominium Egipti et Medi, qui Cordins vulgariter dicembantur; regni Egipti dominium occupaverunt." (Sonunda Araplar Mısır'ın yönetimini kaybettiler; ve Medler; "ki onlara Kürtler deniliyordu." Mısır'a egemen oldular.)[23][24]

Ayrıca İbn Haldun Mukaddime eserinde Selahaddin Eyyubi'den şu şekilde bahsetmiştir: "Frenkler, bu kiliseye tazirnde bulunur ve onun inşaası ile iftihar ederlerdi. Nihayet Selahaddin Eyyubi el-Kurdi , Mısır ve Suriye mülküne müstakillen sahip oldu"[25][26]. Son dönemde yeniden ağırlık gösteren diğer bir görüş ise tarihçi İbn Haldun'un Mukaddime eserinde belirttiği üzere Selahaddin Eyyubi'nin atalarının, Yemen'in Himyeri vilayeti eşrafından Hezbâniyye Kürtlerinin Ravvadi aşretine mensup Araplardan olması[27] ve bu aşiretin Himyeri bölgesini yüzyıllarca yönetmiş olan Devs hanedanına akraba olmasıdır. Tarihçi Yakubî'nin bir kaydına göre de Revadî Kürtleri, Revvâd b. El-Musanna el-Ezdî'den gelir ve bu şahıs da 758 yılında Basra'dan Azerbaycan'a yerleştirilen Yemen Araplarındandır.[28].Selahaddin'i en iyi tanıyan ünlü tarihçi İbn-i Şeddad'a göre "Necmeddin Eyyub'un babasının Şadi oldugunu belirterek, Necmeddin Eyyub Şadi üzerinde başka hiçbir isim ilave etmez ve Kürt olduklarını belirtir. Ancak Eyyubi meliklerinden bir kısmı kendilerinin Kürt olmayıp Arap oldugunu söylemiştir bunlardan biride Selahaddi'in kardeşinin oğlu el Melikü'l-Mu'izz ismail idi. Babası Seyfülislam Tuğtekin'den sonra Yemen yönetimini üstlenen İsmail, el Mu'iziz Lidinillah ismiyle Yemende kendisini Halife İlan etmiştir. fakat daha sonra bunun kendi emelini için yaptığı ortaya çıkmış Amcası Kamil bin Adil De bunu yalanlamışdır".[29].

Selahaddin tanınmış bir ailede dünyaya geldi.[8] Doğduğu gece, babası Necmeddin Eyyub ailesini de alarak Halep'e göçtü.[8] Burada Kuzey Suriye'nin güçlü Türk valisi İmadeddin Zengi'nin hizmetine girdi.[8]

Dedesi Şadi, Bağdat şehrinin valisi olan Bihruz'un yakın arkadaşı idi.[30] Bihruz nüfuzunu kullanarak Şadi'nin oğlu Necmeddin Eyyub'un Tikrit'in kumandanlığına atanmasını sağlamıştır.[31][32] Böylece Büyük Selçuklu sultanı Muhammed Tapar Şadi'yi ailesiyle birlikte Tikrit civarına yerleştirdi.

İmadeddin Zengi'nin ordusu 1131'de Karaca el-Saki tarafından mağlup edildi ve Zengi, Tikrit'e sığındı. Selahaddin'in babası Necmeddin Eyyub ve amcası Esedüddin Şirkuh (أسد الدين شيركوه بن شاذي; Şirkuh: Farsça'da Dağ Aslanı anlamındadır), Zengi'ye yardım etmiş ve Tikrit'te hapsedilen Aziduddin el-Mustevfi'nin kaçmasını sağlamışlardır. Bunun üzerine Bihruz ile araları açılmış, buna mukabil Musul ve Halep Atabeyi Zengilere yaklaşmışlardır. Şirkuh'un bir Selçuklu yüksek memuru öldürme olayından sonra iki kardeş Zengi'ye başvurmuş ve 1138'de görevinden alınan Necmeddin Eyyub ve ailesi İmadeddin Zengi'nin hizmetine girmiştir.[33]. Selahaddin'in annesi Selçukluların Harim (حارم) emiri Şihabeddin Mahmud ibn Tokuş el-Harim'un kızkardeşidir.[34] Şam bölgesini yöneten Tutuş'un aksine, Tekeş ile ilgili bir olay, İbn-ul Esir tarafından aktarılıyor[35] Kız kardeşi Sitti Şam (Zümrüt Hatun) önce Hüsameddin Muhammed bin Ömer bin Laçin'in babasıyla daha sonra Selahaddin'in amcası Şirkuh'un oğlu Nasreddin Muhammed ile evlendirildi.[36]

Kardeşlerinin isimleri Tacülmülk Böri,Seyfülislam Tuğtekin,Melik Adil Ebu Bekir ve Şahinşah'dır.[37] Torunlarından 13.yy’da yaşayan Okçu Yusuf, Selçuklu İmparatorluğu’nun okçu kuvvetlerinin komutanı idi. Selçuklu Sultanı Alaaddîn Keykubat’ın en güvendiği komutanlardan biriydi.

     Büyük bir İslâm komutanı olan Okçu Yusuf’un en dikkat çekici özelliklerinden biri, İslâm tarihinin büyük komutanı Selahaddin Eyyubi’nin torunu olmasıdır. Aynı Zamanda ipek yolu'nun koruyuculuğunu yapmaktaydı.[38]

Hıttin Savaşı sonrası, Selahaddin ve Lüzinyanlı Guy.

Çocukluğu ve eğitimi

İmadeddin Zengi'nin, babası Necmeddin Eyyub'u vali olarak atadığı Baalbek ve Şam'da büyüyen Selahaddin, ayrıcalıklı bir çocukluk geçirmedi. İyi bir tahsil aldı. Askeri eğitimden ziyade dini derslere de meraklıydı.[8] Sanatla ve ilimle uğraşırdı. Selahaddin'in biyografisini yazan El-Wahrani Onun Öklid Geometrisi, astronomi, matematik ve aritmatik konularında uzman olduğunu belirtir.[39] Mantık, felsefe, sosyoloji, fıkıh (İslam hukuku) ve tarih öğrendi, Şam'daki Dar'ul-Hadis'den (Hadis Üniversitesi) mezun oldu.

Erken hizmet dönemi

Yirmi altı yaşındayken amcası tarafından eğitilmek üzere kendi hizmetine alındı.[40] Mısır'ın güçlü aşiretlerinden Banu Ruzzaiklerin ele geçirilmesinde Fatımi halifesinin yanında savaştı. Daha sonra Haçlı ordusunun elinde bulunan Mısır'daki Bilbeis şehrinin ele geçirilmesinde görev aldı. Bilbeis'in ele geçirilmesinden sonra karşılaştıkları Haçlı ordusuna karşı amcasının ordusunun sol kanadını oluşturan süvari birlikleri ile elde ettiği başarılar sayesinde kendini gösterdi.[41] Savaşın sonunda haçlı kumandanı "Kayserili Hugh" (Hugh of Caesarea) Selahhaddin'in birliğine saldırdığı esnada esir düştü.[41] Savaşın sonunda Selahaddin ve amcası Şirkuh İskenderiye'ye geçtiler. Burada kendilerine halife tarafından para, asker ve bir kale verildi.[42] Kaleye saldıran Mısır haçlıları Şirkuh'un birliklerini dağıtmayı başardılar fakat Selahaddin'in birlikleri kalenin düşmesine engel oldu.[43]

Haçlılarla mücadelesi

Mısır Seferleri

Selahaddin'in Mısır'daki savaşları.

I. Haçlı Seferi sonucunda kurulan Kudüs Krallığı; gözünü Mısır'a dikmişti. Zamanda Mısır'ın alınabilmesi için çok elverişliydi. O günkü Mısır'daki Fatımiler devletinin iç siyaseti karışıklıklar içindeydi. Mısır veziri Şaver, bir saray darbesi sonucu rakibi olan diğer vezir Dırgam'a yenilip vezirlikten olunca gizlice Şam'a, Nureddin Mahmud Zengi'nin yanına gitti ve yardım istedi (1164). Nureddin Zengi bu olayı fırsat bilerek İslam dünyasındaki iki başlılık problemini halledebileceğini ve Müslümanlar'ı tekrar tek çatı altında birleştirip Haçlılar'la mücadele konusunda güçleneceğini hesaplayarak Şaver'e olumlu yanıt vermiştir.[44]

Sultan Nureddin, Mısır'da Şaver'e yardım etme görevini Esedüddin Şirkuh'a verdi. Şirkuh bu görevi; kardeşinin oğlu Selahaddin'i yanında götürmek karşılığında kabul etti. Eyyub'un oğlu Selahaddin ise, inzivaya çekilmekten ve ilim meclislerinde bulunmaktan büyük bir zevk duyardı. Bu yüzden savaşa gitme tekliflerini bin bir ricayla kabul etti. Ardından Şirkuh ve askerlerle yola çıktı. Selahaddin'in askeri hayatı bu noktada, amcası Esedüddin Şirkuh’un hizmetine girmesiyle başladı. Bu arada Mısır'da işler iyiden iyiye karışmıştı. Şaver, rakibi Dırgam'ı mağlup etmeyi başarmıştı ve Sultan Nureddin'den gelecek desteğe ihtiyacı kalmamıştı. Sultan Nureddin'e bağlı askerlerin müdahalesinden korkan Şaver, cizye karşılığında Kudüs Krallığı'ndan yardım istedi ve deniz yoluyla bir Haçlı ordusu, kendisine yardım için gönderildi. Haçlı ve Mısır ordusu, Afrika ile Asya'nın birleştiği noktada buluştular ve savunmaya geçtiler. Bu durum karşısında çok şaşıran Selahaddin ve Şirkuh, yanlarındaki az bir kuvvetle ne yapacaklarını bilemediler. Daha sonra Selahaddin, ordunun komutasını ele aldı ve Sultan Nureddin'den gelecek yardımı bekleme fikrini beyan etti. Ardında ustaca bir manevrayla Belbis kalesini ele geçirdi. Beriden Sultan Nureddin ise, Selahaddin ve Şirkuh'a doğrudan yardım yerine Haçlı topraklarına yürüyürek onları geri çekilmeye zorladı. Bu yüzden çekilen müttefiklerinden ümidi kesen Şaver, Sultan Nureddin'in hücum etmesinden korkarak Şirkuh'un ordusuyla sulha mecbur oldu. Selahaddin, sulh şarlarını bizzat kendi tesbit etti. Sulh yapıldıktan sonra Şam'a dönen Selahaddin, can dostu olarak gördüğü ilim ve irfan sohbetlerine yeniden katılmaya başladı. Bu seferle beraber Selahaddin, askeri alanda ilk maharetini gösterdi.[44] Önceleri Selahaddin bir ilim adamı olmak istiyordu, yönetici olmak gibi bir niyeti yoktu. Nureddin Mahmud, Selahaddin'in bütün karşı çıkmalarına rağmen askeri sahada Selahaddin'den faydalanmak istemişti.

Sultan Nureddin, Şirkuh'un ifadelerinden Mısır'ın fethinin kolay olacağını anlamıştı ve bu yüzden Şirkuh'u bir kez daha Mısır üzerine gönderdi. Şirkuh, Selahaddin'in yeniden kendisiyle gelmesi şartıyla bunu kabul etti. Çoğu kişinin ricasını reddeden Selahaddin, Sultan Nureddin'in ricasına dayanamayarak sefere çıktı.

Sultan Nureddin'e bağlı bir ordunun üstüne geldiğini duyan Şaver, cizye vaadiyle Haçlılar'dan yardım istedi. Kudüs'ten hareket eden Haçlı ordusu, Asya ile Afrika'nın birleştiği yerde Şaver ve ordusuyla buluştu. Bunların toplam sayısı 30.000'e baliğ oluyordu. Şirkuh ve Selahaddin'in yanındaysa 2.000 asker vardı. Selahaddin, ordunun kumandasını eline aldı ve kısa bir sürede Sina Çölü'nü aştılar. Kendilerinin 15 misli olan düşmalarını mağlup etmeyi başardılar ve İskenderiye'ye gelip bu kaleyi ele geçirdiler. Çok kısa bir sürede kale halkının muhabettini kazanan Selahaddin, canları pahasınada olsun bu halkın, kendisiyle savaşacağını anladı. İskenderiye'nin düştüğü haberini alan, Mısırlılar ve Haçlılar, önceki mağlubiyetin etkisinden çıkıp İskenderiye üzerine yürüdüler. İskenderiye çok önemli bir mevkiydi ve doğu ile batının ticaret merkeziydi.

Şirkuh ve bazı askerler, şehir dışında mühim bir mevkiyi tutarak Sultan Nureddin'den gelecek yardımı beklemeye koyuldular. Selahaddin ve yanındakilerse şehri müdafaaya koyuldular. Selahaddin, kaleyi üç ay boyunca başarıyla savundu. Fakat Haçlılar'a desteğe gelen bir Rum donanmasının deniz yolunu kesmesi sebebiyle umduğu yardımı bulamayan Şirkuh, zaten erzak sıkıntısı çeken kalenin kurtarılmasını mümkün görmeyerek hiç olmazsa maiyetindeki askerleri selamete çıkarmak düşüncesiyle tuttuğu mevkiyi bıraktı ve çekilmeye başladı. Selahaddin, Şirkuh ve askerlerinin gitmesinden sonra sulh istemekten başka çare bulamadı. Sulh şartı olarak askerleri ve silahlarıyla beraber Suriye'ye dönmeyi istiyordu. Sulh yapıldıktan sonra Selahaddin ve askerleri kaleden çıktılar. Kudüs kralı, büyük bir ordu beklerken 100 kadar yaralı askerin kaleden çıktığını görünce çok şaşırdı. Zaten böyle kahramanlıklara hayran olan Kudüs kralı, üç gün süreyle Selahaddin ve askerlerini ordugahında misafir etti. Selahaddin, bu üç gün içinde Hristiyanlar'ın ordu tertibatına ve Hristiyan kumandanlar arasındaki çekişmelere vakıf oldu. Bu bilgiler ilerideki mücadelelerde çok işine yarayacaktı. Misafirlikten sonra Suriye'ye dönen Selahaddin, kendini tekrar ilim ve irfan sohbetlerine verdi.

Yardıma gittiği Fatımi hükümetinin aciziyetini gören Kudüs kralı, savaş ilanına daha lüzum görmeyerek sınırı geçti ve Kahire civarına kadar geldi. Bunun üzerine Sultan Nureddin'e mektuplar gönderen Fatımi halifesi, yardım talep ediyordu. Sultan Nureddin bu talebi kabul etti ve Şirkuh'u yeniden Mısır üzerine gönderdi. Selahaddin'de bin bir rica ile üçüncü sefere gitmeyi kabul etti. Selahaddin, adeti olduğu üzere büyük bir süratle emrindeki öncü kuvvetlerle önüne tesadüf eden tüm düşman birliklerini perişan etti ve Şirkuh ile esas ordunun, kılıç çekmesine dahi lüzum kalmadan Kahire civarına kadar gelmelerini temin etti. Şaver'in cizye vaadi ve laf kalabalığıyla oyaladığı Haçlı ordusu, bu hücumu haber alır almaz dağılıp firar etti.

Kudüs kralının geri dönmesinden sonra Sultan Nureddin'e bağlı kumandanların varlığından hoşnut olmayan Şaver, bir ziyafet tertib edip hepsini ortadan kaldırmaya karar verdi. Şaver'in bu teşebbüsünü öğrenen Şirkuh büyük ıstıraplara düştü. Selahaddin ise Şaver'den önce davranıp çölde bir ziyafet düzenledi ve ziyafete Şaver'i de davet etti. Ziyafet mahaline yaklaşan Şaver'i karşılamak için yanına giden Selahaddin, yanındaki muhafızlardan çekinmeksizin Şaver'i kolundan tutup çekti ve atından düşürdü. Hadiseyi gören dalkavuklar derhal dağıldı. Zaten Şaver'in iktidar mücadelelerinden bıkmış olan Fatımi halifesi, Şaver'i ortadan kaldırmak için fırsat kolluyordu. Bu olayı duyunca Şaver'i idam ettirdi ve boşalan vezirlik makamına, Sultan Nureddin'den korktuğu için Şirkuh'u getirdi. Fakat bir-iki ay sonra Şirkuh vefat etti.

Eyyubi Devleti'nin kurulması

Kudüs'ün fethinden sonra Eyyubilerin sınırları.

1171'de Mısır'da Şii Fatımi halifeliğine son vererek Sünniliğe dönüldüğünü ve Bağdat'taki Abbasi halifeliğine bağlılığını ilan eden Salaheddin Eyyubi böylece Mısır’ın tek yöneticisi durumuna geldi. Böylece İslam dünyasındaki iki başlılık son bulmuş ve biri Bağdat'ta, biri de Mısır'da olmak üzere mevcut olan iki halifeli yapı değiştirilmiş oldu. Artık İslam dünyasında tek bir halife vardı. Bu olay müslümanların haçlılara karşı birleşmesinde tarihi dönemeçlerden birisi olmuştur.

Selahaddin Nureddin Mahmud Zengi’ye hayatı boyunca bağlı kaldı, fakat Nureddin'in 1174 yılında vefat etmesiyle durum değişti. Selahaddin, Nureddin'in dul eşi İsmedüddin Hatun ile evlendi. Fakat Nureddin'in yerine geçen oğlu İsmail, Selahaddin'i tanımadı ve işbirliğine yanaşmadı. Mısır’daki zengin tarım topraklarını mali dayanak olarak kullanan Selahaddin, Nureddin’in çocuk yaştaki oğlu adına naiplik talebinde bulunmak üzere küçük, ama çok disiplinli bir orduyla Suriye’ye hareket etti. Ama çok geçmeden bu talebinden vazgeçti.

1177 yılındaki Montgisard Muharebesinde Kudüs kralı IV. Baodouin'e yenildi. 1186’ya değin Suriye, Kuzey Mezopotamya, Filistin ve Mısır’daki tüm Müslüman topraklarını kendi bayrağı altında birleştirmeye girişti ve İslam birliğini tekrar kurdu. Zamanla sahtekarlık, ahlaksızlık ve gaddarlıktan uzak, cömert, erdemli, ama kararlı bir hükümdar olarak ünlendi. O zamana değin iç çekişmeler ve yoğun rekabet yüzünden Haçlılara direnmede güçlük çeken Müslümanların maddi ve manevi açıdan güçlenmelerini sağladı.

Hıttin Savaşı

Hıttin Savaşı

Selahaddin, yeni ya da gelişmiş askeri teknikler kullanmak yerine, çok sayıdaki düzensiz kuvvetleri birleştirip disiplin altına alarak askeri güç dengesini de kendi lehine çevirmeyi başardı. 1187’de bütün gücüyle, Latin Haçlı krallıklarına yöneldi. Bu arada Kudüs Kralı ölmüş yerine Lüzinyanlı Guy geçmişti.

Selahaddin, Kudüs kralını ve ordusunu Kuzey Filistin’de Tiberya yakınlarında Hıttin'e kadar getirmeyi başardı. Hıttin kuyularıyla ünlü bir yerdi. Selahaddin çok önceden kuyuları tutmuştu, böylece haçlılara bir damla su bırakmadı.[44]

Kudüs ordusu günlerce süren yürüyüşten sonra 4 Temmuz 1187’de tükenmiş ve susuzluktan bitkin düşmüş bir halde Selahaddin ile karşılaştı, İslam ordusu çoktan kuyuları tutmuş ve hiçbirini bırakmak gibi bir niyeti de yoktu. Bu noktadan sonra geri dönemediler ve Selahaddin'in karşısına çıkmak zorunda kaldılar. Hıttin Muharebesi'nde Selahaddin, Kudus Kralı Lüzinyanlı Guy komutasindaki Haçlı ordusunu yenmeyi başardı.

Haçlıların verdiği kayıpların büyüklüğü Müslümanların Kudüs Krallığı’nın neredeyse tümünü ele geçirmesini sağladı. Akka, Betrun, Beyrut, Sayda, Nasıra, Gaman, Caesarea, Nablus, Yafa ve Aşkelon üç ay içinde düştü.[44]

Salaheddin Haçlılara en büyük darbesini ise 88 yıl Frankların elinde kalan Kudüs’ü 2 Ekim 1187’de teslim alarak indirdi.[44]

Üçüncü Haçlı seferi

Gustave Doré'nin 1800'lerden Galip Selahaddini

Selahaddin’in başarısına düşen tek gölge Sur’un ele geçirilmemesiydi. 1189’da Haçlı işgali altında yalnızca üç kent kalmış, ama sağ kalan dağınık Hristiyanlar zorlu bir kıyı kalesi olan Sur’da toplanarak Latin karşı saldırısının çıkış noktasını oluşturmuşlardı.[44]

Kudüs’ün düşmesiyle derinden sarsılan Batılılar yeni bir Haçlı seferi çağrısında bulundu. III. Haçlı Seferi çok sayıda büyük soylu ve ünlü şövalyenin yanı sıra, üç ülkenin krallarını da savaş alanına çekti.[44]

III. Haçlı Seferi uzun ve tüketici oldu. İngiltere Kralı I. Richard ("Aslan Yürekli" Richard) hiçbir sonuca ulaşamadı. Haçlılar Doğu Akdeniz’de ancak güvensiz bir toprak parçasına tutunabildiler. Kral Richard Ekim 1192’de dönüş için yelken açtığında savaş sona ermişti.[44]

Çocukları

Selahaddin Eyyubi'nin 17 oğlu ve bir kızı olmuştur. Eyyûbîlerin tarihçisi İbn Kesir'in eserinde verilen bilgilere göre günümüze gelen çocuklarının isimleri şunlardır.[45]

Ölümü

Selahaddin'in Şam'daki türbesinin içi.
Dışarı köşe açısından Selahaddin'in Emevi Camii avlusundaki türbesi.

Selahaddin başkent Şam’a çekildi. 1193 yılında öldü. Ölümünün ardından akrabaları imparatorluğu paylaştılar.

Çağdaş kültüre etkileri

Selahaddin Eyyubi, 2005 yılında çekilen Cennetin Krallığı adlı filmde Suriyeli aktör Hasan Mesut tarafından canlandırılmıştır. Daha önce 1935 yılında Cecil B. DeMille'in yönettiği The Crusades filminde Ian Keith, 1954 yılında David Butler'ın yönettiği King Richard and the Crusaders filminde ise başroldeki Rex Harrison tarafından canlandırılmıştı.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. Umberto Eco, "Ortaçağ: Barbarlar, Hıristiyanlar, Müslümanlar", Alfa yayınları, s. 194.
  2. Bernard Lewis, Alamut Kalesi, Nokta Kitap, s. 74-75
  3. Martin van Bruinessen, "Ağa, Şeyh, Devlet", İletişim yayınları, s. 203.
  4. http://www.iranicaonline.org/articles/ayyubids
  5. Boris James,Selahaddin ve Kürtler,Avesta Yayınları
  6. Asad ad-Dîn Shîkûh and Najm ad-Din Aiyûb, who was the eldest of Shâdi's sons, were natives of the .town of Duwîn and drew their origin from the Kurdish tribe called ar-Rawâdiya. (Esedüddin Şirkuh ve Necmeddin Eyyub, Duwin kasabasının yerlisi olup kökleri er-Ravadiye adlı Kürt aşiretine dayanan Şadi'nin en büyük oğullarıydı.), Ibn Khallikan's Biographical Dictionary (translated from the Arabic by Bn Marc Guckin de Slane), Vol. 4, Paris, Printed for the Oriental Translation Fund of Great Britain and Ireland, 1871, s. 481.
  7. V. Minorsky, Studies in Caucasian History, Cambridge University Press, reprinted 1977 (first edition: Taylor's Foreign Preee, 1953), ISBN 0 521 05735 3, s. 124 - 132.
  8. 1 2 3 4 5 http://www.britannica.com/EBchecked/topic/518809/Saladin "Saladin" (İngilizce). Britannica Online Encyclopedia. http://www.britannica.com/EBchecked/topic/518809/Saladin http://www.britannica.com/EBchecked/topic/518809/Saladin. Erişim tarihi: 29 Kasım.
  9. s.26-27. Saladin. Andrew S. Ehrenkreutz, State University of New York Press, 1972. History e-book project.. ACLS Humanities E-book.
  10. Lee Hancock, Saladin and the Kingdom of Jerusalem: the Muslims recapture the Holy Land in AD 1187, The Rosen Publishing Group, s.23, 2004.
  11. "...bir Kürt asker ailesi, Müslüman dünyanın lideri olur: Bu lider Eyyubilerdir." , "1169 yılında, fethedilen Mısır'da, Suriye ordusunun bir Kürt emiri, Selahaddin, amcasının ardından vezirliğe yükselir." Boris James, Saladin et les Kurdes: Perception d’un Groupe au Temps des Croisades, A Special Issue of Études Kurdes, Paris: L’Harmattan, 2006 - Boris James, Selahaddin ve Kürtler: Haçlılar Döneminde Bir Topluluğun Kavranması, İngilizceden Türkçe'ye tercüme eden Nazlı Bilgiç, Istanbul: Avesta, 2011, s.7 ve arka kapak
  12. "being neither Arab nor Turk, but a Kurd of the Rawadiya clan" Stanley Lane-Poole, Saladin and the fall of the Kingdom of Jerusalem, G.P. Putnam's Sons, London, 1898, s.4
  13. http://www.history.com/topics/saladin
  14. https://www.jewishvirtuallibrary.org/jsource/biography/Saladin.html
  15. Dr. Mehmet Sılay, "Ortadoğu Barışının Mimarı Selahaddin Eyyubi", İstanbul, 2009.
  16. The chronicle of the kings of England from William the Norman to the death of George III, California Digital Library, (Basım: 1821, Yazar: J. Fairburn, Dil: İngilizce) (Sayfa 33, "Saladin the Turk") (http://www.archive.org/stream/chronicleofkings00dods#page/32/mode/2up )"
  17. "Bilinen ilk Kürt tarihi eseri: Tarihü’l-devletü’l-Ekrad". yeniozgurpolitika.info. http://archive.is/KnY7k. Erişim tarihi: 8 Şubat 2016. 8 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
    1257 tarihli, tek nüshası İstanbul Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunan bu eser, Tarihü’l- Devletü’l- Ekrad’dır (Kürd Devleti Tarihi). Memlük Hanedanlığı’ndan da söz ettiği için yazma eserin başlığına sonradan “ve’l-Etrak” kelimesi, farklı bir yazıyla (istinsah) eklenmiştir. ...(589/ 1193, 655/ 1257) İki ucu (başı ve sonu) çıkarılmış ve “Tarikh Davlat al- Akrad wa’l- Atrak” (Kürd - Eyyubi ve Türk - Memlük Hanedanlarının Tarihi) adlı başlık eklenmiştir. ...Çünkü eser, 13. yüzyıl Arapçasıyla kaleme alınmış el yazması bir eserdi. Yani herkesin rahatlıkla içinden çıkabileceği türden değildi. Bu nedenle, büyük önem verdiğim eseri o tarihlerde İsveç’te yaşayan Kemal Burkay aracılığıyla Bozarslan’a göndermiştim.
  18. Sources and Bibliography, page 398. // From Saladin to the Mongols: The Ayyubids of Damascus, 1193–1260. Author: R. Stephen Humphreys. Albany, New York: State University of New York Press, 1977, IV+504 pages. ISBN 0-87395-263-4
  19. Part Two: Warfare and Diplomacy. — The Artillery of King James I the Conqueror (author Paul E. Chevedden), p. 62. // Iberia and the Mediterranean World of the Middle Ages. Volume Two: Proceedings from "Spain and the Western Mediterranean". Edited by Paul Edward Chevedden, Donald Joseph Kagay and Paul G. Padilla. Leiden-New York-Köln: E. J. Brill, 1996, XXXIV+464 pages. ISBN 9789004105737
  20. "Manuscripts in Microformat: A-H". Chicago Üniversitesi Kütüphanesi. http://archive.is/FGpVi. Erişim tarihi: 28 Ocak 2016. 28 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
    DS 379 al-Ansari al-Khazraji, Muhammad ibn Ibrahim 'Abd al-'Aziz. Ta'rikh dawlat al-Akrad wa-al-Atrak. Microfilm (negative) of Hekimoglu Ali Pasa ms. 695. Chicago: Department of Photoduplication, University of Chicago Library, 1978.
  21. TDV, İslam Ansiklopedisi, cilt: 35,  sayfa: 36
  22. Prof. Dr. Ramazan Şeşen, 20:44'ten itibaren, https://www.youtube.com/watch?v=KM_dn6MD0Dk
  23. Recueil docs.arm.,II, s.225, 343.
  24. Kürtler ve Kürdistan, Minorsky,T.Bois, D.N Mac Kenzie , s.70 Doz Yayınları 2.baskı4.Eyyubiler 1.paragraf
  25. Uludağ, İbn Haldun; hazırlayan Süleyman (2004). Mukaddime (3.bs. bas.). İstanbul: Dergah Yayınları. s. 646. ISBN 978-975-6611-74-6.
  26. "Eventually, Salah-ad-din b. Ayyub al-Kurdi became the independent ruler of Egypt and Syria." Mukaddimah Chapter 4 (Translated by Franz Rosenthal). (İngilizce)
  27. İbn Haldun, "Mukaddime", 2. cilt, s. 622, Milli Eğitim Bakanlığı, 1996.
  28. http://www.zaman.com.tr/mustafa-armagan/selahaddin-eyyubi-hem-kurt-hem-arap-hem-de-turktu_1198979.html
  29. http://e-dergi.atauni.edu.tr/ataunitaed/article/viewFile/1020008314/1020007078
  30. Mehmet Kemal Işık, Ünlü Kürt Bilgin ve Birinci Kuşak Aydınlar, Sorun Yayınları, Kasım 2000, ISBN 975-431-111-0, s.23.
  31. R. Stephen Humphreys, "From Saladin to the Mongols: The Ayyubds of Damascus, 1193–1260″, State University of New York Presss Albany, 1977.
  32. Vladimir Minorsky, The Prehistory of Saladin, Studies in Caucasian History, Cambridge University Press, 1957, pp. 124-132
  33. Geoffrey Hindley, "Saladin", Harper and Row Publishers, 1976.
  34. Sir Hamilton Gibb, "The Life of Saladin from the Works of İmad ad-Din and Baha ad-Din," Oxford, Clarendon Press, 1973.
  35. D. S. Richards (çevirmen), "The Annals of the Saljuq Turks: Selections from al-Kamil fi'l-Ta'rikh of İzz al-Din İbn al-Athir", Routledge Curzon, 2002.
  36. Terry Allen, Ayyubid Architechture, Chapter 3′', Solipsist Press, Occidental, California, 2003.
  37. İbn'ul Kesir Ebu’l-Fida İsmail b. Ömer, (çev. Mehmet Keskin) (Hicri 1292) el-Bidâye ve’n-Nihâye - Büyük İslam Tarihi, İstanbul:Çağrı Yayınları, 12 Cilt
  38. https://archive.org/stream/saladinandfallk00lanegoog#page/n46/mode/2up
  39. "Who2 Biography: Saladin, Sultan / Military Leader" (English). Answers.com. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160304043411/http://www.answers.com/topic/saladin. Erişim tarihi: 2008-08-20.
  40. Lyons and Jackson, 1984, pp.6-7
  41. 1 2 Lyons and Jackson, 1984, s.14.
  42. Lyons and Jackson, 1984, p.15.
  43. Lyons and Jackson, 1984, p.16
  44. 1 2 3 4 5 6 7 8 Maalouf, Amin (çev. Ali Berktay), (2006) Arapların Gözünden Haçlı Seferleri, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Yayınları, ISBN 975-08-1121-6
  45. İbn Kesîr, El Bıdaye Ve´n-Nihaye, Çağrı Yayınlar,

Dış bağlantılar

Resmî unvanlar
Önce gelen:
Önce gelen yoktur.
Eyyubiler Mısır Sultanı
1169-1193
Sonra gelen:
Aziz Osman bin Selahaddin
Önce gelen:
Nureddin Mahmud Zengi
Eyyubiler Suriye Sultanı
1169-1186
Sonra gelen:
Afdal Ali bin Selahaddin
This article is issued from Vikipedi - version of the 1/10/2017. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.