Paris Barış Konferansı
Paris Barış Konferansı, I. Dünya Savaşı'nı sona erdiren antlaşmaların hazırlandığı uluslararası bir konferanstır.
Müttefik, kısmen müttefik ve ortak devlet gibi farklı gruplara ayrılmış 32 devletin temsilcileri katılmıştır. Bu devletler, İttifak Devletleri ile savaşmış veya onlara savaş ilan etmiş devletlerdi. Konferans 18 Ocak 1919'da, yani Alman İmparatorluğu'nun kuruluşunun yıldönümü günü açıldı. Fransızlara Urfa, Antep ve Maraş verildi. Batı Anadolu başta İzmir'in işgali olmak üzere Yunan işgaline maruz kalmıştır. Konferansın kararlarına hakim olan devletler; İngiltere, Fransa, ABD ve İtalya ise Macaristan ile 4 Haziran 1920 tarihinde Trianon Antlaşması imzalanmıştır.[1]
Konferansta savaş sırasında imzalanmış olan gizli antlaşmaların uygulanması karara bağlanmış, İngiltere ve Fransa Wilson İlkeleri'ne tamamen ters düşmemek için “savaş tazminatı” yerine “savaş onarımı”, “sömürgeciliğin” yerine ise “manda-himaye sistemini “ gündeme getirerek uygulanmasını sağlamışlardır.
Tarihçe
I.Dünya savaşının askeri safhası ateşkes antlaşmalarıyla sona erdikten sonra galip devletler imzalanacak olan antlaşmaların maddeleri üzerinde karşılıklı olarak anlaşmak ve kendi aralarındaki siyasi, ekonomik problemleri çözümlemek amacıyla 18 Ocak 1919’da Paris’te bir araya gelmiş, konferansa ittifak devletlerine karşı savaş açmış olan başta itilaf devletleri olmak üzere toplamda 32 devlet katılmıştır. Konferansa katılan devletlerin tamamının üye olacağı Milletler Cemiyeti kurulmuş, cemiyetin amacının; dünya devletlerinin haklarını eşit olarak korumayı amaçlayacağı savunulmuş ancak bu cemiyetin sadece itilaf devletleri tarafından kurulmuş olması cemiyetin fiilen taraflı davranmasına neden olmuştur.
İtilaf devletlerinin konferansta savaştan galip ayrılmalarının verdikleri rahatlıkla Wilson İlkelerini göz ardı ederek yenilen devletlere imzalatmak amacıyla çok ağır şartlar taşıyan antlaşma taslakları hazırlamaları sonucunda itilaf devletlerinin tarafından olan ABD bu konferanstan sonra Avrupa ile olan ilişkilerini en alt düzeye indirmiştir.
Osmanlı Devleti açısından
Konferansta Almanya, Avusturya-Macaristan ve Bulgaristan ile imzalanacak olan barış antlaşmalarının taslakları hazırlanmasına rağmen Osmanlı Devleti ile imzalanacak olan antlaşmanın esaslarının daha sonra belirlenmesi kararlaştırılmış bunda daha önce Rusya’ya verilmesi planlanan bölgelerin Rusya’nın savaştan çekilmesi nedeniyle yeniden paylaşımının gerektiği fikri etkili olmuştur.
Konferansa katılan Ermeni temsilcileri Doğu Anadolu’ da bağımsız Ermenistan kurulması fikrini ilk kez bir uluslar arası konferansta dile getirmişler, bu istekleri de İtilaf Devletleri tarafından destek görmüştür.[2] İngiltere ve Fransa daha önce İtalya’ya vermeyi tasarladıkları İzmir ve çevresinin Yunanistan tarafından işgal edilmesini kabul etmişler, bu kararın alınmasında “Yunanistan’ın İzmir çevresindeki Rumların Müslüman-Türkler tarafından öldürüldüğü” şeklinde propagandasının[3] etkili olması yanında, asıl neden Boğazlara çok yakın olan bu bölgede İtalya’nın İngiliz çıkarlarını tehdit edebilecek bir güç olmasından çekinilmesi olmuştur. Bu nedenle İtalya ile itilaf devletleri arasında Paris konferansı sırasında ilk görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır.
Milletler Cemiyetinin temel ilkelerini karara bağlayan, Almanya ile Versailles Antlaşması, Avusturya ile Saint-Germain Antlaşması Bulgaristan ile Neuilly Antlaşmasını imzalayan itilaf devletleri, 22 Nisan 1920'de Osmanlı Devleti'ni, Paris Barış Konferansına çağırmışlardır.
Genel sonuçları
- Bu devletlerin oluşturduğu Milletler Cemiyeti kuruldu.
- Galip devletler Wilson ilkelerine uymayarak ağır şartları olan antlaşmalar hazırladılar. ABD de Avrupa ile ilişkileri en alt düzeye indirdi.
- Ermeniler ilk defa bu konferansta Doğu Anadolu’da Bir Ermenistan Devleti kurulması fikrini dile getirdi. Avrupa destekledi.
- Savaş sırasındaki gizli antlaşmaların uygulanması karara bağlandı.[4]
- İngiltere ve Fransa Wilson ilkelerine ters düşmemek için savaş tazminatı yerine “savaş onarımı” sömürgecilik yerine “manda-himaye sistemi” getirerek uygulanmasını sağladılar.
- Bu konferansta Almanya, Avusturya ve Bulgaristan’ın antlaşma taslağı hazırlanırken Osmanlınınki sonraya bırakılmıştır. Çünkü Rusya’ya verilen bölgelerin Rusya’nın savaştan çekilmesiyle yeniden paylaşılması gerekiyordu.
- ABD, Avrupa’daki bu olaylara aktif olarak katılmama politikası izledi. Monroe Doktrini denilen bu politika sayesinde İngiltere ve Fransa II. Dünya Savaşı'na kadar rahat hareket etmişlerdir.
- İngiltere ve Fransa’nın İtalya’ya vermeyi kararlaştırdıkları İzmir’i Boğazlara yakın olmasından dolayı İngiliz çıkarlarını tehdit edecek bir güç olmasından çekinmeleriydi. Bu nedenle İtilaf devletleri ile İtalya arasında ilk görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır.
- Konferans sonunda, itilaf devletleri sömürgecilik anlayışı yerine “Manda ve himaye” sistemini ortaya atmışlardır.
- En fazla tartışılan mesele Osmanlı İmparatorluğu ile imzalanacak olan antlaşma olmasına rağmen; aralarında çıkar çatışmasına düşen galip taraflar Osmanlı Devleti ile imzalanacak olan antlaşmayı karara bağlayamamışlardır.
Kaynakça
Dış bağlantılar
|
|
|