İsmet İnönü

Milli Şef
İsmet İnönü
2. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı
Görev süresi
11 Kasım 1938 - 22 Mayıs 1950
Başbakan Celâl Bayar (1938-39)
Refik Saydam (1939-42)
Şükrü Saracoğlu (1942-46)
Recep Peker (1946-47)
Hasan Saka (1947-49)
Şemsettin Günaltay (1949-50)
Yerine geldiği Mustafa Kemal Atatürk
Yerine gelen Celâl Bayar
1. Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı
Görev süresi
30 Ekim 1923 - 22 Kasım 1924
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa
Yerine geldiği Hüseyin Rauf Bey
Yerine gelen Ali Fethi Bey
Görev süresi
4 Mart 1925 - 25 Ekim 1937
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk
Yerine geldiği Ali Fethi Bey
Yerine gelen Celâl Bayar
Görev süresi
20 Kasım 1961 - 20 Şubat 1965
Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel
Yerine geldiği Cemal Gürsel
Yerine gelen Suat Hayri Ürgüplü
2. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı
Görev süresi
10 Kasım 1938 - 8 Mayıs 1972
Yerine geldiği Mustafa Kemal Atatürk
Yerine gelen Bülent Ecevit
Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı
Görev süresi
14 Mayıs 1950 - 27 Mayıs 1960
Başbakan Adnan Menderes
Yerine geldiği Celal Bayar
Yerine gelen Ekrem Alican
Görev süresi
20 Şubat 1965 - 26 Mart 1971
Başbakan Süleyman Demirel
Yerine geldiği Süleyman Demirel
Yerine gelen Süleyman Demirel
Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekili
Görev süresi
1 Ocak 1929 - 27 Şubat 1929
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa
Başbakan Kendisi
Yerine geldiği Mustafa Necati Bey
Yerine gelen Hüseyin Vasıf Bey
Türkiye Hariciye Vekili
(IV.-V. İcra Vekilleri Heyeti1. T.C. Hükûmeti)
Görev süresi
26 Ekim 1922 - 21 Kasım 1924
Başbakan Kendisi (1923-24)
İcra Vekilleri Heyeti Reisi Hüseyin Rauf Bey (1922-23)
Ali Fethi Bey (1923)
Yerine geldiği Yusuf Kemal Bey
Yerine gelen Mehmet Şükrü Bey
Garp Cephesi Kumandanı
Görev süresi
4 Mayıs 1921 - 3 Ekim 1922
Başkumandan Mustafa Kemal Paşa
Yerine geldiği Ali Fuat Paşa
Yerine gelen Fevzi Paşa
1. Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisi
Görev süresi
3 Mayıs 1920 - 10 Kasım 1921
İcra Vekilleri Heyeti Reisi Mustafa Kemal Paşa
Yerine gelen Fevzi Paşa
Cumhuriyet Senatosu Tabii Senatörü
Görev süresi
20 Kasım 1972 - 25 Aralık 1973
Türkiye Büyük Millet Meclisi
1., 2., 3., 4., 5., 6., 7., 8., 9., 10., 11., 12.,
13. ve 14. Dönem Milletvekili
Görev süresi
23 Nisan 1920 - 25 Aralık 1973
Seçim Bölgesi 1920Edirne
Osmanlı Harbiye Nezâreti Müsteşarı
Görev süresi
24 Ekim 1918 - 22 Kasım 1918
Nazır Ahmet İzzet Paşa
(14 Ekim - 11 Kasım)
Kölemen Abdullah Paşa
(11 Kasım - 19 Aralık)
Kişisel bilgiler
Doğum 24 Eylül 1884(1884-09-24)
İzmir, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 25 Aralık 1973 (89 yaşında)
Ankara, Türkiye
Yattığı yer Anıtkabir, Ankara
Milliyeti Türk
Partisi Cumhuriyet Halk Partisi (1923-1973)
Eşi Mevhibe İnönü (e. 1916)
Çocukları Ömer İnönü (1924-2004)
Erdal İnönü (1926-2007)
Özden Toker (1930 –)
İzzet (1921-1922)
Bitirdiği okul Mühendishane-i Berr-i Hümâyun
Mekteb-i Erkân-ı Harbiyye-i Şâhâne
Mesleği Asker · Siyasetçi
Hükümeti 1., 2., 4., 5., 6., 7., 8., 26., 27. ve 28. Hükûmetler
İmzası
Askerî hizmeti
Bağlılığı  Osmanlı (1893-1920)
 Türkiye (1920-1927)
Branşı Topçu[1]
Hizmet yılları 1893-1927
Rütbesi Orgeneral
Komutası
Çatışma/savaşları 31 Mart Ayaklanması
Balkan Savaşları
I. Dünya Savaşı
(Kafkasya Cephesi · Sina ve Filistin Cephesi)
Türk Kurtuluş Savaşı
(Batı Cephesi)
Ödülleri

Mustafa İsmet İnönü (d. 24 Eylül 1884, İzmir - ö. 25 Aralık 1973, Ankara), Osmanlı döneminde albay, Cumhuriyet döneminde orgeneral[1] ve eski Genelkurmay Başkanı[2] olan, cumhuriyetin ilanından sonraki Türkiye'nin ilk başbakanı,[3] ikinci cumhurbaşkanı,[4][5] İstiklal Madalyası sahibi asker ve siyasetçi. Cumhurbaşkanlık görevini Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatından 1 gün sonra 11 Kasım 1938'den 22 Mayıs 1950 tarihine kadar sürdürmüştür.

CHP Kurultayı tarafından kendisine "Milli Şef" unvanı verilmiştir. İnönü, Kurtuluş Savaşı'na katılmış ve Lozan Antlaşması'nı imzalamış, birçok defa başbakanlık görevini üstlenmiştir. 1925-1937 yılları arasında 12 yıllık kesintisiz başbakanlık süresi olmakla birlikte, toplam 17 yıl 11 ay ile Türkiye'de cumhuriyet tarihinin en uzun süreli başbakanlık yapmış kişisidir.[6]

Erken yaşamı ve Osmanlı dönemi

İsmet İnönü 24 Eylül 1884 tarihinde İzmir'de Reşit Efendi ile Cevriye Temelli Hanım'ın ikinci oğulları olarak doğmuştur. Reşit Efendi aslen Bitlis'in tanınmış Kürt[7][8][9][10] ailelerinden Kürümoğulları ailesindendir. Reşit'in babası Abdülfettah Efendi Malatya'ya yerleşmiştir. Annesi Cevriye (1867-1959) ise aslen Razgrad'lı (Bulgaristan) olup babası Razgrad ulemasından Müderris Hasan Efendi 1870'li yıllarda İstanbul'a göç etmiştir. Cevriye ile Reşit 1880'de İstanbul'da evlenmişlerdir. İlk çocukları Ahmet Mithat (1882-1960) ve ikincisi İsmet'in dışında Hasan Rıza (ö.1972) ve Hayri Temelli adlı iki oğulları ve Seniha Okatan (ö.1964) adlı bir kız çocukları olmuştur.[11]

Öğrenim hayatı

İlk ve orta öğrenimini Sivas'ta tamamladı. 1895 yılında Sivas Mülkiye İdadisi'ne kayıt yaptırdı ve 1896'da mezun oldu. Sonra, 1897 yılında İstanbul'daki Mühendishane İdadisi'ne gitti. 14 Şubat 1901'de Mühendishane-i Berr-i Hümâyuna (topçu okulu) girip 1 Eylül 1903 tarihinde topçu teğmeni olarak mezun oldu. 26 Eylül 1906 tarihinde Erkân-ı Harbiye Mektebini birincilikle bitirerek kurmay yüzbaşı rütbesiyle Edirne'deki 2. Ordu'nun 8. Topçu Alayında 3. Batarya Bölük komutanı olarak kurmay stajını yaptı.[12]

Orduda ilk yılları

1908 yılında 2. Süvari Fırkasının kurmayı oldu ve 31 Mart İsyanı'nda Hareket Ordusu karargâhında görev aldı. 1910'da 4. Kolordu kurmaylığına getirildi ve 1911'de Yemen Kuvayi Mürettebe Komutanlığı kurmayı ve 26 Nisan 1912 tarihinde binbaşı rütbesine terfi etti ve Yemen Kuva-yi Umumîye Komutanlığı Kurmay Başkanlığı görevine atandı.

1912-1913 yılları arasında Harbiye Nezareti'nde Başkomutanlık Karargâhı 1. Şubede bulundu ve İkinci Balkan Savaşı'nda Çatalca Ordusu Sağ Cenah Komutanlığı kurmaylığına getirildi. Savaştan sonra İstanbul Antlaşması'nın bağıtlanmasında Bulgarlar ile müzakere eden heyete askerî danışman olarak katıldı.

1914 yılında Harbiye Nazırlığı ve Erkân-ı Harbiye-i Umumiye Reisliği'ne atanan Enver Paşa'nın başlattığı ordunun yenileştirilmesi hareketinde etkin rol oynadı.

Askeri yaşamı

I. Dünya Savaşı

29 Kasım 1914 tarihinde kaymakam rütbesine terfi etti ve 2 Aralık 1914 tarihinde Genel Karargâh 1. Şube Müdürü olarak atandı. 2 Aralık 1915 tarihinde 2. Ordu Kurmay Başkanlığı'na getirildi ve 14 Aralık 1915 tarihinde Miralay rütbesine terfi etti.

I. Dünya Savaşı sırasında Kafkas Cephesi'nde Kolordu Komutanı olarak, Mustafa Kemal Paşa ile birlikte çalıştı. Bu sırada Mustafa Kemal bu ordunun 16. Kolordu komutanlığına atandı. 1916 yılının yaz aylarında bir süre çarpışmaları yönetti. 2. Ordu Komutan Vekili Mustafa Kemal Paşa'nın önerisiyle, 12 Ocak 1917 tarihinde 4. Kolordu Komutanlığı'na atandı.

Bir süre sonra İstanbul'a geri çağrıldı ve Halep'te 7. Ordu'nun oluşturulmasında görev aldı. 1 Mayıs 1917 tarihinde Filistin Cephesi'nde 20. Kolordu komutanlığına, 20 Haziran'da 3. Kolordu komutanlığına atandı. Bu sırada 7. Ordu'nun komutanlığını üstlenen Mustafa Kemal Paşa ile yeniden yakın ilişki içinde oldu. Ancak Megiddo Muharebesi sırasında yaralanınca İstanbul'a gönderildi.

Kurtuluş Savaşı

Mondros Mütarekesi'nin imzalanmasından az önce Sina ve Filistin Cephesi'ndeki Yıldırım Orduları Grubu'nun General Edmund Allenby karşısında uğradığı Nablus Bozgunu sırasında yaralanarak İstanbul'a döndü. 24 Ekim 1918 tarihinde Harbiye Nezareti Müsteşarlığı'na atandı. 29 Aralık 1919 tarihinde Paris Barış Konferansı'na hazırlık için kurulan komisyonda askeri müşavir oldu. 4 Ağustos 1919 tarihinde yalnızca sekiz gün için Askeri Şûra Muamelat-ı Umumiye Müdürlüğü'ne, bir ara da jandarma ve polis örgütünün iyileştirilmesi için kurulan komisyona üye olarak atandı. Bütün bunlar genellikle birkaç günlük görevlerdi.

İlk kez 8 Ocak 1920 tarihinde Ankara'ya gitti ve kısa bir süre Mustafa Kemal Paşa ile çalıştı. Yeni kurulan Ali Rıza Paşa hükümetinde harbiye nazırı olan Fevzi Paşa'nın çağrısı üzerine şubat sonlarında İstanbul'a gitti. 9 Nisan 1920 tarihinde Mustafa Kemal Paşa'nın çağrısı üzerine tekrar Ankara'ya döndü ve İstanbul ile bütün resmî bağlarını kopardı.

23 Nisan 1920 tarihinde açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne Edirne milletvekili olarak katıldı. 6 Haziran 1920 tarihinde İstanbul'daki Divan-ı Harp tarafından gıyabında idam cezasına çarptırıldı.

Erkân-ı Harbiye Reisi ve Garp Cephesi Komutanı Mirliva İsmet Paşa

10 Kasım 1920 tarihinde milletvekilliği ve vekillik görevi saklı kalmak üzere Garp Cephesi (Batı cephesi) Kuzey Kesimi Komutanlığı'na atandı. Çerkez Ethem ayaklanmasının ve iç isyanların bastırılmasında etkin rol oynadı. Batı Cephesi Kuzey Kısım Komutanı olarak, Ocak 1921 tarihinde Yunan ilerlemesini durdurunca 5 senedir bulunduğu Miralay rütbesinden Mirliva rütbesine terfi etti ve Paşa oldu. 4 Mayıs 1921 tarihinde Batı Cephesi Komutanlığına atandı. Ancak 17 Temmuz 1921 tarihinde Kütahya-Eskişehir Muharebeleri'nde aldığı mağlubiyet üzerine TBMM tarafından Genelkurmay Başkanlığı görevinden azledildi. Yerine 3 Ağustos 1921 tarihinde aynı zamanda Başvekil ve Milli Savunma Vekili de olan Fevzi Paşa getirildi.

Daha sonra Sakarya Meydan Muharebesi sırasında TBMM tarafından Meclis Başkanı Mustafa Kemal Paşa'nın Başkomutanlığa getirilmesi üzerine onun maiyetinde Mirliva rütbesi ile Batı Cephesi Komutanlığı görevinde bulundu. Büyük Taarruz'dan sonra başarılarından dolayı Ferik rütbesine terfi etti. İzmir'in geri alınmasından sonra Mustafa Kemal Paşa tarafından ateşkes görüşmelerinde bulunmak üzere görevlendirilerek Mudanya'ya gönderildi.

Siyasal yaşamı

Cumhuriyet öncesi

Başbakan İsmet İnönü, Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, ve Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet Bayramı törenlerinde, (TBMM, Ankara, 29 Ekim 1936)

Milli Mücadele'nin sonunu belirleyen 3 Ekim - 11 Ekim 1922 tarihleri arasında gerçekleşen Mudanya Mütarekesi görüşmelerinde Türk tarafını temsil etti. 26 Ekim 1922 tarihinde TBMM tarafından Hariciye Vekili seçildi. Lozan görüşmelerinde murahhas heyetin başkanlığını yaptı; yeni devletin bağımsızlığını ve egemenliğini onaylayan, Sevr Antlaşması'nı ve Mondros Mütarekesini geçersiz kılan Lozan Antlaşması'nı imzaladı.

Fethi Bey'in kurduğu V. İcra Vekilleri Heyeti'nde Hariciye Vekili olarak görev yaptı. 23 Ağustos 1923 tarihinde Lozan Antlaşması'nın TBMM tarafından kabul edilmesi, siyasal-diplomatik başarılarının en önemlisi oldu.

Cumhuriyet ve başbakanlık yılları

29 Ekim 1923 tarihinde cumhuriyetin ilanı ile sonuçlanan süreçte, Mustafa Kemal'le yakın siyasal işbirliği içindeydi. 30 Ekim 1923 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk hükümetini kurdu ve aynı zamanda Halk Fırkası (sonradan Cumhuriyet Halk Partisi, veya CHP) genel başkan vekilliğini üstlendi.

İlk başbakanlık döneminde Cumhuriyetin ilk devrimleri yapılmaya başlandı. Öğretimin birleştirilmesi, halifeliğin kaldırılması ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kurulması (3 Mart 1924) bu dönemde gerçekleşti. Muhalefet partisi olarak kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın Çankaya'ya olan aşırı muhalefetini hükümet üzerinden yürütmesi üzerine Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal'in isteğiyle 8 Kasım 1924 tarihinde başbakanlıktan istifa etti. 21 Kasım 1924 tarihinde yeni hükümeti Fethi Bey kurdu. Fethi Bey'in doğudaki Şeyh Said İsyanı'na müdahalede geç kalması ve istifa etmesi üzerine, 3 Mart 1925 tarihinde Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal tarafından yeniden hükümeti kurmakla görevlendirildi. Ayaklanmanın bastırılmasında Başbakan olarak önemli rol oynadı. 6 Mart 1925 tarihinde Takrir-i Sükun Kanunu'nu yürürlüğe sokarak İstiklâl Mahkemeleri'nin tekrar kurulmasını gerçekleştirdi. Bu kanuna dayanarak tüm muhalefet partilerini ve muhalif gazeteleri kapattırdı. 1926 yılında Orgeneral rütbesine terfi etti. 1927 yılında kendi isteğiyle askerlikten emekli oldu. Bu tarihten sonra, yeni devletin oluşumunda Mustafa Kemal ile birlikte en önemli siyasal kişilik olarak belirdi.

İsmet İnönü'nün 25 Nisan - 10 Mayıs 1932 tarihleri arasındaki Sovyetler Birliği ziyaretinden. Sağdaki Jozef Stalin'dir.

1932'de Sovyetler Birliği ile diplomatik yakınlaşma amacıyla Moskova'ya gitmiştir. 25 Nisan - 10 Mayıs 1932 tarihleri arasında birtakım görüşmeler yapmıştır. İnönü Moskova'ya gitme amacını şu şekilde izah etmektedir;[13]

Rusya’dan komünist değil, fakat daha şuurlu olarak geliyorum. Türkiye’nin iktisat ve inşa planını yapmak, inkılap fırkasını komünist ve faşist, yani eski nizamdan yeni nizama geçen memleketlerin fırkalarından örnek alarak kurmak, bürokrasi yerine ihtilalci metodlar almak, hiç durmaksızın büyük yığının terbiyene geçmek.
İsmet İnönü, 1932


1934 yılında Soyadı Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra Mustafa Kemal Atatürk tarafından İnönü soyadı verildi.[14] 1924 yılında 1937 yılına kadar başbakanlık görevini aralıksız sürdürdü. Bu dönemde ülkedeki bütün önemli siyasal gelişmelerde; devrimlerin duyurulmasında ve uygulanmasında, iktisat politikasında Devletçilik ilkesinin kabulünde ve uygulanmasında, yeni devletin kurulmasında çok önemli rolü oldu.

1936 yılında Faşizmi incelemek üzere İtalya'ya gönderilen CHP Genel Sekreteri (Katib-i Umumi) Recep Peker'in dönüşünde yazdığı TBMM üzerinde bir "Faşist Konsey" kurulmasını öngören raporu onaylayıp imzalaması üzerine[15] Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk "Başvekil hazretleri anlaşılan yorgunluktan, önüne gelen raporları okumadan imzalıyor!" dedi ve kararı reddetti.[16] Bu değerlendirmeye "Koskoca memleket rakı sofrasından mı idare edilecek?" diye yanıt verince aralarında gerginlik çıktı. Dersim İsyanı'nın bastırılması sırasında da düşünce ayrılıkları çıkınca Eylül 1937 tarihinde Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk tarafından başbakanlık ve CHP Genel Başkan Vekilliği görevlerinden alındı ve yerine Celâl Bayar atandı. Bu dönemde yalnızca TBMM'de Malatya milletvekili olarak görev yaptı.

Cumhurbaşkanlığı ve çok partili dönem

10 Kasım 1938 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümü üzerine, 11 Kasım 1938 tarihinde olağanüstü toplanan TBMM tarafından oy birliğiyle cumhurbaşkanlığına seçildi. 26 Aralık 1938 tarihinde toplanan CHP I. Olağanüstü Kurultayı'nda partinin "değişmez genel başkanı" seçildi ve kendine "Milli Şef" unvanı verildi.

30 Aralık 1925 tarihli 701 sayılı yasa ve 16 Mart 1926 tarihli 3322 sayılı kararname ile 50, 100, 500 ve 1.000 liralık banknotların ön yüzlerinde cumhurbaşkanının resminin bulunması kararı alınmıştı. Buna dayanarak, para ve pulların üzerindeki Atatürk resimleri kaldırılıp yerine İsmet İnönü'nün portreleri kullanıldı.[17]

Cumhurbaşkanı seçilmesinden hemen sonra başlayan II. Dünya Savaşı döneminde, ülkeyi savaştan uzak tutmaya çalıştı. Savaş yıllarındaki ekonomik ve toplumsal sıkıntılar ise dönemin unutulmayan mirası olarak kaldı. Varlık Vergisi uygulaması hayata geçirildi. Yine bu dönemde Hasan Âli Yücel'in öncülüğündeki Köy Enstitüleri kuruldu.[18][19] Bu enstitüler yıllar sonra kapatılana kadar 20.000 öğrenci köy öğretmeni olarak eğitildi. Ayrıca cumhurbaşkanlığı döneminde müziğe özel yeteneği olan küçük yaştaki çocukların bu konuda iyi bir eğitim almasını sağlamak için çıkardığı Harika Çocuklar Yasası ile İdil Biret ve Suna Kan gibi sanatçıların yetişmesinde önemli rolü olmuştur.[20]

Roosevelt, İnönü ve Churchill İkinci Kahire Konferansı'nda 4-6 Aralık 1943

II. Dünya Savaşı'nın hemen ardından, gerek uluslararası siyasetteki gelişmeler, gerekse ülke içindeki yeni oluşumlar rejimin genel niteliğinde önemli değişiklikleri gündeme getirdi. Savaşın galiplerinden olan Sovyetler Birliği'nin lideri Josef Stalin'in Türkiye'den Kars, Ardahan, Artvin ve Sarıkamış'ı istemesi, Türkiye'yi, savaşın diğer galipleri ABD ve Birleşik Krallık ile daha yakın ilişkilere mecbur etti. Bazı çevreler SSCB'nin böyle bir talepte bulunmayıp yalnızca bazı akademisyenlerin eski anlaşmalar üzerinde yorumlarda bulunmuş olduklarını, bu propagandanın Türk kamuoyunu NATO saflarına katılmaya ikna etmek için düzenlenmiş bir ABD siyasal operasyonu olduğunu iddia etseler de askeri ve ekonomik destek vermeye hazır olduğunu belirten ABD, Truman Doktrini ile öngördüğü yardımın karşılığında Türkiye'de serbest seçimlere dayanan demokrasi düzeninin yerleştirilmesini ve "Milli Şef"lik, "5 yıllık kalkınma planları", Köy Enstitüleri gibi Sovyetler Birliği benzeri uygulamaların kaldırılmasını talep etti.[21]

1945 yılında kurulan Milli Kalkınma Partisi'nden sonra 1946 yılında kurulan Demokrat Parti (DP) ile çetin bir seçim yarışına girdi. 1946 yılında yapılan ilk çok partili seçimde "açık oy, gizli tasnif" metodu kullanıldı ve CHP bu seçimlerde iktidarını devam ettirdi. Ancak seçimlerde kullanılan sistem yüzünden seçimlerin bir şekilde şaibeli olduğu iddia edilmektedir. Tek başına iktidarda bulunduğu 1938-1950 döneminde Türkiye ekonomisi ortalama yıllık %1.8 oranında büyüdü. Bununla birlikte Türkiye'nin GSMH'si dünya toplamının binde 6.52'sinden binde 6.43'üne düştü.[22]

1950 seçimleri ve sonrası

14 Mayıs 1950 genel seçimlerinde CHP %40, DP ise %52 oy aldı. Bunun üzerine CHP iktidarı DP'ye bırakırken, İsmet İnönü de cumhurbaşkanlığından ayrıldı ve ana muhalefet partisi genel başkanı olarak siyasal yaşamını sürdürdü. On yıllık muhalefet döneminde, 1954 ve 1957 seçimlerini de kaybetmesine karşın partisinin başında kaldı ve iktidarın siyasal baskılarına rağmen, CHP'nin yeniden güçlenmesine katkıda bulundu.

27 Mayıs Darbesi

Ana madde: 27 Mayıs Darbesi

1960'lara gelindiğinde CHP ile DP arasındaki tartışmalar daha da arttı. Ayrıca İnönü başta olmak üzere CHP'nin ileri gelen üyelerine saldırılar düzenlendi. CHP'yi destekleyen gazeteler art arda kapatıldı, muhalif gazeteciler tutuklandı. Bunun üzerine Nisan 1960 tarihinde DP, basını soruşturmak amacıyla Tahkikat Komisyonu kurulmasını öneren kanun teklif etti. Bu kanunda komisyona gazete kapatma ve gazeteci tutuklama yetkisi tanınması öneriliyordu, bu yüzden CHP'li vekiller sert bir biçimde bu yasaya karşı çıktı. Görüşmeler süresince CHP'li vekillere bazı kısıtlamalar getirildi. İnönü'nün kendisine ise 12 oturumda katılım yasağı verildi. İnönü de DP'nin bu antidemokratik tavrı karşısında meclisteki tarihi konuşmasını yapmıştır: (27 Mayıs 1960 tarihinde sonra "sizi ben bile kurtaramam" olarak atıf yapılan ama eksik aktarılmasından ve eklenen 'bile' vurgusundan dolayı bağlamından farklı algılanan sözü bu oturumda söylendi.)

Şimdi iktidarda bulunanların, iktidarı ellerinde bulunduranların milletleri ihtilâle nasıl zorladıkları insan hakları beyannamesine girmiştir. Eğer bir idare insan haklarını tanımaz, baskı rejimi kurarsa o memlekette ayaklanma olur. Buna mahal vermemek için idarelerin demokratik yolda olması, insan haklarının yürürlükte olması şarttır. Bu fikir Beyannamenin ruhunu teşkil ediyor. Şimdi mevzu bahis olan mesele bu. Demokratik rejim, insan hakları yürütülüyor mu, yürütülmüyor mu? Bu bir. Eğer insan hakları yürütülmez, vatandaş hakları zorlanırsa, baskı rejimi kurulursa ihtilâl behemehal olur. Beni dinleyin... Biz böyle bir ihtilâl içinde bulunmayız, bulunamayız. Böyle bir ihtilâl dışımızda, bizimle münasebeti olmayanlar tarafından yapılacaktır. Biz demokratik rejim dedik, demokratik rejim kurulmuştur. Bu demokratik rejim istikametinden ayrılıp baskı rejimi haline götürmek tehlikeli bir şeydir. Bu yolda devam ederseniz, ben de sizi kurtaramam.

— İsmet İnönü[23]

DP, 1960 yılında 27 Mayıs Darbesiyle iktidardan uzaklaştırıp yeni anayasa kabul edildikten sonra, 15 Ekim 1961 genel seçimleri'nden CHP tek başına iktidar olacak çoğunluğu sağlayamasa da, birinci parti olarak çıkınca, 24 yıl sonra yeniden başbakan olarak hükümeti kurmakla görevlendirildi. Bu dönemde CHP-AP, CHP-YTP-CKMP ve CHP-Bağımsızlar koalisyon hükümetlerine başkanlık etti. Yeni kurulan siyasal sistemin sağlıklı biçimde işlemesi için çaba gösterdi.

27 Mayıs Darbesinin doğurduğu sorunlarla da uğraşarak 22 Şubat 1962 ayaklanması ve 20 Mayıs 1963 ayaklanması girişimlerinin önlenmesi çabalarında cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'e, Genelkurmay Başkanı Cevdet Sunay ile birlikte yardımcı oldu. 1964 Kıbrıs olayları sırasında ABD'nin Türkiye'nin adaya müdahalesini engellemesi üzerine dış politikada çok yönlü arayışlara girdi.

İlk Devlet Araştırma Kütüphanesi ve Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun kurulması, planlı ekonomiye geçiş, 5 yıllık kalkınma planları, sendikalar, grev ve toplu sözleşme yasalarının çıkarılması, Ankara Anlaşması ve takip eden sene Ortak Pazar üyeliği, Sovyetler Birliği ile iyi ilişkiler kurulması, Millî İstihbarat Teşkilatı yasası ve düzenlemesi, Millî Güvenlik Kurulu'nun başlangıç ve geliştirilmesi, Türk Ordusu'nun modernizasyonu; İran ve Pakistan ile birlikte bölgesel kalkınma organizasyonunun kurulması, Avrupa ve Orta Asya memleketlerini bağlayan mikrodalga radyo iletişim ağı kurulması, Devlet İstatistik Enstitüsü ile Turizm Bakanlığı'nın kurulması, Güneydoğu Anadolu'nun kalkınma ve geliştirilmesi planları, Basın Yayın Yüksek Okulu'nun ilk kuruluşu başbakanlık yaptığı dönemde gerçekleştirildi.

İnönü hükümeti mecliste yapılan bütçe oylamasında ret oylarının kabul oylarından fazla çıkması üzerine istifa etti ve 20 Şubat 1965 tarihinde yerini Suat Hayri Ürgüplü hükümetine bıraktı. 10 Ekim 1965 seçimlerinde partisinin seçimi kaybetmesi üzerine, parti içi görüş ayrılıkları derinleşti. İnönü'nün desteklediği "ortanın solu" politikasının CHP tarafından benimsenmesine rağmen parti 1969 yılında yapılan genel seçimleri de kaybetti.

CHP'den ayrılması ve Cumhuriyet Senatosu

İsmet İnönü Lahti, Anıtkabir

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 12 Mart 1971 tarihindeki müdahalesinden sonra, CHP'nin tutumu konusunda parti içinde önemli görüş ayrılıkları belirdi ve CHP Genel Sekreteri Bülent Ecevit ile anlaşmazlığa düştü. Ecevit'e göre, müdahalenin amacı, CHP içinde egemen olan "ortanın solu" politikasına son vermek ve partinin iktidar olmasını önlemekti. İnönü ise müdahaleyi onaylamıyordu ve müdahaleden 2 gün sonra CHP grubunda çok sert bir konuşma yaptı; ancak yine de ortamın yumuşaması için yeni kabineye bakan vermeyi kabul etti. Yeni kurulacak hükümete partinin üye verip vermeyeceği konusunda beliren anlaşmazlık sonucunda Ecevit istifa etti. Ecevit ile yoğun bir mücadeleye girdi. Mayıs 1972 tarihinde toplanan V. Olağanüstü Kurultay'da, politikasının partisince onaylanmaması durumunda istifa edeceğini açıkladı. Kurultayda parti meclisi Ecevit'in yanında yer alınca da 8 Mayıs 1972 tarihinde 34 yıldır görev yaptığı CHP genel başkanlığından istifa etti. Türk siyasal yaşamında parti içi mücadele sonucunda değişen ilk genel başkan oldu. 4 Kasım 1972 tarihinde CHP üyeliğinden, 14 Kasım 1972 tarihinde de milletvekilliğinden istifa etti. Başvurusu üzerine Eski Cumhurbaşkanı sıfatıyla tabii senatör olarak Cumhuriyet Senatosu'nda görev aldı.[24]

Ölümü

25 Aralık 1973 Salı günü, Pembe Köşk'te, saat 16.05'te 89 yaşında vefat etti. 28 Aralık 1973 tarihinde Bakanlar kurulu kararı ve dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ünde katıldığı devlet töreni ile Anıtkabir'de Atatürk'ün tam karşısında toprağa verildi. Anılarının bir bölümünü Hatıralarım, Genç Subaylık Yılları, 1884-1918 (1968) adı altında toplamış, ayrıca çeşitli tarihlerdeki söylev ve demeçlerini içeren İsmet Paşa'nın Siyasi ve İçtimai Nutukları, 1920-1933 (1933), İnönü Diyor ki (1944), İnönü'nün Söylev ve Demeçleri I, 1920-1946 (1946) gibi kitapları yayımlanmıştır.

İsmet İnönü Evi ve Müzesi

İsmet İnönü'nün dünyaya geldiği evdir. İzmir'in Konak ilçesi içerisinde yer alan ev günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. İzmir İnönü Evi salı, perşembe ve cumartesi günleri 10.00-17.30 arası ile resmi tatil günlerinde açıktır.

Medya

Aşağıdaki ses ve belgesel kaynaklar, Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in 1963 yılında yayınladığı plaktan alınmıştır.

Kaynakça

  1. 1 2 3 4 "Genel Kurmay Başkanları". tsk.mil.tr. 25 Şubat 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20090225232958/http://tsk.mil.tr:80/1_TSK_HAKKINDA/1_2_Genelkurmay_Baskanlari/konular/ismet_inonu.htm. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  2. "Türk Silahlı Kuvvetleri resmi web sitesi". tsk.mil.tr. 22 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20151122080220/http://www.tsk.tr/1_TSK_HAKKINDA/1_2_Genelkurmay_Baskanlari/genelkurmay_baskanlari.htm. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  3. "Başbakanlar". basbakanlik.gov.tr. 3 Kasım 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20131103145223/http://www.basbakanlik.gov.tr:80/Forms/pPm.aspx. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  4. "Cumhurbaşkanlarımız". tccb.gov.tr. 3 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160303184742/http://www.tccb.gov.tr/sayfa/cumhurbaskanlarimiz/ismet_inonu/. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  5. Aydemir, Süreyya (1968). İkinci Adam. I, III.
  6. "Başbakan Menderes'in rekorunu geçti". Sabah. 19 Mart 2013. 30 Mayıs 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160530011916/http://www.sabah.com.tr/gundem/2013/03/19/basbakan-menderesin-rekorunu-gecti. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  7. N. Pope, H. Pope (1998). Turkey Unveiled: A History of Modern Turkey. Overlook Press. s. 254. ISBN 1-58567-096-0. "... president of republic, including Ismet Inönü and Turgut Özal, had Kurdish blood. Several cabinet miisters in 1980s and 1990s had been Kurdish..."
  8. Erik Jan Zürcher (Ekim 2002). "The Young Turks – Children of the Borderlands?". let.leidenuniv.nl. 25 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20140725151943/http://web.archive.org:80/web/20080112074140/http://www.let.leidenuniv.nl/tcimo/tulp/Research/ejz16.htm. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  9. "Emekli Albay M. Atilla Kürümoğlu yaptığı konuşması". 29 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20140729143356/http://www.aksav.com:80/yazi/kurumlerin-soy-agaci/. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  10. Kocadağ, Burhan. 'Doğu'da Aşiretler, Kürtler, Aleviler (2. bas.). Can Yayınları. s. 209. ISBN 975-7812-70-6.
  11. Turan, Şerafettin (2000). İsmet İnönü - Yaşamı, Dönemi ve Kişiliği. Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları. s. 1. ISBN 975-71-2506-2.
  12. Türk İstiklâl Harbine Katılan Tümen ve Daha Üst Kademlerdeki Komutanların Biyografileri. Ankara: T.C. Genelkurmay Harp Tarihi Başkanlığı Yayınları. 1972. s. 186.
  13. İsmet İnönü Moskova'ya niçin ısrarla davet edilmişti?, 20 Şubat 2013, Erişim tarihi: 23 Ekim 2016.
  14. "İsmet İnönü: Atatürk saygın başbakanımıza bu soyadını verdi". Hakimiyet-i Milliye: s. 1. 26 Kasım 1934.
  15. Ayşe Hür. "Kemalizm'in doğum hikayesi". Taraf. http://www.taraf.com.tr/ayse-hur/makale-kemalizm-in-dogum-hikayesi.htm. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2013.
  16. Engin Ardıç (14 Kasım 2010). "theater fuhrer". Sabah. http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ardic/2010/11/14/theaterfuhrer. Erişim tarihi: 3 Ağustos 2013.
  17. "Banknotlar". tcmb.gov.tr. 22 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20120622091110/http://www.tcmb.gov.tr:80/yeni/banknote/E3/82t.htm. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  18. "Tek adamlar Devri". 12 Nisan 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20100412152654/http://www.tekadamdevrimi.com:80/tekadamdevrimi/tad_koyenst/tad_koyenst.htm. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  19. "İzmir". 24 Kasım 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20091124014706/http://www.yenikusakizmir.com:80/galeri.html. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  20. Soner Yalçın (30 Aralık 2007). "Klasik Batı Müziği'ne tutkulu devlet adamı". Hürriyet. http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=7941839&yazarid=218. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  21. Özdemir İnce (13 Mayıs 2009). "Rifat Serdaroğlu’nun mektubu". Hürriyet. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/11637642.asp?yazarid=72. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  22. "Türkiye'nin GSMH'si". 10 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160310152650/http://www.ggdc.net/maddison/Historical_Statistics/horizontal-file_03-2007.xls. Erişim tarihi: 8 Aralık 2014.
  23. Türk Parlamento Tarihi, XI. Dönem (1957-1960), Yasama Faaliyetleri, Prof. Dr. Zühtü Arslan, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları No:156, cilt 1, s.367.
  24. Altındiş, Ceyla (Kasım 2011). "İnönü". NTV Tarih (İstanbul) (34). 1308-7878.

İleri okumalar

Siyasi görevi
Önce gelen:
Mustafa Kemal Atatürk
Türkiye Cumhurbaşkanı

11 Kasım 1938 - 22 Mayıs 1950
Sonra gelen:
Celâl Bayar
Önce gelen:
Emin Fahrettin Özdilek
Türkiye Başbakanı
20 Kasım 1961 - 20 Şubat 1965
Sonra gelen:
Suat Hayri Ürgüplü
Önce gelen:
Fethi Okyar
Türkiye Başbakanı
4 Mart 1925 - 25 Ekim 1937
Sonra gelen:
Celâl Bayar
Önce gelen:
Fethi Okyar
Türkiye Başbakanı
1 Kasım 1923 - 22 Kasım 1924
Sonra gelen:
Fethi Okyar
Önce gelen:
Mustafa Necati Uğural
Türkiye Millî Eğitim Bakanı
1 Ocak 1929 - 27 Şubat 1929
Sonra gelen:
Hüseyin Vasıf Çınar
Önce gelen:
Yusuf Kemal Tengirşenk
Türkiye Dışişleri Bakanı
26 Ekim 1922 - 21 Kasım 1924
Sonra gelen:
Şükrü Kaya
Parti siyasi görevi
Önce gelen:
Mustafa Kemal Atatürk
CHP Genel Başkanı
26 Aralık 1938 - 8 Mayıs 1972
Sonra gelen:
Bülent Ecevit
Önce gelen:
Celal Bayar
Ana Muhalefet Lideri
1950 - 1960
Sonra gelen:
Osman Bölükbaşı
Önce gelen:
Süleyman Demirel
Ana Muhalefet Lideri
1965 - 1972
Sonra gelen:
Bülent Ecevit
Askerî görevi
Önce gelen:
Mirliva Ali Fuad Paşa
Batı Cephesi Komutanı
4 Mayıs 1921 - 3 Ekim 1922
Sonra gelen:
Müşir Fevzi Paşa
Önce gelen:
Önce gelen yoktur.
TSK Genelkurmay Başkanı
3 Mayıs 1920 - 3 Ağustos 1921
Sonra gelen:
Müşir Fevzi Paşa
Önce gelen:
Mirliva Esad Paşa
3. Kolordu Komutanı
20 Haziran 1917 - 24 Ekim 1918
Sonra gelen:
Mirliva Ali Rıza Paşa
Önce gelen:
Mirliva Pertev Paşa
4. Kolordu Komutanı
2 Ocak 1917 - 1 Mayıs 1917
Sonra gelen:
Mirliva Ali İhsan Paşa
This article is issued from Vikipedi - version of the 1/11/2017. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.